Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1013 E. 2018/421 K. 19.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/11/2017
KARAR : KARŞI YETKİSİZLİK
KARAR TARİHİ : 19/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin davalı …’den …marka … model yılı … model aracı 05.05.2015 tarihli … nolu finansal kiralama sözleşmesi ile kiraladığını, biçerdöverin teslim tarihinden itibaren dökümünü verdiği arızaları olduğunu, arızaların çeşitliliği ve sürekliliği karşısında müvekkilinin …Noterliğinin 05.12.2016 tarih ve … yevmiye nolu ve 08.12.2016 tebliğ tarihli, sözleşme konusu malın değiştirilmesi aksi halde sözleşmenin feshedildiğine dair ihtarnamesini çektiğini, bu ihtara davalı … karşı ihtarla cevap verdiğini, hasım olarak diğer davalının satıcı firmayı işaret ederek temerrüt ihtarında bulunduğunu, müvekkilinin sözleşme konusu malı sözleşmenin imzalanmasının akabinde E… bayisinde teslim aldığını, müvekkilinin teslim aldıktan sonrada arızaların bir türlü giderilmediğini ve dava tarihi itibariyle aracın arızalı olduğunu belirterek, sözleşmenin feshi ile müvekkilinin devam eden taksitler için borçlu olmadığının tespitine ve müvekkilinin ödediği 37.500,00 Euronun ihtar tarihi itibariyle ticari temerrüt faizi ile birlikte iadesine, olmadığı takdirde sözleşme konusu malın misliyle değiştirilmesine, bu sözleşmeden dolayı yapılacak icra takiplerinin dava sonuna kadar durdurulmasına, sözleşme konusu mal için (tercihen … tevdii mahalli tayinine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı …Ş. Vekilinin mahkememize sunduğu cevap dilekçesinde, taraflar arasında münakit 05.05.2015 tarihli … ylevmiye numaralı finansal kiralama sözleşmesi ile kiralanan ekipmanın ayıplı olması nedeniyle sözleşmenin feshi yahut misli ile değiştirilmesi talepli menfi tespit davasının usul ve yasaya aykırı olduğunu davanın reddi gerektiğini, taraflar arasında münakit finansal kiralama sözleşmesinin 37.maddesinde tarafların İstanbul (Çağlayan) Mahkemeleri ve icra müdürlüklerinin yetkisini kabul ettiğini sözleşme ile tarafların yetkili mahkemeyi belirlediğini, kesin yetkinin mevcut olduğu bir durum da söz konusu olmadığından davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, bu nedenle dosyaya yetkisizlik kararı verilmesini talep etmiş, ayrıca esas ve takibin durdurulması kararına itirazlarda bulunmuştur.
Davalı … Limited Şirketi 06.02.2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; mahkememizin yetkisiz olduğu bu sebeple davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği, davacının dava konusu makinenin maliki olmaması sebebiyle aktif husumet ehliyetinin olmadığı, davacının muayene ve ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediğini, iddia edilen arızaların kullanımdan kaynaklandığını belirterek davanın öncelikle usulden aksi takdirde esastan reddini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Elbistan …Asliye Hukuk Mahkemesinin ( ATM Sıfatı ile ) …E- …K sayılı yetkisizlik kararı ile dosya yukarıdaki esasa kaydolmuştur. Elbistan… Asliye Hukuk Mahkemesinin ( ATM Sıfatı ile ) …E- …K sayılı yetkisizlik kararı gerekçesi şu şekildedir ”Yapılan yargılama, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davalıların cevap dilekçelerinde mahkememizin yetkisine itiraz ettiği, davacı ile davalı arasında bayilik sözleşmesinin incelenmesinde sözleşme gereğince yetki konusunda İstanbul Mahkemelerinin münhasır yetkili olduğunun kararlaştırıldığı, dosya taraflarının tacir olduğu ve yetki sözleşmesinin kanunda belirtilen diğer şartlara sahip olduğu bu sebeple aralarında yapılan yetki sözleşmesinin geçerli olduğu anlaşıldığından H.M.K.’nun 17. ve 18. maddeleri gereğince mahkememizin yetkisizliğine karar verilmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.”
Dava, hukuki niteliği itibari ile; menfi tespit istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; taraflar arasında akdedilen 2015 tarihli sözleşmenin 36. Maddesi gereğince her ne kadar yetki sözleşmesi yapılmış ise de 2015 tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK düzenlemesi gereği; ”… Yetki sözleşmesi
MADDE 17- (1) Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.
Yetki sözleşmesinin geçerlilik şartları
MADDE 18- (1) Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri konular ile kesin yetki hâllerinde, yetki sözleşmesi yapılamaz.
(2) Yetki sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı olarak yapılması, uyuşmazlığın kaynaklandığı hukuki ilişkinin belirli veya belirlenebilir olması ve yetkili kılınan mahkeme veya mahkemelerin gösterilmesi şarttır.
Yetki itirazının ileri sürülmesi
MADDE 19- (1) Yetkinin kesin olduğu davalarda, mahkeme yetkili olup olmadığını, davanın sonuna kadar kendiliğinden araştırmak zorundadır; taraflar da mahkemenin yetkisiz olduğunu her zaman ileri sürebilir.
(2) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.
(3) Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir.
(4) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir.
ÜÇÜNCÜ AYIRIM
Görevsizlik veya Yetkisizlik Kararı Üzerine
Yapılacak İşlemler ve Yargı Yeri Belirlenmesi
Görevsizlik veya yetkisizlik kararı üzerine yapılacak işlemler(1)
MADDE 20- (1) Görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi hâlinde, taraflardan birinin, (…) (1) süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerekir. Aksi takdirde, bu mahkemece davanın açılmamış sayılmasına karar verilir.
(2) Dosya kendisine gönderilen mahkeme, kendiliğinden taraflara davetiye gönderir.
Yargı yeri belirlenmesini gerektiren sebepler
MADDE 21- (1) Aşağıdaki hâllerde, davaya bakacak mahkemenin tayini için yargı yeri belirlenmesi yoluna başvurulur:
a) Davaya bakmakla görevli ve yetkili mahkemenin davaya bakmasına herhangi bir engel çıkarsa.
b) İki mahkeme arasında yargı çevrelerinin sınırlarının belirlenmesi konusunda bir tereddüt ortaya çıkarsa.
c) İki mahkeme de görevsizlik kararı verir ve bu kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşirse.
ç) Kesin yetki hâllerinde, iki mahkeme de yetkisizlik kararı verir ve bu kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleşirse.
İnceleme yeri
MADDE 22- (1) Yetkili mahkemenin bir davaya bakmasına herhangi bir engel bulunduğu yahut iki mahkeme arasında yargı çevrelerinin sınırlarının belirlenmesinde tereddüt ortaya çıktığı takdirde, yetkili mahkemenin tayininde, ilk derece mahkemeleri için bölge adliye mahkemelerine, bölge adliye mahkemeleri için Yargıtaya başvurulur.
(2) İki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca belirlenir.
İnceleme usulü ve sonucu
MADDE 23- (1) Yargı yerinin belirlenmesine ilişkin inceleme dosya üzerinden yapılabilir.
(2) Bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca verilen yargı yeri belirlenmesi ile kanun yolu incelemesi sonucunda kesinleşen göreve veya yetkiye ilişkin kararlar, davaya ondan sonra bakacak mahkemeyi bağlar. …” hükümlerini içermekle davacının gerçek kişi çiftçi olduğu, tacir olmadığı bu nedenle yetki sözleşmesi yapamayacağı ve yetki ilk itirazının hukuki olmadığı, yasal zeminin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Dava şartları açısından mahkemenin yetkisinin ve tacir olmayan kişi tarafından yetki şartının/ sözleşmesinin yapılamayacağı bu nedenle ilk itiraza konu olamayacağı, bu hususların kamu düzeninden olduğu dikkate alınmıştır.
Dava şartlarının yine aynı kanunun 114 ve 115. maddeleri gereği hakimce re’ sen dikkate alınması gereği ile ilk itiraz olarak ileri sürülmesi nedeniyle itirazın kabulü sonucu verilen yetkisizlik kararının/ yetki ilk itirazının kabulünün hukuki olmadığı kanaatine varılmakla dava açılış tarihindeki davacının iradesi de gözetilerek ilk yetkisizlik kararı veren mahkemenin yetkili olduğu, mahkememizin yetkisiz olduğu aşağıdaki şekilde dava şartı olarak mahkememizin yetkisizliği nedeni ile davanın usulden reddine kanunen karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının mahkememizin yetkisizliği nedeniyle usulden reddine, karşı yetkisizlik kararı verilmesine (yetki sözleşmesinin imzalandığı tarih itibariyle 6100 Sayılı HMK yürürlükte bulunmakla davacı tarafın yetki sözleşmesi yapmasının mümkün olmadığı dikkate alınarak),
2-HMK.nun 22. mad. Uyarınca karşı yetkisizlik kararı gereğince görevli ve yetkili mahkemenin ELBİSTAN … ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğunun mahkememizce değerlendirildiğinin tespitine,
3- Yargılama giderlerinin yetkili mahkemesince hüküm altına alınmasına, HMK 20 maddesi gereğince yetkisizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içinde başvuru yapılmaz ise davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği ve yargılama giderleri konusunda karar verileceğinin ihtarına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, karşı yetkisizlik kararının inceleme yeri olarak İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri yasa gereğince belirlendiğinden talep halinde iş bu dosyasının İstanbul BAM’a gönderilmek üzere kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip …
Hakim …
¸e-imzalıdır