Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/855 E. 2019/980 K. 17.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/855 KARAR NO : 2019/980

DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/08/2016
KARAR TARİHİ : 17/12/2019

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9.maddesine göre Türk Milleti adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız ve tarafsız İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinin kararıdır.
Davacı vekili dava dilekçesi ile aşamalarda ki beyan ve iddialarında ve özetle;
Davacının davalı bankadan 28/04/2011 tarihinde 3.250.000,00 USD kredi çektiğini, müteakip çektiği krediyi erken ödeme yaparak kapattığını, davalı banka tarafından ilk aylarda … Fonu (…) için kesintiler yapılmadığını, ancak daha sonra kesintiler yapıldığını, bankalar ve finansman şirketlerince gerçek kişilere ticari amaçla kullandırılan diğer kredilerde …kesintisi yapılamayacağının açıkça belirtilmesine rağmen davalı bankanın kesintiler yaptığını, davalı bankca dosya masrafı adı altında da kesintiler yapıldığını, davacıdan haksız şekilde virman suretiyle tahsil edilen … ve dosya masraflarının miktarlarının tam olarak tespiti ve iadesi için davalı bankaya başvurulduğunu ancak sonuç alınamadığını, bunun üzerine davalı bankaya ihtarname keşide edildiğini, davalı bankanın cevabi ihtarnamesi ile talebin reddedildiğini, davacının kullandığı kredi nedeniyle yapılan kesintilerin haksız ve hukuki dayanağının bulunmadığını beyanla, davalı banka nezdinde 28/04/2011 tarihinde kullanılan Bireysel Ticari Krediden haksız olarak tahsil edilen … ve dosya masrafı adı altında alınan miktarların denetime elverişli şekilde tam ve kesin tespiti için davalı bankaya müzekkere yazılarak krediye ilişkin tüm kesinti ve ödeme dekontlarının istenmesine, davalı banka nezdinde kullanılan Bireysel Ticari Krediden haksız olarak tahsil edilen … kesintisine karşılık şimdilik 500 USD’nin dava tarihinden itibaren işleyecek kamu bankalarınca 1 yıl vadeli USD mevduatına uygulanan en yüksek mevduat faizi oranı ile birlikte Türk Borçlar Yasasının 99/3.maddesi uyarınca vade tarihindeki TCMB USD efektif satış kuru üzerinden hesaplanacak TL karşılığının davacıya ödenmesine, davalı banka nezdinde kullanılan Bireysel Ticari Krediden haksız olarak tahsil edilen dosya masrafına karşılık şimdilik 500 USD’nin dava tarihinden itibaren işleyecek kamu bankalarınca 1 yıl vadeli USD mevduatına uygulanan en yüksek mevduat faizi oranı ile birlikte borçlar Yasasının 99/3.maddesi uyarınca vade tarihindeki TCMB USD efektif satış kuru üzerinden hesaplanacak TL karşılığının davacıya ödenmesine, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile aşamalarda ki beyan ve iddialarında özetle;
Açılmış olan davanın hukuki dayanaktan yoksun olup reddinin gerektiğini, taraflar arasında ki davacıya kredi teminine ilişkin sözleşmelerde kredinin erken kapatılması halinde alınacak ücretlerin açık ve anlaşılabilir şekilde sözleşmelerde yer aldığını, tacir olan ve Türk Ticaret Kanununun 18/2.maddesi gereğince basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğü altında olan davacının sözleşmeleri özgür iradesiyle imzaladığını, yine kredinin erken kapatılması nedeniyle ve sözleşme gereğince tahakkuk edecek kesintilerin yapılması yönünde ki talimatını da imzalayarak bankaya tevdi ettiğini, 28/04/2011 tarihli Genel Kredi Sözleşmesinin 2.09 maddesinde kredinin erken ödemeyle kapatılması halinde banka tarafından davacıdan yapılacak tahsilatların açıkça düzenlendiğini, ayrıca imzasıyla onayladığı kendi el yazısı ile kesintilerin yapılması talimatı verdiğini, yine kredi sözleşmelerinin eki ve ayrılmaz parçası niteliğinde ki sözleşmede yapılacak tahsilatların açıkça yer aldığını ve davacının imzalayarak ve kabul ederek taahhütte bulunduğunu, özetle ve öz olarak, tacir olan davalının sağladığı krediler nedeniyle sözleşmelerle kararlaştırılan kesintileri yapmaya hakkının olduğunu, KKDF kesintisinin davalı hesaplarına giren bir bedel olmadığını, maliyeye yatırılmak üzere yasa gereği yapılan bir kesinti olduğunu, bu alacak nedeniyle davalıya husumet yöneltilemeyeceğini, davaya konu tahsilatların sözleşmelerle kararlaştırılması ve davalının sözleşmeleri müzakere ederek kabul edip imzalaması, daha sonra kredinin erkan kapatılmasını müteakip sözleşmeyle kararlaştırılan tahsilatların yapılması hususunda yazılı talimat vermesi göz önüne alındığında davanın reddi ile yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini, talep ve beyan etmiştir.

DEĞERLENDİRME VE SONUÇ
Eldeki dava; davalı banka tarafından davacıya sağlanan Bireysel Ticari Kredisi nedeniyle dosya masrafı il … Fonu (…) adı altında yapılan kesinti ve tahsilatların faiziyle davacıya iadesi istemine ilişkindir.
Yapılan yargılamada tarafların dayandığı deliller toplanmış, uyuşmazlığın çözümü için bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Hukuk Muhakemeleri Yasasının 282/1.maddesi doğrultusunda bilirkişi raporlarının toplanan delillerle birlikte değerlendirilmesi neticesinde, genel değerlendirme ve tespitleri itibariyle bilirkişi raporlarının dosya kapsamına uygun olduğu, yeterli gerekçeye sahip ve denetlenebilir nitelikte olduğu sonucuna varılarak hükme esas alınmıştır.
Eldeki davada davacı taraf;
Davalı bankanın davacıya Bireysel Ticari Kredisi kullandırdığını, kredi nedeniyle dosya masrafı adı altında tahsilat yaptığını, yine … Bakanlığı Gelir İaresi Başkanlığının tebliğ, görüş ve işlemlerine aykırı olarak … adı altında tahsilat yaptığını, davalı bankanın kullanılan kredi nedeniyle yaptığı tahsilatların yasal dayanağının bulunmadığını ve tahsilatların davacıya iadesinin gerektiğini, beyan ve iddia etmiş,
Davalı taraf ise;
… kesintisinin davalı hesaplarına giren bir bedel olmadığını, maliyeye yatırılmak üzere yasa gereği yapılan bir kesinti olduğunu, bu alacak nedeniyle davalıya husumet yöneltilemeyeceğini, dosya masrafı olarak yapılan tahsilatın taraflar arasında müzakere edilerek imzalanan kredi sözleşmelerinde kaynaklandığını, davacının dosya masrafı için tahsilat yapılmasını kabul ve taahhüt ettiğini, imzasıyla onayladığı talimatıyla da kesinti yapılması talimatı verdiğini, beyan ve iddia etmiştir.
Öncelikle belirtilmelidir ki,
-yanlar arasında bireysel ticari kredi sözleşmesi ve ek sözleşmelerin düzenlendiği,
-davalı banka tarafından kredi sözleşmeleri nedeniyle dosya masrafı adı altında tahsilat yapıldığı, yine KKDF tahsilatının davalı banka tarafından tahsil edilerek maliyeye aktarıldığı, hususlarında yanlar arasında her hangi bir çekişme yoktur.
Somut olayda mahkememizce halledilmesi gereken yanlar arasında ki niza;
a-)Davalının dosya masrafı adı altında ki tahsilatının dayanağının bulunup bulunmadığı, dosya masrafı olarak yapılan tahsilatın iadesinin gerekip gerekmediği,
b-)… Fonu …) kesintisi nedeniyle davalıya husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği,… kesintisinin davacıya iadesinin gerekip gerekmediği, hususlarıdır.
Yanlar arasında ki kredi sözleşmeleri ile eklerinin incelenmesi neticesinde, davacının imzalanan sözleşmeleri teslim aldığını beyan ederek (-28/04/2011 tarihli 3.250.000 TL miktarlı kredi sözleşmesi-) beyanlarını imzasıyla onayladığı, yine değişik tarihlerde dilekçe sunarak kredi kullandırılması ve dosya masrafı ile diğer masrafların hesaptan tahsil edilmesi hususunda imzasıyla onayladığı talimatlar verdiği (-şubenizde ki … hesabıma 3.264.000 USD 60 ay vadeli kredi kullandırılarak 35.000 USD komisyon ve dosya masrafı tahsil edilmesini rica ederim-) yanlar arasında ki sözleşme hükümlerine göre de dosya masrafı dahil olmak üzere kredi sebebiyle yapılacak tahsilatların sözleşmede açıkça yer aldığı (-sözleşmenin komisyon ve ücretler başlıklı 2.08.maddesi-) hal böyle olunca da, yanlar arasında sözleşmelerin müzakere edilmiş olması, sözleşme kapsamında dosya masrafı tahsilatının açıkça yer alması ve davacının değişik tarihlerde ki talimatlarıyla dosya masrafı tahsilatının yapılmasını bildirmesi göz önüne alındığında, davalının dosya masrafı tahsilatının dayanağının bulunduğu, bilirkişi raporların da etraflıca açıklandığı üzere, tahsil edilmiş ücretin diğer emsal müşterilere kullandırılan kredilere uygulanan ücretlerle uyumlu olduğu, hatta ortalamanın altında tahsilat yapılması nedeniyle makul olduğu, davacının dosya masrafını talep etmesinde haksız olduğu, kaldı ki davacının müzakere ettiği sözleşmeden kaynaklanan tahsilatın iadesini istemesinin, yine dosya masrafının tahsilatı yönünde talimat vermesi de göz önüne alındığında, davacının isteminin Türk Ticaret Yasasının 18, Medeni Yasanın 2 ve Hukuk Muhakemeleri Yasasının 29.maddesine de uygun olmadığı, sonucuna varılmıştır.
Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu (KKDF) kesintisine gelince,
Bilirkişi raporunda açıklandığı ve mahkememizce de kabul edildiği üzere, …Fonu 1988 yılında T.C Merkez Bankası bünyesinde yatırımların yönlendirilmesi amacıyla kurulmuş bir fondur. 2002 yılına kadar …Fonu ile ilgili haksız ve yersiz yapılan tahsilatların red ve iadesi dahil olmak üzere tüm işlemler Merkez Bankası tarafından yapılmıştır. 03/07/2001 tarihli 2445 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan bazı kanun ve kanun hükmündeki kararnamelerde değişiklik yapılmasına dair 4684 sayılı kanunun 16.maddesinin e bendi ile 4389 sayılı Bankalar Kanunun kredilerin kalkınma planlarına amaçlarına uygun olarak yönlendirilmesi için fon kurmaya, kaldırmaya, kaynağını kredilere tahakkuk ettirilen faizlerden veya sair suretle sağlamaya Bakanlar Kurulunun yetkili olduğuna ilişkin 20. maddesinin 1 numaralı fıkrasının b bendi 01/01/2002 tarihi itibarı ile yürürlükten kaldırılmıştır. Yine aynı kanunun geçici 3. maddesi a bendi ile Kaynak Kullanımı Destekleme Fonu kesintilerinin bu konuda yeni bir düzenleme yapılıncaya kadar yürürlükten kaldırılan hükümlerine göre tahsil edilmeye devam olunacağı ve doğrudan genel bütçeye gelir kaydedilmek üzere hazine hesaplarına intikal ettirileceği kesintilerin tahakkuk ve tahsilinin … Bakanlığınca vergi gelirlerine ilişkin yetkiler kapsamında takip edileceği hüküme bağlanmıştır. Bu düzenleme kapsamında Bankalar, …Kurumları ve Finansman Şirketleri hesapladıkları… kesintilerini bağlı bulundukları vergi dairesine izleyen ayın 15. günü akşamına kadar bildirecek ve aynı süre içinde ödeyeceklerdir. Genel bütçeye gelir kaydedilmek üzere hesaplarına intikal ettirilen kesintilerin tahakkuk ve tahsilinin … Bakanlığınca vergi gelirlerine ilişkin yetkileri kapsamında takip edileceği hükme bağlanmakla haksız ve yersiz tahsil edilen kaynak kullanımı destekleme fonu kesintilerinin red ve iadelerinin vergi mevzuatı içerisinde yapılması tabidir. Bankaların gerçek ve tüzel kişilere verdiği krediler üzerinden … oranları doğrultusunda yapılan kesintiler fonun kaynakları arasındadır. Başka bir ifadeyle finans kuruluşlarının krediler üzerinden yaptığı … kesintisi bankaya ait olmayıp … Bakanlığı bünyesinde ki fona aittir .Somut olayda davacının kullandığı kredi sebebi ile hesaplanıp davalı …bank tarafından ilgili vergi dairesine ödendiği anlaşılan… kesintilerinin, … Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından red ve iadesi yöntemi belirlenmiştir.O yöntemde davacının, …kesintisi yapan davalı bankanın kurumlar vergisi yönünden bağlı olduğu vergi dairesine gerekli evraklarla başvurulmasından ibarettir.
Özetle ve öz olarak, … Fonu kesintisinin mevzuat gereği davalı tarafından maliye adına yapılarak maliyeye aktarılması nedeniyle ve bu hususta davalı bankaya kusur izafe edilemeyecek olması nedeniyle davalıya husumet yöneltilmeyeceği, davacının bu istemi için… Bakanlığı Gelir İdaresi Başkanlığının özelgesiyle belirlendiği gibi, … kesintisi yapan davalı bankanın kurumlar vergisi yönünden bağlı olduğu vergi dairesine gerekli evraklarla müracaat etmesi gerektiği, hal böyle olunca da istemin husumet nedeniyle reddinin gerektiği, dosya masrafının iadesi istemine ilişkin koşulların somut olayda gerçekleşmemesi nedeniyle davacının bu isteminin yerinde olmadığı sonucuna ve vicdani kanaatine varılarak aşağıda ki karar verilmiştir,

H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-)Davacının 28/04/2011 tarihli 60 ay vadeli 3.264,000 USD miktarlı Bireysel Ticari Kredi nedeniyle dosya masrafı olarak tahsil edilen miktara karşılık 500 USD nin davalıdan tahsili istemi yerinde bulunmadığından REDDİNE,
2-)Davalının …Fonu(…) bedelini Maliye Bakanlığına ödemek üzere tahsil ettiğinden, bu suretle davalının bu hususta pasif husumet ehliyeti olmadığından istemin REDDİNE,
3-)Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 44,40-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan harçtan mahsubu ile hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde artan harcın davacıya iadesine,
5-)500 USD dosya masrafı ve …Fonu sebebiyle açılan davanın esastan ve husumet sebebiyle reddine karar verildiğinden 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-)Hukuk Muhakemeleri Yasasının 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
7-)Davalı tarafça yapılan ve aşağıda gösterilen 101,50 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-)Davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davalıya iadesine,
Taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıklandı.

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır

HARÇ BEYANI /
5.081,44 TL PEŞİN HARÇ
44,40 TL KARAR HARCI
5.037,04 TL. TALEP HALİNDE İADE HARÇ
DAVALI GİDERİ /
101,50 TL TOPLAM