Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/149 E. 2020/286 K. 12.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/149 Esas
KARAR NO : 2020/286

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 15/02/2017
KARAR TARİHİ : 12/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; 17/07/2016 tarihinde…’ nın sevk ve idaresindeki … plakalı biçerdöver ile müvekkili sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpışması sonucu müvekkilinin malul kaldığını, trafik tespit tutanağında … plakalı biçerdöver sürücüsünün asli ve tam kusuru olduğunun tespit edildiğini, müvekkilin kaza neticesinde vücudundun çeşitli yerlerinde ağır şekilde yaralandığını, hareket kaybına uğradığını, yapılan tedavilere rağmen eski sağlığına kavuşmadığını beyan ederek, 3.200,00-TL malullük sakatlık geçici ve daimi iş göremezlik tazminatının davalının temerrüt tarihinden itibaren işletilecek ticari temerrüt faizi- avans faizi ile birlikte tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep ve dava etmiştir.

SAVUNMA /
Davalı vekilinin davaya cevap dilekçesi özetle; görülmekte olan dava da kuruma başvurunun yapıldığını, 15 gün içeresinde kurum tarafından cevap verildiğini, ancak verilen cevabı yazıda eksik belgelerin temini istemiştir, eksik belgelerin gönderilmesi halinde talebin karşılanabilir veya karşılanamaz olduğuna ilişkin değerlendirme yapılabileceğini, fakat davacı yan tarafında eksik belgeler temin edilmeden doğrudan dava yoluna başvurmuş olması kanuna aykırılık oluşturduğunu, bu sebeple dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, poliçeden dolayı sorumluluklarının davacının kusuru oranında olmak üzere yaralama ve sürekli sakatlık halinde olay tarihi itibariyle kişi başı azami 310.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, teminat limitini bildirmelerinin davayı kabul anlamına gelmediğini, gerçek zararın belirlenebilmesi için konusunda uzman kişiler tarafından bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, maluliyet oranın ispatlanması ve zararın sorumlu aktüer bilirkişi tarafından hesaplanması gerektiğini, davacı yana kaza sonucu sosyal güvenlik kurumu tarafından ödeme yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi gerektiğini, poliçe teminatına girmeyen kazanç kaybı, tedavi gideri, bakım, yol masrafı ve diğer dolaylı zararların tümden reddini, faiz istemi, başlangıç tarihi ve yargılama gideri isteminin haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER:
Trafik kaydı, tedavi evrakları, Sorgun Asliye Ceza Mahkemesi’ nin… esas sayılı dosyası, hasar dosyası, sosyal ekonomik durum araştırma tutanakları ve taraflarca gösterilen diğer deliller toplanmıştır.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ nin…sayılı kusur raporunda özetle; Mevcut belgelere göre dava konusu kazada, sürücü…’ın %75(yüzdeyetmişbeş)oranında kusurlu, sürücü …’ın %25(yüzdeyirmibeş)oranında kusurlu olduğu sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu …İhtisas Kurulu’ nun … sayılı raporunda özetle; … oğlu, … doğumlu … ‘ın 17/07/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle meydana gelen yaralanmasının, 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlananan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümleri kapsamında, kişinin tüm vücut engellilik oranının %0 (yüzdesıfır) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 12 (oniki) aya kadar uzayabileceği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce kusur oranı ve tazminat tutarının tespiti için alınan 02/01/2020 teslim tarihli heyet raporunda özetle; davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 11.235,96-TL hesaplandığı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekilinin 26/12/2019 harçlandırma tarihli talep arttırım dilekçesi ile; dava dilekçesinde talep edilen 3.200,00-TL geçici iş göremezlik tazminatının 8.035,96-TL arttırılarak bilirkişi raporu doğrultusunda toplam 11.235,96-TL’ nin kaza tarihinden işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep ettiği, tamamlama harcını yatırdığı görülmüştür.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91 ve devamı maddeleri ile 97 maddesi ve 5634 Sayılı Kanun’un 14. maddesi kapsamında, zorunlu mali sorumluluk sigortacısına yönelik maddi tazminat talepli eda davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, dava konusu 17/07/2016 tarihli kazada kusur durumunun ne olduğu, kaza nedeniyle nedeniyle davacının sürekli iş görmezlik zararının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise tazminat tutarının ne olduğu ve davalı sigorta şirketinin bu zarardan sorumlu olup olmadığı, davalı vekilinin özel dava şartı itirazının yerinde olup olmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 maddesinde düzenlenen motorlu araç işleten ile araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğunun hukuki niteliği ise kural olarak tehlike sorumluluğudur. Mezkur Kanunun 85/1 maddesi uyarınca “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Yine aynı kanunun 58/son maddesi uyarınca “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” Bu düzenlemeler kapsamında motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin, motorlu aracın işletilmesi nedeniyle ortaya çıkan zararlardan sorumluluğu kusur(haksız fiil) sorumluluğu olmadığı gibi, objektif özen yükümlülüğünün ihlaline dayanan olağan sebep sorumluluğu niteliğinde de değildir. Tehlike sorumluluğu niteliğindeki bu sorumluluğun doğması için, motorlu aracın işletilmesine özgü tipik tehlikenin gerçekleşmesi yeterli olup motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin kusuru yahut objektif özen yükümlüğünü ihlali aranmaz. Motorlu taşıt işletenin olağan sebep sorumluluğu istisna olup 2918 Sayılı Kanun’un 85/3 fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre işletme haline olmayan bir motorlu aracın sebep olduğu trafik kazasından dolayı işletenin sorumlu tutulabilmesi için, zarar görenin, kazanın oluşumunda işleten veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere ilişkin bir kusurun varlığını veya araçtaki bozukluğun kazaya sebep olduğunu ispat etmesi gerekir. Somut olayda meydana gelen trafik kazası aracın işletilmesi sırasında meydana geldiğinden, işletenin sorumluluğunun tehlike sorumluluğu olduğunda şüphe yoktur. Bu sebeple işleten ancak kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilir.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesi ile motorlu araç işleten veya teşebbüs sahibine zorunlu mali sorumluluk sigortası yapma mecburiyeti getirilmiştir. Bu düzenleme ile sigortacının, motorlu taşıt işletenin veya teşebbüs sahibinin motorlu taşıtın işletilmesinden doğan sorumluluğunu teminat ile sınırlı olmak üzere karşılaması amaçlanmıştır. Aynı kanunun 92 maddesinde ise zorunlu trafik sigortacısının hangi zararlardan sorumlu olmadığı tahdidi biçimde sayılmıştır. Maddeye göre; aşağıdaki hususlar zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğu dışındadır:
“a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,
c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,
d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,
e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,
f) Manevi tazminata ilişkin talepler.
g) Hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri,
h) İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri,
i) Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.”
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesinde; ” Bu Kanunun 13’üncü maddesi, 13.10.1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 10.7.2003 tarihli ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ile ihdas edilen zorunlu sorumluluk sigortaları ile bu Kanunla mülga 21.12.1959 tarihli ve 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu çerçevesinde ihdas edilmiş olan zorunlu sigortalara ilişkin olarak aşağıdaki koşulların oluşması halinde ortaya çıkan zararların bu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar karşılanması amacıyla Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği nezdinde … oluşturulur. Hesaba;
a) Sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için,
b) Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için, …” başvurulabileceği öngörülmüştür.
Anılan düzenlemeler, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; davacının yaralanması ile neticelenen dava konusu olayda sigortasız araç sürücüsü…’ın %75(yüzdeyetmişbeş)oranında kusurlu, sürücü …’ın %25(yüzdeyirmibeş)oranında kusurlu olduğu, kaza nedeniyle davacının kalıcı maluliyetinin bulunmadığı, geçici iş göremezlik süresinin olay tarihinden itibaren 12 (oniki) ay olduğu, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 11.235,96-TL olduğu, davacı vekilinin 24/12/2019 havale tarihli talep arttırım dilekçesi ile; 3.200,00-TL geçici iş göremezlik tazminatının 8.035,96-TL arttırılarak toplam 11.235,96-TL’ artırarak kaza tarihi olan 17/07/2016 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ettiği, mahkemenin talep ile bağlı olduğu, davalının bu zarardan 2918 Sayılı Kanunun 91 ve devamı maddeleri ile 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. Maddesi kapsamında sorumlu olduğu anlaşılmakla, Davanın 26/12/2019 harçlandırma tarihli talep arttırım dilekçesinde talep edilen tutar üzerinden kabulü ile; 11.235,96-TL maddi tazminatın 13/01/2017 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Davalı tarafından kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan Karayolları zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları kapsamında geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri zararlarının teminat kapsamında olmadığı savunulmuştur. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Yeni Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın A.5.b maddesi ” Sağlık Giderleri Teminatı: Üçüncü kişinin trafik kazası dolayısıyla bedenen eski haline dönmesini teminen protez organ bedelleri de dahil olmak üzere yapılan tüm tedavi giderlerini içeren teminattır. Kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamındadır. Sağlık giderleri teminatı Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve …nın sorumluluğu 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98 inci maddesi hükmü gereğince sona ermiştir.” düzenlemesini içermektedir.
