Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1094 E. 2021/6 K. 08.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/1094 Esas
KARAR NO :2021/6

DAVA:Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:14/12/2017
KARAR TARİHİ:08/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ /
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; davalı alacaklı tarafından, müvekkili aleyhine …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile Kambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yoluyla takip başlatıldığını, ödeme emrinin 08/07/2011 tarihinde muhtara bırakılmak suretiyle tebliğ edildiğini, söz konusu tebligatın müvekkilinin oturduğu ve resmi kayıtlarda görülen daimi adresinin dışında başka bir adrese yapıldığını, müvekkilinin icra takibinden haberinin olmadığını, müvekkilinin icra takibinden ve borçtan, babasının miras kalan terekeye haciz konulması sonucunda alacaklı tarafın telefon ile haber vermesinden sonra öğrendiğini, borç ilişkisi ve buna dayalı sürecin oluşmasında müvekkilinin iradesinin hiçbir zaman müessir olmadığını, müvekkilinin iradesinin; boşandığı eşinin şiddet, darp ve cebir uygulaması sebebiyle sakatlandığını, … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma, … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma, … Sulh Ceza Mahkemesi’nin … Esas ve … Karar sayılı, …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyaları incelendiğinde müvekkilinin defalarca cebir ve şiddete maruz kaldığının, darp edildiğinin ve bu olaylar sonucu boşandığı eşi … tarafından zorla iradesi elinden alınmak suretiyle bu işlerin yürütüldüğünün görüleceğini, dava konusu çekin de bu süreçte müvekkilinin iradesi dışında piyasaya sürüldüğünü, davaya konu çek her ne kadar müvekkili tarafından keşide edilmiş ise de esasında taraflar arasında herhangi bir ticari ilişkinin mevcut olmadığını, müvekkilinin davalı ile herhangi bir ticari ilişkisi olmadığını bu yönde herhangi bir mal alışverişi meydana gelmediğini, davaya konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, sahte olarak, boşandığı kocası tarafından atıldığını, müvekkilinin özgür iradesini yansıtmayan bir imza olduğunu, müvekkilinin yargılama giderlerini karşılamayacak derecede ekonomik olarak zor durumda olduğunu, eşinden boşandığını ve tek başına 2 çocuğu ile yaşadığını, yaşadığı ekonomik zorluklar nedeniyle İstanbul Barosu Adli Yardım Bürosuna başvurduğunu ve talebinin kabul edilerek hukuki yardımda bulunulmasına onay verildiğini iddia ve beyan ederek adli yardım taleplerinin kabulüne, açılan icra takibinin durdurulmasına akabinde iptaline, takip dayanağı çek yönünden müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; taraflarınca davacı aleyhine …. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile Kambiyo Senetlerine Özgü Haciz Yolu ile icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleştiğini, davacının babasından miras kalan taşınmaza ilgili icra dosyasından 25/01/2016 tarihinde haciz şerhi işlendiğini ancak bu tarihten çok daha önce 15/09/2011 tarihinde …. İcra Dairesi’nin … Talimat sayılı dosyası ile borçlunun iş yerinde haciz işlemi gerçekleştirildiğini yine bir kısım menkul malların haczedilerek muhafaza altına alındığını, davacı borçlu tarafından dosya borcuna istinaden 2011 yılında bir kısım harici ödemeler yapıldığını, borçtan 2016 yılında haberi olduğunu iddia eden davacının bu tarihten 5 yıl önce dosya borcuna istinaden neden harici ödemeler yaptığını açıklamak durumunda olduğunu, dava konusu çekin davacı tarafından keşide edilerek müvekkiline verildiğini, söz konusu çekte davacının imzasının bulunduğunu, çekin davacının kendi rızası ile müvekkili şirkete verildiğini bu nedenle davacı vekilinin dava konusu çekteki imzanın davacıya ait olmadığı şeklindeki iddiasını kabul etmediklerini, davacı vekilinin soyut iddialardan öteye geçmeyen beyanlarının ispata muhtaç olduğunu, kabul etmemekle birlikte davacı vekilinin anlattığı şekilde bir durumun olmasının müvekkilinin alacağına halel getirmeyeceğini, müvekkilinin alacağının kambiyo senedine dayalı olduğunu, davacı ile müvekkili arasındaki ticari alışveriş neticesinde dava konusu çekin müvekkiline verildiğini, davacı tarafından değişik tarihlerde dosya borcuna istinaden haricen ödemeler yapıldığını, davacının müvekkili ile herhangi bir ticari ilişkisinin olmadığı, herhangi bir mal alışverişinin yapılmadığı iddialarını kabul etmediklerini, davacı tarafın müvekkiline verdiği çek karşılığı herhangi bir mal alışverişinin olmadığını veya herhangi bir mal almadığını ispat etmek zorunda olduğunu, davacı tarafın kötü niyetli bir şekilde sırf müvekkilinin alacağını sürüncemede bırakmak amacıyla huzurdaki davayı açtığını iddia ve beyan ederek davanın reddine, davacının %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, İİK’nın 72.maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, davacının davalıya icra takibine dayanak alınan 50,000.-TL bedelli kambiyo senedinden dolayı borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesi istemine ilişkindir.
Davacı …’in Nüfus Kayıt Örneği UYAP sisteminden çıkartılarak dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Davacının maaş bordrosunun gönderilmesi için … … İl Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere cevabı ve ekleri dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Davacın sosyal ve ekonomik durumunun araştırılması için … İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere cevabı dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Davacı adına taşınır taşınmaz mal varlığı olup olmadığının araştırılması için … Tapu Müdürlüğü’ne yazılan müzekkere cevabı dosya kapsamına kazandırılmıştır.
…. İcra Dairesi’nin …Esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… (kapatılan) … Sulh Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazılan müzekkere cevabı gereği … (kapatılan)…. Sulh Ceza Mahkemesi’ne yazılan müzekkere cevabı ve ekinde bulunan … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosyasının UYAP sureti dosya kapsamına kazandırılmıştır.
…. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
…. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası UYAP sistemi üzerinden celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
…. Aile Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının bir örneği UYAP sistemi üzerinden celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosya aslı celbedilerek dosya kapsamına kazandırılmıştır.
Mahkememizin 08/11/2018 tarihli duruşmasında, davacı …’in imza örneklerinin alındığı ve davacının adli yardım talebinin kabulüne karar verildiği görülmüştür.
…. İcra Dairesi’ne davaya konu çek aslının gönderilmesi için yazılan müzekkereye cevap verildiği, … İkitelli Şubesi’ne ait; 20/01/2011 tarihli, … çek numaralı, 50.000,00.-TL bedelli çek aslının gönderildiği ve Mahkememiz kasasına alındığı görülmüştür.
… İlçe Nüfus Müdürlüğü’ne davacının ıslak imzalarını içerir belge asıllarının gönderilmesi için yazılan müzekkereye cevap verildiği, davacının ıslak imzasının bulunduğu Nüfus Cüzdanı Talep Belgesi aslının gönderildiği ve Mahkememiz kasasına alındığı görülmüştür.
… … Şubesi’ne davacının ıslak imzalarını içerir belge asıllarının gönderilmesi için yazılan müzekkereye cevap verildiği, davacının ıslak imzasının bulunduğu Mevduat Hesabı Sözleşmesi aslının gönderildiği ve Mahkememiz kasasına alındığı görülmüştür.
Mahkememizin 28/11/2019 tarihli duruşmasında, dosyanın Grafoloji Uzmanı bir bilirkişiye tevdi ile dava konusu çek üzerindeki imzanın davacıya ait olup olmadığının tespiti yönünden bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiştir.
14/01/2020 teslim tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında özetle; beyaz ışık ve değişik açılarda verilen ışık ışınları, yüksek çözünürlü tarayıcı, bilgisayar analiz programları kullanılarak, grafolojik, grafometrik ve kaligrafik esaslar dahilinde yapılan mukayeseli incelemede; inceleme konusu belgede …’e atfen atılmış imza ile …’in dosyada mevcut mukayese imzaları arasında yapılan karşılaştırmada; başlangıç ve bitiş hareketlerinde, ara gramalarında benzerlikler görüldüğü, genel kabul görmüş karakteristik tanı unsurlarından; işleklik derecesi, alışkanlıklar, tersim biçimi, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından değerlendirildiğinde; inceleme konusu belgede … adına atfen atılmış imzanın eldeki mevcut …’in imzalarına benzerlik gösterdiği, dolayısıyla inceleme konusu belgedeki imzaların …’in eli ürünü olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davanın; İİK 72/3.maddesi gereği takip sonrası açılan menfi tespit istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, kural olarak İİK’nın 72.maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davalarında borçlu olunmadığı ileri sürülmüş ise; alacağın varlığını ve miktarını kanıtlamak yükümlülüğü alacaklıdadır. Ancak, alacağın kambiyo senedine dayanması halinde bu genel kuralın istisnası olarak borçlu olunmadığının kanıt yükümlülüğü, iddiayı ileri süren borçlu taraftadır.
Davacı taraf, icra takibine konu borç ilişkisi ve buna dayalı sürecin oluşmasında müvekkilinin iradesinin hiçbir zaman müessir olmadığını, müvekkilinin iradesinin; boşandığı eşinin şiddet, darp ve cebir uygulaması sebebiyle sakatlandığını, dava konusu çekin de bu süreçte müvekkilinin iradesi dışında piyasaya sürüldüğünü, davaya konu çekin her ne kadar müvekkili tarafından keşide edilmiş ise de esasında taraflar arasında herhangi bir ticari ilişkinin mevcut olmadığını, müvekkilinin davalı ile herhangi bir ticari ilişkisi olmadığını bu yönde herhangi bir mal alışverişi meydana gelmediğini, davaya konu çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığını, sahte olarak, boşandığı kocası tarafından atıldığını, müvekkilinin özgür iradesini yansıtmayan bir imza olduğunu, davalıya borcu bulunmadığı iddiasıyla menfi tespit talebinde bulunmuştur. Bu durumda kanıt yükü kendisinde olan davacının, kambiyo senedi niteliğinde bulunan senede karşı her türlü iddiasını yine senetle kanıtlanması gerekir.
Mahkememizce Grafoloji uzmanı bilirkişi aracılığıyla alınan bilirkişi raporunda, icra takibine konu çekteki imzanın davacının eli olduğu tespit edilmiştir.
Davacı taraf, takibe ve davaya dayanak çekin tehdit ve baskı ile zorla verildiğini ileri sürmüş ise de; incelenen … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma sayılı dosyasında, davacı tarafça eski nikahlı eşinin şikayet tarihinden 7-8 ay öncesinde kendisini tehdit ederek … isimli işyerini zorla kendi üzerine açtığı, kendi adına …’tan 10 yaprak çek koçanını zorla tehditle müracaat ederek aldığı ve zorla kendisine imzalattıktan sonra elinden aldığı, kendisini ölümle tehdit ettiği, çeklerden dolayı sorumlu olmak istemediği, işleri eşinin yürüttüğü iddiasına dayalı olarak 25.04.2011 tarihli suç duyurusunda bulunulduğu ve yürütülen hazırlık soruşturmasının takipsizlik kararı ile sonuçlandığı görülmüştür.
Bu durumda, kayıtsız ve şartsız borç ikrarını içeren, yasal unsurları tam olan takip ve dava konusu çekten dolayı davacı tarafın borçlu olmadığından söz edilemeyeceği, davacı tarafça iddiaları, HMK. 200 ve izleyen maddeleri hükümleri uyarınca yasal delillerle kanıtlanamadığı gibi, BK’nun 31. Maddesi gereğince, sözleşmeden dönmek için gerekli olan 1 yıllık hak düşürücü süre de geçtiğinden, kanıtlanamayan davanın reddine, takip durdurulmadığından ve yasal şartlar bulunmadığından davalı yararına icra inkar tazminatı tayinine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Yasal şartları bulunmadığından davalının tazminat talebinin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükle bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 59,30.-TL maktu karar ve ilam harcı ile 31,40.-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 90,70.-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-HMK’nın 333. maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından artan bakiye avans olması halinde, hüküm kesinleştiğinde ve talep edildiğinde davacıya iadesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T.’deki esaslara göre belirlenen 7.300,00.-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Adli yardım talebinin kabul edilmiş olması nedeniyle, ileride haksız çıkacak taraftan alınmak üzere suçüstü ödeneğinden karşılanan; 28,00.-TL tebligat ücreti ve 700,00.-TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 728,00.-TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dair taraf vekillerinin ve davacı asilin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.08/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır