Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1053 E. 2018/641 K. 11.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1053 Esas
KARAR NO : 2018/641
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/11/2017
KARAR TARİHİ : 11/06/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesi özetle; müvekkili şirket, …’ e ait… plakalı aracı … poliçesi (… nolu ) kapsamında sigortalandığını, sigortalı araç, 25/09/2016 tarihinde … idaresindeki …Köprüsü üzerinde seyir halinde iken aracın ön kısmı ile … idaresindeki … plakalı aracın arka kısımlarına çaprmasının etkisi ve bu aracın da… idaresindeki … plakalı aracın arka kısmına çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, olay günü tanzim edilen Alkol Tespit Tutanağında aracı idare eden …’ in yasal sınırın üzerinde alkollü olduğu tespit edildiğini, davalının, aleyhine açılan İstanbul …İcra Müdürlüğü’ nün…esas sayılı dosyasına konu 31.000-TL miktardaki icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine itiraz ettiğini, iş bu davanın ikame edildiği tarihe kadar dosya borcna ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığını, haklı davanın kabulü ile borçlunun itirazının iptaline, ve takibin devamına, borçlunun takibe haksız ve kötü niyetli itirazı nedeni ile % 20′ den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin, vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Asil davalının davaya cevap dilekçesi özetle; adına kayıtlı… plakalı aracın olay tarihinde çalışanı …’ in rızası dışında anahtarı alıp araçla yola çıkmış, kendisinin aldığı alkol neticesinde bu kazanın meydana geldiğini, kazayı yapan kişinin kendisi olmadığını, ve …’ in davaya dahil edilmediğini, davacının alacak talebinin hukuki bir yanının bulunmadığını, davanın reddini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, ZMSS poliçesi gereği, zarar gören 3. kişiye ödeme yapan davacı sigortacının, kendi sigortalısı olan davalıdan ödediği bedelin poliçe gereği rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Dava tarihinden önce, 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Yasanın 73/1. maddesinde “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir” düzenlemesine yer verilmiştir.Aynı yasanın 3. maddesinin 1. fıkrasının (l) nolu bendinde, “Tüketici işlemi, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzer sözleşmeler de dahil olak üzere her türlü sözlşme ve hukuki işlemi ifade eder” şeklinde düzenleme getirilmiştir.
Somut olayda; davacı, davalı ile aralarındaki Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi gereği, davalı aracının 3. kişilere verdiği ve kendisinin ödemek durumunda kaldığı hasar bedelinin davalıdan rücuen tahsilini talep etmekte; talebinin dayanağını da davalı ile aralarındaki ZMSS poliçesi ve ZMSS genel şartları oluşturmaktadır.Yukarıda açıklanan yasa maddeleri ve düzenlemeler ışığında, somut uyuşmazlıkta davacı, sigortacı tüzel kişi; davalı sigortalı ise tüketici konumunda olup, taraflar arasında akdedilen sigorta sözleşmesi bir tüketici işlemidir. O halde, tüketici işleminden kaynaklanan bu uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi tarafından görülmesi gerekir.
Kısa kararın 3 nolu bendinde, sehven ve şablon kullanımı sebebiyle Tüketici Mahkemesi yerine Asliye Hukuk Mahkemesi yazıldığı anlaşılmış ve bu maddi hata gerekçeli kararda düzeltilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; Davanın, HMK’nun 115/2.maddasi uyarınca aynı kanunun 114/1-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin, görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmeleri gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli İstanbul Tüketici Mahkemesine tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Müdürlüğü’ne GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili ve görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye verilecek dilekçe ile kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde veya istinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf başvuru hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile mahkememize veya aynı sıfattaki başka bir mahkemeye vereceği cevap dilekçesi ile iki hafta içerisinde İSTİNAF yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar okunup anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır