Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/199 E. 2020/489 K. 10.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2016/199 Esas
KARAR NO: 2020/489

DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 27/07/2015
KARAR: KABUL
KARAR TARİHİ: 10/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM/
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Davalı firma ile 01.03.2014 tarihinde imalat işi sözleşmesi akdederek; 1 adet bedeli 2.300,00 TL + KDV karşılığı olmak üzere toplam 100 adet hareketli … kasası yapım işini (sevkiyat ve montaj hariç) taahhüt ettiğini beyan ettiğini, yapılan numunelere göre teslimatları yaparak edimlerini tam ve eksiksiz olarak ifa ettiğini, karşılığında sözleşme ile belirlenen alacağına karşılık, dönemler halinde 8 adet fatura keserek bakiye alacağını talep ettiğini, Davalı firma gönderdiği 8 adet faturaya itirazda bulunmadığı halde, toplam 78.975,00 TL bakiyesini ödemeyerek temerrüde düştüğünü iddia ettiğini, davalının sözleşme konusu ürünlerin tamamını teslim alarak ilgili yerlerde montajını yaparak kullandığını, bundan doğan alacaklarını da teslim aldığını iddia ettiğini, alacağının tahsil amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nde … esas numarası ile başlatılan ilamsız icra takibine davalı firmanın itiraz ederek durdurduğunu belirttiğini beyan ederek yapılan itirazın iptalini, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına yükletilmesini, yargılama masraflarım davalı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Müvekkili şirket ile davacı arasında … temini konusunda anlaşma yapıldığını ancak temin edilen … arızalı olduğu ortaya çıktığının iddia ettiğini, Davacı şirket ile 01.03.2014 tarihli protokole göre imal etmesi kararlaştırılan 100 adet hareketli … kasasının teknik şartnameye uygun olarak yapılmadığının müvekkili şirketçe anlaşıldığını iddia ettiğini, Bu … 3. şahıslar tarafından tadil ve tamirat edildiğini iddia ederek bu işlere ilişkin faturaların ekte olduğunu belirttiğini, bu konuda 25.06.2014 tarihinde müvekkili şirket 01.03.2014 tarihli protokol iptali ve hukuki haklarının saklı kalması adına ihtarname gönderdiklerini, ihtarname sonrasında protokol iptal edildiğini ve çalışma durdurulduğunu belirttiğini, davacının işlerini tamamlamadığını sadece göndermiş olduğu faturalarla icra takibi yaparak müvekkili şirketi zor durumda bıraktığını savunarak davacı şirketin iyi niyetli davranmayıp prokole uygun ürünler teslim etmediğini ve ürünleri tamir etmediğini iddia ettiğini beyan ederek yukarıda izah ettiği sebeplerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Davacı- alacaklı …. İcra Dairesi’ nin … E. Sayılı takip dosyası ile davalı- borçlu aleyhine imalat işine dayanan fatura alacağına dair ilamsız takip yapmıştır. Davalı- borçluya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı- borçlu ödeme emrine 7 günlük yasal sürede itiraz etmiş ve takip durdurulmuştur. Bunun üzerine davacı- alacaklı, İİK m. 67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davasını mahkememizde açmıştır.
Davalı, iddia olunan vakıaları inkar ile davanın reddini savunmuştur.
Dava, davalı tarafından imalat işi bedeli olarak ödenmediği iddia olunan fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin alacağın varlığına ve varsa miktarına dairdir.
…. İcra Dairesi’ nin … E. Sayılı takip dosyası incelenmiştir.
İİK 67 ile TMK 6 ve 7 ile HMK 187- 293. maddeleri gereğince ispat hususuna ve ispat kurallarına dikkat edilmiştir. HMK m. 222 gereğince ticari defterlerin ibrazı ve delil olma vasfına ayrıca taraflara ibraz etmemenin sonuçlarının hatırlatıldığı ara kararın varlığına dikkat edilmiştir. Usule uygun tutulan ticari kayıt ve defterler sahibi lehine delildir. Buna ilişkin usule uygun ibraz edilen tarafların ticari kayıt ve defterleri incelenmiştir. Hukuken denetlenebilen hüküm kurmaya elverişli belirli ve eksiksiz iddia ve talepleri karşılayan bilirkişi kök ve ek raporu alınmıştır. Ayrıca faturanın geçerliliği hukuken TTK ve vergi kanunlarınca değerlendirilmiş ve bunun sonucunda aşağıdaki hükme varılmıştır.
