Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/180 E. 2018/561 K. 24.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/180 Esas
KARAR NO : 2018/561
DAVA : Tazminat (Ölüm Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/02/2016
KARAR : KABUL
KARAR TARİHİ : 24/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan destekten yoksun kalma tazminatı davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Müvekkilin müteveffa oğlu…’in 12/02/2013 tarihinde dava dışı …’in sevk ve idaresindeki motosiklet ile birlikte İzmir Çanakkale istikametinde seyrederken 95. Kilometreye gelindiği sırada …’ın Bozköy kavşağına hızını azaltmadan girip direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kaza geçirdiğini ve kaza neticesinde hayatını kaybettiğini, müteveffa …’in hayatını kaybettiği tarihte annesi davacı müvekkil …’in hem Miras Hukuku anlamında bir mirasçı ve hem de Sigorta Hukuku anlamında da Yargıtay’ın da üzerinde önemle durduğu üzere kaza sebebiyle zarar gören 3. Kişi konumunda olduğunu, kaza tarihinde kazaya karışan aracın geçerli bir zorunlu trafik sigortası bulunmadığı için ilgili kanunun hükümleri gereğince …na başvurulduğunu, başvuru üzerine davalı tarafça müvekkile 28/04/2015 tarihinde 16.819,00 TL tazminat ödemesi yapıldığını ancak bu rakamın çok düşük olduğunu, zira müteveffanın kaza tarihinde henüz 31 yaşında olduğunu, bakiye ömrü süresince müvekkilin desteği olacağının açık olduğunu, müvekkilinin zor durumda olduğundan bu parayı kabul ettiğini beyan ederek fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik oğlu vefat eden davacı müvekkil adına kaza veya dava tarihinden itibaren işleyecek ticari veya yasal faizi ile birlikte şimdilik 500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının bilirkişi marifetiyle hesaplanarak davalıdan tahsili ile kendisine ödenmesine, ileride telafisi olmayacak zararların önlenmesi amacıyla davalı şirket adına kayıtlı menkul ve gayrimenkullerin tespit edilmesi suretiyle karar kesinleşinceye kadar üzerilerine ihtiyati tedbir konulmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; dava konusu olan kazanın 14/04/2011 tarihinde meydana geldiğini, Karayolları Trafik Kanunu’nun 109. Maddesinde düzenlenen 2 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, öncelikle kazaya karışan motosikletin kaza tarihi itibariyle geçerli bir zorunlu trafik poliçesinin bulunup bulunmadığı motor ve şase numarası da belirtilmek suretiyle Sigorta Bilgi Merkezinden sorularak araştırılması gerektiğini, eğer kazaya karışan motosikletin kaza tarihi itibariyle geçerli bir zorunlu trafik poliçesi yok ise, müvekkil kurumun sorumluluğunun kaza tarihi itibariyle geçerli poliçe limiti olan 250.000-TL ile sınırlı olduğunu, davaya konu trafik kazası nedeniyle müvekkilinin bir ödeme yapmak zorunda kalması halinde ödediği tutar için kazaya karışan motosikletin kaza anındaki sürücüsüne rücu edeceğini, bu nedenle davanın karışan motosikletin kaza anındaki sürücüsü …’e (T.C. … …) ihbarını talep ettiklerini, müvekkili tarafından 12-02-2013 tarihli kazada…’in vefatı nedeniyle davacıya 28-04-2015 tarihinde 16.819,00-TL ödeme yapıldığını ve ibraname aldığını, yapılan bu ödeme ile müvekkil kurumun tüm sorumluluğunu yerine getirdiğinden işbu davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, yapılan ödemeye ilişkin ibraname ve banka dekontunu ekte sunduklarını, kazaya karışan araç sürücüsünün ve davacının kusur durumunun Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenecek kusura ilişkin bilirkişi raporu ile tespit edilmesi gerektiğini, kusur incelemesi yapılmadan tazminat hesabının yapılmasının hatalı olacağını, müvekkilinin meydana gelen zarardan sigortasız araç sürücüsününü kusuru oranında sorumlu olduğunu, davacı tarafın yoksun kaldığı gerçek destek miktarının tespiti ve ileride doğabilecek rücu talepleri açısından; davacıların murisilerinin ölümü sebebiyle sosyal güvenlik kurumlarından (BAĞ-KUR , SSK, EMEKLİ SANDIĞI vs.) herhangi bir ödenek alıp almadığının ve maaş bağlanıp bağlanmadığının; bağlandı ise miktarının da araştırılması gerektiğini bu nedenle de, kusur durumunun ve murisinin ölümü sebebiyle yoksun kaldığı gerçek destek miktarının ilgili Sosyal Güvenlik Kurumları tarafından yapılmış varsa ödemelerde dikkate alınarak uzman bilirkişi marifetiyle tespiti gerektiğini, kaza sırasında