Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/82 E. 2018/585 K. 29.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/82 Esas
KARAR NO : 2018/585
DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/01/2015
KARAR : KABUL
KARAR TARİHİ : 29/05/2018
Mahkememizde görülmekte olan cismani zarar sebebiyle açılan maddi tazminat ve bakıcı giderlerinin ödenmesine dair davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen aracın yaya olan davacıya çarpması sonucu yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, davacının yaralandığını ve sakat kaldığını, davacının malul olması nedeniyle davalıya gerekli belgelerle başvurulduğunu ancak davacıya yeterli bir ödeme yapılmadığını, … doğumlu davacının malul olduğunu bu nedenle beden gücündeki kayıp oranının tespit edilerek davalıdan gerekli sakatlık, ölüm ve tedavi giderlerinin tahsiline karar verilmesini talep ettiklerini, davacının davalı yandan yeterli ödeme almadığını, ayrıca tedavi süresince %100 malul olduğundan bakıcı giderlerinin de tahsil edilmesini istediklerini, davacıya kaza tutanağında da belirtildiği üzere kusur yüklenemeyeceğinden sağlık kurulu raporu da kesinleşmiş olduğundan Yargıtay yerleşik içtihatları doğrultusunda 1931 tarihli PMF yaşam tablosu kullanılarak hesaplama yapılması gerektiğini, kusur durumunda ihtilaf bulunmaması nedeniyle delillerin toplanmasından sonra dosyanın tazminat bilirkişisine gönderilmesi gerektiğini, zararın tümünden işleten ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüsün müteselsil sorumlu olduğunu, kusur durumunun dahi bu durumu etkilemeyeceğinin, 6098 Sayılı Borçlar Kanununun 76. Maddesi uyarınca mahkemece tespit edilecek bir tutarın ödenmesini talep ettiklerini beyan etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davacının tahsilini talep ettiği miktarın dürüstlük kuralları çerçevesinde açıklattırılması ve eksik harcın tamamlattırılması gerektiğini, davacı yanın sırf eksik harç ödemek için çok küçük bir asgari talep sonucunu belirttiğinden dürüstlük kuralına aykırı davrandığını, eksik harcın tamamlattırılması gerektiğini, davacının 21/06/2008 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralanarak malul kaldığı iddiasıyla tazminat talebinde bulunulduğunu, 2918 Sayılı Yasanın 109/1. Maddesi uyarınca iki yıllık zamanaşımı süresinin olduğunu, olayda davalı kuruluş haksız fiilin olmadığından davada uzamış zamanaşımı süresinin de uygulanamayacağını, bu nedenle süresinde açılmayan davanın reddinin gerektiğini, davacı adına dava öncesi vekil eden kuruluşa başvuruda bulunulduğunu, ödeme yapıldığını ve ibraname alındığını, davacı tarafın varsa aşan zararını ispat etmesi gerektiğini, huzurdaki davadan önce davacının 10/12/2013 tarihinde başvurduğunu, 119529 sayılı hasar dosyası açıldığını, başvuru belgeleri noksan olduğundan davalı kuruluş tarafından 23/12/2013 ve 03/04/2014 tarihli yazılarla ikmalinin istendiğini, davacının bu yazılaran gereğini yerine getirmediğini, 16/07/2014 tarihli dilekçe ile bu kez davacı adına…A.Ş tarafından tazminat talebinde bulunulduğunu, 04/08/2014 tarihli raporda … Hastanesi tarafından verilen sağlık kurulu raporunda %10 olarak açıklanan özür oranının rasyonel / doğru kabul edilebilir düzeyde olduğunun açıklandığını, davalı kuruluş tarafından görevlendirilen kişi tarafından kusur raporu düzenlendiğini, olaya firari sürücünün %70 ve davacının %30 oranında kusurlu olduğu kanaatinin bildirildiğini, davacının ödeme talebine ilişkin aktüeryal inceleme yaptırıldığını ve davacının özürlülük oranı, kazanın oluşumundaki kusur oranları gözetilerek 26.369,00 TL’nin ödeneceği sonucuna varıldığını, bu miktarın 09/09/2014 tarihinde talep üzerine davacının hesabına ödendiğini, ödemeye ilişkin makbuz ve ibraname başlıklı belgenin bizzat davacı tarafından imzalandığını, açılan davanın haksız olduğunu bu nedenle hesaplanan miktar ile alınan miktar arasında açık nispetsizlik olduğunun ispat edilmesi gerektiğini yoksa davanın reddinin gerektiğini, davadan önce yapılan ödeme gözetilerek avans ödemesi talebinin reddinin gerektiğini, bakıcı gideri talep edilemeyeceğini, davalının sorumluluğunun kusur oranı ile kaza tarihindeki teminat limitiyle sorumlu olduğunu, davacının kazada asli veya müterafik kusurunun ve maluliyet oranının belirlenmesi gerektiğini, kusur raporunun üniversitelerin trafik alanında uzman bilirkişi heyetinden seçilecek bilirkişi heyetinden ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli rapor alınması gerektiğini, maluliyet oranının Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi tarafından belirlenmesi gerektiğini, davanın açılmasına neden olmadıklarından temerrüde düşmediklerini ve dilekçedeki faiz başlangıç tarihini ve faiz talebinin kabul edilemeyeceğini, avans faizi talebinin yerinde olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Davacı yaya, 21.06.2008 tarihli trafik kazası nedeni ile plakası ve sürücüsü belirlenemeyen aracın kusuru nedeni ile bedensel zarara uğradığını bu nedenle maluliyetine ilişkin maddi zararının tazminini ve bakıcı giderini talep etmiştir.
Davalı taraf genel mahiyette davanın reddini savunmuştur.
Dava;21.06.2008 tarihli kaza sonucu yaralanan yayanın plakası ve sürücüsü bilinmeyen araç nedeni ile uğradığı bedensel zararının tazmini ile bakıcı giderlerine ilişkindir.
Davalı … olup plakası ve sürücüsü bilinmeyen araç nedeni ile yasa gereğince sorumluluğu bulunmaktadır.
Davacının iş bu dava konusu olan trafik kazasında yaya olarak bulunduğu, meskun mahalde karşıdan karşıya geçişini tamamlamada asfalt kaplamada dikkatsiz ve dalgınlığı nedeni ile dikkatli olması gerektiğinden davada %25 kusuru bulunduğu anlaşılmıştır. Kazaya karışan plakası ve sürücüsü bilinmeyen aracın sürücüsünün meskun mahalde aşırı hızlı ve tehlikeli araç kullandığı, trafik güvenliğini tehlikeye soktuğu, yayayı görüş mesafesinde görmesine rağmen fren yapmadığı, kaza yerinden acil tedbirleri almaksızın firar ettiği anlaşılmakla % 75 kusurlu bulunduğu değerlendirilmiştir.
Davacının iş bu dava konusu kaza nedeni ile % 10.3 meslekte kazanma gücünde kaybetmiş sayılacağı, tıbbi iyileşme sürecinin kaza tarihi olan 21.06.2008 den itibaren 9 aya kadar uzayabileceği ATK raporundan anlaşılmaktadır.
Bilirkişi heyet raporu alınmış, ATK maluliyet raporu alınmış, tarafların iddia, savunma, toplanan delilleri ile rapora itirazları görülmüş, 11.09.2017 tarihli heyet raporu denetime elverişli olup hüküm kurulurken davacı ıslahına da dikkat edilerek değerlendirme yapılmıştır. Tüm veriler, deliller toplanarak dosya bilirkişi heyetine tevdi edilmiş; davacının kaza nedeni ile bedensel zarar gördüğü anlaşılmış, daimi ve geçici maluliyetinin bulunduğu, bakım süresinde bakıma ihtiyacı olduğu, davacının yaşı- bakiye ömür süresi, kazanç durumu, tarafların mali sosyal durumları, işlemiş dönem aktif- pasif kazancı , işleyecek dönem aktif- pasif kazancı, peşin değer, maddi zararın miktarı hesabı, bakıcı ihtiyacının bulunduğu süreç ile ilgili olarak bilirkişi heyetinde adli tıp uzmanı bilirkişinin hesabı ile usule uygun değerlendirme- hesaplama yapıldığı ve kusur durumu ile yasal düzenleme dikkate alınarak davalı açısından limitsel sorumluluk gereğince hesaplama yapılmıştır. Saptanan ve hukuksal durum bu olunca; aşağıdaki şekilde taleple bağlı kalınarak 08.12.2017 tarihinde ıslahın varlığı da gözetilerek kanunen karar verilmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-6100 Sayılı HMK’nın 26. Maddesi gereğince davacının davasının kabulü ile; 29.300,87 TL maluliyet nedeniyle maddi tazminatın ve 1.430,26 TL bakıcı giderinin temerrüt tarihi olan 09/09/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline davacıya verilmesine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre karar ve ilam harcı olan 2.099,24 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 27,70 TL ile ıslah harcı olarak yatırılan 101,54 TL olmak üzere toplam 129,24 TL harçtan mahsubuna Hazine’ ye gelir kaydına ve bakiye 1.970,00 TL daha harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına, mahsup edilen peşin ve ıslah harcı toplamı 129,24 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya iadesine, başvuru ve vekalet suret harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3- 6100 S HMK gereğince tebligat gideri, posta masrafı ve bilirkişi ücreti olan 2.015,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
4- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 3.687,74 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip …
Hakim …
¸e-imzalıdır