Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/819 E. 2018/798 K. 12.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/819 Esas
KARAR NO : 2018/798
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 05/08/2016
KARAR : KABUL
Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 17.01.2014 tarihinde müvekkili adına kayıtlı … plakalı aracın … plakalı araca çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, söz konusu kaza sonrasında müvekkilinin … plakalı aracında oluşan hasarının Kaya Kale adlı yetkili serviste tamir ettirdiğini ve 04.02.2014 tarihli fatura ile sabit olan toplamda 5.147,85 TL tamir bedelini kendisinin ödemek zorunda kaldığını, müvekkilinin hasar bedelini ödemesi için aracının kasko sigortacısı davalı …AŞ’ye kazayı ihbar ettiğini ancak sigorta şirketinin söz konusu hasarı kasko poliçesinin kaza tarihinden sonraki bir tarihte yapıldığı gerekçesi ile karşılamadığını, kazanın meydana geldiği tarihte kasko poliçesinin geçerli olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla 5.147,85 TL alacağın kaza tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; dava konusu meydana gelen kazaya dair taraflarca 17.01.2013 tarihli maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı hazırlandığını, daha sonra kazanın tarihinin sehven 2013 olarak yazıldığı, aslında kazanın 2014 yılında meydana geldiğinin beyan edildiğini, müvekkili şirketçe başvuru neticesinde hasar dosyası oluşturulup gerekli raporlar için dosyanın uzman eksperlere verildiğini, hasar bedelinin 4.404,94 TL olarak tespit edildiğini, araştırma raporunda ise kazaya karışan tarafların kazanın 12.01.2014 tarihinde meydana geldiğini yazılı olarak beyan ettikleri ve sonradan tutanak düzenlemesi dolayısıyla kazanın oluşu ve kusur oranlarının değişebileceği sebebiyle kaza hakkındaki görüşünün olumsuz olduğunun bildirildiğini, davacı asil tarafından kaza tarihinin 12.01.2014 olarak bildirildiğini, sigorta ettirenin beyan yükümlülüğüne uymaması ve kazanın ve hasarın ifade edilenden başka yerde biçimde meydana gelme ihtimalinin yüksek olması ve kaza-hasar ve kusur durumlarının net olmaması nedeniyle poliçe genel ve özel şartları uyarınca başvurunun reddedildiğini, haksız davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Mahkememizin …E- … K sayılı 28/01/2015 tarihli kararında davacının davasının reddine dair karar verilmiş, davacı vekilinin 30/04/2015 havale tarhili Tehir-i İcra Talepli dilekçesinde temyiz talebinde bulunulmuş, Yargıtay …Hukuk Dairesinin … Esas … Karar 13/01/2016 tarihli bozma ilamıyla karar bozularak mahkememizin … Esas sıra numarasına kaydolmuş ve bozma ilamına uyularak yargılama yapılmıştır.
Davacı vekili; 17.01.2014 tarihinde müvekkili adına kayıtlı … plakalı aracın … plakalı araca çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, ve toplamda 5.147,85 TL tamir bedelini kendisinin ödemek zorunda kaldığını, müvekkilinin hasar bedelini ödemesi için aracının kasko sigortacısı davalı …AŞ’ye kazayı ihbar ettiğini ancak sigorta şirketinin söz konusu hasarı kasko poliçesinin kaza tarihinden sonraki bir tarihte yapıldığı gerekçesi ile karşılamadığını, kazanın meydana geldiği tarihte kasko poliçesinin geçerli olduğunu ileri sürerek 5.147,85 TL alacağın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; dava konusu meydana gelen kazaya dair taraflarca 17.01.2013 tarihli maddi hasarlı trafik kazası tespit tutanağı hazırlandığını ve davacı asıl tarafından kaza tarihinin 12.01.2014 olarak bildirildiğini, sigorta ettirenin beyan yükümlülüğüne uymaması ve kazanın ve hasarın ifade edilenden başka yerde biçimde meydana gelme ihtimalinin yüksek olması ve kaza-hasar ve kusur durumlarının net olmaması nedeniyle poliçe genel ve özel şartları uyarınca başvurunun reddedildiğini belirterek haksız davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkememizce ilk kararda; iddia, savunma, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup uyuşmazlık kazanın meydana geldiği tarih ve bunun sonucunda hasarın poliçe kapsamında kalıp kalmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Dava konusu … plakalı davacıya ait aracın Kasko Sigorta Poliçesinde …Bankası … Şubesinin dain-i mürtehin kaydı bulunup, ilgili Bankadan, kredi alacağının ve dain-mürtehin kaydının devam edip etmediği sorulmuş, devam ediyor olması nedeni ile ne miktarda kredi alacağı kaldığı sorulmuş, TTK 1456.maddesi hükmü de değerlendirilip davaya ve tazminatın davacıya ödenmesine muvafakat edip etmedikleri rehin hakkı sahibinden sorulmuş, 01.02.2017 havale tarihli cevabi yazı ile muvafakat beyanı bildirilmiş, davaya muvafakat edilmesi karşısında davanın esasına girilerek davacıya ait … plaka sayılı aracın kaza tespit tutanağında bilgileri bulunan … A.Ş den … acente ve … poliçe nolu zorunlu trafik sigorta kaybının bulunup bulunmadığı sorularak gelen cevabi yazı ve dosyada mevcut Sigorta Bilgi Merkezinin cevabi yazısı ve Tramer kayıtları ile birlikte değerlendirilerek sonucuna göre kazanın poliçe devam ederken meydana geldiği, kasko teminatı olduğu, hasar tutarının aşağıda belirlenen miktar kadar olduğu teknik inceleme sonucu anlaşılmıştır.
Saptanan ve hukuksal durum bu olunca; davacının davasında haklı olduğu anlaşılmakla aşağıdaki şekilde kanunen, taktiren ve vicdanen karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının tam kabulü ile; 5.197,85 TL tazminatın 19/02/2014 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline davacıya verilmesine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 355,07 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 87,95 TL harçtan mahsubu ile bakiye 267,12 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ ye gelir kaydına, mahsup edilen 87,95 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya iadesine, başvuru ve vekalet suret harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3- 6100 S HMK gereğince bilirkişi ücreti, tebligat gideri, posta masrafı olan 767,60 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 günlük yasal süre içerisinde Yargıtay’a gönderilmek üzere temyiz yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip
Hakim
¸e-imzalıdır