Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1206 E. 2018/1215 K. 05.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1206 Esas
KARAR NO : 2018/1215
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/12/2016
KARAR :KISMEN KABUL-KISMEN RED
KARAR TARİHİ: 05/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle;Davalı …Şti. İle davacı banka arasında GKS ön bilgilendirme formu ve Genel Kredi sözleşmesi imzalandığı ve davalı …’un müteselsil kefil sıfatıyla kefalet imzasının alındığı ve bu sözleşme çerçevesinde ticari krediler kullandırıldığı, GKS yanı sıra Şirket Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi ve Çek Hesabı Açılış Sözleşmesi imzalanarak kredi kartı ve kredili mevduat hesabı tahsis edildiği, davalı borçlulara bu ürünlerden kaynaklı borçları sebebiyle … Noterliği 22/04/2016 tarih ve… yevmiye no.lu ihtarnamenin keşide edildiği ve İstanbul… İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosya üzerinden yasal işlem başlatıldığı ve takibe itiraz edildiğinden takibin durduğu, yetkiye yapılan itiraz nedeniyle, imzalanan GKS’nin X-Diğer Hükümler başlığı altında 3. Madde de yer alan”Yetkili Mahkeme ve Uygulanacak Hukuk” bölümünde, doğacak ihtilaflarda İstanbul Merkez Adliyesi ve İcra Dairelerinin yetkili mahkeme olarak belirlendiği, imzalanan sözleşmelerin borcu ve miktarını ispat ettiği, faiz oranlarının borçluların serbest iradesiyle imzaladığı sözleşme ve yasa hükümlerine dayandığı, temerrüt faizine ilişkin hükümlerin sözleşmenin 10. Maddesine dayandığı, gider vergisinin kanunun 28 ve 33. Maddesi uyarınca talep edildiği, sözleşmenin ilgili hükümleri gereği edimlerin yerine getirilmemesi nedeniyle temerrüde ilişkin hükümlerin uygulandığı, davalıarın icra dosyasına vaki itirazlarının haksız ve kötü niyetli olduğu, bu nedenle %20 oranında icra inkar tazminatı ile cezalandırılmaları, 2.580,00 TL tutarında çek taahhüt tutarının nakden depo edilmesi ve bundan yalnızca davalı şirketin sorumlu tutulması talep edilerek, itirazın iptali, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle;İş bu davada görevli mahkemenin tüketici mahkemeleri olduğu ve yetkili mahkeme ve icra dairesinin davalı adresinin bağlı olduğu Beykoz İcra Daireleri ve Mahkemelerinin olduğu, İş bu davacının dayandığı sözleşmelerin genel olarak genel işlem şartlarına havi sözleşmeler olduğu ve davalı tarafın sözleşme şartlarını inceleyerek müzakere etme imkanı tanınmış sözleşmeler olmadığı, müvekkilin müzareke etme fırsatı bulmadan iş bu sözleşmenin imza edildiği ve her halde davalı …’un kefaleti gerekli onay alınmadığından geçersiz ve hükümsüz olduğu ve öncelikle bu yönleri ile itirazın nazara alınması, davacının kredi ilişkisini haksız ve sebepsiz kat ettiği ve takibe geçildiği, davacının MK md.2 ye aykırı davranak haksız ve kötü niyet ile ihbarlar keşide ederek süreci bu hale getirdiği, şirketin borçlarını ödemede temerrüde düşmediği ve müvekkilin olağan süreçte borçlarını ödemekte iken tüm bankaların ilişkilerini tek yanlı ve haksız sona erdirmeleri nedeniyle olumsuz sürece neden oldukları, davacı yanın faiz ve feri tüm talepleri dahil gabin mahiyetinde çok ağır faiz oranları ile bu ilişkinin zayıf durumunda olan müvekkil için ağır sonuçlara neden olduğu, likit bir alacaktan söz edilemeyeceği, aksine haksız talepler nedeniyle %20 tazminata mahkum edilmesinin talep edildiği, sözleşmenin her sayfasında imza yada paraf olmadığı, bir çok sözleşme ve sözleşme sayfalarında … imzasının bulunmadığı, müvekkillerin imzasını taşımayan sözleşme ve sözleşme sayfaları ve maddelerinin müvekkil yönünden bağlayıcı olmasının düşünülemeyeceği, sözleşmenin bir bütün olduğu, sayfalarında imza ve paraf yok ise tarafları bağlamadığı, davacı bankanın da imzasının olmadığı, iş bu sözleşmeye dayalı olarak dava ve takip açılamayacağı ve hüküm kurulamayacağı, bu haliyle