Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1235 E. 2018/1178 K. 28.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1235 Esas
KARAR NO : 2018/1178
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 22/12/2016
KARAR : KISMEN KABUL – KISMEN RED
KARAR TARİHİ: 28/11/2018
Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; davalı ile müvekkil banka arasında Genel Kredi Sözleşmesi öncesi bilgilendirme formu ile GKS imzalandığını ve sözleşmenin davalı …tarafından müteselsil kefil sıfatıyla imzalandığını, sözleşme çerçevesinde davalı şirket ile Şirket Kredi Kartı üyelik sözleşmesi imzalandığını, kredi sözleşmesi kapsamında ticari kredi kullandırıldığını ve kredi kartı tahsis edildiğini ve hesap açılışı yapıldığını, borçların ödenmemesi üzerine borçlulara …Noterliğinin 27/07/2016 tarih ve… yevmiye nolu ihtarnamesinin gönderildiğini, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile toplam 57.038,06 TL talep edildiğini, davalı borçluların 06/10/2016 tarihli itiraz dilekçesi ile icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edildiğini, GKS’nin X/3. Maddesinde sözleşmeden doğacak ihtilaflarda İstanbul Merkez Adliyesi ve İcra Dairesinin yetkili merci olarak belirlendiğini, borçlu şirket ile kefil tarafından imzalanan sözleşme ve belgelerin borcu ve miktarını açıkca ispat ettiğini, davalılara 100.000,00 TL’lik kredi kullandırıldığını ve borcun ifa edilmediğini, işlemiş ve işleyecek faizin GKS’nin temerrüt faizi başlıklı 10. Maddesinde düzenlendiğini ve sözleşme hükümlerinin uygulanacak faiz oranını açık bir şekilde ortaya koyduğunu, faizin %5 oranında talep edilen BSMV2nin Gider Vergileri Kanununun mad. 28 ve 33. Madde uyarınca talep edildiğini, sözleşmenin ilgili bölümleri gereği edimlerin yerine getirilmemesi nedeniyle temerrüde ilişkin hükümlerin uygulandığını, davalıların itiraza konu alacak tutarının %20’si oranında icra inkar tazminatı ile cezalandırılmasına karar verilmesini, ayrıca 3.780,00 çek taahhüt tutarının çek yaprağı sorumluluğu kapsamında nakden depo edilmesi ve bundan yalnızca davalı şirketin sorumlu olduğunu beyan ederek itirazın iptali ile takibin devamına, itiraz olunan kısım üzerinden %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı taraftan herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır. Davalı tarafın 6100 S. HMK m. 128 kapsamında süresinde cevap vermemenin sonucu olarak iddia olunan vakıaları tamamen inkar etmiş sayılmıştır.
Davalı vekilinin İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına sunduğu 06/10/2016 tarihli dilekçesinde; yetkili icra dairelerinin İstanbul Anadolu İcra Daireleri olduğunu, takibe konu borca, faize ve fer’ilerine itiraz ederek takibin durmasını sağlamıştır.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
*Bilirkişi … tarafından hazırlanan 27/08/2016 tarihli bilirkişi raporu incelenmiştir.
*İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyası incelenmiştir.
*Banka ticari kayıt ve defterleri incelenmiştir.
Davacı- alacaklı; İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı takip dosyası ile davalı- borçlular aleyhine aralarındaki genel kredi sözleşmesinden, kredi kartından ve davalı şirket açısından ayrıca çek hesabı nedeni ile ve kefalet sözleşmesinden doğan alacağının faizleri ile birlikte tahsili için ilamsız takip yapmıştır.
Davalı- borçlulara ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı- borçlular ödeme emrine 7 günlük yasal sürede itiraz etmiş ve takip durdurulmuştur.
Bunun üzerine davacı- alacaklı İİK m. 67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davasını mahkememizde açmıştır.
Davalı taraf genel mahiyette iddia olunan vakıaları inkar etmiş ve davanın reddini savunmuştur.
Dava; taraflar arasındaki genel kredi ve kefalet vb. bankacılık sözleşmelerinden doğan alacağın varlığı ve miktarına ilişkin davalıların takip dosyasındaki itirazının iptaline ilişkindir.