Ticari işletmesi bağlamında bir mal satmış, üretmiş, bir iş görmüş veya bir menfaat sağlamış olan tacirden, diğer taraf, kendisine bir fatura verilmesini ve bedeli ödenmiş ise bunun da faturada gösterilmesini isteyebilir. Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır. Telefonla, telgrafla, herhangi bir iletişim veya bilişim aracıyla veya diğer bir teknik araçla ya da sözlü olarak kurulan sözleşmelerle yapılan açıklamaların içeriğini doğrulayan bir yazıyı alan kişi, bunu aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde itirazda bulunmamışsa, söz konusu teyit mektubunun yapılan sözleşmeye veya açıklamalara uygun olduğunu kabul etmiş sayılır hükmü dikkate alınmıştır. Çekişme konusu icra takibinde fatura alacağı mevcuttur. Basiretli tacir ilkesi göz önünde bulundurulmuştur.
İş bu davada davacı taraf iddialarını somutlaştırmak ve alacağının varlığını ispatlamak durumundadır. Taraflar arasındaki sözleşme ve tarafların sözleşmeye uygun ifalarının bulunup bulunmadığına dikkat edilmiştir. Tanık beyanları dikkate alınıp somut olayda alacağın varlığı teknik düzenlenen raporlar ile bir kül olarak değerlendirilmiştir.
Mahkememizin 16/01/2020 tarihli 10. celsesinde bir kısım tanıklar dinlenmiştir. Tanık …; ”… davalı şirket davacıya hatırladığım kadarıyla 2013 yılında camlı ışıklı bilboard ürettirmiştir, 2014 yılında ilk denemesi yapılmıştır, ben bu işlerin yapıldığı esnada bilgi ve görgü sahibiydim, 100 tane bilboard teslim edildi, montajları yapıldı, bilboardlar yağmur yağdığında su almıştır, elektrik aksamında sıkıntılar yaşandı, teslim alındığı anda başkaca sıkıntı yoktu ancak bu ayıplar daha sonra ortaya çıktı, bu durum davacıya iletildi diye biliyorum, ancak net bilgi sahibi değilim, bu ayıpları gidermek için şehir merkezi reklam şirketi olarak görevlendirildik ve ayıpları tadil ettik, çatılarına izolasyon yapıldı, arızalı elektrik aksamları motorları ile birlikte düzeltildi, montaj işleminin hem davacı hem davalı el birliği ile yapmıştır diye biliyorum, ancak emin değilim, bu hususta … daha iyi bilgi sahibidir, …” şeklinde beyanda bulunmuştur. Tanık … ” … 2014 yılında işe girdiğim sene … ilçesine yapılan bilboardların … tarafından yapıldığını biliyorum, numune reklam panosu vardı, ancak buna uygun taahhüt edilen panolar üretilmemiş diye biliyorum, çünkü tamiratlarını bizzat kendim yaptım, numuneden farkları panolar su alıyordu, kapakları zor kapanıyordu, başkaca problem yoktu, 100 adet bilboard bu şekildeydi, şehir merkezi reklam şirketi bünyesinde çalıştığım dönemde hepsini tadil ettim, davalı … şirketi ile çalıştığım firma sahipleri aynıdır diye biliyorum, ben işbaşı yaptığımda benden önceki dönemde montajların yapıldığını biliyorum bu nedenle montajın kim tarafından yapıldığını bilmiyorum, montajdan kastım ilk kurulumdur, ben tadilat aşamasında …’nın iç kurulumunu yani montajını yaptım, tadilat aşamasında davacının yardımı olmamıştır, ayrıca davacının numunesi Elektrik aksamın dışında panonun iskeletine ilişkindir, yani kasasına ilişkindir, yani bildiğim kadarıyla davacının elektrik aksamına ilişkin vadi yoktur. Kasalarda su alımı söz konusuydu ve kapaklar sıkıntılıydı…” şeklinde beyanda bulunmuştur. …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … talimat sayılı dosyasında 30/03/2017 tarihli duruşma zaptında bir kısım tanıklar dinlenmiştir. Tanık … ”… Ben davacı … ın yanında işçi olarak çalışmaktayım, davacının … adlı işletmesinde pvc ve muadili ürünleri üretmekteyiz, taraflar arasındaki protokolü ve ayrıntılarını bilmiyorum ancak biz başka firmalarla da yaptığımız anlaşmalarda bilboardların kasalarını üretmiş ve alacıya teslim etmiştik, bilboardların led aydınlatma ve motor aksamları bizim işimiz değildir, davalı firmaya da diğer şirketlerle yapmış olduğumuz anlaşma gibi önce numune ürünümüzü gönderdik, daha sonra diğer ürünlerimizi de teslim ettik, davalı taraf 2014 seçimleri için almış olduğu işleri kendi kusurundan kaynaklı olarak yetiştirememesi nedeni ile davacıyı ayıplı ve eksik mal teslimi ile suçlamıştır, bununla birlikte patronumuz olan davacı iyi niyetli davranarak davalı tarafından Avrupa yakasına kurulan 80 adet bilboardun tamamlanmasını, işimiz olmamasına rağmen üstlenmiş ve benimde içinde bulunduğum çalışanlarını eksikliklerin giderilmesi için bilboardların kuruldukları yerlere göndermiştir, dolayısıyla protokolün içeriğini bilmemiş olsamda daha önceki yaptığımız işlerde nazara alındığında davacının edimini tam olarak yerine getirmesine rağmen alacağını tam olarak alamadığını ve bununla birlikte davalının kusurunu da örtmeye çalışarak zarar dahi ettiği ortadadır …” şeklinde beyanda bulunmuştur. Tanık … ” … Ben davacı … ın yanında işçi olarak çalışmaktayım, davacının … adlı işletmesinde pvc ve muadili ürünleri üretmekteyiz, ben usta ve montajcı olarak çalışırım, taraflar arasında imzalanan protokolün içeriği hakkında bilgim yoktur, ancak bizim şirket olarak çalışma alanımız yalnızca bilbordların alüminyum kasasının üretimi ile sınırlıdır, bilbordların motor ve aydınlatma aksamlarını biz üretmeyiz, davalı taraftan almış olduğumuz 100 adet bilbord üretim işinin eksiksiz olarak yerine getirmemize, ilk numuneyi kendimiz giderek kurmamıza rağmen davalı taraf eksik yahut ayıplı olarak teslim ettiğimizi bildirerek kötü niyetli davranmaktadır, davalı taraf demonte olarak gönderdiğimiz bilbordları kendi personeline yanlış bir şekilde monte ettirmiş olması nednei ile patronumuza bildirimde bulunmuş, içeriğini bilmediğim bildirim nedeni ile revize etmemiz amacıyla patronumuz bizi söz konusu bilbordların kurulumu için bilbordların bulunduğu yere gönderdi, yaklaşık olarak 35 tane bilbordu kurduk ancak davacı taraf için ek maliyet gerektiren bu iş nedeni ile davalının ödemede bulunmayacağını anlayınca vazifemiz olmayan işe devam etmedik, dolayısıyla biz işimizi eksiksiz olarak yerine getirdik, görgüm ve bilgim bundan ibarettir, …” şeklinde beyanda bulunmuştur. Tanık … ” … Ben davacı … ın yanında işçi olarak çalışmaktayım, davacının … adlı işletmesinde pvc ve muadili ürünleri üretmekteyiz, pozisyonum usta yardımcılığıdır, ben taraflar arasındaki anlaşmayı görmediğim için içeriğini bilmem, numune bilbord üretimi yapıp kurulumunu davalının ekibine gösterdik daha sonra işi alıp toplamda 100 adet bilbord üretimini tamamladık ve eksiksiz olarak teslim ettik, davalı taraf çalıştığımız işletmeden ürünleri bizzat teslim almıştır, davalı taraf montaj işinin yanlış yapınca patronumuzun talimatı üzerine Avrupa yakasındaki bütün bilbordları gezdik ve yaklaşık 40 tanesinin montajını yen,den yaptık, yapılan ödemelere ve kalan borçlara dair bir bilgim yoktur, görgüm ve bilgim bundan ibarettir, başka bir diyeceğim yoktur, …” şeklinde beyanda bulunmuştur.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi … numaralı talimat dosyasından alınan Bilirkişiler SMMM … Üniversitesi Öğretim Üyesi SPK- Finans Uzmanı … ve Endüstri Yüksek Mühendisi Endüstri Ürünleri Tasarım Uzmanı …’in 25/06/2019 tarihli raporu incelenmiştir.
Talimat Mahkemesinden alınan bilirkişi raporuna göre bilirkişiler; davacı …’ın ticari defter kayıtlarının incelendiği, takip konusu faturaların tümünün davacı defterlerine kayıtlı olduğu, takip tarihi itibariyle davalı şirketten 78.975,00 TL alacaklı gözüktüğü, söz konusu tutarın takip talebiyle birebir örtüştüğü, takip dosyasında takip öncesi dönem için işlemiş faiz talep edilmediğinden bu hususta herhangi bir değerlendirme yapılamadığı, teknik inceleme neticesinde taraflar arasında düzenlenmiş olan Protokol Ekinde Teknik Şartnamenin bulunmadığı ve Protokol kapsamında sipariş edilen ürünlerin (…) sınırında olduğunu ve bu kasa içerisine sonradan monte edilen aydınlatma ve motor ekipmanlarının bu protokol dışında tutulduğu, davalı şirketin sunduğu faturaların davacı şirket aleyhine keşide ettiği 25/06/2014 tarihli ihtarnameden 2 ile 8 ay sonra düzenlendiği, içerikleri ile ilgili tutarsızlıklar olduğunu da dikkate alındığında işbu faturaların davacının üretimiyle ilişkilendirilemeyeceği şeklinde görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Bilirkişiler Makine Yüksek Mühendisi … ve SMMM …’nun 11/05/2020 tarihli raporu incelenmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporuna göre bilirkişiler; dosya içeriğinden teknik inceleme neticesinde taraflar arasında düzenlenmiş olan Protokol Ekinde Teknik Şartnamenin bulunmadığı ve tanık ifadeleriyle anlaşıldığı kadarıyla Protokol kapsamında sipariş edilen ürünlerin … ile sınırlı olduğunu ve bu kasa içerisine sonradan monte edilen aydınlatma ve motor ekipmanlarının bu protokol dışında tutulduğu, davalı şirketin sunduğu faturaların davacı şirket aleyhine keşide ettiği 25.06.2014 tarihli ihtarnameden 2 ila 8 ay sonra düzenlendiği, içerikleri ile ilgili tutarsızlıklar olduğu dikkate alındığında işbu faturaların davacının üretimiyle ilişkilendirilemeyeceği, davacı … tarafından incelemeye sunulan 2014 yılına ait ticari defterlerini TTK İlgili hükümleri yönünden usulüne uygun tutulmuş olduğu, davalı … … Ltd.Şti. incelemeye gelmediği ve yerinde inceleme talebinde bulunmadığı, davacının 18.07.2014 tarihi itibariyle davalıdan 78.975,00-TL alacaklı olduğunun tespit edildiği yönünde görüş ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Saptanan ve hukuksal durum karşısında; Hakimin Türk Hukukunu re’ sen uygulaması gereği hukuki vasıflandırma uyarınca davacının davalı ile yazılı olmayan eser sözleşmesi akdettiğine sözleşmenin varlığına kanaat getirilmiştir. Tanıkların beyanları ve yapılan işin mahiyeti gereğince davacının, sözleşme konusu sözleşme gereği borcunu ifa ettiği anlaşılmaktadır. Davacının ifası karşısında davalının, borcunu ifa etmediği ve iş bu davadaki çekişmeye bu ifa edilmeyen bedelin konu olduğu görülmektedir. Davalı eksik ve ayıplı ifa savunmasında bulunmuş ise de buna dair bilgi ve belge dosyaya sunmamıştır, ayıp durumunda tacirlerin ayıp ihbar külfeti TTK ve TBK hükümleri gereğince şekli ve süresel şartlara tabi olup buna dair de davalı bilgi ve belge sunmamıştır. Ayrıca davalı ticari kayıt ve defterlerini de ihtaratlara rağmen ibraz etmemiştir. Faturanın geçerliliği ile tanık beyanları ve dosyaya taraflarca ibraz edilen tüm bilgi ve belgelerden basiretli tacir ilkesi de gözetilerek davacının alacağının varlığına kanaat getirilmiştir. Faturanın sözleşme imalat bedeli olarak düzenlendiği, bu nedenle davacının alacağının varlığına taraflar arasındaki sözleşme, tanık beyanları ve basiretli tacir ilkeleri gereğince kanaat getirilmekle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Alacak likit ve belirlenebilir olmakla tazminata hükmolunmuştur. Davalı taraf icra dosyasına itirazında borcunun bulunmadığı beyanında bulunmasına rağmen borcun ödendiği ile ilgili başkaca yazılı delil bilgi ve belge sunmamış olup davacının davalıdan takip tarihi itibariyle alacağının bulunduğu değerlendirilmiş aşağıdaki şeklide kanunen, vicdanen ve taktiren hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının kabulüne, …. İcra Dairesi’nin … E. Sayılı takibe yapılan davalı itirazının iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, davacı lehine 15.795,00 TL tazminata hükmolunmasına davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 5.394,78 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 954,00 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına, bakiye 4.440,78 TL daha harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ ye gelir kaydına, mahsup edilen 954,00 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya iadesine, başvuru ve vekalet suret harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3-6100 S HMK gereğince bilirkişi ücreti, tebligat gideri, posta masrafı olan 3.401,75 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A….T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 11.066,75 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacı tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı diğer tarafın yokluğunda mahkememize yazılı/sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır