Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1116 E. 2020/262 K. 10.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/1116 KARAR NO : 2020/262

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 18/11/2016
KARAR TARİHİ : 10/03/2020

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9.maddesine göre Türk Milleti adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız ve tarafsız İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin kararıdır.
Davacı vekili dava açan dilekçesi ile yargılamada ki beyan ve iddialarında özetle;
Davacının 12.549.020 adet pay sahibi olduğu, inşaat ve turizm işi ile iştigal eden davalı … Şirketi’nde toplam 22 hissedar bulunduğunu,… Şirketi, …Şirketi ve … Şirketi’nin davalı şirketin kısmi olarak bölünmesi ile ortaya çıkan şirketler olduğunu, davacının ise dava dışı… Anonim Şirketi’nden, … Şirketi’nden ve … Şirketinden, … Şirketi, … Şirketi ve … Şirketi’nin hisselerinin ayrı ayrı % 50 sini satın aldığını, davacının… Şirketi’nin yönetim kurulu başkanı, … Şirketi ve… Şirketi’nin ise yönetim kurulu başkan yardımcısı olarak görev yaptığını, davacının … Şirketi’nde yaklaşık olarak % 13 oranında hissesinin bulunduğunu,
Davalı şirket yönetim kurulunun görevlerini özenle ve dürüstlük kurallarına uygun olarak ifa etmeyip kendi menfaatleri doğrultusuna iş ve işlem yapıp davrandıklarını, bu nedenle de şirketin ekonomik olarak zor durumda kaldığını, ticaretini yürütmesi olanağının bulunmadığını, hatta maliki olduğu gayrimenkullerin emlak vergilerini dahi ödeyemediğini, şirketin ekonomik olarak bu zor durumunun yönetim kurulu üyeleri tarafından da biliniyor olmasına rağmen şirketin maddi durumunun düzeltilmesi için her hangi bir çaba göstermediklerini, şirketin 24/06/2013 ve 22/09/2013 tarihlerinde yapılan olağan genel kurullarda alınan kararların bir kısmının iptali için dava açıldığını, İstanbul…Asliye Ticaret Mahkemesinin bu hususta verdiği davanın kısmen kabulü kısmen reddi yönünde ki kararın temyiz neticesinde kısmen onanıp kısmen bozulduğunu ve kararın karar düzeltme aşamasında olduğunu,
Şirketin kötü yönetilmesi ve ekonomik olarak varlığını sürdüremeyecek olması nedeniyle davacı tarafından şirketin Türk Ticaret Kanununun 531 ve devamı maddeleri kapsamında fesih ve tasfiyesi hususunda açılan davanın İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında devam ettiğini,
Davalı şirketin büyük hissedarlarından olan… (çocukları ve eşi ile) grubu tarafından kötü yönetilmesi neticesinde şirketin sürekli zarar ettiğini, şirket hissedarlarının hiç bir şekilde kar elde edemediklerini, iptale konu genel kuruldan önce yapılan genel kurullarda göreve getirilen yönetim kurulunun …’ün talimatları doğrultusunda şirketi yönetmesi nedeniyle şirketin zarar eden durumunun devam ettiğini,
Davacının vekillerinin, 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2013, 2014, 2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurulundan önce şirketin defter ve kayıtlarının, bilançolarının incelenmesinin engellendiğini, genel kurulun yapılacağının davacıya bildirilmesinden sonra 02/09/2016 tarihinde davacının vekilleri Avukat … ve Muhasebeci …’in… Şirketi’nin merkezine inceleme yapmak üzere gittiklerini, incelemek için şirketin karar defterini, borçlanma ve şirketi taahhüt altına sokan ve sokacak işlemlere ilişkin belge ve bilgileri, ayrıntılı kesin mizanları, ortaklardan alacaklar ve hesap hareketlerini talep ettiklerini, ancak burada incelemek için istedikleri şirket kayıtlarının kendilerine verilmediğini, bu hususun tutanak altına alındığını, bu suretle davacının şirket ve kayıtlarını incelemesi temin edilmeden genel kurulun gerçekleştirildiğini,
Davalı şirketin en son olağan genel kurul toplantısının 06/09/2016 tarihinde yapıldığını, davalının muhalefetine karşılık çoğunluk oyu ile gündemin 2, 4, 5 ve 9.maddelerine göre alınan kararların usul ve yasaya, esas sözleşmeye, özellikle de dürüstlük kurallarına aykırı olduğunu ve bu nedenle iptalinin gerektiğini,
Davalı şirketin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen olağan genel kurulunda, gündemin 2.maddesi gereğince 2013,2014,2015 yıllarına ait yönetim kurulu faaliyet raporlarının okunması ve kabul edilmesine ilişkin oy çokluğuyla alınan kararın muhalefet şerhinde gösterilen nedenlerle iptalinin gerektiğini, zira kararın yasaya, esas sözleşmeye, özellikle de dürüstlük kuralına aykırı olduğunu,
Davalı şirketin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen olağan genel kurulunda, gündemin 4.maddesi gereğince 2013,2014,2015 yıllarına ait bilanço (finansal tabloların) ve kar zarar hesaplarının okunması, görüşülmesi ve tasdik edilmesi ile …’ın özel denetçi seçilmesi yönünde alınan kararın muhalefet şerhinde gösterilen nedenlerle iptalinin gerektiğini, genel kurulda 2013, 2014, 2015 yıllarına ait bilanço, kar zarar hesaplarının oy çokluğu ile onaylanmasına karar verildiğini, şirket hesaplarının gerçekleri yansıtmaması nedeniyle davacı temsilcilerinin özel denetçi atanması isteminin kabul edildiğini, ancak atanan özel denetçinin tarafsız olmadığını, zira atanan denetçinin davalı şirket ile ticari ilişki içerisinde olduğunu, davalıdan ücret aldığını, bu nedenle de kararın iptalinin gerektiğini,
Davalı şirketin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen olağan genel kurulunda, gündemin 5.maddesi gereğince 2013,2014,2015 yıllarına ait faaliyetlerden dolayı, yönetim kurulunda görev yapmış yönetim kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin oy çokluğuyla alınan kararın muhalefet şerhinde belirtilen nedenlerle iptalinin gerektiğini, zira davalı şirketin 2013,2014,2015 yıllarına ait bilanço ile karar ve zarar hesaplarının gerçeği yansıtmaması nedeniyle özel denetçi atanması kararı alınmış iken, incelenecek yıllarla ilgili olarak yönetim kurulu üyelerinin ibrasının dürüstlük kuralına uygun olmadığını,
Davalı şirketin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen olağan genel kurulunda, gündemin 9.maddesi gereğince alınan, Türk turizminin ve ekonomisinin zor bir sürece girmiş olduğu göz önünde bulundurularak şirketin mali durumunun bu dönemin olumsuz etkilerini bertaraf edebilecek şekilde güçlendirilmesi, mevcut borç yükünün azaltılması, risklerin bertaraf edilmesi amacıyla alınacak önlemlerin mal varlığının kısmen veya tamamen nakit veya nakit benzeri bilanço kalemlerine çevrilmesi hususunun değerlendirilmesi, bunlara yönelik kiralama, satış, hak tesisi, inşaat, işlem, ortaklık ve bunlarla sınırlı olmaksızın gerekli her türlü görüşmelerin yapılması ve işlemlerin ikmali için yönetim kuruluna yetki verilmesi yönünde ki kararın muhalefet şerhinde belirtilen nedenlerle iptalinin gerektiğini,
Özetle ve öz olarak, davalı … Şirketi’nin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2013,2014, 2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurulunda gündemin 2,4,5 ve 9.maddeleri gereğince alınan kararların usul ve yasaya, şirket ana sözleşmesine ve dürüstlük kuralına aykırı olması nedeniyle iptalinin gerektiğini beyanla, davanın kabulü ile davalı … Şirketi’nin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2013,2014, 2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurulunda gündemin 2,4,5 ve 9.maddeleri gereğince alınan kararların Türk Ticaret Kanununun 445.maddesi uyarınca iptaline, kararların yürürlüğünün geri bırakılmasına, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile yargılamada ki beyan ve iddialarında özetle;
Dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların gerçek olmadığını, açılmış olan davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, 1970 yılında …… Şirketi adıyla kurulan 1996 yılında nevi değiştirerek anonim şirkete dönüşen ve … Şirketi adını alan davalı şirketin 37 yıl boyunca aralıksız, komandite ortak ve yönetim kurulu başkanı olarak… tarafından yönetildiğini, …’in 2004 yılında kızı …’ü münferit imza yetkisiyle başkanı bulunduğu üç kişilik yönetim kurulunda başkan yardımcısı olarak görevlendirdiğini, 2007 yılında ise başkanlığı kızı …’e devrettiğini, yönetim kurulunun … başkanlığında … ve …’ten oluştuğunu, yönetim kurulunun 2010 yılı genel kurulunda ibra edildiğini ve 24/06/2013 tarihli genel kurula kadar görev yaptığını, 24/06/2013 tarihli genel kurulda yönetim kurulu başkanlığına …’ün, … ve …’in ise yönetim kurulu üyeliğine seçildiğini, müteakip …’nun istifasıyla …’in yönetim kuruluna atandığını, 06/09/2016 tarihli 2013,2014,2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurulda …’in yönetim kurulu başkanlığına seçildiğini,
Davacının; … Şirketi’nin iştiraki olan ve bölünme yoluyla kurulan şirketlerde hissedar olduğunu, daha sonra hisselerini devretmek isteyen… Şirketi hissedarlarının hisselerini alarak 2010 yılında şirkete ortak olduğunu, 2007 yılında … Şirketi’nin kısmi bölünmesiyle … Şirketi, … Şirketi ve… Şirketi’nin kurulduğunu, şirketlerde önce …-… ve … ile ortaklık kurulduğunu, bu iki ortağın ayrılma isteklerini takiben davacının bu üç şirkete 20/01/2010 tarihli bir protokol çerçevesinde % 50 oranında ortak olduğunu, davacının daha sonra şirket ortaklığından ayrılmak isteyen … ailesine ait % 12,5 hisseyi satın alarak 2010 yılında … Şirketi’ne hissedar olduğunu,
Şirkete hissedar olan davacının davalı şirket aleyhine gerçek dışı ithamlarla davalar ikame ettiğini, eldeki davada davacının, şirketin % 87,5 hissesine sahip ortakların şirket faaliyetleri hakkında hiç bir bilgiye sahip olmadıkları, bilgilendirilmedikleri iddiasında bulunduğunu, oysa ki davacının iddiasının aksine şirketin % 87,5 hissesine sahip ortakların şirketle ilgili bilgi sahibi oldukları gibi, şirket faaliyetlerini de takip ettiklerini, davacının açtığı ve İstanbul …Asliye Ticaret Mahkemesinde devam eden … esas sayılı şirkete kayyım atanması ve tasfiyesi istemli davada, şirketin % 87,5 hisseye sahip ortaklarının şirket menfaatlerini korumak için birlikte hareket etme ve bu hususta yönetim kuruluna yetki verme hususunda karar aldıklarını ve bu hususu mahkemeye bildirdiklerini,
Davacının, şirketin kendi arzusuna uygun yönetilmemesini şirketin kötü yönetilmesi olarak değerlendirdiğini, şirketin kuruluş amacını gerçekleştirememesi ve şirketin mal varlığının azaldığı iddiasının tamamen mesnetsiz olduğunu, davacının açtığı tüm davalarda ki gayesinin, şirkette tek söz sahibi olma ve şirketi kendi inisiyatifin de yönetme arzusu olduğunu, bu nedenle de davaların iyi niyetli olmadığını,
Davalı şirketin pek çok proje geliştirdiğini ve dünya çapında dikkat çektiğini, gerçekleştirdiği pek çok proje ile ödüller aldığını, projeleri ile bodrum yarım adsında eşsiz değerde bir arazi parçası oluşturduğunu,
Davacının, … Şirketi’nin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2013,2014, 2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurulunda gündemin 2.maddesi gereğince alınan kararın, yönetim projelerinin önünün tıkanması, şirket ve ortaklarının zarara uğraması, genel kurul öncesinde 15 günlük yasal süre içerisinde finansal tabloların, yönetim kurulu yıllık faaliyet raporlarının ortakların incelemesine hazır bulundurulmaması sebepleriyle usul ve yasaya, ana sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı olduğundan bahisle iptalini talep ettiğini, davacının iddialarının mesnetsiz olduğunu, zira genel kurul öncesinde ve 15 günlük yasal sürede finansal tablolar, yönetim kurulu yıllık faaliyet raporlarının ortakların incelemesine hazır bulundurulduğunu, incelemeye hazır bulundurulan evraklarda hiç bir noksanlık bulunmadığını ve şirketle ilgili tüm bilgilerin yer aldığını, genel kurulda faaliyet raporlarının usulüne uygun olarak okunup oylandığını ve 627.451 red oyuna karşılık 3.806.797 çoğunluk kabul oyuyla kabul edildiğini,
Davacının, … Şirketi’nin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2013,2014, 2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurulunda gündemin 4.maddesi gereğince alınan kararın, şirketin ticari bilgilerinin ortaklardan saklanması, gerçek bilgilerin ortaklara beyan edilmemesi, bilanço, kar zarar hesaplarının gerçeği yansıtmaması, geçmişteki borç ve anlaşmaların kendisinden saklanması sebepleriyle usul ve yasaya, ana sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı olduğundan bahisle iptalini talep ettiğini, davacının ortaklardan saklandığını iddia ettiği … tarafından imzalanmış…Noterliğinin 2 Ekim 1997 tarih v… sayı ile onamış olduğu, düzenleme şeklinde vekalet sözleşmesi ve taşınmaz satış vadi, Prof.Dr….’e gerçekleşen vekalet hizmetlerinin ücreti karşılığı oluşan borçtan ibaret olduğunu, bu borcun davacının şirkete ortak olarak girmesinden 13 yıl öncesine dayandığını, davacının … Bankasından kredi kullanılarak şirketin arazilerinin ipotek gösterildiği, incelenen finansal tabloların dar kapsamlı olduğundan bu hususların finansal tabloda yer almadığı, mizanların ise incelemeye verilmediği, bilgi saklandığı iddialarının mesnetsiz olduğunu, İş Bankasından şirkete ait 1058 parsel sayılı taşınmazın teminat gösterilmek suretiyle şirket adına temin edilen 500.000 USD karşılığı 900.000 TL tutarında ki kredinin, davalı şirketin % 50 hissesine sahip olduğu Bodrum Demirbükü Otelcilik Anonim Şirketi’nin kullandığı yatırım kredisinde temerrüde düşülmesini önlemek ve şirketin elzem ihtiyaçlarını karşılamak, borçlarını ödemek amacıyla temin edildiğini ve şirketin aktifine olumlu olarak yansıdığını, genel kurul kararı ile atanan özel denetçinin verdiği hizmet dışında şirket ve yönetim kurulu ile her hangi bir bağlantısının bulunmadığını, bu nedenle özel denetçi olarak atananla ilgili olarak her hangi bir engel ve yasaya aykırılık bulunmadığını,
Davacının, … Şirketi’nin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2013,2014, 2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurulunda gündemin 5.maddesi gereğince alınan kararın, yönetim kurulunun gelir getirici faaliyetleri yapmaması, yönetim kurulunun ortakları ve şirketi zarara uğratacak şekilde hareket etmesi, yatırımları kısıtlaması, borçların ödenmesi için gerekli önlemlerin alınmayarak şirket varlığının tehlikeye düşürülmesi sebepleriyle usul ve yasaya, ana sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı olduğundan bahisle iptalini talep ettiğini, davacının bu iddialarının soyut ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu gibi gerçek olmadığını, 2013,2014,2015 yıllarına ilişkin yönetim kurulunun çoğunluk oyuyla ibra edildiğini, yönetim kurulunun ibra edilmesine engel bir durumun bulunmadığını, davacının kişisel menfaat duygularıyla hareket ettiğini,
Davacının, … Şirketi’nin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2013,2014, 2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurulunda gündemin 9.maddesi gereğince alınan kararın iptalini talep ettiğini, kişisel çıkarları doğrultusunda hareket eden ve şirketin mal varlıklarını ele geçirme gayretinde olan davacının iddialarının mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu beyanla, açılmış olan davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini, talep ve beyan etmiştir.

DEĞERLENDİRME :
Elde ki dava; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 445.maddesine dayalı olarak açılmış olup, davalı… Şirketi’nin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2013,2014, 2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurulunda gündemin 2, 4, 5 ve 9.maddeleri gereğince alınan kararların iptali istemine ilişkindir.
Dosya içeriğinden, davanın harçları karşılanmak suretiyle 18/11/2016 tarihinde, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 445.maddesinde öngörülen hak düşürücü nitelikte ki 3 aylık süre içerisinde açıldığı, davalı şirketin dava tarihinde ki ticaret sicilinde kayıtlı şirket merkezinin (-…-) mahkememizin yargı yetkisinin bulunduğu idari sınırlar içerisinde yer alması nedeniyle Hukuk Muhakemeleri Yasasının 14/2, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 445.maddesi gereğince davaya bakma hususunda mahkememizin kesin yetkili olduğu, davacının davalı şirketin hissedarı olduğu, genel kurul toplantı tutanağı içeriğine göre davacının temsilcisinin genel kurul toplantısına katıldığı, muhalefetlerini tutanağa geçirttiği, Türk Ticaret Kanununun 445 ve 446. maddelerine aykırılık bulunmadığı, anlaşılmıştır.
Açılmış olan davaya ilişkin yapılan yargılama da mahkememiz tarafından, davalı … Şirketi’nin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2013, 2014, 2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurulunda gündemin 2, 4, 5 ve 9.maddeleri gereğince alınan kararların usul ve yasaya, ana sözleşmeye, eşitlik ilkesine ve iyi niyet kuralları ile dürüstlük kurallarına aykırı olup olmadığı, kararların iptaline ilişkin koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususlarının tespiti ve incelemesi için oluşturulan bilirkişi kurulundan 07/05/2018 tarihli asıl ve 14/10/2019 tarihli ek rapor ile Mali Müşavir Bilirkişi’den 31/10/2017 tarihli rapor alınmıştır.Hemen belirtilmelidir ki, raporlar Hukuk Muhakemeleri Yasasının 282.maddesi doğrultusunda toplanan diğer deliller ile birlikte değerlendirilmiş ve bilirkişi raporlarının yeterli gerekçeye sahip ve denetlenebilir nitelikte olduğu sonucuna varılarak genel değerlendirmeleri itibariyle hükme esas alınmıştır.
Elde ki dava da, davalı … Şirketi’nin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2013, 2014, 2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurulunda gündemin 2, 4, 5 ve 9.maddeleri gereğince alınan kararların iptaline ilişkin koşulların mevcut olduğu, kararların usul ve yasaya, ana sözleşmeye özellikle de dürüstlük kuralına aykırı olduğu iddia edilmiştir.
Anonim şirketlerde genel kurulda alınan kararlarla ilgili hangi hallerde iptal kararı verilebileceği Türk Ticaret Kanununun 445.maddesinde (Türk Ticaret Kanununun 445/1.maddesi- 446 ncı maddede belirtilen kişiler, kanun veya esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olan genel kurul kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilirler-) kimlerin hangi koşullarda dava açabileceği ise Türk Ticaret Kanununun 446.maddesinde düzenlenmiştir (Türk Ticaret Kanununun 446.maddesi- a) Toplantıda hazır bulunup da karara olumsuz oy veren ve bu muhalefetini tutanağa geçirten, b) Toplantıda hazır bulunsun veya bulunmasın, olumsuz oy kullanmış olsun ya da olmasın; çağrının usulüne göre yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediğini, genel kurula katılma yetkisi bulunmayan kişilerin veya temsilcilerinin toplantıya katılıp oy kullandıklarını, genel kurula katılmasına ve oy kullanmasına haksız olarak izin verilmediğini ve yukarıda sayılan aykırılıkların genel kurul kararının alınmasında etkili olduğunu ileri süren pay sahipleri, c) Yönetim kurulu, d) Kararların yerine getirilmesi, kişisel sorumluluğuna sebep olacaksa yönetim kurulu üyelerinden her biri, iptal davası açabilir-)

SONUÇ :
Davacı tarafından davalı… Şirketi’nin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2013, 2014, 2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurulunda gündemin 9.maddesi gereğince (-Türk turizminin ve ekonomisinin zor bir sürece girmiş olduğu göz önünde bulundurularak şirketin mali durumunun bu dönemin olumsuz etkilerini bertaraf edebilecek şekilde güçlendirilmesi, mevcut borç yükünün azaltılması, risklerin bertaraf edilmesi amacıyla alınacak önlemlerin mal varlığının kısmen veya tamamen nakit veya nakit benzeri bilanço kalemlerine çevrilmesi hususunun değerlendirilmesi, bunlara yönelik kiralama, satış, hak tesisi, inşaat, işlem, ortaklık ve bunlarla sınırlı olmaksızın gerekli her türlü görüşmelerin yapılması ve işlemlerin ikmali için yönetim kuruluna yetki verilmesi-) 627.452 red oyuna karşılık 3.806.796 kabul oyu ile alınan kararın usul ve yasaya, ana sözleşmeye, eşitlik ilkesine ve iyi niyet kuralları ile dürüstlük kurallarına aykırı olduğu iddia edilerek iptali talep olunmuştur.
… Anonim…davacının temsilcilisinin 9 no lu gündem maddesi gereğince alınan karara muhalefet ettiği, muhalefet şerhinin tutanakta yer almadığı, ancak 10 no lu temennileri içeren gündem maddesine ilişkin 9 no lu gündem maddesini de içerecek şekilde davacı temsilcisinin (9 no lu gündem maddesi gereğince) yönetim kurulunun yapacağı iş ve işlemlerde uyuması gereken usule ilişkin izahatta bulunup 10 no lu gündem maddesine ilişkin beyanları doğrultusunda davranılması durumunda yönetim kuruluna verilen yetkiyi kabul ettikleri yönünde beyanda bulunduğu, özetle ve öz olarak 9 no lu gündem maddesi gereğince alınan karara davacı temsilcisinin muhalefet etmesine rağmen muhalefetini tutanağa şerh ettirmediği, hal böyle olunca da 9 no lu gündem maddesi gereğince alınan kararın iptalini talep edemeyeceği, kaldı ki 10 no lu temennilere ilişkin gündem maddesi yönünden davacının temsilcisinin beyanları 9 no lu gündem maddesi gereğince alınan karara muhalefet olarak değerlendirilse dahi, gelecek faaliyet dönemlerinde yönetim uygulamalarından kaynaklanacak olumlu yada olumsuz gelişmelerin olası olması ile birlikte (yani 9 no lu gündem maddesi gereğince verilen yetkinin kullanılmasında yönetim kurulunun davacının beyan ettiği hususlara riayet ederek iş ve işlem yapması geleceğe dair ve olası olduğundan) sırf bu olasılıklar nedeniyle alınan kararın usul ve yasaya, ana sözleşmeye ve özellikle de dürüstlük kuralına aykırı olduğundan bahsedilemeyeceği, bu suretle davacının 9 no lu gündem maddesi gereğince alınan karara ilişkin isteminin koşullarının somut olayda mevcut olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından davalı … Şirketi’nin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2013, 2014, 2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurulunda (-2013, 2014, 2015 yıllarına ait yönetim kurulu faaliyet raporlarının okunması ve müzakeresi-) gündemin 2.maddesi gereğince 627.451 red oyuna karşılık 3.806.797 kabul oyu ile alınan kararın usul ve yasaya, ana sözleşmeye, eşitlik ilkesine ve iyi niyet kuralları ile dürüstlük kurallarına aykırı olduğu iddia edilerek iptali talep olunmuştur. Olağan genel kurul toplantı tutanağının incelenmesinde davacı temsilcisinin karara muhalefet ettiği ve muhalefetini tutanağa şerh ettirdiği anlaşılmıştır. (-müzakere edilen faaliyet raporunu kabul etmiyoruz. Yönetim kurulu faaliyet raporunda … Şirketi’nin borçları ile şirketin ortağı olduğu iştiraklerle ilgili ve şirket ile ilgili yatırımlar borçlar ve durumu ile ilgili eksik ve hatalı bilgilendirme yapılmaktadır. …yöntemiyle satılacak villaların satışının yapılmamış bulunması nedeniyle şirketin nakit akışı ve kaynak problemleri nedeniyle kısa ve orta vadeli borçlarını ödeyemez hale gelmiştir. Bu sebeple şirket aleyhine icra takipleri başlamıştır. Şirket yönetimi projelerin önünü tıkamış ve hem şirketi hem ortakları zarara uğratmış olup uğratmaya da devam etmektedir. Yönetim kurulu faaliyet raporunun kabulü tarafımızca mümkün değildir. Yönetim kurulu faaliyet raporunu kabul etmediğimizi her türlü dava ve talep haklarımız saklı kalmak üzere red oyu veriyoruz-)
Az yukarıda belirtildiği üzere iptali talep olunan olağan genel kurulun 2 no lu gündem maddesi yönetim kurulu faaliyet raporlarının okunması ve müzakeresine ilişkindir. Davacı tarafça yönetim kurulu faaliyet raporunun gerçeği yansıtmaması, şirketin mali yapısına ilişkin gerçekleri barındırmaması nedeniyle iptali talep olunmuştur.
Toplanan deliller ve hükme esas alınan raporlar birlikte değerlendirildiğinde, 2013,1014,2015 faaliyet dönemlerine ilişkin davalı şirket bilançosunda raporlanan iştirakler, borç hesapları ve yatırımlar gibi kalemlerin gerçeği yansıtmadığı yönünde ki davacı taraf iddiasının ispat edilemediği, mali bilirkişi raporunda açıklandığı üzere faaliyet raporu ile şirketin tespit edilen mali yapısının uyumlu olduğu, her ne kadar davacı tarafça davacının bilgi alma ve inceleme hakkının ihlal edildiği, şirket kayıt ve defterlerinin olağan genel kurul öncesinde incelemeye hazır bulundurulmadığı iddiasında bulunulmuş ise de, incelenen genel kurul toplantı tutanağından davacının bu yönde bir istem ve itirazının bulunmadığı, kaldı ki tutanak başlıklı belge içeriğinden açıkça anlaşılacağı üzere Türk Ticaret Kanununun 437.maddesi kapsamında sayılan kayıt ve belgelerin olağan genel kurul toplantısından önce yasal süresinde davacı temsilcileri tarafından incelendiği, özetle ve öz olarak; 2013/2014,2015 faaliyet dönemine ilişkin yönetim kurulu faaliyet raporu ile şirketin mali yapısının mali bilirkişi raporunda açıklandığı üzere uyumlu olması, faaliyet raporunun gerçeği yansıtmadığı hususunun ve muhalefet şerhinde geçen diğer hususların davacı tarafça ispat edilememesi, olağan genel kurul toplantısından önce davacı temsilcilerinin Türk Ticaret Kanununun 437.maddesinde sayılan şirketin kayıt ve belgelerini incelemesi, bilgi alma ve inceleme hakkına ve ihlaline ilişkin genel kurul toplantı tutanağında her hangi bir beyan istem yada iddianın bulunmaması göz önüne alındığında, 2 no lu gündem maddesi gereğince alınan kararın usul ve yasaya, ana sözleşmeye ve özellikle de dürüstlük kuralına aykırı olduğundan bahsedilemeyeceği, bu suretle davacının 2 no lu gündem maddesi gereğince alınan karara ilişkin isteminin koşullarının somut olayda mevcut olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından davalı … Şirketi’nin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2013, 2014, 2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurulunda (-2013, 2014, 2015 yıllarına ait bilanço kar ve zarar hesaplarının okunması görüşülmesi ve tasdiki-) gündemin 4.maddesi gereğince 627.452 red oyuna karşılık 3.806.796 adet kabul oyu ile alınan kararın usul ve yasaya, ana sözleşmeye, eşitlik ilkesine ve iyi niyet kuralları ile dürüstlük kurallarına aykırı olduğu iddia edilerek iptali talep olunmuştur.
Olağan genel kurul toplantı tutanağının incelenmesinde davacı temsilcisinin karara muhalefet ettiği ve muhalefetini tutanağa şerh ettirdiği anlaşılmıştır. Davacı temsilcilerinin muhalefeti; finansal tabloların, kar-zarar hesaplarının gerçeği yansıtmadığı, yeterli bilgi ve belgenin ortaya konulmadığı, geçmişteki borçların ve anlaşmaların saklandığı, saklanan anlaşma nedeniyle şirket hakkında icra takibi açıldığı, icra takibine konu yüksek miktarda ki vekalet ücretinin neye karşılık vaad edildiğinin bilinmediği, haricen öğrendiklerine göre şirketin arazilerinin ipotek gösterilerek banka kredisi kullanıldığı, şirketin kayıtlı sermayesinin tamamen kayba uğradığı ve teknik iflas durumunun gerçekleştiği, bilanço hesaplarıyla ilgili detayların verilmediği, 2014-2015 bilançosunda avans hesabının açıklanmadığı, hususlarına dayanmaktadır. Ayırca incelenen olağan genel kurul toplantı tutanağından, davacının muhalefetine ve muhalefetinde geçen hususlara, söz alan diğer hissedarların karşı koydukları, davacı temsilcisinin talebi gereğince özel denetçi atandığı, ancak davacı tarafça bildirilen kişinin özel denetçi atanmasına karar verilmemesi nedeniyle davacı temsilcisinin karara muhalefet ettiği anlaşılmıştır.
Anonim şirket ortaklarının şirketin finansal durumu hakkında bilgi sahibi olabilmeleri ve ortaklıktan doğan haklarını kullanabilmeleri için finansal tabloların genel kurulda okunup müzakere edilmesi ve onaylanması gerekir. Ortak, ancak bilgi sahibi olduktan sonra oyunu doğru bir şekilde kullanabilir. Bu önemine binaen, Türk Ticaret Kanunu’nda anonim şirketin pay sahiplerine finansal tabloların müzakeresi ile buna bağlı konuların ertelenmesini talep hakkı tanınmıştır. Türk Ticaret Kanununun 420. maddesine göre; halka açık anonim şirketlerde sermayenin %5’ine, kapalı anonim şirketlerde ise %10’una sahip olan pay sahipleri tarafından talep edilmesi halinde, finansal tabloların müzakeresi ve buna bağlı konular toplantı başkanının kararıyla bir ay sonraya bırakılır.
Toplanan delillerden ve hükme esas alınan mali bilirkişi raporundan açıkça anlaşılacağı üzere davalı … Şirketi 2013,2014,2015 yıllarını zararla kapatmıştır. Şirketin bahse konu yıllarda ki zararı ticari faaliyeti kapsamında oluşmayıp genel gider ve finansman giderlerinden kaynaklanmaktadır. Zira söz konusu faaliyet dönemlerinde şirketin her hangi bir ticari faaliyeti bulunmamaktadır. Bu sebeple faaliyet yıllarına ilişkin bilançonun (finansal tabloların) kar- zarar hesabının gerçeği yansıtmadığı iddiası yerinde olmadığı gibi bilanço (finansal tablolar) ve kar zarar hesabının usul ve yasaya, ana sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı olmadığı, bu hususta davacı tarafın bir ispatının da bulunmadığı, yine atanan bağımsız denetçinin tarafsız ve bağımsız olmadığı hususunun davacı tarafça ispat edilemediği, sonucuna ulaşılmıştır. Her ne kadar bilançoda ki varlıkların (arsa ve arazilerin) değeri Türk Ticaret Kanunun gereğince Türkiye Muhasebe Standartlarına göre belirlenmesi gerekirken Vergi Usul Kanununa göre maliyet bedeliyle belirlenmiş ise de bu husunun finansal tabloların, kar zarar hesaplarının gerçeği yansıtmadığı anlamına gelmeyeceği, bu suretle de şirketin teknik iflasının gerçekleştiği iddiasının yerinde olmadığı, davacı tarafın borçlandırıcı işlemlerin ortaklarda saklandığı iddiasının vekalet ücretine ilişkin icra takibine konu borcun davacının hissedarlığından öncesine dayandığı, alınan kredinin şirketin ve bağlı şirketlerin finansmanın sağlanmasında kullanıldığı, kaldı ki bu işlemlerin ortaklardan saklandığı ve şirketi zararlandırıcı işlemler olduğu hususunun davacı tarafça ispat edilemediği, özetle ve öz olarak; genel kurul toplantı tutanağı içeriğine göre davacı tarafın muhalefet şerhinde geçen hususlarda her hangi bir soru sorulmadığı, bilgi talep edilmediği gibi Türk Ticaret Kanununun 420/1.maddesi kapsamında erteleme talebinde de bulunulmadığı, … Şirketi 2013,2014,2015 yıllarını zararla kapattığı, şirketin bahse konu yıllarda ki zararının ticari faaliyeti kapsamında oluşmayıp genel gider ve finansman giderlerinden kaynaklandığı, zira söz konusu faaliyet dönemlerinde şirketin her hangi bir ticari faaliyetinin bulunmadığı, bu sebeple faaliyet yıllarına ilişkin bilançonun (finansal tabloların) kar- zarar hesabının gerçeği yansıtmadığı iddiasının yerinde olmadığı gibi, muhalefet şerhinde belirtilen hususların davacı tarafça ispat edilemediği, 4 no lu gündem maddesi gereğince alınan kararın usul ve yasaya, ana sözleşmeye ve özellikle de dürüstlük kuralına aykırı olduğundan bahsedilemeyeceği, bu suretle davacının 4 no lu gündem maddesi gereğince alınan karara ilişkin isteminin koşullarının somut olayda mevcut olmadığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından davalı …Şirketi’nin 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen 2013, 2014, 2015 yıllarına ilişkin olağan genel kurulunda (-2013, 2014, 2015 yıllarına ait faaliyetlerinden dolayı yönetim kurulunun ibrası-) gündemin 5.maddesi gereğince alınan kararın usul ve yasaya, ana sözleşmeye, eşitlik ilkesine ve iyi niyet kuralları ile dürüstlük kurallarına aykırı olduğu iddia edilerek iptali talep olunmuştur.
Olağan genel kurul toplantı tutanağının incelenmesinde Türk Ticaret Kanununun 436/2.maddesine uygun olarak yönetim kurulu üyelerinin kendileri ile ilgili ibra oylamasında oy kullanmadıkları, ayrı ayrı yapılan oylamalar neticesinde davacı temsilcisinin red oyuna karşılık oy çokluğuyla yönetim kurulu üyelerinin ibra edildiği, davacı tarafın muhalefet şerhinin 2 ve 4 no lu gündem maddelerine ilişkin muhalefet konularını içerdiği anlaşılmıştır.
… Şirketi’nin 2013, 2014, 2015 yıllarına ait yönetim kurulu faaliyet raporlarının okunması ve müzakeresine ilişkin olağan genel kurul gündeminin 2.maddesi gereğince alınan kararın, 2013, 2014, 2015 yıllarına ait bilanço kar ve zarar hesaplarının okunması görüşülmesi ve tasdikine ilişkin gündemin 4.maddesi gereğince alınan kararın usul ve yasaya, ana sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı olmadığı tespiti karşısında, bu faaliyet dönemlerine ilişkin yönetim kurulunun (-Türk Ticaret Kanununun 436/2.maddesine uygun oylamada yapıldığı gözetildiğinde-) ibrasına ilişkin gündemin 5.maddesi gereğince alınan kararında usul ve yasaya, ana sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı olmayacağı, neticede davacının … Şirketi’nin 2013, 2014, 2015 yıllarına ait 06/09/2016 tarihinde gerçekleştirilen olağan genel kurulda gündemin 2,4,5 ve 9.maddeleri gereğince alınan kararın usul ve yasaya, ana sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı olduğu iddiasının yerinde olmadığı, iddiaların ispat edilemediği, sonucuna ve vicdani kanaatine varılarak davanın reddi yönünde aşağıda ki karar verilmiştir.

H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1)Davacının; davalı şirketin 2013,2014,2015 yıllarına ait 06/09/2016 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında gündemin 2,4,5 ve 9 maddesi gereğince alınan kararların iptali yönündeki yerinde olmayan davasının reddine,
2)Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 54,40-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan harcın mahsubuna,
4)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5)Hukuk Muhakemeleri Yasasının 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6)Davalı tarafça yapılan yargılama gideri bulunmadığından ve yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,

Tarafların huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıklandı.

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır

HARÇ BEYANI
54,40 TL KARAR HARCI
29,20 TL PEŞİN HARÇ
25,20 TL. KALAN HARÇ