Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/864 E. 2018/1213 K. 05.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/784 Esas
KARAR NO : 2018/1212
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 26/07/2016
KARAR : DAVACININ DAVASININ REDDİNE, DAVALI TARAFIN KÖTÜ NİYET TAZMİNATI TALEBİNİN ŞARTLARI OLUŞMADIĞINDAN REDDİNE
KARAR TARİHİ: 05/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki ticari münasebet sebebiyle davalının 712,80 TL cari hesap borcu bulunduğunu, borcun tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, söz konusu borcun 13.10.2015 tarih … nolu 712,80 TL tutarlı irsaliyeli faturadan kaynaklandığını beyan ederek davalının itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; takibe dayanak fatura içeriği incelendiğinde müvekkili şirkete hitaben düzenlendiği ancak mal ve hizmetin farklı bir tüzel kişiliğe sahip… A.Ş’ne teslim edildiğini görüldüğünü, davacının fatura konusu ürünün müvekkili firmanın yetkilisine teslim edildiğini ispat etmesi gerektiğini beyan ederek davanın husumet yokluğu sebebiyle usulden reddine, esastan reddi ile davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe karşı itiraz dilekçesinde ve özetle; müvekkili şirketin alacaklı tarafa herhangi bir borcu bulunmadığını, bu nedenle takibe, talep edilen faiz miktarı ve oranına, tüm ferilerine itiraz ederek takibin durdurulmasını talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
*Bilirkişi … tarafından hazırlanan 11/04/2018 tarihli bilirkişi raporu ( Dava ve icra dosyası ile taraf şirketlere ait ticari defter ve kayıtların tetkiki sonucunda nihai takdir Sayın Mahkememize ait olmak üzere; Dava konusu takipte talep edilen davacı şirket tarafından tanzim edilen muhatabı davalı şirket olan 13.10.2015 tarih 027440 nolu 712,80 TL miktarlı faturanın ve fatura konusu ürünlerin davalı şirkete teslim edilmiş olduğunun anlaşıldığını, söz konusu faturanın davalı şirket ticari defterlerinde kayıtlı olmadığını ancak yasal süre içerisinde davalı tarafından yapılan herhangi bir itiraza dosya kapsamında rastlanılmadığını, fatura ve faturaya konu ürünlerin davalıya teslim edilmiş olduğunun Sayın Mahkememizce kabulü halinde davacının davalıdan takip tarihi itibariyle fatura miktarı olan 712,80 TL tutarını talep edebileceğini aksi halde söz konusu talebin yerin olmadığı yolunda özel ve teknik değerlendirmede bulunulmuştur.) incelenmiştir.
*İstanbul… İcra Dairesinin …Esas sayılı takip dosyası incelenmiştir.
Davacı- alacaklı İstanbul … İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyası ile davalı- borçlu aleyhine faturadan kaynaklanan alacağının faizleri ile birlikte tahsili için ilamsız takip yapmıştır.
Davalı- borçluya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı- borçlu ödeme emrine 7 günlük yasal sürede itiraz etmiş ve takip durdurulmuştur.
Bunun üzerine davacı- alacaklı İİK m. 67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davasını mahkememizde açmıştır.
Davalı taraf genel mahiyette iddia olunan vakıaları inkar etmekte, davanın reddini savunmaktadır.
Dava; fatura alacağından kaynaklanan davacının davalıdan alacağına ilişkin, davalının takip dosyasındaki itirazının iptaline, alacağın varlığına/ yokluğuna ve miktarına ilişkindir.
Buna ilişkin tarafların iddia- savunma ve toplanan delilleri incelenmiştir.
İİK 67 ile TMK 6 ve 7 ile HMK 187- 293. maddeleri gereğince ispat hususuna ve ispat kurallarına dikkat edilmiştir. HMK 222 gereğince ticari defterlerin ibrazı ve delil olma vasfına dikkat edilmiştir. Ayrıca faturanın geçerliliği hukuken TTK ve vergi kanunlarınca değerlendirilmiş ve bunun sonucunda aşağıdaki hükme varılmıştır.
Hukuken denetlenebilen tarafların iddia, savunma ve delillerinin değerlendirildiği bilirkişi raporu incelenmiş olup hukuki değerlendirme ve kanaat- taktir hakkı ile hukuku re’ sen uygulama yetkisi Mahkeme Hakiminde olmak üzere dava konusu olan itirazın iptaline vücut veren fatura incelendiğinde; davacının fatura düzenleyen …Şti. olduğu, davalı … … AŞ ‘ ye hitaben fatura düzenlendiği ancak faturayı teslimin dava dışı … AŞ kaşesi ile … imzası ile gerçekleştiği görülmektedir. Yani davalı tarafından faturanın teslim aldığından bahsedilemeyeceğine ve bu durumda davalıya karşı faturanın kesinleştiği ileri sürülemeyeceğine kanaat getirilmiştir.
”… Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir. Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır. Telefonla, telgrafla, herhangi bir iletişim veya bilişim aracıyla veya diğer bir teknik araçla ya da sözlü olarak kurulan sözleşmelerle yapılan açıklamaların içeriğini doğrulayan bir yazıyı alan kişi, bunu aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde itirazda bulunmamışsa, söz konusu teyit mektubunun yapılan sözleşmeye veya açıklamalara uygun olduğunu kabul etmiş sayılır. ” hükmü karşısında faturayı almayan davalıya karşı alacak iddiasında bulunulamaz. Saptanan ve hukuksal durum karşısında davacı davasını ispatlayamamış sayılmış ama kötü niyetli olmadığına da kanaat getirilmiş bu nedenle aşağıdaki şekilde kanunen karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının reddine, davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin şartları oluşmadığından reddine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 35,90 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 29,20 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına, bakiye 6,70 TL daha harcın davacıdan Hazine’ ye gelir kaydına,
3-İşbu dava nedeni ile davacı tarafından yapılan yargılama giderinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İşbu dava nedeni ile davalı tarafından yatırılan ve kullanılmayan 350,00 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
5- Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 712,80 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacı tarafa iadesine,
Dair,taraf vekillerinin yüzüne karşı dava konusu miktar dikkate alındığında kesin olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip …
Hakim …
¸e-imzalıdır