Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/273 E. 2022/55 K. 21.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/273 Esas
KARAR NO : 2022/55

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 20/03/2017
KARAR TARİHİ : 21/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; …’nın, kendi yönetimindeki … plakalı araçla 13.11.2009 tarihinde … otobanda tek taraflı meydana gelen trafik kazasında ağır yaralandığını, bitkisel hayata girmiş ve 7 yıl sonra 21.02.2017 tarihinde hayatını kaybettiğini, meydana gelen ölümlü trafik kazasına karışan … plakalı aracın kaza tarihindeki ZMMS’ı … Sigorta A.Ş. olup poliçe numarası …. olduğunu, yine aracın kaza tarihindeki kaskosu … Sigorta A.Ş.’nden olup poliçe numarası … olduğunu, ayrıca murisin desteğinden yoksun kalan ve defin giderlerini talep eden müvekkili …, muris …’nın babası olduğunu, müvekkilinin sigortalı aracın yaptığı kaza nedeniyle ölen murisin desteğinden yoksun kaldığını ve tazminata hak kazandığını beyan ederek fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak üzere müvekkil … için 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve ayrıca 100,00TL defin masrafı olmak üzere toplamda 200,00TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren uygulanacak ticari faiziyle birlikte, poliçe kapsam ve sınırıyla HMK m.107 uyarınca belirsiz alacak istemli olarak avalı sigorta şirketlerinden tahsilini, yargılama giderleri ve ücret-i vekâletin davalı sigorta şirketlerine tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde ve özetle; sigortalının veya aracı sevk ve idare edenin uğrayacağı zararlardan dolayı taleplerin teminat kapsamı dışında olduğunu, motorlu kara taşıtları ihtiyari mali sorumluluk sigortası genel şartları’nın ek sözleşmeyle teminat kapsamına alınabilecek hal ve teminat dışında kalan haller başlıklı maddesine göre sigortalının kendisinin uğrayacağı zararlar ve aracı sevk ve idare edenin, aracı sevk ve idare ederken uğrayacağı zararlar dolayısıyla ileri sürülen talepler teminat kapsamının dışında tutulduğunu, müteveffa müvekkil şirket nezdinde sigortalı olduğundan ve aynı zamanda sigortalı araç sürücüsü olduğundan, davacının talepleri teminat dışında olduğunu, açıklanan nedenlerle haksız ve mesnetsiz tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiğini, hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığından, zamanaşımı itirazımız bulunmadığını beyan ederek davanın zamanaşımına uğraması nedeniyle reddini, davacının haksız ve mesnetsiz tazminat talepleri teminat kapsamında olmadığından davanın esastan reddini, davaya sebebiyet vermediklerinden yargılama giderleri, faiz ve avukatlık ücretinden müvekkil şirketin sorumlu tutulmamasını, davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Dava dilekçesinde bahsi geçen 13.11.2009 tarihli kazaya karıştığı belirtilen, … plakalı araç; müvekkili şirkete 28.,09.2009/28.09.2010 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalıdır. Söz konusu poliçede teminat limitimiz kişi başı 150.000 TL olduğunu, yakınlarının talebinin teminat kapsamında olmadığını, davaya konu trafik kazası 13,11.2009 tarihinde meydana gelmiş olup, sigortalı araç sürücüsü müteveffanın kendi kusuru nedeniyle trafik kazası meydana geldiğini, Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. Ve 85. maddelerine göre trafik sigortaları, işletenlere düşen sorumlulukları karşılamak üzere yapıldığını, Sigortalı aracın sürücüsünün kusuru yoksa işletene düşen bir sorumluluğunun da olmadığını beyan ederek dava konusu talebin poliçe genel şartları ve Karayolları Trafik Kanunu’na göre teminat dışı kalması sebebi ile davanın reddini, aleyhlerine hüküm kurulmaması halinde, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini, Mahkememizin aksi kanaatte olması halinde; Kusur tespiti için dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dalresi’ne gönderilmesini, vefat ile kaza arasında illiyet bağının tespiti amacıyla Adli Tıp Kurumundan rapor alınmasını, müvekkili şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması halinde, davacıların ve dava dışı kimselerin destekten yoksun kalıp kalmadıklarının tespitini, destekten yoksun kalan kimselerin olması halinde, alanında uzman bilirkişilerce azami poliçe limitleri ve aktüeryal kurallar gözetilerek hesaplama yapılmasını, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğinden, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini, kaza tespit tutanağı ve alkol raporunun taraflarına tebliğini, aleyhlerine hüküm kurulmaması halinde vekalet ücreti, yargılama gideri ve masrafların karsı tarafa vüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, destekten yoksun kalma tazminatı ve defin masrafları talebine ilişkindir.
Bilirkişi Vedat Aykırı’nın 06/10/2021 tarihli raporu incelenmiştir. “Davacıların Destekten Yoksun Kalma zararının oluşup oluşmadığını, oluştu ise davacıların Destekten Yoksun Kalma Zararları yönünden davalı sigorta şirketinin sorumluluğu olup olmadığı yönünde nihai karar ve takdirin Mahkememize ait olduğunu, rapor/hesap tarihi esas alınarak yapılacak hesaplamada; yukarıda yer alan 17.07.2020 tarihli Anayasa Mahkemesi kararı ve Karayolları Trafik Kanun’undaki değişiklik uyarınca, en güncel tarihli Yüksek Yargı Kararlarından olan T.C. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/3292E. 2021/1848K Sayılı İlamı ve T.C. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi ‘nin 2021/14963E. , 2021/2953K. Sayılı İlamı da dikkate alınarak; ilgili kurumlarca görüş değişikliği yapılıncaya kadar yaşam tablosu olarak TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak Progresif Rant Yöntemine göre hesaplama yapılması gerektiğini, haksız eylemlerde zarar başlangıcının olay tarihi olmasının evrensel bir hukuk kuralı olduğunu, haksız
eylemden kaynaklan vefat daha sonra gerçekleşmiş olsa dahi, zarar başlangıcının olay tarihi olduğunu, yerleşik Yargıtay Kararları dikkate alındığında tazminat hesabının olay tarihinden başlatılması gerektiğini, ancak kazazede müteveffanın tek taraflı kaza sonucu yaralanması ve sonrasında vefatı durumunda yerleşik Yargıtay kararları dikkate alındığında, kazazedenin vefatından önce yoğun bakımda kaldığı süre boyunca iş göremezlik durumundan kaynaklı zararından kazanın müteveffanın kendi kusurundan dolayı gerçekleşmesi sebebiyle ZMMS sigortacısı sorumlu olmayacağından, olay tarihi ile vefat tarihi arasında geçen iş göremezlik süresi için İş Göremezlik Tazminatının hesaplanmadığını, Müteveffanın vefat tarihi itibariyle Destekten Yoksunluk Zararının hesaplandığını, Destekten Yoksun Kalma zararı yönünden davalı … Sigorta A.Ş. tarafından davacılara yapılan herhangi bir ödemenin olmadığını, dava dışı SGK tarafından davacılara yapılan bir rücuya tabi herhangi bir ödemenin olmadığını, davacı baba … ‘nin hesaplanan Destekten Yoksunluk zararının 81.623,06 TL olduğu yönünde görüş ve kanaatini bildirmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu’nun 07/04/2021 tarihli raporunda “22/02/2017 tarihinde hastanede öldüğü bildirilen … oğlu 23/01/1982 doğumlu … hakkında düzenlenmiş adli belgelerde ve otopsi raporunda bulunan veriler değerlendirildiğinde, tıbbi belgelerinde zehirlenme bulguları tanımlanmadığı dikkate alındığında; kişinin zehirlenerek öldüğünün tıbbi delilleri bulunmadığını, adli dosyada kayıtlı tıbbi belgelerde; kistik fibrozisli ve geçirilmiş akciğer ameliyatlı kişinin 13/11/2009 tarihinde araç içi trafik kazasına bağlı yaralanma ifadesiyle götürüldüğü hastanede yapılan muayene ve tetkiklerinde; kafa travması geçirdiği, kafa tabanı, anterior fossa kırığı, her iki orbita tabanı ile orbıta arka duvarlarında parçalı fraktürler, nazal kemik septumda parçalı fraktür, mandibula kırığı, C4, L3 kompresyon, L4 omur burst fraktürleri, kalkaneus tabanında parçalı kırık, beyin cerrahisi tarafından ameliyat edildiği, yoğunbakımda entübe, trakeostomi ve pegli takip-tedavilerinin yapıldığı, değiştirildi 19.11.2009 tarihinde yapılan akciğer grafısınde pneumotoraks saptandığı, göğüs tüpü takılması planlandığı ve acilen operasyona alındığı, ameliyathanede solunum-dolaşımının durduğu, yeniden canlandırma işlemlerine yanıt alındığı, bu olaydan sonra kişide beynin oksijensiz kalmasına bağlı hipoksik iskemik ensefalopati geliştiği, akciğerinde enfeksiyon geliştiği, klinik durumu giderek kötüleşen kişide sepsis gelişerek 22/02/2017 tarihinde hastanede öldüğü, kişiye ait ölüm belgesinde: 22/02/2017 tarihinde solunum yetmezliği, akut akciğer kanaması, kistik fibrozis, sol pnömonektomi ve hipoksik beyin travması sebepli hastanede öldüğünün kayıtlı olduğu dikkate alındığında; Kişinin ölümünün genel beden travmasına bağlı çok sayıda yüz, kafatası, omur ve ekstremite kırıklarıyla birlikte pnömotoraks ve gelişen komplikasyonları (hipoksik iskemik ensefalopati, sepsis) sonucu meydana gelmiş olduğu, kişinin 13/11/2009 tarihinde araç içi trafik kazasına bağlı yaralanması ile ölümü arasında tıbben illiyet bağının bulunduğu” bildirilmiştir.
Davacı vekili 09/11/2021 tarihli dilekçesi ile davalı sigorta şirketi ile tazminat talepleri için anlaşıldığını ve bu hususa ilişkin ibranamenin iş bu dilekçesi ekinde sunulduğunu, davalı sigorta şirketi ile yapılan sulh neticesinde davanın konusuz kaldığını bildirmekle gereğinin yapılmasını müvekkili adına bildirmiştir.
Davacı vekilinin dilekçesi ekinde yer alan ” İbraname, Feragatname ve Makbuz” başlıklı belgede “… Sigorta A.Ş.‘nin tarafımıza ödediği işbu tazminat bedellerini tahsil etmekle mezkur poliçeden, olaya ve İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/273 Esas sayılı dosyasına ilişkin olarak; … Sigorta A.Ş.’den başkaca hiçbir hak ve alacağımız kalmadığını, … Sigorta A.Ş. ile, sigortalı araç işleteni, maliki ve sigortalı araç sürücüsünün mezkur olay ve/veya poliçeden doğan maddi tazmin sorumluluğunun sigorta şirketince yapılan ödeme ile sona ermiş olduğunu, işbu zarar sorumlularını gayrı kabili rücu olarak ve fazlaya ilişkin haklarımızı da içerir şekilde mutlak ve kesin olarak ibra ettiğimizi, … Sigorta A.Ş’nin yapılan işbu ödeme sebebiyle başkaca bir sorumluluğu kalmayacağını, dava konusu hasara, hasar dosyasına ve poliçeye konu alacakları yönünden, fazlaya ilişkin ve/veya faiz talebi, asli ve fer’ileri kapsamında ve sair herhangi başkaca bir nam altında da bir hak ve talebimizin olmadığını, olmayacağını … Sigorta A.Ş.’ye karşı herhangi bir itiraz, defi ve her ne nam altında olursa olsun herhangi bir talep, dava ileri sürülmeyeceğini, derdest olan … 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasındaki maddi tazminat taleplerinden .. Sigorta A.Ş., sigortalı ve sigortalı araç sürücüsü yönünden ve davaya konu haktan gayri kabili rücu, ibra ve feragat edeceğini kabul, beyan ve taahhüt ederiz….. Sigorta A.Ş. ödemeyi takiben davadan feragat sebebi ile doğacak karşı avukatlık ücretinden feragat ettiğini peşinen kabul etmiş sayılır… ” denilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlıkta davacı vekilince, yargılama sırasında davalı sigorta şirketi ile tazminat talepleri için anlaşıldığı ve yapılan sulh neticesinde davanın konusuz kaldığı bildirilmekle, konusu kalmayan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş, yargılama giderleri konusunda sulh protokolünde hüküm bulunduğundan taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken maktu 80,70.-TL karar harcının, 31,40.-TL peşin harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, eksik 49,30.-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4- Taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Davalı taraflarca yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-HMK’nın 333. maddesi gereğince davacı tarafından yatırıla gider avansından artan bakiye avansın olması halinde hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıklandı. 21/01/2022

Katip
E imzalıdır

Hakim
E imzalıdır