2918 Sayılı Kanunun 98. maddesi ” Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde  Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır (Ek cümle: 04/04/2015-6645 S.K./60. Md )Ancak, Sosyal Güvenlik Kurumu, bu kapsama girenler yönünden genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmetlerine ilave sağlık hizmetlerini belirler, protez ve ortezler için farklı birim fiyatı tespit eder. Bu sağlık hizmetleri sağlık uygulama tebliğindeki istisnai sağlık hizmetleri kapsamına dâhil edilmez.
Trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu sigortalarda; sigorta şirketlerince yazılan primlerin ve …nca tahsil edilen katkı paylarının % 15’ini asmamak üzere, münhasıran bu teminatın karşılığı olarak Hazine müsteşarlığınca sigortacılık ilkeleri çerçevesinde maktu veya nispi olarak belirlenen tutarın tamamı sigorta şirketleri ve 3/6/2007 tarihli ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14 üncü maddesinde düzenlenen durumlar için … tarafından…na aktarılır. Söz konusu tutar, ilgili sigorta şirketleri için sigortacılık ilkelerine göre ayrı ayrı belirlenebilir. Aktarım ile sigorta şirketlerinin ve …nın bu teminat kapsamındaki yükümlülükleri sona erer. Hazine müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu söz konusu tutarı %50’sine kadar artırmaya veya azaltmaya yetkilidir. Bu madde çerçevesinde sigorta şirketleri ve … tarafından ödenecek meblağın süresinde ödenmemesi halinde 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.
Sigorta şirketleri ve …ndan Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarılacak meblağın belirlenmesi ve ödenmesi ile sağlık hizmetleri için teminat sağlanan sigortaların tespiti ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esaslar sağlık Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumunun görüsü alınarak Hazine Müsteşarlığınca belirlenir.Trafik kazası sebebiyle sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kurumlarınca gerçekleştirilen tedavi giderleri bakımından, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından sağlık Bakanlığına yapılacak ödemeye ilişkin usul ve esaslar Sosyal Güvenlik Kurumu ve sağlık Bakanlığı tarafından ayrıca belirlenir. ” düzenlemesini içermektedir.
2918 Sayılı Kanun’un 98/1 maddesinde “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde  Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır” denilmek suretiyle hangi sağlık hizmet bedellerinin neler olduğu açıkça sayılmıştır. Kanunun bu açık düzenlemesi karşısında Genel Şartlarda Kanuna aykırı şekilde yapılan düzenleme ile Kurumun sorululuğunda olmayan geçici iş göremezlik zararı ile bakıcı gideri zararı Kurumun sorumluluğu kapsamına dahil edilerek teminat dışı bırakılamaz. İzah edilen gerekçelerde davalının bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;

H Ü K Ü M /
Davanın 26/12/2019 harçlandırma tarihli talep arttırım dilekçesi ile talep edilen tutar üzerinden kabulü ile 11.235,96-TL maddi tazminatın 13/01/2017 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 767,52 -TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40-TL nispi harç ile 137,25-TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 598,87 -TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından yatırılan 31,40-TL peşin harç ile 137,25-TL tamamlama harcının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 3.400,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 650,00-TL bilirkişi ücreti, 1.151,50-TL ATK ücreti, 277,90-TL posta, tebligat gideri olmak üzere toplam 2.110,80-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
HMK.nun 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinde itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır