Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/247 E. 2018/124 K. 14.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/247 Esas
KARAR NO : 2018/124
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) ıslah ile ALACAK DAVASI
DAVA TARİHİ : 10/03/2017
KARAR TARİHİ : 14/02/2018
Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;Müvekkilinin şirket … Şti, yurtiçi ve yurtdışı kargo taşımacılığı alanında hizmet verdiğini, davalı …nin talepleri üzerine verilen kargo hizmeti neticesinde müvekkil şirketin, davalı borçludan fatura karşılığı 3.927,39-TL tutarında alacağı bulunduğunu, müvekkil şirketin, davalı ait taşıma işlemlerini gerçekleştirdiğini, bu taşıma ilişkisi sonucu karşı tarafın ödemesi gereken hizmet bedeli borcu doğduğunu, ancak davalının söz konusu sözleşmeden kaynaklanan hizmet bedelini ödemediğini, alacağın tahsili için davalı tarafa yazılı ve sözlü olarak defalarca kez müracaat edilse de, bugüne kadar herhangi bir olumlu netice elde edilmediğni ve bunun üzerine davalı tarafa karşı İstanbul … İcra Müdürlüğü…4 E. sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, ancak davalının itirazı üzerine söz konusu takibin durduğunu, davalının kendisine tebliğ edilen ödeme emrine rağmen borcunu ödemediğini, borca, takibe, faize ve tüm fer’ ilerine itiraz ettiğini, davalı borçlu tarafın borca, faize ve takibe itirazı haksız olduğunu, davalı tarafın isteği üzerine kendilerine kargo taşıma hizmeti tam ve eksiksiz olarak verildiğni, ancak verilen kargo taşıma hizmetinin bedeli davalı tarafça haksız ve kötüniyetli olarak ödenmediğini. Davalı, taşıma kural ve koşullarını bilerek hizmet talep ettiğini, buna rağmen sunulan hizmetin bedelini ödememesinin kötü niyetli olduğunu, müvekkil şirketin vermiş olduğu kargo hizmetinin karşılığı olarak düzenlenen 20.07.2015 tarihli hesap ekstresi uyarınca, takip konusu alacağın varlığı ve miktarı itibariyle taraflar arasında kesin ve belirli olduğunun bu sebeple tamamen alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazların reddedilerek, davalı aleyhine, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere İİK 67. maddesi uyarınca icra inkâr tazminatına hükmedilmesini,yargılama giderleri ve vekalet ücretini davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmişir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Zamanaşımı itirazları olduğunu, davalı müvekkilin 12/02/2015 tarihli ‘ihracat yükleme talimatı’ile 1 koli 1.055,00 Euro değerindeki plastik medikal malzeme cinsi ürünün Almanya’nın Münih kentindeki alıcıya teslimini talep ettiğini, yükleme talimatında mal cinsi, ağırlığı, alıcının ünvanı, adresi eşyanın gümrük tarife istatistik pozisyonu vb. Tüm greekli bilgilerin belirtildiğini ve navlunun alıcı ödemeli olduğu açıkça yazıldığını, davacı taşıyanın bu talimat ile kabul ile taşıyarak alıcısına teslim etmek üzere yükü teslim aldığını, davacının navlun talebinin 1 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğunu, davacının takip tarihinden itibaren 2 yıllık sürede davanın açmadığını, hak düşürücü sürenin geçmiş olduğunu, ve talebinin zamanaşımına uğradığını, davacının müvekkil aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı ilamsız takip dosyası açtığını, ödeme emrinde alacağın nedeni olarak açık hesaptan kaynaklanan borç yazıldığını, 26/08/2015 günü tebellüğ edildiğini, müvekkilinin açık hesaptan kaynaklanan hiçbir borcu bulunmadığını, yasal süre içinde itiraz edildiğini, davacı tarafın dava aşamasından önce emtianın alıcısı tarafından alınmadığını beyan etmediğini, icra aşamasında yükün alıcı tarafından alınmadığının söylenmediğini, davalı müvekkilin yükün alıcıya teslim edildiği ve alıcı ödemeli taşıma yaptırıldığından alıcının navlunu ödediğini, teslim ile de taşımaya ilişkin tüm borçlardan sorumluluğun emtianın alıcısına (gönderilene) geçtiğini, bu nedenle davacıya borçlarının bulunmayarak takibe itiraz ettiklerini, alıcının yükü teslim alınmadığını, davalı taşıtana bildirmediğini, bildirilmesi durumunda davalı müvekkilin 1.055,00 Euro değerindeki yükün geri getirilmesini veya tayin edilecek yeni alıcıya teslimini talep edeceğini, davacının ağır kusuru nedeniyle yükün zayi olduğunu, davacının navlun isteme hakkının düştüğünü, bu nedenle müvekkilinin davacıya borcu olmadığını, alacağın varlığı ve miktarının yargılamayı gerektirdiğini, dava konusu alacağın liik olduğu yönündeki davacının iddiasının geçersiz olduğunu, davacının inkar tazminatı talebi vde keyfi ve haksız olduğunu, icra takibine konu alacak ile davaya konu alacağın farklı olduğunu, dava dilekçesine ekli … no’lu 15/07/2015 tarihli davacı faturasının keyfi ve anlaşmaya aykırı olduğunu, bu faturanın aslının davalıya verilmediğini, üzerindeki vergi numarasının davalıya ait olmadığını, icra takip dosyasındaki faturanın ise farklı olduğunu… no’lu olduğunu davalı ile ilgili olmadığını, bu nedenle davacı farkıl faturaya dayanarak bu takip dosyası nedeniyle itirazın iptalini talep edemeyeceğini, davacının kötü niyetli nedeniyle davanın reddine davacının asgari %20 oranında kötüniyet tazminatına mahkumiyetini,yargılama ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Davacı taraf davalıdan açık hesaptan kaynaklanan 3.927,39 TL alacak için davalı aleyhine 31/07/2015 tarihinde İstanbul … İcra Dairesi’ nin … E. sayılı dosyasında takip başlatmıştır. Davalı 04/09/2015 tarihinde ödeme emrini tebliğ almış ve bu takibe 7 günlük yasal sürede 28/08/2015 tarihinde itiraz etmiştir. Takip 28/08/2015 tarihinde durmuştur. Bunun üzerine davacı tarafından hak düşürücü sürede 10.03.2017 tarihinde iş bu itirazın iptali davası açılmıştır.
14.07.2017 tarihinde ıslah ile davacı taraf ile davasına alacak davası olarak devam edilmesini talep etmiştir.
Davacı taşıma işi nedeni ile davalıdan alacak iddia etmekte davalı taraf genel mahiyette davanın reddini savunmakla zaman aşımı def’ i ileri sürmektedir.
Zaman aşımı def’ i; davalı tarafından süresinde savunma olarak ileri sürülmüş maddi hukuka dayanan savunma vasıtası olarak değerlendirilmiştir.
Dava konusu yapılan teslimin ( Türkiye’ den Almanya’ ya emtia taşıma işi) 17.02.2015 tarihinde gerçekleştiği davacının da ikrarındadır.
Zaman aşımı iş bu davada; 2920 Sayılı Kanun gereğince ülkemizin taraf olduğu Montreal Sözleşmesi m.35 ve TTK’ nin 855. maddesi dikkate alınarak değerlendirilmiş; öncelikle yasa gereğince Montreal Sözleşmesi m.35′ in uygulanması gerektiği dikkate alınarak hüküm tesis edilmiştir.
Montreal Sözleşmesi m.35 gereği; SHK m. 131 ile paraleldir. Buna göre, sorumluluğa ilişkin dava, hava aracının varma yerine geldiği veya gelmesi gerektiği tarihten veya taşımanın durduğu tarihten itibaren 2 yıl içinde açılmazsa tazminat talep hakkı sona erer. Sürenin hesaplanma yöntemi ise lex fori’ye tabidir. …Sözleşmesi’nin 35. maddesindeki 2 yıllık süre zaman aşımı süresi olarak kabul edilmelidir. Zira akdi ilişkilerde, tereddüt halinde hak düşümü süresi yerine zamanaşımı süresinin tercih edilmesi, sözleşme hukukuna egemen olan prensiplere daha uygun düşer.
Teslim tarihi 17.02.2015 olup davacının iş bu davadaki talebinin zaman aşımına uğradığının kabulü gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının zamanaşımı defi yerinde görülmekle reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 35,90-TL nin peşin harçtan (67,08) mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına, arta kalan harcın ( 31,18TL ) hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-AAÜT tarifesi uyarınca davalı lehine tayin ve takdir olunan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-HMK nun 333. Maddesi gereğince Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır