Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1048 E. 2022/110 K. 10.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1048 Esas
KARAR NO : 2022/110

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2017
KARAR TARİHİ : 10/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili şirketin lastik, kauçuk ve plastik profil gibi her türlü mamul ve malzemenin imalat, ithalat ve ihracat işi konusunda uzman bir şekilde Türkiye çapında profesyonel anlamda faaliyetini yürüttüğünü, taraf şirketlerin plastik kapak alım satımı konusunda anlaştıklarını, müvekkili şirketin söz konusu anlaşma uyarınca plastik su şişe kapaklarının imalatını üstlenmiş olup davalı şirketin ise bunun karşılığında bir bedel ödemeyi üstlendiğini, tarafların 06/04/2017 tarihinde kapak alım satımı ve bu kapakların özellikleri konusunda mutabakata vardığını, varılan mutabakat uyarınca 18/04/2017 tarihinde ”Sipariş Formu” düzenleyerek hem ürünlerin adedi, tutarı hem de ödeme konusunda anlaşmayı birlikte imzaladıklarını, sonrasında tanzim edilen 25/04/2017 tarihli Satın Alma Sipariş Formu’nda sözleşmeye konu ürünlerin üretimine başlandığını, sözleşmeye konu ürünlerin üretimi anlaşma uyarınca süresinde tam ve eksiksiz olarak tamamlandığını, müvekkili şirket tarafından … tarih ve … yevmiye numaralı irsaliyeli fatura ile birlikte davalı şirkete teslim edildiğini, şirket çalışanlarından …’in teslim aldığına dair imzasının mevcut olduğunu, davalı/borçlunun teslim aldığı faturaya yasal 8 günlük itiraz süresi içerisinde herhangi bir itirazda bulunmadığını, dolayısıyla davalı/borçlunun fatura içeriğini kabul etmiş sayılacağını, tarafların söz konusu fatura ile ilgili hatalı muhasebe kayıtları sonucu ortaya çıkabilecek ve sonrasında soruşturulabilecek uyuşmazlıkların önüne geçmek için 16/10/2017 tarihinde BA-BS mutabakatı yaptıklarını, davalı/borçlu şirketin haksız ve hukuka aykırı olarak söz konusu alacağın dayanağı faturayı …düzenleme tarihli ve … seri numaralı iade faturası düzenlediğini, bunun üzerine müvekkili şirket tarafından … 15.Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilmek suretiyle, bu faturanın davalı şirkete geri iade edildiğini ve fatura bedelinin derhal ödemesinin talep edildiğini, buna karşın davalı/borçlu şirketin … 15.Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesini keşide ederek özetle; fatura konusu malların siparişlere uygun olmadığı gerekçesi ile iade edildiğini ileri sürmek suretiyle fatura bedelini ödemekten imtina ettiklerini belirtmeleri üzerine, müvekkilinin söz konusu alacağın daha fazla sürüncemede kalmaması amacıyla davalı/borçlu hakkında … 4.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiğini, davalı/borçlunun ise icra takibine haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu beyanla davanın kabulü ile, davalı/borçlunun haksız ve yersiz olarak yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı/borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; taraflar arasında plastik kapak alımı konusunda bir anlaşma yapıldığını ancak teslim edilen malların ayıplı olması sebebiyle müvekkili şirket tarafından söz konusu davaya konu edilen… tarih ve … seri numaralı 36.782,33-TL bedelli iade faturasının düzenlendiğini, bunun üzerine davacı tarafından … 15.Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile söz konusu faturanın müvekkili şirkete iade edildiğini, davacı şirket tarafından taraflarına gönderilen ihtarnameye cevaben … 37.Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname keşide edilerek ayıplı olan malların geri alınması ve istenilen nitelikte ürünlerin teslimi konusunda süre verilmişse de davacı şirket tarafından bu yükümlülüğün yerine getirilmediğini ve müvekkili şirket aleyhinde icra takibi başlatıldığını, müvekkili şirket aleyhinde başlatılan icra takibinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, şöyle ki; 26/10/2017 tarihli ihtarname de belirtmiş oldukları üzere davacı şirket tarafından ürün siparişi öncesinde gönderilen numuneler ile müvekkili şirkete teslim edilen ürünlerin uyumsuz durumda olduğunu, … firması ürünlerinde kullanılmak üzere sipariş edilen kapakların ”… rengi” olmadığından müvekkili şirketçe kullanılamadığını ve gecikmeden ötürü … firmasının siparişlerden vazgeçmesi sebebiyle müvekkili şirketin zarara uğradığını, ayrıca davacı şirketçe imal edilen kapakların makinede çalışmadığı hususunun da davacı şirket teknik elemanlarınca da kontrol edilerek tespit edildiğini, 25.04.2017 tarihli satın alma sipariş formundaki 4 nolu maddede sorunlu çıkan ürünlerin iade edileceğinin taraflarca kabul edildiğini ve bu çerçevede 18/08/2017 tarihli e-mailde de belirttiği şekliyle 18.08.2017 tarihinde … numaralı irsaliye ile kontrol edilmek üzere teslim aldığımız 685.690 adet ürünün kontrolleri neticesinde, Ürünlerden … baskılı olan kapaklar renk uyumsuzluğu içerdiği, kapakların bu şekilde kullanılamayacağı ve iade alınmasının talep edildiği, … kapak ürününün deneme çalışmasının yapıldığı, ürünün davalı şirket kullanımına uygun olmadığı, ürünün iadesinin yapılacağı, ürünlerin davalı şirketten teslim alınmak üzere araç yönlendirilmesinin talep edildiği ve bunun davalı şirkete bildirildiğini, davacı şirkete e-mail ile bildirilen ayıplı ürünlerin teslim alınmaması üzerine davalı şirketçe keşide edilen ihtarname ile ürünlerin geri alınarak istenilen nitelikte ürünlerin teslim edilmesinin istenildiği, ancak davacı tarafından gereği yerine getirilmediği gibi müvekkili firma aleyhine haksız icra takibinin başlatıldığını beyanla davanın reddine, haksız ve hukuka aykırı takip nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere davalı şirket lehine icra inkar tazminatına karar verilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR /
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, … 4.İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası UYAP sistemi üzerinden celbedilmiş, taraf şirketlerin İTO kayıtları dosyamız arasına alınmış, davaya konu kapaklar üzerinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
… 4.İcra Müdürlüğü’nün …Esas takip dosyası kapsamından; davacı tarafın davalı hakkında toplam 8.910,24-EURO alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu, davalı tarafından yasal süresi içinde yapılan itiraz sonucu, icra takibinin İİK’nın 62.maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine göre itirazın iptali davasının İİK’nın 67.maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı tespit olunmuştur.
Mahkememizin 29/11/2018 tarihli duruşmasının (1) numaralı ara kararı ile; “İddia ve savunmaların değerlendirilmesi için ön inceleme 24/02/2017 tarihli ön inceleme duruşmasında tespit edilen taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu hususlarda, takibe dayanak faturaya konu plastik şişe kapaklarının ayıplı olup olmadığı, ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı, ayıbın mahiyetinin ne olduğu(açık,gizli), davacının edimini ayıpsız ifa edip etmediği, davacının takibe dayanak fatura çerçevesinde davalıdan alacağının varlığı ve miktarı, temerrüt ve işlemiş faiz talep etme şartlarının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise işlemiş faiz tutarının ne olduğu, takibe itirazın haklı olup olmadığı hususlarının halli için dava konusu plastik kapaklar ve tarafların ticari defter ve kayıtları ile tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi plastik şişe üretiminde uzman bir bilirkişi ve bir SMMM bilirkişisi vasıtasıyla” bilirkişi incelemesi yapılmasına dair karar verildiği ve bu doğrultuda SMMM bilirkişisi … ve kimya mühendisi … tarafından tanzim edilen 08/03/2019 teslim tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; davalı tarafın itirazlarının yerinde olmadığı değerlendirildiğinden, davacı tarafın davalıdan 30.10.2017 takip tarihi itibariyle talebi ile bağlı olarak 8.900,00 EUR tutarınca alacağının bulunduğu, davalının dava konusu faturayı (… 37.Noterliği, … tarihli ve … nolu) 20.10.2017 tarihinde iade ettiği görüldüğünden, davacının bu tarihten takip tarihine kadar faiz isteminin mümkün bulunduğu ve hesaplamanın 20/10/2017 tarihi itibariyle 8.900,00-EURO, 20/10/2017 ile 30/10/2017 arasındaki 10 günlük süreye %2,50 faiz ile 6,18-EURO, 30/10/2017 tarihi itibariyle toplam 8.906,18-EURO olduğu, davacının takipten önce 6,18 EUR faiz isteminin mümkün bulunduğu, davacının asıl alacağına takip tarihinden sonra TCMB’nin 1 yıllık EUR mevduata fillen uyguladığı faiz oranlarını aşmamak üzere faiz isteminin mümkün bulunduğu, bu çerçevede davacının takipten sonra istediği yıllık % 6 faizin tespitlerimizi aşan kısmının yerinde olmadığı, … tarafından … İçme Suyu ve İnşaat Sanayi Ticaret Limited Şirketi için üretilmiş olan kapakların iki firma arasındaki sözleşme içeriğine uygun olarak üretildiği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 29/11/2018 tarihli duruşmasının (2) numaralı ara kararı ile; ”Davacı vekilinin tanık dinletilmesine yönelik talebinin, verilen tanık listesinin HMK 240/2 maddesine uygun şekilde sunulmadığı, tanık delili ile hangi vakıanın ispat edilmek istendiğinin açıklanmadığı anlaşılmakla reddine” karar verilmiştir.
Mahkememizin 28/03/2019 tarihli duruşmasının (2) numaralı ara kararı ile; ”Dava dilekçesine ekli tüm delillerin davalı vekiline tebliği ile bu delillere karşı diyeceklerini beyan etmek üzere davalı vekiline iki haftalık kesin süre verilmesine” dair karar verildiği ve davalı vekilinin 08/04/2019 tarihli dilekçeleri ile beyanda bulunduğu, aynı zamanda davalı şirketin İTO kaydının dosyamız arasına alındığı ve incelenmesinde şirket yetkilisinin … olduğu, davacı tarafça davalı vekilinin imzasını kabul etmediği iki adet belgedeki imzanın davalı şirket kalite güvence sorumlusu olduğu belirtilen …’e ait olduğunu belirttiği tespit edilmiştir.
Mahkememiz 18/07/2019 tarihli duruşmasının (1) numaralı ara kararı ile; “İddia ve savunmaların değerlendirilmesi için ön inceleme 24/02/2017 tarihli ön inceleme duruşmasında tespit edilen taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu hususlarda, davalı vekilinin itirazları da değerlendirilmek suretiyle … tarafından imzalanmış belgeler dikkate alınarak ve alınmaksızın, ayrıca dava konusu kapakların makinada çalışıp çalışmadığı da yerinde incelenerek ihtimalli ek rapor tanzimi için dava konusu kapaklar ve tarafların ticari defter ve kayıtları ile tüm dosya kapsamı üzerinde önceki bilirkişi kuruluna ek inceleme yaptırılarak rapor alınmasına, bilirkişi heyetine makine mühendisi bilirkişi eklenmesine” dair karar verildiği ve bu doğrultuda SMMM bilirkişisi …, kimya mühendisi … ve makine mühendisi bilirkişisi … tarafından tanzim edilen 11/06/2020 teslim tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; davacı tarafından üretilen … renkli, üzerinde “…” logosu bulunan kapakların, makinede sorunsuz çalıştığı davalı tarafından beyan edilen, … renkli, üzerinde logo bulunmayan numunelerden ölçü farkları olduğu ancak bu farkların … tarafından imzalanmış belgelerdeki toleranslar dahilinde olduğu, Davacı tarafından üretilen … renkli (…), üzerinde “…” logosu bulunan kapakların, davalı tarafından makinede sorunsuz çalıştığı beyan edilen,…( …), üzerinde logo bulunmayan numunelerden renklerinde ton farklı olduğu, davacı tarafından üretilen gümüş gri renkli, üzerinde “…” logosu bulunan kapakların, davalı tarafından makinede sorunsuz çalıştığı beyan edilen, gümüş gri renkli, üzerinde ”…” logosu bulunmayan numunelerden geometrik olarak bariz