Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/653 E. 2021/877 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/653 Esas
KARAR NO : 2021/877

DAVA : Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan),
DAVA TARİHİ : 13/06/2016
KARAR TARİHİ : 21/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı ile 30/10/2014 tarihli “…” konulu, 18/11/2014 tarihli “…” konulu eser sözleşmelerinin yapıldığı, davacının bu sözleşmeler ile üstlendiği işler dışında, sözleşmeler kapsamında bulunan dekorlu daireler için ayrıca ve ek iş olarak ıslak hacimlerde duvar örülmesi, kara sıva yapılması, şap tamirleri yapılması, bozuk yüzeylerin kaba karşılık çekilmek suretiyle tamiri, köşe-merkez çıtalarının değiştirilmesi ve duvarların gönye mastar getirilmek suretiyle hazır hale getirilmesi işlerini de yaptığı, işin bitim tarihinin 10/03/2015 olduğu, sözleşme tarihlerinde fiili yer teslimlerinin yapıldığı, sözleşmede ve buna ek yer teslim tutanaklarında belirtilen tarihlerin fiili teslim tarihinden sonra olduğu, bu durumun her iki tarafın bilgisi dahilinde bulunduğu, davalı tarafça bütün işlerin tamamlanmasına yönelik tedbirlerin alınmadığı, sahada personel ve imalata yönelik gerekli ortamın sağlanmadığı, davacının işçilerin ve temsilcilerinin iş mahalline alınmadığı, bu engellerin kaldırılmasına yönelik sözlü ve yazılı taleplerin göz ardı edildiği, bu nedenle önemli kısmı bitirilen işlerin eksik kısımlarının davacı tarafından tamamlanamadığı, davacıya söz konusu engellerin kaldırılması için … 47 Noterliğinin… tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin çekildiği, davalının ise … 5 Noterliğinin … tarihli cevabi ihtarnamesi ile sözleşmeleri haksız olarak feshettiği, davacı tarafından bu ihtarnameye … 2 Noterliğinin… tarihli ihtarnamesi ile cevap verildiği, davacı tarafından yapılan işlerin tespiti amacıyla … 9 Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası ile delil tespiti yaptırıldığı, rapordaki eksikliklere itiraz edildiği; ancak mahkemece itirazların esas hakkında yargılama yapılırken değerlendirileceğinden bahisle itirazların reddedildiği, delil tespiti raporunda davacının toplam 1.966.218,64-TL tutarlı iş yaptığının, davalıya verilen malzeme tutarının ise 68.288,14-TL olduğunun belirtildiği, davacı tarafça davalıya … 2. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesinin çekildiği, ihtarname ile bakiye borç, malzeme bedeli ve KDV dahil 3.081.875,47-TL nin üç gün içerisinde ödenmesinin ihtar edildiği, ihtarnamenin 12/05/2016 tarihinde davalıya tebliğ edildiği, borcun ödenmediği ve davalının 15/05/2016 tarihinde temerrüde düştüğü, davacının sözleşme boyunca hiç hakediş tanzim etmediği, iş avansları ile işlerin yürütüldüğü iddiaları ile fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla ve HMK 107 maddesi kapsamında şimdilik, eser sözleşmesi karşılığı yapılan işler nedeniyle bakiye 10.000,00-TL, davalıda kalan malzeme bedeli olarak 5.000,00-TL’nin 12/05/2016 tarihinden itibaren, sözleşmenin haksız feshedilmesi nedeniyle uğranılan maddi zarar nedeniyle (sözleşmenin süresinden önce feshedilmesi nedeniyle mahrum kalınan kar, davalı şirketin isim ve itibarına güvenilmesi nedeniyle girişilen uzun süreli sözleşmelerden doğan ceza-i şart ve tasfiye giderleri, davalı işlerine özgülenen davacı işçilerinin iş akitlerinin sonlanması nedeniyle doğmuş/doğacak ücret ve işçilik alacakları) 50.000,00-TL’nin dava tarihinden itibaren, sözleşmenin haksız feshi nedeniyle davacının uğradığı itibar kaybı nedeniyle manevi zarar olarak 50.000,00-TL’nin dava tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
Birleşen davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki eser sözleşmelerinde davalının yüklenici olduğu, bu sözleşmeler kapsamında davalıya yapılan avans ödemelerinin, birim fiyat üzerinden davalı tarafından gerçekleştirilen işin değerini çok aştığı, bu nedenle davalının davacıya 1.254.736,14-TL borçlandığı, cari hesapla sabit bu alacağın tahsili amacıyla … 14 İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı takibi ile davalı aleyhine takip başlatıldığı, davlının takibe haksız ve kötü niyetle itiraz ettiği belirtilerek, itiraz iptaline, davalının en az %20 oranında inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, vekalet ücreti ve yargılama giderinin davalıya yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, bu nedenle usulden reddinin gerektiği, davacıya sözleşmede kararlaştırılan prosedüre uygun şekilde ödeme yapıldığı, taraflar arasındaki sözleşmenin 04/05/2015 tarihinde haklı nedenle feshedildiği, … 9. Sulh Hukuk Mahkemesince yapılan delil tespitinin ise 04/06/2015 tarihinde yapıldığı, delil tespiti sırasında, sözleşmenin feshi sonrasında üçüncü kişilere davalı tarafından yaptırılan imalatlar bulunduğu, keşifte belirlenen iş seviyesinin bu nedenle hatalı olduğu, bilirkişi tarafından davacının verdiği taraflı bilgilere, metrajlara göre rapor tanzim edildiği, raporda davacının yapmadığı işlerin de yer aldığı, davacıya sözleşme kapsamında çalıştığı dönem için kesinleşen hakedişten doplam 1.386.486,29-TL ödeme yapıldığı, davacının davalı firmaya cari hesaptan dolayı 1.327.620,41-TL borçlu olduğu, bu borcun dayanağının davacının şantiyede çalıştırdığı işçilerin ödemediği ücret ve SGK primlerinin davalı firma tarafından davacı adına ödenmek zorunda kalınması, işçilerin vergi dairesine ödemelerinin davacı adına davalı tarafından yapılması ve hakediş doğmadığı halde davacıya yapılan avans ödemeleri olduğu, davacının sözleşme kapsamında yapmak yükümlü olduğu işlerde devamlı gecikme yaşandığı, üretilen işlerin ise sözleşmeye uygun olmaması nedeniyle sökülüp yeniden yapıldığı, bu konuda yapılan toplantılara rağmen gecikmelerin devam ettiği, işin süresinde tamamlanamadığı, bu nedenle davalının iş programının gerisinde kaldığı, davacının ana sözleşmenin eki olan işçi sağlığı ve güvenliği sözleşmesi ve sair işçilik alacakları sözleşmesi uyarınca, şantiyede çalışan işçilerin ücretlerinin ve SGK primlerini ödemekle yükümlü olduğu, ancak ödemediği, bu ödemelerin de davacı adına davalı tarafından yapıldığı, davacının sözleşme gereği şantiyede bulundurması gereken iş güvenliği uzmanını bulundurmadığı, iş güvneliği kurallarına uyulup uyulmadığını denetlemediği, yine davacının borçlarından ötürü davalıya İİK 89/1 haciz ihbarnamelerinin geldiği, bu sebeplerle sözleşmenin 17 ve 23 maddeleri uyarınca davacıya işten el çektirildiği, sözleşmelerin 04/05/2015 tarihinde feshedildiğinin davacıya bildirildiği, ayrıca 18/05/2015 tarihli ihtarname ile de bu hususunun haricen bildirildiği, sözleşmelerin, davacının sözleşmelere aykırı ve kusurlu hareket etmesi nedeniyle haklı nedenle feshedildiği, bu nedenle maddi ve manevi tazminat talep edilemeyeceği, davacının davalıya verdiği herhangi bir malzeme bulunmadığı, davacının yüklendiğiğ iş kapsamında kullandığı sarf malzemelerinin bir kısmının bitirildiği, bir kısmının ise şantiye sahasından çıkartılması için davacıya başvurulduğu, ancak davacının buna yanaşmadığı, davacı tarafından faturası sunulduğu takdirde depoda bulunan bir kısım malzemelerin kendisine verilebileceği, kaldıki bu malzemelerin değerinin 68.288,14-TL olamayacağı, bu değerin delil tespitinde davacı tarafından verilen malzeme listesi üzerinden değerlendirildiği, malzemelerin şantiyede olup olmadığının belli olmadığı, davacının borçları nedeniyle davalıya gönderilen 89/1 haciz ihbarnameleri kapsamında, davacının muhtemel doğacak hakedişlerinin de bu icra dosyalarına yatırılmasının gerekeceği, davacının sözleşmede belirtilen işlerin tamamının hesabının yapılmasını ve bu bedelin kendisine ödenmesini talep edemeyeceği savunularak, haksız ve kötü niyetli davanın reddine vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacıya yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir.
Birleşen davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; birleşen davanın konusu ile asıl davanın konusunun aynı olması nazara alınarak, derdestlik nedeniyle birleşen davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği, sözleşmenin ifa yerinin … olması nedeniyle … mahkemelerinin yetkili olduğu, davacı tarafından gönderilen 18/05/2015 tarihli ihtarnamede, sözleşmelerin 04/05/2015 tarihinde feshedildiği bildirilmekle birlikte, yüklenici ana sözleşmesinin 23. Maddesi uyarınca, yükleniciye bir kereye mahsus sözleşmeye aykırılığın giderilmesi için ihtarname gönderilmeden sözleşmenin feshedilemeyeceğinin düzenlendiği, sözleşmeye aykırı feshin haksız olduğu, TBK 484 maddesi uyarınca yüklenicinin tüm hak alacak ve zararlarının karşılanması gerektiği, … 9. Sulh Hukuk Mahkemesince yaptırılan delil tespiti ile davalının feshe kadar yaptığı toplam işin bedelinin 1.966.218,64-TL olduğunun tespit edildiği, davacının bu tutarda ödeme yapmadığı gibi, eldeki davayı açtığı belirtilerek, davanın derdestlik ve yetki yönünden reddine, haksız davanın esastan reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE
Asıl Dava;eser sözleşmesine dayalı alacak, maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Birleşen dava, eser sözleşmesine dayalı açık hesaba konu alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; asıl davada, taraflar arasındaki 30/10/2014 tarihli “…” konulu eser sözleşmesi ve bu sözleşmeye ek 02/02/2015 yürürlük tarihli “… no’lu dekorasyonlu Daireler Ek İnce İşler İmalatları” konulu ek eser sözleşmesi ile 18/11/2014 tarihli “…” konulu eser sözleşmesi ve bu sözleşmeye ek 02/05/2015 yürürlük tarihli …” konulu ek eser sözleşmesinin davalı tarafından haksız feshedilip edilmediği, davacının bu sözleşmeler ile sözleşme kapsamı dışındaki ek işler nedeniyle davalıdan bakiye hakediş ve malzeme alacağının varlığı ve miktarı, davacının sözleşmenin haksız olarak feshedildiği iddiasına dayalı olarak davalıdan maddi ve manevi tazminat alacağının varlığı ve miktarı, davalının; sözleşmenin, davacının yüklendiği edimi yerine getirmekte gecikmesi, üretilen işin sözleşmeye uygun olmaması, davacının işçi alacaklarını ve SGK primlerini ödememesi, iş güvenliği tedbirlerini almaması nedenlerine dayalı olarak haklı nedenle feshedildiği savunmasının yerinde olup olmadığı hususlarında; birleşen davada, davacının davalıya yaptığı avans ödemelerinin, üretilen iş miktarından fazla olduğu, davacının ödemesi gereken işçilik ücretleri ve SGK primlerinin davalı adına ödendiği, davalı tarafından karşılanması gereken damga vergisinin davalı adına ödendiği, davalının karşılaması gereken şantiye işletme giderlerinin davalı adına ödendiği iddialarına dayalı olarak, davalıdan açık hesaba dayalı bakiye alacağının varlığı ve miktarı, açık hesaba davalı aleyhine kaydedilen borçların gerçeği yansıtıp yansıtmadığı, bakiye alacağın tahsili amacıyla açık hesaba dayalı başlatılan takibe davalı tarafından yapılan itirazın haklı olup olmadığı, itirazın iptali, temerrüt, işlemiş faiz ve inkar tazminatı talep koşullarıın oluşup oluşmadığı hususlarındadır.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, … 9 Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası, 30/10/2014 tarihli “…” konulu eser sözleşmesi ve bu sözleşmeye ek 02/02/2015 yürürlük tarihli “…” konulu ek eser sözleşmesi ile 18/11/2014 tarihli “…” konulu eser sözleşmesi ve bu sözleşmeye ek 02/05/2015 yürürlük tarihli “…” konulu ek eser sözleşmesi, 30/10/2014 tarihli sözleşmenin eki ve ayrılmaz parçası sayılan özel teknik ve idari şartname ve ekleri, Sosyal Güvenlik, İş Sağlığı ve İş Güvenliği, Sair İşçilik Hakları Sözleşmesi, Yüklenici ve İşveren Yükümlülükleri Sözleşmesi, yazışmalar ve e-mail yazışmaları, ihtarnameler, hakedişler, yer teslim tutanakları, toplantı tutanakları, Ümraniye SGK yazı cevabı … 14 İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası, birleşen davacı vekilince takibe dayanak gösterilen açık hesaba konu fatura ve belgeler, dekontlar, dosya arasına alınmış, taraf tanıklarının dinlenilmesi için talimat yazılmıştır.
Birleşen davaya konu … 14 İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı takip dosyası incelenmiş, birleşen davacının birleşen davalılar aleyhine 1.244.431,23-TL cari hesaba dayalı asıl alacak ve 10.304,91-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.254.736,14-TL nin tahsili amacıyla ilamsız takip başlatıldığı, birleşen davalılarca süresinde takibe itiraz ediliği, itiraz dilekçesinin birleşen davacı/takip alacaklısına tebliğ edilmediği, birleşen itirazın iptali davasının 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı tespit edilmiştir.
Asıl dava sözleşmenin haksız feshine dayalı tazminat istemine ilişkin olup; birleşen davada ise cari hesap alacağı istenilmiş olmakla birleşen davalı vekilinin derdestlik itirazının reddine karar verilmiştir.
Birleşen davalının mahkememizin yetkisine yönelik itirazı, taraflar arasında bağıtlanan eser sözleşmelerinde İstanbul Mahkemeleri yetkili kılındığından reddedilmiştir. Birleşen davalı tarafça icra dairesinin yetkisine de itiraz edildiği anlaşılmış, sözleşmedeki yetki şartı uyarınca İstanbul İcra Daireleri yetkili bulunduğundan itirazı yerinde görülmemiştir.
Asıl davacı birleşen davalı tanığı … istinabe yolu ile dinlenilmiş; “… A.Ş ‘de hakediş mühendisi olarak çalışırım, … 2014 yılı Eylül ayından itibaren benim sorumlu olduğum bölge olan Faz 3 ve Faz 5 bölgesinde çalışmaya başladı, … ve Sinpaşın arasındaki ilişkiden kaynaklı olarak sözleşme akdedilmeksizin çalışmaya başladı. Daha sonra sözleşme süreci tamamlandı, bu süreç içerisinde yaptığı yaptığı imalatların ilk hadeşi onaylandı. Ödenip ödenmediğini bilemem. Sonraki dönemlerde hakediş ekibinde istifaler söz konusu oldu. Bu nedenle iş yükümüz arttı. 2014 yılı Kasım ve Aralık aylarındaki imalatların hakedeşi yoğunluk dolayısıyla yapılamadı. Ocak ayının ve geçmiş yapılamayan dönemleri kapsayacak hakedişler bana ulaştı. Tek kalemden proje müdürünün onayı ile tek kalem üzerinden hakediş hazırlandı. Şubat ayı dönemi içerisinde yaptığı imalatların bana gelen kısmıyla hakedişini yaptım, bu süreçte ek sözleşmelerde yapılmıştı, bu ek sözleşmelere konu olan imalatlar nedeni ile doğacak hakadeşler bana gelmedi. Şöyle açıklama yapmak isterim. Öncelikle; hakedişlere ilişkin belgeler sahadakilerin imalat onayına ilişkin belgeler ile birlikte bana gelir, ben sisteme girerim, daha sonra benim işlemim onaylanır ve hakediş Genel Müdür Yardımcısının son onayı ile ödemeye hazır hale gelir, Yani ek sözleşmelere konu olan imalatlara ilişkin hakediş yapılmamıştır. Çünkü belgeleri bizim önümüze gelmemiştir. Planlamanın yoğunluğu nedeniyle ve ek ilamaltların da saha tarafından onaylanmaması nedeniyle hakediş yapılamamıştır.