motosiklette yolcu olan müteveffanın kask takmadan seyahat etmekte olduğunu, müteveffa kask takmayarak kendisi için gerekli güvenlik tedbirlerini önemsemediğini, motosiklet kaskı oluşabilecek kaza ve darbelerde zararı en aza indirmek ve engellemek için kullanılması zorunlu bir aksesuar olup kaza sırasında müteveffanın kask takmamasının müterafik kusur oluşturacağını, otopsi raporundan da görüldüğü üzere müteveffanın ölüm nedeninin kafa travmasına bağlı beyin kanaması olduğunu, müteveffanın kaza sırasında kask takıyor olsa idi kazanın sonuçlarının bu denli ağır olmayacağının ortada olduğunu, bu nedenle Müteveffanın vefat etmesinde müterafik kusuru bulunduğunu ve tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, davacı tarafın dilekçesinde avans faizi talebinde bulunduğunu, söz konusu sorumluluk işleten açısından haksız fiilden kaynaklanan bir olay olduğunu, müvekkil kurumunda da işletene düşen hukuki sorumluluğu üstlendiğini, haksız fiilden kaynaklanan bu olayda yasal faiz talep edebileceğine göre davacının avans faizi talebinin haksız olduğunu, bu sebeple davacının avans faizi talebinin reddi gerektiğini beyan ederek zamanaşımı itirazının kabulü ile davanın reddine, kazaya karışan motosikletin kaza tarihi itibariyle geçerli bir zorunlu trafik poliçesinin bulunup bulunmadığı motor ve şase numarası da belirtilmek suretiyle Sigorta Bilgi Merkezinden sorulmasına, davanın karışan motosikletin kaza anındaki sürücüsü …’e (T.C. … Adres:…) ihbarına, kusurun Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi tarafından yapılacak BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ ile tespitine, itirazların kabulü ile davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir: Davacı taraf ölenin desteğinden yoksun kaldığı iddiası ile davalı taraftan maddi tazminat talep etmektedir. Davalı taraf genel mahiyette davanın reddini savunmuştur. Dava;12.02.2013tarihli kaza sonucu vefat eden…’ in desteğinden yoksun kalan kişi tarafından 22.02.2016 tarihinde açılan destekten yoksun kalma tazminatına ilişkindir. Davalı …, sigortası bulunmayan …’in motosikleti nedeni ile yasa gereğince sorumluluğu bulunmaktadır. Ölen kişinin rızaen motosiklet yolcusu olması ve kask takmaması nedeniyle % 25 kusurlu olduğu değerlendirilmiştir. ava dışı motosiklet sürücüsü…’ın aşırı alkollü iken motosiklet kullanması, hızını ayarlayamaması ve alkolün etkisi ile trafik kurallarına aykırı davranışı/ fiili nedeni ile kazaya sebebiyet vermesi neticesinde % 75 kusurlu olduğu değerlendirilmiştir. Dosya tüm veriler, deliller toplanarak bilirkişiye tevdi edilmiş; davacının ölenin desteğinden yoksun kaldığı, destek süresi, kazanç durumu, tarafların mali sosyal durumları, destek gelirinin paylaştırılması, işlemiş dönem aktif- pasif kazanç , işleyecek dönem aktif- pasif kazanç, peşin değer, maddi zararın miktarı hesabı ile kusur ile yasal düzenleme dikkate alınarak sorumluluk gereğinde hesaplama yapılmıştır. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca; aşağıdaki şekilde taleple bağlı kalınarak05.05.2017 tarihinde ıslahın varlığı da gözetilerek kanunen karar verilmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının kabulü ile; 3.425,81 TL maddi tazminatın dava tarihi olan 22/02/2016 tarihinden itibaren işletilecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsiline davacıya verilmesine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre karar ve ilam harcı olan 234,02 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 29,20 TL ile ıslah harcı olarak yatırılan 50,00 TL olmak üzere toplam 79,20 TL harçtan mahsubuna Hazine’ ye gelir kaydına ve bakiye 154,82 TL daha harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ ye gelir kaydına, mahsup edilen peşin ve ıslah harcı toplamı 79,20 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya iadesine, başvuru ve vekalet suret harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3- 6100 S HMK gereğince tebligat gideri, posta masrafı ve bilirkişi ücreti olan 1.328,20 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4- İşbu dava nedeni ile davalı tarafından yapılan yargılama giderinin uhdesinde bırakılmasına,
5- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafın yokluğunda dava konusu miktar dikkate alındığında kesin olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip
Hakim
¸e-imzalıdır