miktarda ölçü farkları olduğu, tasarım açısından bariz farklar olduğu, makinede sorunsuz çalıştığı davalı tarafından beyan edilen kapakların içinde ayrıca plastik conta bulunduğu, makinede kapatılan kapaklardan, …, üzerinde logo bulunmayan kapaklar kolayca açılırken, davacı tarafından üretilen … renkli, üzerinde ”…” logosu bulunan kapakların açılmasında sorunlar bulunduğu, makinede kapatılan kapaklardan, gümüş gri renkli, üzerinde “…” logosu bulunmayan kapaklar sorunsuz bir şekilde açılırken, davacı tarafından üretilen gümüş gri renkli, üzerinde ‘…” logosu bulunan kapakların açılmasında sorunlar bulunduğu, Mahkemece Kimya mühendisi bilirkişinin görüşünün benimsenmesi durumunda, kimya mühendisi bilirkişi tarafından davalı tarafın itirazlarının yerinde olmadığı değerlendirildiğinden, davacı tarafın davalıdan 30.10.2017 takip tarihi ilibariyle talebi ile bağlı olarak 8.900,00 EURO tutarınca alacağının bulunduğunun, davalının dava konusu faturayı (… 37.Noterliği, … tarihli ve … nolu) 20.10.2017 tarihinde iade ettiği görüldüğünden, davacının bu tarihten takip tarihine kadar faiz isteminin mümkün bulunduğunun söylenebileceği ve hesaplamanın 20/10/2017 tarihi itibariyle 8.900,00-EURO, 20/10/2017 ile 30/10/2017 arasındaki 10 günlük süreye %2,50 faiz ile 6,18-EURO, 30/10/2017 tarihi itibariyle toplam 8.906,18-EURO olduğu, davacının takipten önce 6,18 EUR faiz isteminin mümkün bulunduğunun, davacının asıl alacağına takip tarihinden sonra TCMB’nin 1 yıllk EUR fillen uyguladığı faiz oranlarım aşmamak üzere faiz isteminin mümkün bulunduğunun, bu çerçevede davacının takipten sonra istediği yıllık %6 faizin tespitlerimizi aşan kısmının yerinde olmadığı, Mahkemece makine mühendisi bilirkişisinin görüşünün benimsenmesi durumunda ise; davacının davalıdan alacak talebinde bulunamayacağının söylenebileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 16/07/2020 tarihli duruşmasında ”Davacının bildirdiği tanıklardan Fatih Yıldız’ın teknik eleman olduğunun ve dava konusu kapakların takılan makinede daha önce çalıştığını gördüğünü ve makine kalibrasyonunu yapan kişi olduğunun beyan edildiği tanık dinletilmek istenen hususun teknik bilirkişilerce yapılacak inceleme ile tespit edilebilecek hususlardan olduğu tek başına tanıkla ispatının mümkün olmadığı, diğer tanığın ise siparişi alan kişi olduğunun beyan edildiği taraflar arasında hukuki ilişki bulunduğuna ilişkin ihtilaf mevcut olmadığı bu nedenle tanık Muhammet Bedük’ün dinlenilmesine gerek bulunmadığı anlaşılmakla davacılar vekilinin tanık dinletme taleplerinin reddine” , aynı tarihli duruşmanın (1) numaralı ara kararı ile de; ”Teknik bilirkişilerin HMK’nun 279-3 fıkrası uyarınca bilirkişinin davacı vekilinin itirazları doğrultusunda dinlenilmeleri için duruşma gün ve saatini bildirir tebligat çıkarılmasına” dair karar verildiği ve bu doğrultuda Bilirkişi Kimya Mühendisi … 04/11/2021 tarihli duruşmadaki beyanında: “Ben dosyaya bilirkişi olarak atandığımda dosyada yeterli anlamda teknik veri olmadığını tespit ettim, taraflar arasında sadece kapakların rengi ve ölçüleri gösteren bir teknik resim vardı, bunun dışında hiçbir teknik veri yoktu, her iki tarafın da teknik elemanları eşliğinde keşfe gittiğimizde yaptığımız incelemede makineyi davalı şirketin teknik elemanları ayarlıyordu, orada yapılan tespitte alüminyum kapakların 10 tanesinden 6-7’sinin boş döndüğü 3-4 tanesinin de yırtılarak açıldığı tespit edildi, ayrıca renk konusunda da teknik resimde belirtilen pantone rengiyle uyumlu olduğu tespit edildi, ancak orada bize verilen ve kullanıldığı belirtilen kapaklar ile üretilen kapaklar arasında çok bariz renk uyumsuzluğu vardı, keşif esnasında makine üzerindeki ayarlamaları tamamen davalı çalışanları yapmıştı, ayrıca detaylı olarak raporumuzda tespit ettiğimiz hususları belirttik” dedi.
Davalı vekilinin beyanı üzerine bilirkişiye soruldu: “Keşif mahalinde davalı şirket tarafından kullanıldığı ve davacıya numune olarak verildiği iddia olunan gri renkli alüminyum kapaklar davacı tarafından üretilen kapaklardan ciddi anlamda farklıdır, zira kapaklar arasında tasarım farkı vardır, ayrıca numune olarak verildiği iddia olunan kapakların içerisinde conta bulunmaktadır, diğer numune olarak verildiği iddia olunan … renkli kapaklar ise hemen hemen aynıdır, bu hususa ilişkin tespitlerimizi bilirkişi raporunda detaylı olarak belirtmiştik” dedi.
Bilirkişi Makine Mühendisi … 10/02/2022 tarihli duruşmadaki beyanında: “öncelikle keşif tarihinden yaklaşık 2 yıl geçmesi nedeniyle tam olarak bazı hususları hatırlayamamakla birlikte dosyaya daha sonradan bilirkişi olarak dahil oldum, bilirkişi heyeti olarak keşfe gittiğimizde makineler hali hazırda zaten çalışıyorlardı, ancak davaya konu kapakların uygun olup olmadığını kontrol etmek için makinenin kalibre edilmesi için yaklaşık 40-45 dakika kadar keşif mahallinde bekledik, kalibrasyonda bizim nezaretimizde yapıldı, taraflar arasındaki anlaşmalar ve yazışmalar konusunda tam olarak hatırlayamamakla birlikte teknik anlamda hazırlanan şartnamenin detaylı olmadığını hatırlıyorum, kalibrasyon yapıldıktan sonra bize verilen numune kapakların makinelerde test etmeye başladık, kapak üreticisi firma tarafından üretilen kapakların bir iki tanesi haricinde neredeyse tamamı raporda da detaylı olarak belirttiğim üzere uygun değildi, örneğin … renkli olan kapaklar açılırken normalde şişede kalması gereken çemberin kalmadığını, ya da eli acıtacak şekilde yırtıldığını tespit ettik, yine gümüş renkli olan kapaklarda ise kapak boşa dönüyordu ve çember olan kısım hiç çıkmıyordu, ya da eli acıtacak şekilde yırtılıyordu, her iki kapakta da teknik anlamda benzer sorunlar vardı, makineler tek tek her bir kapak için ayrıca kalibre edilmez şöyle ki kapak üreten firma üretilen her seri için bir kere kalibrasyon yapılır ve o kalibrasyon dahilinde üretim devam eder” dedi.
Davacı vekilinde soruldu; “tanığa kendileri tarafından getirilen personele makinenin kalibre edilmesi için izin verilip verilmediğini, kalibrenin kendilerince yapılıp yapılmadığını, üretilen kapakların teknik şartname dahilinde belirtilen ölçüler kapsamında olup olmadığını sorulmasını” talep ediyoruz dedi.
Bilirkişiye soruldu; “beyanımda da belirttiğim üzere makine bizim nezaretimiz dahilinde kalibre edilmiştir, teknik olarak zaten bu makineleri kalibre etmek ile görevli bir veya bir kaç personel bu iş ile görevlendirilir bu durum şirketlerin politikasına ve büyüklüğüne göre değişir, davacı tarafça getirilen teknik personelin makineyi kalibre etmesi için izin verilip verilmediğini şu anda tam olarak hatırlamıyorum ancak mesleki anlamda doğru olanın o makine ile ilgili personelin o makineyi kalibre etmesi gerektiğidir ayrıca teknik şartname dahilinde belirtilen ölçüler dahilinde toleranslı bir şeklide kapak üretilmesi o kapağın uygun olduğu anlamına gelmemektedir zira o gün numune kapakların dışında davacı tarafından getirilen kapaklarda denenmiş ancak bu kapaklarında uygun olmadığı tespit edilmiştir, davacı tarafından getirilen kapaklar hem … hemde gümüş renginde idi her iki kapak türünde de aynı sorunlar beyanımda belirtilen sorunlar çıkmıştır, bununla birlikte üretilen kapakların beklemesi de teknik anlamda sorunlara sebebiyet verebilmektedir şöyle ki bura da bekleme süresinde kastedilen kapağın üretiminden keşif tarihine kadar geçen zaman zarfı değildir, ham maddenin ne kadar süre beklediği ile alakalıdır zira alüminyum kapaklarda ham maddenin bekleme süre ile metalurjik özelliklerinin değişeceği bilimsel bir gerçektir” dedi.
Bilirkişi raporu (11/06/2020 teslim tarihli) Mahkememizce dosya kapsamına uygun, teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli bulunarak hükme esas alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, alacağın tahsili amacı ile başlatılan ilâmsız icra takibine vâki itirazın İİK’nun 67.Maddesi uyarınca iptali ve icra inkâr tazminatının tahsili davasıdır.
HMK’nun 137.maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının; davacının icra takibine dayanak fatura nedeniyle davalıdan alacaklı olup olmadığı, davalının itirazının haklı olup olmadığı, icra inkar tazminatı koşullarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
İddia, savunma, dosya içeriği deliller, tanık beyanları ve alınan bilirkişi raporlarına göre; davacı tarafça, tarafların plastik kapak alım satımı konusunda anlaştıkları, işbu anlaşma uyarınca davacı şirketin plastik su şişe kapaklarının imalatını, davalının ise bedel ödemeyi üstlendiği, taraflarınca sözleşmeye konu ürünlerin üretiminin anlaşma uyarınca süresinde tam ve eksiksiz olarak tamamlandığını ve … tarih ve … yevmiye numaralı irsaliyeli fatura ile birlikte davalı şirkete teslim edildiğini, şirket çalışanlarından …’in teslim aldığına dair imzasının mevcut olduğunu, davalı/borçlunun teslim aldığı faturaya yasal 8 günlük itiraz süresi içerisinde herhangi bir itirazda bulunmadığını, dolayısıyla davalı/borçlunun fatura içeriğini kabul etmiş sayılacağını, tarafların söz konusu fatura ile ilgili hatalı muhasebe kayıtları sonucu ortaya çıkabilecek ve sonrasında soruşturulabilecek uyuşmazlıkların önüne geçmek için 16/10/2017 tarihinde BA-BS mutabakatı yaptıklarını, davalı/borçlu şirketin haksız ve hukuka aykırı olarak fatura konusu malların siparişlere uygun olmadığı gerekçesi ile fatura bedelini ödemekten imtina ettiklerini belirtmeleri üzerine, kendilerince söz konusu alacağın daha fazla sürüncemede kalmaması amacıyla davalı/borçlu hakkında … 4.İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı/borçlunun ise icra takibine haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalı/borçlunun haksız ve yersiz olarak yaptığı itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep ettiği, davalının ise, taraflar arasında plastik kapak alımı konusunda bir anlaşma yapıldığını ancak teslim edilen malların ayıplı olması sebebiyle kendilerince söz konusu davaya konu edilen… tarih ve … seri numaralı 36.782,33-TL bedelli iade faturasının düzenlendiğini, bunun üzerine davacı tarafından … 15.Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile söz konusu faturanın kendilerine iade edildiğini, davacı şirket tarafından taraflarına gönderilen ihtarnameye cevaben … 37.Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname keşide edilerek ayıplı olan malların geri alınması ve istenilen nitelikte ürünlerin teslimi konusunda süre verilmişse de davacı şirket tarafından bu yükümlülüğün yerine getirilmediğini ve davalı şirket aleyhinde icra takibi başlatıldığını, davalı şirket aleyhinde başlatılan icra takibinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur. Öncelikle taraflar arasında plastik kapak alım satımı hususunda sözleşme yapıldığı ve 25/04/2017 tarihli Satınalma Sipariş Formu imzalandığı hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki ihtilaf yukarıda detaylı olarak belirtilmiştir. Bununla birlikte 25/04/2017 tarihli Satınalma Sipariş Formu’nun Not Başlığı altında ”4”-Sorunlu çıkan ürünler firmanıza iade edilecektir.” ibaresi almaktadır. İşbu sözleşmeler TBK 470.madde gereğince bir eser sözleşmesidir. Eser sözleşmesi iş sahibinin ödemeyi taahhüt ettiği ücret karşılığında müteahhidin bir eser meydana getirmeyi ve teslim etmeyi üstlendiği iki taraf için hak doğuran ve borç yükleyen bir sözleşmedir. Eser sözleşmesinde iş sahibinin asli borcu TBK 470.maddesi çerçevesinde meydana getirilen eser karşılığında bir miktar paranın ödenmesidir. Eser sözleşmesinin kurulması ile birlikte müteahhit eseri imal ve teslim etme borcu altına girmektedir. Teslim, tamamlanmış olan eserin sözleşmenin ifası amacıyla verilmesidir. İş sahibi yalnızca eserin ilam edilmesini talep hakkına sahip değildir. Sözleşmede kararlaştırıldığı gibi eseri zamanında ve ayıpsız olarak teslimini talep hakkına sahiptir. İş sahibi eseri teslimde gecikirse iş sahibi borçlu temerrütü hükümlerine başvurabilir.
Eser sözleşmesinde yüklenicinin ayıptan sorumluluğu TBK’nın 474 ile 478. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Yüklenicinin ayıptan sorumlu olabilmesi için eserin iş sahibine teslim edilmesi, eserin ayıplı olması, eserin iş sahibi tarafından kabul edilmemiş veya kabul edilmek zorunda olunmaması, eserin iş sahibi tarafından muayene ve ihbar külfetinin yerine getirilmiş olması, eserdeki ayıbın iş sahibinin tutumanundan kaynaklanmamış olması ve son olarak ayıplı teslimden doğan hakların süresi içinde kullanılması gerekmektedir. Ayıp, teslim edilen eserde sözleşme ile kararlaştırılmış olan veya dürüstlük kuralına göre olması gereken ya da kanunun öngördüğü niteliklerin bulunmaması olarak nitelendirilir. Ayıplı olan her eserde sözleşmeye göre bulunması gereken bir nitelik eksiktir. Bu nedenle ayıplı bir eserin imali ve teslimi sözleşmenin gereği gibi ifa edilmediğini gösterir. Sözleşme konusu eserin bütün özellikleri sözleşme ile kararlaştırılmış olmasa dahi yüklenici kullanmaya elverişli ve normal bir eserin değeri kalitesinde taşıyan bir eser teslim etmekle yükümlüdür.
Eserin teslim alınmasından sonra açıkça görülen veya usulüne göre yapılan bir muayene ile görülebilen ayıplar açık ayıp, bu şekilde tespit edilemeyen ancak zaman içerisinde eser kullanılırken ortaya çıkan ayıplar ise gizli ayıp olarak nitelendirilir. TBK’nın 474/1.maddesi gereğince açık ayıplar bakımından iş sahibi işlerin olağan akışına göre imkan bulur bulmaz eseri gözden geçirmek ve uygun bir süre içerisinde tespit ettiği ayıpların yükleniciye bildirmekle yükümlüdür. İş sahibi bu külfetleri yerine getirmezse ayıp dolayısıyla kendisine tanınan haklardan yararlanamayacaktır. Bu külfetlerin yerine getirilmemesi iş sahibinin yükleniciye karşı sorumluluğunu gerektirmemekte, sadece ayıplı eser teslimi dolayısıyla sahip olduğu haklardan yararlanamaması sonucunu doğurmaktadır. TBK’nın 477/1. maddesi gereğince gizli ayıplar açısından ise, ayıbın varlığı zaman aşımı süresi içerisinde vakit geçirilmeksizin yükleniciye bildirilmelidir. Görüldüğü üzere, muayene ve ihbar külfetini yerine getirmeyen iş sahibi eseri kabul etmiş sayılır ve yüklenicinin ayıptan dolayı sorumluluğu ortadan kalkar.
Yukarıdaki açıklamalar ile Mahkememizce teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli görülerek hükme esas alınan bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; Mahkememizce teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli görülerek hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere; davacı tarafından üretilen … renkli, üzerinde “…” logosu bulunan kapakların, makinede sorunsuz çalıştığı davalı tarafından beyan edilen, … renkli, üzerinde logo bulunmayan numunelerden ölçü farkları olduğu ancak bu farkların …tarafından imzalanmış belgelerdeki toleranslar dahilinde olduğu, Davacı tarafından üretilen … renkli (…), üzerinde “…” logosu bulunan kapakların, davalı tarafından makinede sorunsuz çalıştığı beyan edilen, … renkli ( …), üzerinde logo bulunmayan numunelerden renklerinde ton farklı olduğu, davacı tarafından üretilen gümüş gri renkli, üzerinde “….” logosu bulunan kapakların, davalı tarafından makinede sorunsuz çalıştığı beyan edilen, gümüş gri renkli, üzerinde ”…” logosu bulunmayan numunelerden geometrik olarak bariz miktarda ölçü farkları olduğu, tasarım açısından bariz farklar olduğu, makinede sorunsuz çalıştığı davalı tarafından beyan edilen kapakların içinde ayrıca plastik conta bulunduğu, makinede kapatılan kapaklardan, … renkli, üzerinde logo bulunmayan kapaklar kolayca açılırken, davacı tarafından üretilen … renkli, üzerinde ”…” logosu bulunan kapakların açılmasında sorunlar bulunduğu, makinede kapatılan kapaklardan, gümüş gri renkli, üzerinde “…” logosu bulunmayan kapaklar sorunsuz bir şekilde açılırken, davacı tarafından üretilen gümüş gri renkli, üzerinde ‘…” logosu bulunan kapakların açılmasında sorunlar bulunduğu Mahkememizce de tespit edildiğinden, bununla birlikte Mahkememizde tanık olarak dinlenen bilirkişi …’un da beyanları nazara alınarak Mahkememizce davacının davalıdan alacak talebinde bulunamayacağı kanaatine varıldığından davanın reddine karar verilmiştir. Zira davalı davaya konu olan … tarih, … Seri … sıra numaralı ve 8.900,26-EURO bedelli faturaya ilişkin teslim edilen malların ayıplı olması sebebiyle … tarih ve … seri numaralı iade faturası da düzenlemiş, yine 18/08/2017 tarihli E-Mail ile de; teslim edilen ürünlerin kontrollerinin sağlandığı, malların ayıplı olduğu ve davalı şirketten teslim alınmak üzere araç yönlendirmesinin talep edildiğini davacı şirkete bildirmiştir. Yukarıdaki açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Mahkememizce takibe dayanak ve davaya konu olan faturaya konu plastik şişe kapaklarının ayıplı olduğu, ayıbın mahiyetinin açık ayıp olduğu, ayıp ihbarının davalı tarafından süresinde yapıldığı (18/08/2017 tarihli E-mail) tespit edildiğinden davanın reddine, davacının takip başlatmakta haksız ve kötü niyetli olduğu ispat edilemediğinden davalının kötü niyet tazminatı talebinin de yasal şartları oluşmadığından reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminatı talebinin yasal şartları oluşmadığından reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 479,40-TL harçtan mahsubu ile artan 398,70-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 5.954,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça yapılan 2.350,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinde itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/02/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