Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1236 E. 2018/811 K. 12.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1236 Esas
KARAR NO : 2018/811
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/12/2016
KARAR TARİHİ : 12/07/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; taraflar arasında bağıtlanan abonelik sözleşmesi kapsamında davalı şirkete telefon hattı tesis edildiğini ve hizmet sağlandığını, faturadan kaynaklı borcun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için yasal takibe geçildiğini, davalının haksız ve dayanaksız itirazı ile takibi durdurduğunu belirterek, itirazının iptali ile takibin devamına, ve %20 den aşağı olmamak üzere inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; alacağın zarar aşımına uğradığını, takip talebinde alacağın dayanğı olan belgelerin açıklanmadığını ve sunulmadığnı, faiz isteminin fahiş olduğunu, davacı tarafından sağlanan haklardan iletişim sağlanmadığını, sadece dışarıdan yapılan aramalar için kullanıldığını, borcun bulunmadığını, davaya bakmanın Alanya Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkisi kapsamında bulunduğunu belirterek haksızlığını savunmuş davanın yetki ve esas yönünden reddine karar verilmesini istemiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Dava, İ.İ.K.nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup, yapılan ilamsız icra takibine karşı davalının vaki itirazının iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.
İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … sayılı takip dosyası kapsamından; davacı tarafın davalı hakkında toplam 7.163,42 -TL alacağın eklentileri ile birlikte ödetilmesi istemiyle ve ilamsız takip yoluyla icra takibinde bulunulduğu ve fakat davalı tarafından yasal süresi içinde vaki itirazı sonucu, icra takibinin İ.İ.K.nun 62. maddesi uyarınca durduğu saptanmıştır. İcra takibine vaki itirazın davacı tarafa tebliği durumu ve dava tarihine nazaran da, bu itirazın iptali davasının İİK.nun 67. maddesi hükmünde öngörülen ve hak düşürücü nitelikteki bir yıllık süresi içinde açıldığı da tespit olunmuştur.
Bağıtlandığı çekişmesiz bulunan abonelik sözleşmesi uyarınca; İstanbul Mahkmeeleri yetkili kılındığından davalının yetki itirazı red edilmiştir.
Sözleşmeden kaynaklanan davada TBK 146.maddesi uyarınca; 10 yıllık zamanaşımı söz konusu olduğundan ve takip konusu faturalırın 2016 yılında düzendiği, takip tarihi itibarıyla zamanaşımı süresinin dolmadığı belirlendiğinden davalının zamanaşımı def’i redd edilmiştir.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, abonelik sözleşmesi örneği, takibe dayanak alınan fatura örnekleri, ödeme belgesi örnekleri getirtilerek dosya içine alınmış dosya içerği deliller üzerinde uzman bilirkişi aracılığıyıla inceleme yapılarak rapor düzenlenmiştir.
04/05/2018 Tarihli bilirkişi raporunda; taraflar arasında bağıtlanan sözleşme kapsamında davacı tarafından düzenlenen hizmet faturalarının ticari defterlerinde ödenmemiş alacak olarak kayıtlı bulunduğu, ayrıca faturalarda geçmiş dönem borçlarıın da gösterildiği abonelik sözleşmesinin 5.6 maddesi uyarınca; işlemiş faiz istenebileceği, sözleşmenin 5.10 maddesi uyarınca; faizden kaynaklanan KDV ve ÖİV tutarlarında istenildiği ancak infaz aşamasında artık davacı yanca hesaplanan faiz tutarına fatura düzenlenmeyeceğinden bu faize KDV ve ÖİV istenilmeyeceği, ve taleple bağlı kalınarak davacının 7.020,85 TL tutarında toplam alacağının bulunduğu, asıl alacağın 6.689,30 TL olarak hesaplandığı belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu yerinde görülerek hükme dayanak alınmıştır.
İddia, savunma, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre; bağıtlanan abonelik sözleşmesi ile davacı tarafından davalı şirkete hat sağlanarak hizmet verildiği, sözleşme kapsamında düzenlenen takip konusu faturalardan dolayı takip tarihi itibarıyla ödenmemiş 6.689,30 TL tutarında alacak hakkının bulunduğu, ayrıca sözleşmenin 5.6 maddesi kapsamında “faturalardaki son ödeme tarihinde ödenmeyen fatura tutarları için aylık %4 oranında gecikme faizi uygulanmaktadır” ibaresi mevcut olup buna göre; ve taleple bağlı kalınarak 331,55 TL tutarında işlemiş faiz istenebileceği, yasal takibe geçilmiş olmakla, infaz aşamasında istenilen faiz tutarına artık davacı tarafından fatura düzenlenmeyeceğinden bu faize ilişkin KDVE ve ÖİV isteminde bulunulamayacağı, buna ilişkin istemin reddi gerektiği sonucuna varılmıştır. Davadan sonra haricen davalı tarafından toplam 8.722,84 TL tutarında ödeme yapıldığı davacının kabulündedir. Bu tutarın nihai infaz aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınması gerekmektedir. Davalının takip dosyasındaki itirazının toplam 7.020,85 Tl için iptali ve takip tarihinden itibaren asıl alacak tutarı olan 6.689,30 TL sına yıllık %48 oranında faiz yürütülerek takibin devamı gerektiği, faizin KDV si ve ÖİV nin yasal dayanağı bulunmadığından buna ilişkin istemelerin ayrık tutularak takibin takip talebindeki diğer koşullarla devamına karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki biçimde hüküm kurulmuştur.
Davacı alacağı likit nitelikte olup, davalının itirazında haksız bulunduğu anlaşıldığından İ.İ.K.nun 67/2. maddesi hükmü gereğince takdiren tespit edilen miktarın % 20’si oranında icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması gerekmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
Davanın KISMEN KABULÜNE,
İstanbul … İcra müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında davalının itirazının toplam 7.020,85 TL için iptaline, takibin bu miktar üzerinden ve fakat asıl alacak tutarı olan 6.689,30 TL’sına takip tarihinden itibaren %48 oranında temerrüd faizi yürütülmek suretiyle faizin KDV’si ve özel iletişim vergisi ayrık tutularak takip tarihindeki koşullarla devamına, fazla istemin reddine,
Davalının %20 (1.404,17 TL) oranında inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına,
Davadan sonra yapılan 8.722,84 TL turarındaki ödemenin nihai infaz aşamasında icra müdürlüğünce dikkate alınmasına,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 479,59TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline, peşin alınan harcın mahsubuna,
Davacı tarafça yatırılan 86,52 TL peşin harcın davalıdan tahsiline,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 142,57 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 768,00 TL yargılama giderinin davadaki kabul ve red oranına göre % 98’inin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan 795,00 TL gider avansından geriye kalan 60,50 TL’nin hüküm kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Davalı tarafından dosya üzerinde yapılan yargılama gideri bulunmadığından ve yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Davacı vekili huzurunda, davalı vekilinin yokluğunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıklandı.
Katip
Hakim
HARÇ BEYANI /
479,59 TL KARAR HARCI
86,52 TL PEŞİN HARÇ /
393,07 TL KALAN HARÇ
DAVACI GİDERİ /
33,50 TL BVH VE VSH.
600,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ
134,50 TL POSTA MAS. /
768,00 TL TOPLAM