tarafların karşılıklı bir müzakere sürecinde olmadığı, hatta müzakere için karşı karşıya gelmedikleri, beyan edilerek itirazların kabulü ile dava ve davacı taleplerinin reddi, yargılama masrafları ile avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davacı vekili 15/02/2017 tarihli cevaba cevap dilekçesinde ve özetle;Davalı borçlu şirket ile müvekkil banka arasında imzalanan GKS’nin X/3. Maddesinde sözleşmeden doğacak ihtilaflarda İstanbul Merkez Adliyesi ve İcra Dairelerinin yetkili olduğunun belirlendiği, davalılara kullandırılan kredilerin mahiyeti itibariyle ticari kredi olduğu, davalı tacir olduğu ve taraflar arasında imzalanan sözleşme ve kullandırılan kredi kartları ticari nitelikli olduğu için genel işlem şartları uygulama alanı bulunmadığı ve taraflar arasında imza altına alınana GKS’nin ticari nitelikli olduğu, sözleşmenin bizzat davalılar tarafından okunarak ve müzakere ederek imza altına alındığı, müvekkil bankanın yaptığı işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı için davalının bu yöndeki itiraz ve beyanlarının geçersiz olduğu, davalıların ödemelerini düzenli olarak yapmadıkları ve hesabın kat edildiği ve bankanın herhangi bir ihtiyati tedbir talebinde de bulunmadığı, davalılara uygulanan faiz ve ferilerinin hukuka uygun olduğu, sözleşmelerde hem müvekkilin, hem de davalıların imzaları bulunmakla davalaların bunun aksine beyanda bulunmalarının yersiz olduğu, GKS’nin çerçeve sözleşme niteliğinde olduğu, kefil yalnızca bu sözleşmeyi imzalamakla asıl borçlunun bu ve bundan sonra imzalayacağı ve borç altına gireceği her sözleşmeyi garanti ettiği, bu nedenle …’un her sözleşmede imzasının yer almamasında usuli bir eksiklik bulunmadığı, ayrıca yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında tacirler arasında imzalanan sözleşmelerin her sayfasının imzalanmasının zorunlu kılınmadığı (Yargıtay 11 HD 2005/11358 E, 2007/2881 K. Ve 15/02/2007 tarihli kararda”Yargıtay uygulaması ve öğretide, tacirler arasında düzenlenmiş olsa bile birden çok sayfadan oluşan yazılı sözleşmelerin devam eden sayfalarının taraflarca imzalanması yada paraf edilmesi zorunluluğu kabul edilmemektedir… BK da bu yolda bir hüküm bulunmamaktadır.” Denildiği, davalıların müvekkil banka ile karşılıklı olarak bir araya gelmeden sözleşme akdetmeleri ve bunun neticesinde 5 tane kredi olmak üzere kredi kartları ve çek kullanımlarının hayatın doğal akışına aykırı olduğ, bu beyeanların sürecin uzatılmasına yönelik olduğu, bu haliyle davanın kabulüne karar verilmesi tekrarlanarak itirazın iptali ile takibin devamına %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesi, 2.580 TL çek yükümlülüğünün nakden depo edilmesi, yargılama giderleri vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebinin yinelendiği bildirilmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
*Bilirkişi … tarafından hazırlanan 28/08/2018 tarihli bilirkişi raporu incelenmiştir.
*İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası incelenmiştir.
*Tarafların ticari kayıt ve defterleri ,
Davacı- alacaklı; İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyası ile davalı- borçlular aleyhine aralarındaki genel kredi sözleşmesinden doğan alacağının faizleri ile birlikte tahsili için ilamsız takip yapmıştır.
Davalı- borçlulara ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı- borçlular ödeme emrine 7 günlük yasal sürede itiraz etmiş ve takip durdurulmuştur.
Bunun üzerine davacı- alacaklı İİK m. 67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde itirazın iptali davasını mahkememizde açmıştır.
Davalı taraf genel mahiyette iddia olunan vakıaları inkar etmiş ve davanın reddini savunmuştur.
Dava; taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinden doğan alacağın varlığı ve miktarına ilişkin davalıların takip dosyasındaki itirazının iptaline ilişkindir.
Buna ilişkin tarafların iddia- savunma ve toplanan delilleri, bilirkişi raporu ile ticari kayıtlar incelenmiştir. Hukuken denetlenebilen hüküm kurmaya elverişli belirli ve eksiksiz iddia ve talepleri karşılayan ve hükme esas alınan bilirkişi raporu alınmış ve deliller değerlendirilmiştir. İİK 67 ile TMK 6 ve 7 ile HMK 187- 293. maddeleri gereğince ispat hususuna ve ispat kurallarına dikkat edilmiştir. Tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulanların sahibi lehine delil olduğu hususu gereği ile bilirkişilerce usule uygun tutulan defterlere göre hesaplanan miktara değer verilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşme gereğince, davacının, asıl borçlu ve müşterek- müteselsil kefil olan borçlu davalılardan aşağıda hükümde belirlenen miktar kadar alacaklı olduğu görülmüştür. Aksine dair veya borcun ödendiğine dair dosyada bilgi ve belge bulunmamaktadır. Alacağın varlığı, miktarı ve faiz taraflar arasındaki sözleşme gereğince ve kayıtlar gereğince değerlendirilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşmeye dikkat edilerek TTK kapsamında bulunan aralarındaki ticari işin değerlendirilmesi sonucu; davalıların genel kredi sözleşmesi nedeni ile davacı tarafa borçlu olduğu, aksine ilişkin bilge ve belge bulunmadığına kanunen kanaat getirilmiştir. Sonuç olarak davacı alacağının aşağıda hükümde yazılan miktar kadar olduğu hesaplanmıştır. Davacı tarafın özel ve teknik olarak incelenen kayıtları gereğince aşağıda belirlendiği şekilde davalı taraftan mevzuat ve sözleşme gereğince alacağının bulunduğu, davalı tarafın yukarıda açıklamalar ışığında hesaplanan miktar kadar sorumlu olduğu, aşağıdaki miktar kadar davacının davasını ispatladığı, davacının fazlaya ilişkin talebinin yerinde olmadığı değerlendirilerek davalı tarafın itirazında aşağıdaki hükümde belirlenen miktar kadar haksız olduğu ve sorumlu olduğu, alacağın likit olduğu ve tazminata hükmolunması gerektiği, davacının kötü niyetli olmadığı aksi duruma dair kanaat oluşmadığı, davacının talebi dikkate alındığında davanın kısmen kabulünün gerektiğine kanaat getirilmiş, saptanan ve hukuksal durum karşısında aşağıdaki şekilde kanunen, taktiren ve vicdanen karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile davalılarca yapılan itirazın ”197.195,75 TL asıl alacak- BCH ve İskonta kredileri + 41.378,89 TL işlemiş faiz + 1.290 TL asıl alacak çek tazmin yükümlülüğü + 2.179,10 TL asıl alacak kredi kartı + 395,13 TL işlemiş faiz + 867,97 TL KMH tek hesap asıl alacak + 81,82 TL işlemiz faiz+ 2,092,79 TL BSMV olmak üzere toplam 201.532,72 TL asıl alacak 41.855,84 TL asıl alacak işlemiş faiz 2.092,79 TL BSMV sonucu 245.481,35 TL üzerinden davacının alacaklı olduğu anlaşılmakla davalı asıl borçlu Karadeniz İnş Proje Taahhüt ve Turizm San. Ve Tic. Ltd. ŞTi’nin borcun tamamından sorumlu olmak üzere davalı müteselsil kefil …un’un temerrüt tarihi olan 11/11/2016 takip tarihi dikkate alınarak ve HMK 26. Maddesi gereğince 1.290 TL tutarındaki çek tazmin bedeli haricindeki asıl alacağın tamamından faizin ise 31.257,73 TL ve 1.562,89 TL BSMV’lik kısmından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarına, tahsilde tekerrüre yol açmamak kaydıyla 11/11/2016 takip tarihinden alacağın tahsiline kadar geçen süre için BCH ve İskonta kredileri işlemlerniden oluşan asıl alacak olan 197.195,75 TL üzerinden %48 temerrüt faizi 2.179,10 TL tutarındaki kredi kartı aslı alacağın üzerinden %30,24 TL işleyecek faiz KMH tek hesap asıl alacağı olan 867,97 TL üzerinden %24,24 işleyecek faiz 1.290 TL tutarındaki çek tazmin yükümlülüğünden oluşan asıl alacak için (davalı … çek tazmin yükümlülüğünden sorumlu olmayıp diğer davalı şirket sorumludur) %24,24 işleyecek faiz ve faizin %5 vergisi üzerinden ve davalı asıl borçlunun ve yine HMK 26 . Maddesi uyarınca çek yükümlülüğü dışında kefilin sorumlu olduğu iade edilmeyen 2 adet çek yaprağına ilişkin 2.580 TL tutarındaki yükümlülük tutarının depo edilmesinden veya çeklerin tazmin edilmesi durumunda da tazmin bedeli ve işleyecek %24,24 oran üzerinden faiz ve vergisinden davalı şirket sorumluluğu bulunduğu dikkate alınarak” iptaline, takibin bu miktar ve belirlenen oranlar üzerinden ve sorumluluklar dikkate alınarak devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Davacı lehine 49.612,27 TL (davalı … 48.838,27 TL’sinden sınırlı müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak üzere diğer davalı şirket tamamından sorumlu olmak üzere) TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline davacı tarafa verilmesine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 16.945,05 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 3.003,06 TLile icraya yatan 1.243,25 TL olmak üzere toplam 4.246,31 TL harçtan mahsubu ile bakiye 12.698,00 TL harcın tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile davalı …’un bu miktarın 12.434,00 TL’sinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak üzere davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına, mahsup edilen 3.003,06 TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya iadesine, başvuru ve vekalet suret harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3- 6100 S HMK gereğince bilirkişi ücreti, tebligat gideri, posta masrafı olan 650,50 TL yargılama giderinin davanın red ve kabul durumu nazara alınarak takdiren 648,00 TL’nin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile bu miktarın davalı …’un 638.00 TL’sinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olması kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, bakiye kısmının davacı uhdesinde bırakılmasına,
4- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 20,833,66 TL vekalet ücretinin tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile davalı …’un bu miktarın 20.601,46 TL’sinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olması kaydı ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince red edilen miktar üzerinden belirlenen 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
6- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır