Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/156 E. 2019/374 K. 10.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/156 Esas
KARAR NO : 2019/374
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16/02/2016
KARAR TARİHİ: 10/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili eşi ile davalı evlerine gelerek davalıdan araba aldığını ve senet vermesi gerektiğini bu nedenle araç bedeli olarak 30.000,00 TL için senet ödemesi gerektiğinin söylendiğini, bedel kısmını ise işyerinde dolduracaklarının söylenmesi üzerine müvekkilinin takibe konu senedi imzaladığını, takibe konu boş senedin fotoğrafının mevcut olduğunu, davalının kötü niyetli biçimde eşini ve müvekkilini tehdit ettiğini, bu konuda Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığının… soruşturma sayılı dosyasında soruşturmanın devam ettiğini, davaya konu icra takibi ile davalının senedi 900.000,00 TL bedelle doldurarak 15/10/2015 vade tarihi yazmak sureti ile takibe koyduğunu, müvekkili ile davalı arasında doğrudan bir ilişkinin bulunmadığını, müvekilinin yapmış olduğu şikayet üzerine davalının soruşturma dosyasına verdiği ifadesinde senedin araç satımı karşılığında verildiğini beyan etmek sureti ile 30/04/2015 tarihli bir sözleşme fotokopisi sunduğunu, davalı tarafından senede konu borcun dayanağı olarak gösterilen sözleşmenin sahte olduğunu ve yazılan araçların da müvekkiline satışının gerçekleşmediğini, müvekkilinin asgari ücretle çalışan bir işçi olduğunu ve davalının iddia ettiği miktarda alım satım yapması ve borçlanmasının da mümkün olmadığını belirterek, dava konusu bedelsiz senetten dolayı müvekkilinin davalıya borçlu bulunmadığının tespitine, senedi kötü niyetle doldurarak icra takibine koyan ve birçok haciz ifa eden davalının alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; icra takibine konu senet davacı … tarafından müvekkili …’a verilmiş bir senet olduğunu, ödeme tarihinde ödeme yapılmadığı için icra takibi yapıldığını, senedin davacının iradesine uygun olarak ve huzurunda düzenlendiğini ve imzalandığını, kendisinin ve eşinin müvekkilinden cüzi bir peşinatla vadeli olarak araç aldıklarını, bu araçları devir ve ruhsatlarını almaksızın üçüncü kişilere sattıklarını, bu şekilde geçimlerini sağladıklarını, davacının asgari ücretle çalışan bir işçi olmanın yanında eşi ile birlikte araç alım satımı yapan ve bu işten dolayı yüksek miktarlarda kazanç elde ettiklerini, müvekkilinin de davacının bu durumlarının bildiğini ve kendilerini tanıdığı ve güvendiği için vadeli araç satımı işlemini gerçekleştirdiğini ve alacağına mukabil olarak senet aldığını, senedin tedavüle çıkarılırken tamamen doldurulmaması hali TTK nun 592.maddesinde kabul edildiğini, senedin geçersizliğini gösterebilecek herhangi bir delil olmadığını, kesin ve yazılı bir ispatı bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava; İİK.nun 72. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, davacının davalıya davaya konu olan bonolardan dolayı borcunun bulunmadığının tespitine karar verilmesi istemine ilişkindir.
İİK.nun 72/1. maddesi gereğince; borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığının ispatı için menfi tespit davası açabilir. Anılan yasanın 72/7. maddesi gereğince de; takibe itiraz etmemiş veya itirazın kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek zorunda kalan kişi, ödediği tarihten itibaren 1 yıl içinde genel hükümler kapsamında paranın geri alınmasını isteyebilir.
Davacı vekili tarafından uyap üzerinden gönderilen 09/04/2019 tarihli dilekçe ile, davadan feragat edildiğini beyan etmiştir.
Davalı vekili tarafından uyap üzerinden gönderilen 09/04/2019 havale tarihli dilekçesi ile; davacı vekilinin feragat dilekçesini kabul ettiklerini, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını belirtmiştir.
Davadan feragat H.M.K. nun 307. maddesi hükümü gereğince uyuşmazlığı ve dolayısıyla davayı sona erdiren, davalı tarafın kabulünü gerektirmeyen ve kesin mahkeme hükmünün hukuksal sonuçlarını doğuran bir taraf işlemidir. H.M.K. nun 309. Maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatının mahkemece saptanması halinde feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Davacı vekilinin vekaletnamesindeki yetki durumu incelendiğinde davadan feragata yetkili olduğu saptanmaktadır. Feragat bildirimi de H.M.K. nun 309. maddesi hükmüne uygun olarak mahkemece tesbit olunmuştur. Bu yasal nedenlerle davanın feragat sebebiyle reddine karar verilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar tarifesi gereğince hesap olunan 44,40-TL maktu karar harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan harçtan mahsubu ile hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde artan harcın davacıya iadesine,
Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
İstenilmediğinden avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
HMK nun 333. Maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan 575,00 TL gider avansından geriye kalan 455,00 TL’nin hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davalı tarafından yatırılan 50,00 TL gider avansının hüküm kesinleştiğinde davalıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıklandı.
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır
HARÇ BEYANI /
44,40 TL. KARAR HARCI
15.585,32 TL. PEŞİN HARÇ
15.540,92 TL. TALEP HALİNDE İADE HARÇ