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Asıl davacı birleşen davalı tanığı … istinabe yolu ile dinlenilmiş; “… Müdürlüğünü yapardım, şuan orada çalışmıyorum, … yaptığı projede çalışmaya başladı, tarihleri tam olarak hazırlayamasamda 30 Nisan günü idi. Daha sonra işçiler, işçilik alacakları ile ilgili bir ayaklanma başlattılar, güvenlik müdürü olarak bende olaya müdehale ettim, … Genel Müdür Yardımcısı … ve Satın Alma Müdürü … ve Proje Müdürleri ile çalışanları ile bir odada uzlaşma konusunda topladım. … şirketinin yetkilisi olan … Bey de bu toplantıya şahittir. Hakedişin kendisine verilmesi konusunda ısrarcı oldu, işçilerin parasının bu şekilde ödenebileceğini söyledi, Muhasebe Müdürü … Bey liste yaptı, ve … ait olan teminat çözülmek suretiyle ödeme yapıldı diye biliyorum. Fakat işçilere yapılan ödemede problem yaşandı. Problem …’dan kaynaklandı. … çalışanları çalışırken personelin … alanı dışına çıkartılması için sözlü talimat geldi. Biz tüm çalışanlara iş bıraktırarak dışarıya çıkarttık ve bu tarihten sonra içeriye almadık. … avukatı ve proje müdürlerinden oluşan bir heyet geldi ve … tarafından yapılan işlerin tesipitini yapmak istediler, ben tek taraflı böyle bir işlem yapılamayacağı konusunda uyarmama rağmen kendileri tepsit yapıp, imza altına aldılar, gelen heyet mahkeme aracılığıyla gelmemişti. İşçiler bu ayaklanma sırasında Muhasebe Müdürü …Beyi … Firmasına ait yazıhanede rehin tuttular.geceleyin saat 12.00’de. Karşılıklı görüşme ile … beyi oradan çıkarttık. Daha sonra Ofis girişini kapatarak sözlü ifadelerle eylem yapıyorlardı. İlk önce benim aracılığımla bir anlaşma sağlandı buna göre hakerdişlerin … ödenmesi konusunda anlaşma olmuştur. Fakat … ödemeyi yapmayınca yeniden eylemler başladı. Tekrar işi bıraktılar. Fakat sonra bir ödeme yapıldı. İş başı da başladı. Yukarıda bahsettiğim uzlaşma sonrasında yeniden işler devam etti. İşçilerde huzursuzluk oluşmuştu. Bundan sonrada yukarıda bahsettiğim şekilde … çalışanlarının uzaklaştırılması talimatı geldi. Dimaya ait tüm malzemeler çalışma esnasında iş bıraktırıldığı için şantiyede kaldı” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Asıl davalı birleşen davacı tanığı Kağan … istinabe yolu ile dinlenilmiş; “Davalı şirket …’ın taşoren şirketi idi, benim çalıştığım … projesinde P1 parselde D Blok’un ince işler yüklenici firması idi, ben de o projöde kontrolördüm, kontrolde davacı şirketin hem yazılı sözleşmeye göre hemde diğer bloklara göre geri kaldığını tespit ettik, çünkü projenin tamamı aynı anda teslim edilecekti, bununla ilgili olarak davacı firma ile toplantılar yapıldı, hızlanması ve proğrama yetişmesi konusunda toplantılar yapıldı, fakat bu toplantılardan sonuç alınamadı, yani davacı şirket hızlanmadı ve yapması gereken işleri zamanında yetiştiremedi, bu arada davacı … A.Ş’nin bu projede çalışan işçileri iş bıraktılar ve 1 gün eylem yaparak sıkıntılarını duyurmaya çalıştılar ancak sıkıntılarının ne olduğunu tam olarak bilmiyorum, bu olaydan sonra da … firması projeden çekildi ve bu firmanın yarım bıraktığı işleri tamamlaması için … yeni bir firmayla anlaştı, yeni anlaşılan firmaya da … firmasına ödeyeceği kalan bedeller daha fazla bedel ödemek zorunda kaldı. … firmasının sözleşme gereğince yapması gereken D Blok 30 katlı bir bloktu, işi bıraktığında kaçıncı katta olduğunu tam olarak hatırlamıyorum, ancak biz … firmasının tamamladım dediği işler yönünden de Simpaş firmasının daha sonra anlaştığı firmayı inşaata sokarak düzeltmeler yaptırdık, firmanın yaptığı işler dairelerin o şekilde teslimine engel olacak şekildeydi, yapılan işlerde alçı sıva, seramik, karasıva vb. gibi eksiklikler vardı, bunlarda düzeltmeler yapıldı. Ben P2 Blokta kontrolör olarak çalışmadım, ancak … firmasının P2 blokta da iş yaptığını biliyorum ama ne yaptığını ve ne şekilde yaptığını bilmiyorum, fakat söylediğim hususlar her iki parsel için de geçerlidir” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Asıl davalı birleşen davacı tanığı … istinabe yolu ile dinlenilmiş; “… firmasını tanıyorum, … ile aralarında yapılan sözleşme gereğince alt taşorön şirket idi, ben P2 parsel Faz 5 Kule 3 Blokta kontrolör olarak çalışıyordum, … firması inşaata geç başladı şirket kabası tamamlanan bloklarda ince inşaat işini yapıyordu, hatta bu konuda öncelikle bir örnek kat hazırlayacaklar ve biz de bu katı sunuma sunacaktık, örnek kat hazırlama işinde de geciktiler ve diğer işlerinde de teknik şartnameye göre yapmaları gereken imalatları eksik ve hatalı yaptılar, daire teslimlerinde … firmasının yaptığı imalatlarla ilgili sıkıntılar yaşandı, imalatları da yarım bıraktılar, tamamıyla bitirmiş oldukları bir imalatta yoktu, … şirketinin bu projede çalıştırdığı işçilerle ilgili sıkıntıları da oldu, bu şirketin işçilerinden bazıları bizi arayıp alacaklarını alamadıklarını bildirdiler ancak bu konuların ayrıntısını bilmiyorum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizce dosya içeriği deliller ile taraf şirketlerin uyuşmazlık konusu döneme ilişkin yıllarına ait ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak sözleşmenin davalı tarafından feshinin haklı olup olmadığı, asıl davada davacının takip tarihi itibarıyla zararının ve malzeme bedeline ilişkin alacağının varlığı ve miktarının hesaplanması yönünden, birleşen davada davacının takip tarihi itibarıyla cari hesap alacağının hesaplanması yönünden, inşaat mühendisi …, Mali Müşavir … ve uyuşmazlığın nitelikli eser sözleşmesinden kaynaklandığı dikkate alınarak …’dan oluşan heyet marifetiyle inceleme yaptırılarak bilirkişi raporu alınmıştır.
13/12/2019 tarihli kök bilirkişi raporunda özetle; dava konusu işlerin, … İli … İlçesi, … Mahallesi, 29328 ada, 4 parsel üzerinde inşaa edilen “…” kapsamında yapılan ve 14G blokta bulunan 1 daire, 34A blokta bulunan 7 daire, 35A blokta bulunan 10 daire, 36A blokta bulunan 5 daire, 37A blokta bulunan 10 daire, 50A blokta bulunan 51 daire ile Kule 3 bloktan oluşan inşaatlar olduğu, taraflar arasında iki ana sözleşme ve 16 ek sözleşme yapıldığı, işlerin yapımı aşamasında, taraflar arasında çıkan ihtilaflar, şantiye içerisinde oluşan olumsuzluklar, yüklenicinin yükümlülüğündeki bazı işlerin eksik ve ayıplı ifa edilmesi, işlerin gecikmesi, yüklenicinin işçi ücretlerinin ve SGK primlerinin yatırılmaması gibi yükleniciden kaynaklanan olumsuzlukların ortaya çıktığı, yükleniciye ödemelerin aylık hakedişler şeklinde yapılması gerekirken genel olarak avans şeklinde ödemeler yapıldığı, işveren tarafından sözleşmenin 23 maddesine dayalı olarak yükleniciye sözleşmeye aykırılıkların giderilmesi için yazışmalar ile süre verildiği, akabinde sözleşmenin feshedildiği, dosyada mevcut delil tespiti raporuna göre davacının hakedişnin toplam 3.264.566,37-TL, malzeme bedelinin 69.288,14-TL olduğu, davacı birleşen davalının kendi defterlerine göre karşı yana 02/02/2017 takip tarihi itibariyle 524.693,88-TL borçlu göründüğü, davalı birleşen davacının ise kendi defterlerine göre takip tarihi itibariyle karşı taraftan 1.201.514,25-TL alacaklı göründüğü, davalı birleşen davacının, davacı birleşen davalıya avans olarak doğrudan yaptığı ödemeler ile davacı birleşen davalı adına yaptığı ödemelerin mahsubu sonucu asıl davada alacak tutarının toplam 484.360,63-TL alacaklı olduğu, birleşen davacının ise takip tarihi itibariyle alacağının bulunmadığı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Taraf vekillerinin rapora itirazları da değerlendirilerek; feshin haklı ya da haksız olması ihtimallerine göre seçenekli değerlendirme yapılarak ek rapor tanzimi için dosya önceki bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, 06/11/2020 teslim tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; davacı birleşen davalı yüklenicinin, fehe dayanak yapılan yazışmaların kendisine tebliğ edilmediğini, bu nedenle sözleşmenin 23.maddesinde belirlenen fesih koşullarının oluşmadığını beyan ettiği, davalı birleşen davacı iş sahibi tarafından karşı tarafa düzenlenen yazışmaların tamamının bilgisayar ortamında kişilerin ad soyad ve ünvanları ile birlikte yazıldığı, ancak aynı sayfaların altında, bu kişiler dışında el yazısı ile …, …, … isimli kişilerin imzalarının bulunduğu, yazışmaların kimisinde bu kişilerin sadece ad soyad ve tarihlerinin, bazılarında ise imzalarının bulunduğu, bu kişilerin davacı birleşen davalı çalışanı oldukları ve şirket adına tebliğ alamaya yetkili personel olduklarının kabulü halinde feshin haklı olduğunun düşünülebileceği, aksi halde yapılacak değerlendirmenin mahkeme takdirinde bulunduğu, dava konusu işlerin, … İli … İlçesi, … Mahallesi, 29328 ada, 4 parsel üzerinde inşaa edilen “… Projesi” kapsamında yapılan ve 14G blokta bulunan 1 daire, 34A blokta bulunan 7 daire, 35A blokta bulunan 10 daire, 36A blokta bulunan 5 daire, 37A blokta bulunan 10 daire, 50A blokta bulunan 51 daire ile Kule 3 bloktan oluşan inşaatlar olduğu, taraflar arasında iki ana sözleşme ve 16 ek sözleşme yapıldığı, işlerin yapımı aşamasında, taraflar arasında çıkan ihtilaflar, şantiye içerisinde oluşan olumsuzluklar, yüklenicinin yükümlülüğündeki bazı işlerin eksik ve ayıplı ifa edilmesi, işlerin gecikmesi, gibi yükleniciden kaynaklanan olumsuzlukların ortaya çıktığı, bununla birlikte, işverenin hakediş ödemelerinde aksamalar bulunduğu, sözleşmeye göre aylık hakedişler halinde ödeme yapılması gerekirken, genel olarak avanslar halinde ödeme yapıldığı, feshin haklı olduğunun kabulü halinde davacı birleşen davalının 1.298.334,40-TL alacaklı olacağı, maddi ve manevi tazminat talep edilemeyeceği, feshin haksız olması halinde yüklenicinin toplam alacağının maddi tazminat dahil 1.428,972,57-TL olacağı sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
.. SGK’na yazılan yazı cevabına ekli hizmet döküm cetveli ile işe giriş ve işten ayrılış bildirgelerinden …’in 18/03/2015 tarihinde davacı birleşen davalı şirkette çalışmaya başladığı, 09/06/2015 tarihinde bu şirketten ayrıldığı anlaşılmıştır.
… SGK’na yazılan yazı cevabına ekli hizmet döküm cetveli ile işe giriş ve işten ayrılış bildirgelerinden … ve …’ın davacı birleşen davalı şirket çalışanı olmadıkları anlaşılmıştır.
İddia, savunma, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporlarına göre; taraflar arasında 30/10/2014 tarihli “Faz-3 50A Blok İnce Yapı İmalatları” konulu eser sözleşmesi ve bu sözleşmeye ek 02/02/2015 yürürlük tarihli “… P2 parsel, 36A blok, 04, 05, 07, 09, 10, 12, 13, 15; 15F Blok, 01, 02, 04, 58 ve 14G Blok, 02 no’lu dekorasyonlu Daireler Ek İnce İşler İmalatları” konulu ek eser sözleşmesi ile 18/11/2014 tarihli “…” konulu eser sözleşmesi ve bu sözleşmeye ek 02/05/2015 yürürlük tarihli “… Daireler Ek İmalatları ve Kule-3 Ek İnce İmalatları” konulu ek eser sözleşmesinin yapıldığı, yine kök bilirkişi raporunun 17 ve18. Sayfalarında sıralanan dokuz ayrı iş yapım emri bedeller de belirli olan ilave işlere ilişkin anlaşma yapıldığı, sözleşmelerin davalı birleşen davacı(işveren) tarafından feshedildiği, uyuşmazlık konusu değildir.
Davalı birleşen davacı tarafından fesih sonrası seviye tespit tutanağı ve kesin hakediş raporu düzenlenmiş ise de davacı birleşen davalı şirket tarafından bu tutanak ve hakedişin imzalanmadığı, davacı birleşen davalı tarafından … 9 Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurularak, taraflarınca yapılan işlerin tespiti amacıyla delil tespiti talep edildiği, …9 Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … değişik iş sayılı dosyasına sunulan tespit raporunda; yüklenici tarafından tüm bloklarda yapılan işlerin toplam bedelinin 1.966.218,64-TL olduğu, Kule 3 blokta %62,87 oranında ve 1.298.347,73-TL tutarında imalat yapıldığı, yüklenici tarafından sunulan listeye göre yükleniciye ait olup fesih sonrası şantiyede bırakılan ve işsahibi tarafından kullanılmaya devam edilen malzeme bedelinin 68.288,14-TL olduğu yönünde tespitler yapıldığı, davalı karşı davacı işvereni de tespit raporunda ulaşılan sonuçları kabul etmediği anlaşılmıştır. Taraflar arasında fesih öncesi düzenlenmiş hakediş bulunmadığı, davalı birleşen davacının davacı birleşen davalıya avans ödemeleri yaptığı, dosyada işin fesih tarihi itibariyle seviyesini gösterir iş sahibi tarafından tek taraflı düzenlenmiş seviye tespit ve kesin hakediş ile delil tespiti raporu dışında delil bulunmadığı, projenin daha sonra tamamlanmış olması nedeniyle mahkememizce yapılan yargılama sırasında mahallinde keşif yapılmasının da dosyaya katkı sağlamayacağı tespit olunmnuştur. Mahkememizce alınan kök ve ek bilirkişi heyet raporlarında dosya kapsamı delillere göre yapılan işlerin bedeli tespit edilmiştir. Kök raporda Kule 3 iş bedeli mükerrer olarak toplama eklendiğinden ek raporda bu hata düzeltilmiştir. Buna göre davacı birleşen davalının taraflar arasındaki 30/10/2014 tarihli “Faz-3 50A Blok İnce Yapı İmalatları” konulu eser sözleşmesi ve bu sözleşmeye ek 02/02/2015 yürürlük tarihli “…, 02 no’lu dekorasyonlu Daireler Ek İnce İşler İmalatları” konulu ek eser sözleşmesi ile 18/11/2014 tarihli “… İmalatı” konulu eser sözleşmesi ve bu sözleşmeye ek 02/05/2015 yürürlük tarihli “…” konulu ek eser sözleşmesine dayalı olarak yaptığı imalatların toplam bedeli 1.966.347,73-TL, dokuz ayrı iş emrine dayalı olarak yapılan imalatların tutarı ise 252.698,50-TL’dir. Kök bilirkişi raporunda yapılan mali bilirkişi incelemesi ile davacı birleşen davalının kendi ticari defter ve kayıtlarına göre birleşen dava konusu takip tarihi itibariyle davalı birleşen davacıya 524.693,88-TL borçlu olduğu; davalı birleşen davacının ise birleşen davaya konu takip tarihi itibariyle kendi defterlerine göre davacı birleşen davalıdan 1.201.514,25-TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Davalı birleşen davacının defterlerinde kayıtlı olmayıp davalı birleşen davacının defterlerinde kayıtlı olan, Davacı birleşen davalı adına yapılmış işçilik ödemesi, damga vergisi kesintisi, çek ödemesi SGK ödemesi, takip ve dava harcı ödemesinden oluşan işlemler toplamı 833.691,90-TL’dir. Davalı birleşen davacının bu işlemlerin tüm dayanak belge ve delillerini dosyaya sunmuş ve ödemeleri kanıtlamıştır. Kök rapora göre her iki taraf defter ve kayıtları kapsamında anılan 833.691,90-TL’lik davacı birleşen davalı adına yapılan ödemeler ve toplam 990.000-TL tutarlı avans ödemeleri de dahil edildiğinde, davalı birleşen davacı tarafından davacı birleşen davalıya yapılan ödeme toplamı 2.849.493,88-TL’dir. Bu tutarın 833.691,90-TL’si yukarıda da izah edildiği gibi çekişmelidir. Bu tutar düşüldüğünde davacı birleşen davalıya yapılan çekişmesiz ödeme tutarı 2.015.531,98-TL’dir. Mahkememizce alınan kök ve ek bilirkişi raporuna göre davacı birleşen davalının sözleşmeler ve ek iş emirleri kapsamında ürettiği toplam imalat bedeli 2.219.046,23-TL(1.966.347,73-TL + 252.968,50-TL) olarak tespit edilmiştir. Bu tutardan çekişmesiz ödeme tutarı olan 2.015.531,98-TL mahsup edildiğinde, davacı birleşen davalının sözleşmeler ve ek işler nedeniyle bakiye alacağı 203.514,25-TL olarak bulunmuştur. Bakiye iş bedeli, sözleşmenin haklı veya haksız feshedilmiş olmasından bağımsız olarak davacı birleşen davalı tarafından talep edilebilecektir.
Davacı birleşen davalı tarafça sözleşmenin feshi nedeniyle, kendilerine ait olup inşaat alanında kalan ve davalı birleşen davacı tarafından fesihten sonra kullanılmaya devam edilen malzemelerin bedeli olarak 69.288,14-TL talep edilmiş, bu alacak kendileri tarafından düzenlenen listeye göre delil tespiti raporunda yapılan hesaplamaya dayandırılmıştır. Delil tespiti raporunda bilirkişilerce; malzemelerin yerinde görülmediği, hesaplamanın davacı birleşen davalı tarafından sunulan listeye göre yapıldığı açıkça belirtilmiştir. Şu halde inşaat alanında kalan malzeme bedeli yönünden talep edilen 69.288,14-TL tutarda alacağın varlığının ispatlandığından bahsedilemez. Öte yandan davalı birleşen davacı bu hesabı kabul etmemekle birlikte; bir kısım malzemelerin davacı birleşen davalı tarafından alındığı, kendi uhdelerinde bulunup karşı yana talep halinde iade edilebilecek malzeme bedelinin ise 29.852,60-TL olduğu beyan edilmiştir. Mahkememizce, yalnızca davalı birleşen davacı kabulünde olan 29.852,60-TL malzeme bedeli alacağının ispat edildiği sonucuna varılmıştır. Bu tutar da, sözleşmenin haklı veya haksız feshedilmiş olmasından bağımsız olarak davacı birleşen davalı tarafından talep edilebilecektir.
Davalı birleşen davacı, taraflar arasındaki sözleşmelerin; davacı birleşen davalının iş programına aykırı hareket etmesi, fen ve sanat kurallarına uygun iş yapmaması, işçilerinin maaşlarını, SGK ve prim borçlarını ödememesi, sözleşmeye aykırılıkların giderilmesi için yapılan yazılı ihtarlara da uymaması nedeniyle haklı olarak feshettiğini savunmaktadır. Davacı birleşen davalı ise bahsedilen yazışmaların kendilerine tebliğ edilmediğini iddia etmektedir. Dosyaya mübrez, davalı birleşen davalı şirket antetini içeren yazışma formları mahkememizce tek tek incelenmiş, bu formlardan bir kısmında davacı birleşen davacı şirket yetkililerine tebliğ edildiğine dair imza bulunmadığı, bir kısmında, gelen SGK kayıtlarına göre davacı birleşen davalı çalışanı olmadıkları anlaşılan … ve …’ın imzalarının bulunduğu, 04/05/2015 tarihli fesih yazısında; 18/03/2015- 09/06/2015 tarihleri arası davacı birleşen davalı şirket çalışanı olan …’in imzasının bulunduğu, yine fesih nedeniyle davacı birleşen davalı şirket çalışmalarının durdurulduğuna ilişkin 05/05/2015 tarihli yazıda da ….’in imzasının bulunduğu, …ve …ve …’in şirket çalışanı veya yetkilisi olmadıkları, şirket çalışanı olan …’in ise şirket adına tebliğ-tebellüğe yetkili olduğunun davalı birleşen davacı tarafından ispatlanamadığı tespit edilmiştir. Davalı birleşen davacı tarafından … ve …’ın yapılan toplantılara davacı birleşen davalı adına katıldıklarına dair dosya kapsamına toplantı tutanakları sunulmuştur. Bir an için anılan isimlerin SGK’ya bildirilmemelerine rağmen davacı birleşen davalı çalışanı oldukları kabul edilse dahi, sözleşmeye göre yapılacak uyarı yazılarını şirket adına tebellüğe yetkili olduklarının davalı birleşen davacı tarafından kanıtlanması gerekmektedir. Bu husus da kanıtlanamamıştır. Taraflar arasındaki ana sözleşmelerin fesih ve tasfiyeyi düzenleyen 23 maddesine göre; yüklenici tarafından sözleşme ve eklerinde tayin edilen yükümlülük ve sorumluluklarından herhangi birine uyulmaması, işin süresinde ve gereği gibi yerine getirilmemesi hallerinde işveren bir kereye mahsus olmak üzere yükleniciye kendisinin uygun göreceği bir süre verecek, verilen süre içerisinde ihtarname gereklerinin yerine getirilmemesi halinde başka bir uyarıya gerek kalmaksızın işveren sözleşmeyi feshedebilecektir. Somut olayda davalı birleşen davacı tarafından gerek uyarı yazılarının, gerekse fesih yazısının davacı birleşen davalı şirket yetkililerine veya şirketi temsile yetkili çalışanlara tebliğ edildiği ispat olunamamıştır. İzah edilen gerekçelerle feshin haksız olduğu mahkememizce kabul edilmiştir. Mahkememizce alınan ek bilirkişi raporunda; feshin haksız olduğunun kabul edilmesi halinde, davacı birleşen davalının talep edebileceği kar mahrumiyeti tutarı 61.366,70-TL olarak hesaplanmıştır. Mahkememizce feshin haksız olduğu kabul edildiğinden, davacı birleşen davacı bu tutarı talep edebilecektir.
Davacı birleşen davalı vekilince dosyaya mübrez 10/09/2021 harçlandırma tarihli ıslah dilekçesi ile, ıslah talebinin kabulüne ve müddeabihin ıslahı yolu ile arttırılan kısım ile dava dilekçesinde talep edilen miktarların birleştirilmesi sonucu bulunan toplam miktar olan 1.428.972,57-TL bedele 12.05.2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
Davacı birleşen davalı tarafından gönderilen 11/05/2016 tarihli temerrüt ihtarına kar mahrumiyeti alacağının konu edilmediği, yalnızca bakiye iş bedeli ve malzeme bedeli alacağının konu edildiği, üç günlük mehil içeren ihtarnamenin davalı birleşen davacıya 12/05/2016 tarihinde tebliğ edildiği, üç günlük mehlin bitimi ile bakiye iş bedeli ve malzeme bedeli alacakları yönünden temerrüt tarihinin 16/05/2016 olduğu, kar mahrumiyeti alacağı yönünden temerüdün ise dava ile gerçekleştiği tespit ve kabul edilmiştir. Ancak kısa kararda maddi hata sonucu temerrüt tarihinin sehven “22/05/2021” olarak yazıldığı anlaşıldığından, maddi hata HMK 304/1 fıkrası uyarınca mahkememizce re’sen düzeltilmiştir.
Davacı birleşen davalının sözleşmenin haksız feshi nedeniyle ticari itibarının zedelendiğine dair dosya kapsamına sunulmuş delil bulunmadığından, koşulları oluşmayan manevi tazminat talebi reddedilmiştir.
Yukarıda izah edilen tüm gerekçelerle asıl davada, davacının alacak ve tazminat taleplerinin KISMEN KABULÜ İLE; 203.514,70-TL bakiye hakediş alacağı bedeli ile 29.852,60-TL malzeme bedeli toplamı 233.367,30-TL nin 16/05/2016 temerrüt tarihinden itibaren, 61.336,70-TL kar kaybı nedeniyle tazminat bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine, davacının manevi tazminat talebini reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Birleşen dava yönünden yapılan incelemede ise; takip tarihi itibariyle davalı birleşen davacının defterlerinde kayıtlı olmayıp davalı birleşen davacının defterlerinde kayıtlı olan, Davacı birleşen davalı adına yapılmış işçi maaşı ödemesi, damga vergisi kesintisi, çek ödemesi, SGK ödemesi, takip ve dava harcı ödemesinden oluşan işlemler toplamı 833.691,90-TL birleşen davacı alacağına ilişkin tüm dayanak belge ve delillerin dosyaya sunulduğu ve ödemeleri kanıtlandığı tespit edilmiştir. Her iki taraf defterlerinde de kayıtlı olan diğer ödemeler ise asıl davada iş avansı ödemeleri ile birlikte fazla ödeme savunması olarak ileri sürüldüğünden, çekişmesiz ödemeler asıl davada davacı birleşen davalı alacağından düşülmek gerektiğinden, iş bu itirazın iptali davasında mükerrer tahsilata neden olacak şekilde yeniden talep edilmelerine imkan yoktur. Yine birleşen davalı takipten önce temerrüde düşürülmediğinden, işlemiş faiz talebi de yerinde görülmemiştir. İzah edilen gerekçelerle birleşen davanın kısmen kabulüne; davalılar tarafından … 14. icra müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın 833.961,90 TL asıl alacak üzerinden iptaline, takibin takip tarihinden itibaren 833.961,90-TL asıl alacağa ticari avans faizi işletilerek devamına karar verilmiştir. Alacak likit nitelikte olduğundan, İİK 67 uyarınca birleşen davacı yararına hükmedilen alacak tutarının %20’si oranında inkar tazminatına hükmedilmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle;
ASIL DAVADA;
1)Davacının alacak ve tazminat taleplerinin KISMEN KABULÜ İLE; 203.514,70-TL bakiye hakediş alacağı bedeli ile 29.852,60-TL malzeme bedeli toplamı 233.367,30-TL nin 16/05/2016 temerrüt tarihinden itibaren, 61.336,70-TL kar kaybı nedeniyle tazminat bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla talebin reddine,
2-Davacının manevi tazminat talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 20.131,23-TL nispi karar ve ilam harcının peşin yatırılan 25.600,83-TL harçtan mahsubu ile bakiye 5.469,60-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4- Davacı tarafından yatırılan 20.131,23-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5- Reddedilen manevi tazminat talebi karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 59,30-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsil ile hazineye irat kaydına,
6- Kabul edilen alacak ve maddi tazminat talepleri yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 29.079,28-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Reddedilen maddi tazminat ve alacak talepleri yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 72.499,40 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8- Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 7.300,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 2.923,15-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre 461,86-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı tarafından dosya üzerinde yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
11-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
BİRLEŞEN DAVADA;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; davalılar tarafından … 14. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın 833.961,90 TL asıl alacak üzerinden iptaline, takibin takip tarihinden itibaren 833.961,90-TL asıl alacağa ticari avans faizi işletilerek devamına, fazla talebin reddine,
2- Hüküm altına alınan 833.961,90 TL’nin %20’si (166.792,38 TL) oranında icra inkar tazminatının davacı lehine davalıdan tahsiline,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 56.967,94-TL nispi karar ve ilam harcından 15.204,08-TL peşin alınan harcın mahsubuna, bakiye 41.763,86-TL nispi karar ve ilam harcının davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 15.204,08 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5- Kabul edilen kısım yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 58.748,10-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Reddedilen kısım yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 37.904,20 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 2.823,90-TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre 1.877,89-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafından dosya üzerinde yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
9-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıklandı. 21/12/2021

Başkan
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Üye
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır

ASIL DAVADA HARÇ BEYANI /
25.600,83- TL. PEŞİN HARCI
13.902,08- TL. KARAR HARCI
11.698,75 -TL. İADE HARÇ

ASIL DAVADA HARÇ BEYANI /
13.902,08 TL KARAR HARCI

ASIL DAVADA DAVACI GİDERİ /
29,20 TL BVH.
2.500,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ
393,95 TL POSTA MAS.
2.923,15 TL TOPLAM

BİRLEŞEN DAVADA HARÇ BEYANI /
56.967,94 TL KARAR HARCI
15.204,08 TL PEŞİN HARÇ /
41.763,86 TL KALAN HARÇ

BİRLEŞEN DAVADA DAVACI GİDERİ /
31,40 TL BVH
2.500,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ
292,50 TL POSTA MAS.
2.823,90 TL TOPLAM