Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/186 E. 2019/90 K. 24.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/186 Esas
KARAR NO: 2019/90

DAVA : Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ: 24/02/2017
KARAR TARİHİ: 24/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ürün dağıtımlarını davalı şirket ile yaptığını, bir gönderim için müvekkili şirketin Konya bölge sorumlusu tarafından Uşak iline gönderilmek üzere hazırlanan ürünlerin 29/08/2016 tarihinde … Kargo yetkililerine teslim edildiğini, ürünlerin teslim edilirken 5 adet kolinin üzerine gönderinin yapılacağı adres olan … Ticaret-…-… adresinin müvekkili şirketin Konya bölge sorumlusu tarafından yazılmış olduğunu, ürünlerin kargo şirket yetkilisine teslim edildiği anda buna ilişkin sevk irsaliyesi de düzenlenmiş olduğunu, hem kolilerin üzerinde hem de sevk irsaliyesinin üzerinde gönderilecek adresin açıkça belirtilmiş olduğunu, gönderilerin Uşak’a ulaşmaması üzerine kargo şirketinden gönderilerin Iğdır’a gönderildiğinin öğrenildiğini, kargo şirketinin yaptığı hatayı kabul etmediğini, gönderilen 5 adet kolinin içinde bozulacak ürünler olduğunu ve gönderi zamanında teslim edilmediğinden ürünlerin bozulduğunu ve … Şubesinin yanlış gönderi yapması sonucu meydana gelen zararın karşılanmasını talep ettiklerini, müvekkilinin alıcı olan müşterisi ile sözleşmesinin bozulduğunu ve gönderemediği ürünlerin toplam tutarını da müşterisine iade etme durumunda kaldığını, 29/08/2016 tarihli sevk irsaliyesinde de belirtildiği şekilde ürünlerin toplam değerinin 5.492,75-TL olduğunu, davalı tarafın tek kusurlu olması sebebiyle 5.000,00-TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiğini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; göndereni … Gıda, alıcısı … Ticaret olan 5 adet kolinin müvekkili şirketin …Şube personeli tarafından 29/08/2016 tarihinde teslim alındığını, … numaralı fatura düzenlendiğini, müvekkili şirketin üzerine düşen edim yükünü tam ve eksiksiz olarak ifa ettiğini, müvekkili şirketin davacıya karşı herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkili şirketin taşımaya konu kargonun teslim yeri olan Iğdır’a ulaştırdığını ancak gönderenin kargonun Uşak’a yönlendirilmesi gerektiği talimatı doğrultusunda kargonun alıcıya ulaştırıldığını ancak alıcının kargoyu teslim almaktan gönderenin ise iade almaktan imtina ettiğini, kargonun olağan taşıma süresi içerisinde taşındığını gecikmenin söz konusu olmadığını, kargonun alıcı adresinin … olarak bildirildiğini, gönderilmek istenen alıcının adresinin ise …olduğunu,davacının alıcı adres bilgilerini hatalı bildirdiğini, yanlış ve eksik bildirmelerden doğacak her türlü sorumluluğun gönderene ait olduğunu, kargonun taşıma ücreti 86,79-TL olduğundan müvekkili şirketin tazmin sorumluluğunun taşıma ücretinin üç katı yani 260,37-TL ile sınırlı olduğunu beyanla haksız davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER:
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, davacı tanıklarının dinlenilmesi için
Tanık …istinabe yolu ile alınan beyanında; “Ben davacı … AŞ’ nin … Bölge Müdürüyüm. Dava dosyasında mevcut olmak üzere dava konusu sevk irsaliyesinde ve kolilerin üzerinde malların gönderim adresleri yazılı bulunmaktaydı. Mallar Uşak iline gönderilecekti. Mallar sevk irsaliyeleri ile birlikte davalı … Kargo …AŞ’ nin … şubesine teslim edildi. Davacı şirketin davalı kargo şirketi ile süre gelen taşıma ilişkisi vardır. Biz malların yanlış yere gittiğini davalı şirketten değil, malların gitmesi gereken Uşaktaki müşterimiz bizi arayınca haberdar olduk ve sonrasında malların yanlış yere yani Iğdır iline gittiğini öğrendik, bu işi yapan davalı firmanın çalışanı bayan personel de bizden özür diledi. Ancak daha sonra bizden habersiz bizim adımıza sorumluluk belgesi hazırlanmış ve benim imzam ile şirketin kaşesini taklit etmişler. Sorumluluk belgesindeki imza ve kaşe bize ait değildir. Davalı şirketin şubesine teslim edilen malların değeri 1600 Euro civarındaydı. Bu liste fiyatımız değildir, müşteriye verdiğimiz fiyattır söz konusu malların liste fiyatı daha yüksektir.”,
Tanık …Tokmak istinabe yolu ile alınan beyanında; “Ben davacı …AŞ’ nin depo görevlisi olarak çalışıyorum. Dava dosyasında mevcut olmak üzere dava konusu sevk irsaliyesinde ve kolilerin üzerinde malların gönderim adresleri yazılı bulunmaktaydı. Mallar Uşak iline gönderilecekti. Mallar sevk irsaliyeleri ile birlikte davalı … Kargo …AŞ’ nin Matbaacılar şubesine teslim edildi. Davacı şirketin davalı kargo şirketi ile süre gelen taşıma ilişkisi vardır. Biz malların yanlış yere gittiğini davalı şirketten değil, malların gitmesi gereken Uşaktaki müşterimiz bizi arayınca haberdar olduk ve sonrasında malların yanlış yere yani Iğdır iline gittiğini öğrendik, bu işi yapan davalı firma çalışanı bayan personel de bizden özür diledi. Ancak daha sonra bizden habersiz bizim şirketimiz adına sorumluluk belgesi hazırlamışlar ve şirketin kaşesini taklit etmişler. Sorumluluk belgesindeki kaşe bize ait değildir. Davalı şirketin şubesine teslim edilen malların değerini ben depo görevlisi olduğumdan tam olarak bilemiyorum.” beyanında bulundukları görülmüştür.
19/10/2018 teslim tarihli bilirkişi raporunda; taşıma sözleşmesine konu varma yeri ve gönderileni belirleme görevinin gönderene/davacıya ait olduğunu, davacının davalıya taşıması için verdiği ve kıymeti 5.492,75-TL olan emtianın esasen … adresine taşınması gerekirken önce … adresine oradan geri Uşak adresine taşındığı dolayısıyla beklenen taşıma süresi içinde taşınamadığının anlaşıldığını vaki durumun gecikme olarak vuku bulduğunu, varma yeri adresinin doğru bir şekilde taşıma evrakına işlenmemesinden esasen sorumluluğun gönderene-davacıya ait olduğunu, gecikmenin davacıdan kaynaklandığının değerlendirildiğinin, taşıma senedini davacı tarafından verilen bilgilere göre davalının doldurması-bilgisayarda Fatih Mahallesi kaydı çıkınca doğrudan Iğdır’a gönderilmesine karşın Türkiye’de belki de onlarca … Mahallesi olduğunun gözetilerek taşıma evrakının içerik sorumluluğunun davalıya değil, davacıya ait olduğunun gözetilmesi gerektiğini, davalının kusurlu ve sorumlu olduğu kanaatine varılması halinde ise 86,79-TL x 4 = 347,16-TL maddi tazminat istenebileceğini, davacının malın niteliği gereği bozulmasından, alınmamasından ve sair sebeblerden davalıyı sorumlu tutamayacağını, davalının eşyanın niteliğinden kaynaklı zayi hasar zararından sorumlu olmayacağını, buna karşın malın kabul edilmediği ve zayii iddiası bakımından davalının taşımada emtianın niteliğini bilerek ve onu üstlenerek taşımaya aldığı varsayımında; 100 x 8,33 SDR = 833,00 SDR’nin 29/08/2016 tarihli kur karşılığı olan 4,1304 TL hesabı ile 3.440,62-TL ile sınırlı zayi sorumluluğu olabileceğini, sonuç olarak taşıma senedine işlenen ve davacı bilgisinde olan yanlış adres bilgisi ile düzenlenen taşıma evrakı kaynaklı gecikmeden davalının sorumlu tutulamayacağını bildirmiştir.

KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; Taraflar arasında yapılan taşıma sözleşmesi nedeniyle davacıya ait emtiada meydana gelen hasarın davalıdan tazmini istemine ilişkindir.
Taraflar arasında varlığı tartışmasız olan taşıma sözleşmesi kapsamında, dava konusu gönderinin zayi olması sebebiyle davalının sorumluluğunun bulunup bulunmadığı, maddi ve manevi tazminat talebi koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında taşıma sözleşmesi bulunduğu, davacının davalıya Uşak iline taşınmak üzere teslim ettiği 5.492,75-TL değerindeki emtianın davalı tarafça Iğdır iline gönderildiği, hatanın anlaşılması üzerine Uşak iline geri gönderildiği, kargonun muhtevasının niteliği gereği, taşımanın uzaması nedeniyle tamamen zayi olduğu ve kargo alıcısı olan dava dışı müşteri tarafından davacıya reklamasyon faturası kesildiği, davacı tarafından davalıya teslim edilen emtiaya ilişkin irsaliyeli fatura üzerinde, emtianın teslim edileceği müşterinin adresinin … olarak kayıtlı olduğu, her ne kadar bilirkişi raporunda taşınan eşyanın adresinin bildirme yükümlülüğünün davalıya ait olduğu ve davacının gönderinin teslim edileceği adresin doğru yazıldığına dair davacının yazılı delil sunmadığından bahisle, davalının zayi nedeniyle sorumluluğunun bulunmadığı belirtilmiş ise de; davalı şirketin dava konusu gönderiye ilişkin tüm kargo evrakları ve kargo otomasyon forumunu yazılan yazıya rağmen dosyaya sunmadığı, davacı tarafından davalıya teslim edilen gönderi ve gönderiye ekli irsaliyeli faturada teslimat adresinin açıkça yazılı olduğu, buna rağmen gönderinin … adresi yerine, … adresine gönderildiği, davacı tarafın Uşak ilinde bulunan, fatura tanzim ettiği müşterisine gönderdiği birden fazla kolinin tamamının üzerine Uşak yerine Iğdır adresinin yazmış olduğu yönündeki bir kabulün hayatın olağan akışına aykırı olduğu, dinlenen tanık anlatımları ve davalı şirket tarafından kargo belgelerinin dosyaya sunulmadığı da göz önünde bulundurulduğunda, emtianın Iğdır iline gönderilmesinin davalı çalışanlarının teslimat adresini adresi sistemlerine yanlış girmelerinden kaynaklandığının kabulünün gerektiği, buna mukabil davacı tarafça eşyanın davalı şirket şubesine tesliminden sonra teslimat adresinin sisteme doğru kaydedilip kaydedilmediğine dair herhangi bir kontrol yapmadığı, bu haliyle emtianın yanlış adrese gönderilmesinde davacının da kusurunun mevcut olduğunun kabulünün gerektiği, her ne kadar davalı tarafından talimat yolu ile dinlenen davacı çalışanı tanıkların sorumluluk belgesi imzaladıkları, bu belgeye göre gönderinin hasarlanması nedeniyle davalının sorumluluğunun bulunmadığı savunulmuş ve davacı çalışanları tarafından belgede yer alan imzalar kabul edilmemiş ise de; dava konusu tam hasar halinin, yanlış adrese teslimat nedeniyle oluşan gecikme sonucu meydana geldiği, oysa sorumluluk belgesinin sadece eşyanın mahiyeti gereği normal taşıma süresi içerisinde hasarlanması haline yönelik düzenlenmiş olduğu, bu nedenle belgenin somut uyuşmazlık yönünden sonuca etkisinin bulunmadığı gibi TTK’nun 876 maddesi ile 878/4-d bendinin de somut olayda uygulanma olanağının bulunmadığı mahkememizce tespit edilmiştir.
TTK’nun 875/1 maddesinde taşıyıcının eşyanın teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçen sürede eşyanın ziyaından, hasarından ve telimdeki gecikmelerden doğan zararlardan sorumlu olduğu, aynı maddenin ikinci fıkrasında zararın oluşmasına gönderenin bir davranışının sebep olmuş olması durumunda tazminat borcunun doğmasında ve kapsamının belirlenmesinde bu olguların ne ölçüde etkili olduğunun dikkate alınması gerektiği düzenlemeleri yer almaktadır. Somut olayda mahkememizce; davalının davacı tarafından doğru bildirilen adresi sistemine yanlış girmek suretiyle, davacının da gönderinin davalı şirket şubesine teslimi ve sonrasında adresin sisteme doğru kaydedilip kaydedilmediğini kontrol etmemek suretiyle, eşyanın önce Iğdır iline oradan Uşak iline gönderilmesi ve bu gecikme nedeniyle zayi olması sonucu ortaya çıkan zarara eşit kusurları ile sebep oldukları kanaatine varılmıştır. Alınan bilirkişi raporunda tam hasar bedelinin 5.4192,75-TL olduğu; ancak 882/1 maddesi maddesi uyarınca taşıyıcının zarardan sınırlı sorumluluğunun söz konusu olabileceği belirtilerek talep edilebilecek tazminat tutarı 3.440,62-TL olarak tespit edilmiştir. Mahkememizce tarafların zararın ortaya çıkmasına eşit kusurlarıyla sebep oldukları kabul edildiğinden, davacının maddi tazminat talebinin zarar tutarının yarısı olan 1.720,31-TL üzerinden kısmen kabulüne, tazminat tutarına dav tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar vermek gerekmiştir.
manevi tazminat talebi, eşyanın hasarlanması nedeniyle davacının ticari itibarının zedelendiği ve manevi zarar oluştuğu ispat olunamadığından reddedilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının manevi tazminat talebinin reddine,
Davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 1.720,31 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 117,51-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline, peşin alınan harcın mahsubuna,
Maddi tazminat talebi yönünden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 1.720,31-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Maddi tazminat talebi yönünden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 1.720,31-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.725,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 1.837,90-TL yargılama giderinin davadaki kabul oranına göre %31’inin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davalı tarafından dosya üzerinde yapılan 14,50-TL yargılama giderinin davadaki red oranına göre %69’unun davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
HMK 333.maddesi gereğince taraflarca yatırılan ve arta kalan gider avanslarının karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

HARÇ BEYANI /
117,51-TL KARAR HARCI
179,19-TL PEŞİN HARÇ /
61,68-TL KALAN HARÇ

DAVACI GİDERİ /
31,40- TL BVH
1.600,00-TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ
206,50-TL TEBLİĞLER /
1.837,90-TL TOPLAM