Buna ilişkin tarafların iddia- savunma ve toplanan delilleri, bilirkişi raporu ile ticari kayıtlar incelenmiştir. Hukuken denetlenebilen hüküm kurmaya elverişli belirli ve eksiksiz iddia ve talepleri karşılayan ve hükme esas alınan bilirkişi raporu alınmış ve deliller değerlendirilmiştir. İİK 67 ile TMK 6 ve 7 ile HMK 187- 293. maddeleri gereğince ispat hususuna ve ispat kurallarına dikkat edilmiştir. Tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulanların sahibi lehine delil olduğu hususu gereği ile bilirkişilerce usule uygun tutulan defterlere ve banka kayıtlarına göre hesaplanan miktara değer verilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşme gereğince, davacının, asıl borçlu ve müşterek- müteselsil kefil olan borçlu davalılardan aşağıda hükümde belirlenen miktar kadar alacaklı olduğu görülmüştür. Aksine dair veya borcun ödendiğine dair dosyada bilgi ve belge bulunmamaktadır. Alacağın varlığı, miktarı ve faiz taraflar arasındaki sözleşme gereğince ve kayıtlar gereğince değerlendirilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşmeye dikkat edilerek TTK kapsamında bulunan aralarındaki ticari işin değerlendirilmesi sonucu; davalıların genel kredi sözleşmesi vb. bankacılık kredi kartı nedeni ile ve kefilin kefalet sözleşmesi gereğince davacı tarafa borçlu olduğu, aksine ilişkin bilge ve belge bulunmadığına kanunen kanaat getirilmiştir. Sonuç olarak davacı alacağının aşağıda hükümde yazılan miktar kadar olduğu hesaplanmıştır. Davacı tarafın özel ve teknik olarak incelenen kayıtları gereğince aşağıda belirlendiği şekilde davalı taraftan mevzuat ve sözleşme gereğince alacağının bulunduğu, davalı tarafın yukarıda açıklamalar ışığında hesaplanan miktar kadar sorumlu olduğu, aşağıdaki miktar kadar davacının davasını ispatladığı, davacının fazlaya ilişkin talebinin yerinde olmadığı değerlendirilerek davalı tarafın itirazında aşağıdaki hükümde belirlenen miktar kadar haksız olduğu ve sorumlu olduğu, alacağın likit olduğu ve tazminata hükmolunması gerektiği, davacının kötü niyetli olmadığı aksi duruma dair kanaat oluşmadığı, davacının talebi dikkate alındığında davanın kısmen kabulünün gerektiğine kanaat getirilmiş, saptanan ve hukuksal durum karşısında aşağıdaki şekilde kanunen, taktiren ve vicdanen karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabulü, kısmen reddi ile ;
İstanbul … İcra Dairesinin … E. Sayılı takibe yapılan itirazın davalıların müştereken ve mütüselsilen sorumlu olmaları kaydı ile davalı …Şti açısından “32.765,99 TL ticari kredi asıl alacağı + 263,89 TL işlemiş faiz + 13,19 TL BSMV + 15.020,64 TL kredi kartı asıl alacağı + 855,91 TL işlemiş faiz + 42,79 TL BSMV + 7.385,26 TL KMH ‘den kaynaklanan asıl alacak + 122,24 TL işlemiş faiz + 6,11 TL BSMV = 56.476,02 TL ” üzerinden, davalı …’un KMH’den asıl alacak 7.344,09 TL ve diğer alacak kalemleri davalı şirket gibi aynı tür ve miktardan olmak üzere 55.130,72 TL asıl alacak ve 1.055,70 TL işlemiş faiz ve 52,79 TL BSMV üzerinden ayrıca 27/09/2016 takip tarihinden itibaren alacağın tamamen tahsiline kadar tahsilde tekerrür oluşturmamak kaydı ile kredi türleri itibari ile belirlenen asıl alacak tutarları baz alınarak ticari kredi için %48 kredi kartı için %30,24 ve KMH için %24,24 üzerinden hesaplanacak faiz ve faizin gider fazii %5 üzerinden (kefil davalı …’un KMH asıl alacak tutarı 7.344,09 TL olduğu dikkate alınarak) ve Çek Kanunu gereği iade edilmeyen 3 adet çek yaprağı sorumluluğu gereği 3.870 TL’nin depo edilmesi, tazmini halinde tazmin tarihinden itibaren tahsiline kadar geçen süre için tazmin bedelinin yanı sıra en düşük faiz %24,24 oranı üzerinden hesaplanacak faiz ve bunun vergisi (sadece davalı FSL şirketi çek yaprağından sorumlu olmak üzere) üzerinden iptaline, ve takibin bu miktarlar üzerinden devamına,
Davacı lehine 12.064,20 TL icra inkart tazminatına hükm olunmasına davalı … Şti’nin tamamından davalı …’un 11.247,84 TL’sinden sorumlu olması üzere müştereken ve müteselsilen tahsiline davacıya verilmesine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 3.857,88 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 735,62 TL ile icraya yatan 304,54 TL olmak üzere toplam 1.040 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına, bakiye 2.817 TL daha harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ ye gelir kaydına, mahsup edilen 735,62 TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya iadesine, başvuru ve vekalet suret harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3- 6100 S HMK gereğince bilirkişi ücreti, tebligat gideri, posta masrafı olan 639,00 TL yargılama giderinin 632,70 TL sinin davalılardan ( davalı … 630,05 TL sinden sorumlu ) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 6.562,36 TL vekalet ücretinin davalılardan (davalı … 6.470,45 TL sinden sorumlu ) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalılar kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T deki esaslara göre ve 6100 S. HMK gereğince reddedilen miktar üzerinden belirlenen 562,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
6- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip …
Hakim …
¸e-imzalıdır