Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/579 E. 2022/248 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/579 Esas
KARAR NO : 2022/248

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/05/2015
KARAR TARİHİ : 31/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; 17/11/2013 tarihinde sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen bir aracın yaya olan müvekkiline çarpması sonucu yaralamalı trafik kazasının meydana geldiğini, müvekkilinde ciddi mahiyette kalıcı maluliyetin meydana geldiğini, müvekkilinin tüm tedavilere rağmen eski sağlığına kavuşamadığını ve esaslı oranda daimi sakat kaldığını, işbu kazanın oluşumunda kusurlu olan aracın plakası bilinmediğinden … hesabının tazminatı gerektirir derecede kusurlu olduğunu, müvekkilinin kalıcı sakatlığından ileri gelen şu anda ve geleceğe dönük ciddi bir kazanç mahrumiyetinin bulunduğunu, poliçe kifayetsizliğinin açık olduğunu, bu olumsuzluğun … hesabının doğrudan sorumluluğunu doğurduğunu, davalı şirkete ihbar/müracaat edildiğini, bu çerçevede oluşturulan … sayılı hasar dosyası marifetiyle yetersiz kısmi bir ödeme (tazminat) ifa edildiğini, ifa edilen rakamın 18.741,00-TL olduğunu, müvekkilinin kalıcı sakatlıktan dolayı mütevellit esaslı gelir kaybına uğradığını, davalı kurumun tam tazminatla mükellef olduğunu, ödenen kısmi rakamın gerçek zararın çok altında olduğunu … Cumhuriyet Başsavcılığının … sor. Sayılı dosyasının ve davalı … hesabından … sayılı hasar dosyasının getirtilerek incelenmesi gerektiğini, beyanla maddi tazminat manasında fazlaya ilişkin hakları saklı kalarak davanın kabulü ile, müvekkili için geçici ve kalıcı iş göremezlikten ileri gelen 200,00-TL maddi tazminatın davalıdan alınması zaruretiyle, kaza tarihinden itibaren, aksi halde ihbar tarihini müteakip 8 iş gününün bitiminden, olanaklı değilse son tahlilde dava tarihinden başlayarak işleyecek yasal faizi ile birlikte 200,00-TL maddi tazminatın davalıdan tazmin ve tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; davacı …’a velayeten …tarafından davadan önce müvekkili kuruma başvuruda bulunulduğunu, müvekkili kurumca açılan … sayılı hasar dosyalarına iletilen evraklar çerçevesinde aktüeryal hesaplama yaptırıldığını ve sonrasında davacı …’a 11/03/2015 tarihinde 18.741,00-TL maluliyet tazminatının ödendiğini, davacı tarafa ödenen tazminatın ibraname mukabilinde ödendiğini, ibranamelerde belirtili olan ödenen tazminat ile mahkemece tespit edilecek tazminat miktarı arasında fahiş fark bulunması halinde ibranamenin hükümsüz sayılabileceğini, aksi taktirde küçük farklılıklar için müvekkili kurumun sorumluluğunun söz konusu olmayacağını, yine ödeme tarihindeki verilere göre yapılan hesaplama ile kurumları tarafından ödenen tutar arasında açık bir nispetsizlik yok ise davanın reddinin gerektiği, açık bir nispetsizlik var ise de kurumları tarafından ödenen tazminatın ödeme tarihindeki verilere göre güncellenmek sureti ile hesaplanan tazminattan düşülmesi gerektiğini, müvekkili kurumun başkaca bir sorumluğunun bulunmadığını, davaya konu kazaya karışan plakası tespit edilemeyen araç sürücüsü ve davacının kusur oranlarının tespitinin yapılması gerektiğini, davacının daimi maluliyet durumunun tespiti için Adli Tıp Kurumuna sevkinin gerektiğini, davaya konu maluliyet tazminatının uzman bilirkişilerce hesaplanması gerektiğini, müvekkili kurumun geçici iş göremezlik tazminatından kaynaklanan sorumluluğunun bulunmadığını, sosyal güvenlik kurumu tarafından davacıya ödenmiş veya ödenen rücuya tabi tazminat miktarının tespit edilerek müvekkili kurum tarafından ödenecek tazminattan mahsup edilmesi gerektiğini, … hesabı sorumluluğunun poliçedeki teminat limiti ve kusur oranı ile sınırlı olduğunu, müvekkili yönünden dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilmesi gerektiğini beyanla haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yüklenmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tedavi evrakları, … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın …soruşturma sayılı dosyası, hastane evrakları, … nolu hasar dosyası, SGK hizmet dökümü, nüfus kayıt örnekleri, sosyal ekonomik durum araştırma tutanakları ve taraflarca gösterilen diğer deliller toplanmıştır.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyası içerisinde yer alan Olay Yeri Görgü Tespit Tutanağı incelendiğinde özetle; olay ile yapılan araştırmada olay yerinin Kaplan Köyü ve Yolbilir Köyü arasındaki stabilize yolda meydana geldiği, yolun stabilize olması nedeniyle herhangi bir teker ve fren izine rastlanmadığı, olayı gören görgü tanığının olmaması nedeniyle ve köylere uzak olunması nedeniyle kazanın olduğu yerin net olarak tespit edilemediği, olayın bir anlık meydana gelmesi nedeniyle …’ın araç cinsi, markası, rengi ve plakasını göemediği, çocuğun yaralandığını gören …’ın ise aracı çok uzaktan gördüğü için sadece rengini tespit edebildiği, aracın renginin beyaz olduğu, olay ile ilgili somut olarak iz, eser, emare ve delile rastlanılmadığı ve net olarak olayı gören şahsa rastlanılmaması üzerine olay yerinde araştırmaya saat 16:00 da son verildiği bildirilmiştir.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyası içerisinde yer alan 17/11/2013 tarihli Araştırma Tutanağında özetle; aracı ve şahsı gören kimsenin olmadığı, Kaplan köyündeki vatandaşlara sorulduğunda da aracı ve şahsı gören kimsenin olmadığının öğrenildiği, bahse konu araç ve şahıs ile ilgili hiçbir iz, eser ve emareye rastlanılmadığı, çevrede yapılan araştırmada kamera bulunmaması nedeniyle görüntü bulunamadığı, olayı uzaktan gören tek kişi olan …’ın aracın … ilçesi istikametine doğru gittiğini gördüğü ve aracın sadece rengini gördüğünü, cinsini, markasını tespit edemediği, aracın renginin beyaz olduğunun öğrenildiği ve tespit edildiği bildirilmiştir.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyasında; savcılığın 13/03/2014 tarihli kararı ile 17/11/2013 tarihli Taksirle yaralama olayı ile ilgili olarak faili meçhul şüphelilere ulaşılamadığı tespit edildiğinden Daimi Arama Kararı verildiği tespit edilmiştir. Yine … Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyasının 08/06/2021 tarihli yazısı ile soruşturma dosyasının derdest olduğu, faili meçhul şüpheli veya şüphelilerin araştırılması devam etmekte olduğu bildirilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Kurulu’nun 15/02/2019 tarih ve 2215 karar sayılı raporunda özetle; Mevcut belgelere göre, 03/08/2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği, … oğlu 2003 doğumlu …’ın 17.11.2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı, İyileşme süresinin 17.11.2013 tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Kurulu’nun 17/07/2020 tarih ve 9274 karar sayılı raporunda özetle; 03/08/2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe (Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği) göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle mevcut belgelere ve kurulumuzca yapılan muayene bulgularına göre yapılan değerlendirmede; … ve … oğlu, 22/06/2003 doğumlu, …’ın 17/11/2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen femur kırığı yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: Gr1 XII (35a……….3)A %7, E cetveline göre %5.1 (yüzdebeşnoktabir) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.Üst Kurulu’nun 25/02/2021 tarih ve 82 Karar sayılı raporunda özetle; … hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde; 03/08/2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 11/10/2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğinin sadece Ek-1 bölümünde yapılan değişiklikler içerdiği, Ek-3 ve diğer cetvelleri, meslek grupları bölümünü içermediği, dolayısıyla 03/08/2013 tarih ve 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile sadece beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybedip kaybetmediğine (hangi hastalık ve arızaların malulen emeklilik kriterlerine uyduğu) ilişkin değerlendirme yapılabileceği, bu nedenle söz konusu yönetmeliğe (Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği) göre meslekte kazanma gücü kaybı belirlenemeyeceği cihetle mevcut belgelere ve kurulumuzca yapılan muayene bulgularına göre yapılan değerlendirmede; … ve … oğlu, 22/06/2003 doğumlu, …’ın 17/11/2013 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı gelişen femur kırığı yaralanmasının 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak: Gr1 XII (35a……….3)A %7, E cetveline göre %5.1 (yüzdebeşnoktabir) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 01/06/2021 tarihli ara kararının (5) numaralı ara kararı ile; ”davacının iddiası, davalının savunması, Adli Tıp 2. Üst Kurulunun 25/02/2021 tarih ve 82 karar sayılı raporu ile toplanan diğer deliller bakımından davacı mağdur …’ın sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlikten ileri gelen maddi tazminat tutarının varlığı ve miktarı ile davalı tarafından davacılara yapılan ödemenin ödeme tarihindeki verilere göre hesaplanacak bedelleri ile davacılara yapılan ödeme fahiş bir fark olup olmadığının tespiti için Mahkememizce re’sen seçilecek kusur ve aktüer bilirkişilerden oluşacak bilirkişi heyetine tevdii ile rapor düzenlenmesinin istenilmesine” dair karar verilmiş ve bu doğrultuda kusur bilirkişi … ve aktüerya bilirkişisi…tarafından tanzim edilen 08/10/2021 teslim tarihli bilirkişi raporunda özetle; Plakası ve sürücü tespit edilemeyen araç sürücüsünün 2003 doğumlu mağdur yaya …’ın yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında %50 (yüzde elli) oranında etkenlik arz ettiği, olaya müdrik yaşta bulunmayan 2003 doğumlu mağdur yaya …’ın kendi yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında davranış faktörleri sonuç üzerinde %50 (yüzde elli) oranında eşit derecede müessir olduğu, Kazazede davacı erkek çocuk …’ın olay tarihi itibariyle 10 Yıl 4 Ay 26 Günlük ve efor dönemi içerisinde ve de kazanç getiren herhangi bir işte çalışmasının söz konusu olamayacağı, takdir ve nihai karar Sayın Mahkeme ‘ye ait olmak üzere Geçici iş göremezlik dönemi boyunca efor dönemi içerisinde yer alan Kazazede davacı erkek çocuk … için yerleşik Yargıtay Kararlarına istinaden Geçici İş Göremezlik zararı hesaplanamadığı, kaza tarihinden itibaren Sürekli İş Göremezlik zararı hesaplandığı, yapılan ödemenin yerindeliğinin tespiti açısından ödeme tarihi esas alınarak yapılacak hesaplamada ödemenin yapıldığı tarihte yürürlükte olan ZMMS Genel Şartları ve kazanın 17.11.2013’de yani genel şartların yürürlüğe girdiği 01.06.2015 tarihinden ÖNCE ve Ödemenin de 11.03.2015’de yani Anayasa Mahkemesi’nin İPTAL kararından ÖNCE gerçekleştiği dikkate alınarak PMF-1931 Yaşam Tablosu kullanılarak Progresif Rant Yöntemine göre hesaplama yapıldığı, Hesap tarihine göre yapılacak hesaplamada, Karayolları Trafik Kanunu’nun bazı maddelerinde değişiklik yapan, 09.06.2021 Tarihinde TBMM’de Kabul edilerek 19.06.2021 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanan kanunun yürütmesi ile ilgili “Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu” tarafından hesap tarihi itibariyle henüz bir Yönetmelik Yayınlamadığı için, Rapor/Hesap tarihi esas alınarak yapılan hesaplamada en güncel yüksek yargı kararlarından olan T.C Yargıtay 17.Hukuk Dairesi 2019/3292 E., 2021/1848 K. Sayılı İlamı ve T.C Yargıtay 4.Hukuk Dairesi’nin 2021/14963 E., 2021/2953 K. Sayılı İlamı da dikkate alınarak; ilgili kurumlarca görüş değişikliği yapılıncaya kadar yaşam tablosu olarak TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak Progresif Rant Yöntemine göre hesaplama yapıldığı, davalı … Hesabı tarafından davacılara 11.03.2015 tarihinde 18.741,00-TL ödeme yapıldığı görülmüş olup, davacının hesaplanan Sürekli İş Göremezlik Zararından yapılan ödeme tarihi ile hesap tarihi arasında geçen süre zarfında yasal faiz oranında güncellenerek tenzil edildiği, Ödeme tarihi esas alınarak Yapılan Hesaplamada; Yapılan ödemenin yerindeliğinin takdiri Sayın Mahkeme’ye ait olmak üzere; Kazazede davacı erkek çocuk …’ın hesaplanan Sürekli İş Göremezlik zararının 15.090,80 TL olduğu, yapılan ödeme ile zararın %124,19 oranında aşarak karşılandığı, Hesap Tarihi Esas alınarak Yapılan Hesaplamada; Kazazede davacı erkek çocuk …’ın hesaplanan Sürekli İş Göremezlik zararının 49.926,72-TL olduğu, yapılan ödemenin ödeme tarihi ile hesap tarihi arasında geçen süre zarfında %9 yasal faiz oranında güncellenerek tenzili sonrası Kazazede davacı erkek çocuk …’ın bakiye Sürekli İş Göremezlik zararının 20.085,91 TL olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli bulunduğundan Mahkememizce hükme esas alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91 vd. maddeleri ile 97 maddesi ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14.Maddesi kapsamında maddi tazminat talepli eda davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, 17/11/2013 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle küçük …’da oluşan geçici iş göremezlik için 100 TL ve kalıcı iş göremezlik için 100 TL maddi tazminatın kaza tairhinden itibaren bu mümkün değilse ihbar tarihini takip eden 8 iş gününün bitiminden itibaren yasal faiziyle tahsili istemi noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85.maddesinde düzenlenen motorlu araç işleten ile araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğunun hukuki niteliği kural olarak tehlike sorumluluğudur. Mezkur Kanunun 85/1 maddesi uyarınca “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Yine aynı kanunun 58/son maddesi uyarınca “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” Bu düzenlemeler kapsamında motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin, motorlu aracın işletilmesi nedeniyle ortaya çıkan zararlardan sorumluluğu kusur(haksız fiil) sorumluluğu olmadığı gibi, objektif özen yükümlülüğünün ihlaline dayanan olağan sebep sorumluluğu niteliğinde de değildir. Tehlike sorumluluğu niteliğindeki bu sorumluluğun doğması için, motorlu aracın işletilmesine özgü tipik tehlikenin gerçekleşmesi yeterli olup motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin kusuru yahut objektif özen yükümlüğünü ihlali aranmaz. Motorlu taşıt işletenin olağan sebep sorumluluğu istisna olup 2918 Sayılı Kanun’un 85/3 fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre işletme haline olmayan bir motorlu aracın sebep olduğu trafik kazasından dolayı işletenin sorumlu tutulabilmesi için, zarar görenin, kazanın oluşumunda işleten veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere ilişkin bir kusurun varlığını veya araçtaki bozukluğun kazaya sebep olduğunu ispat etmesi gerekir. Somut olayda meydana gelen trafik kazası aracın işletilmesi sırasında meydana geldiğinden, işletenin sorumluluğunun tehlike sorumluluğu olduğunda şüphe yoktur. Bu sebeple işleten ancak kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilir.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesi ile motorlu araç işleten veya teşebbüs sahibine zorunlu mali sorumluluk sigortası yapma mecburiyeti getirilmiştir. Bu düzenleme ile sigortacının, motorlu taşıt işletenin veya teşebbüs sahibinin motorlu taşıtın işletilmesinden doğan sorumluluğunu teminat ile sınırlı olmak üzere karşılaması amaçlanmıştır. Aynı kanunun 92 maddesinde ise zorunlu trafik sigortacısının hangi zararlardan sorumlu olmadığı tahdidi biçimde sayılmıştır. Maddeye göre; aşağıdaki hususlar zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğu dışındadır:
“a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,
c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,
d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,
e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,
f) Manevi tazminata ilişkin talepler.
g) Hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri,
h) İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri,
i) Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.”
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesinde; ”Bu Kanunun 13’üncü maddesi, 13.10.1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 10.7.2003 tarihli ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ile ihdas edilen zorunlu sorumluluk sigortaları ile bu Kanunla mülga 21.12.1959 tarihli ve 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu çerçevesinde ihdas edilmiş olan zorunlu sigortalara ilişkin olarak aşağıdaki koşulların oluşması halinde ortaya çıkan zararların bu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar karşılanması amacıyla Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği nezdinde … Hesabı oluşturulur. Hesaba;
a) Sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için,
b)Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için, …” başvurulabileceği öngörülmüştür.
Anılan düzenlemeler, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; dava konusu kazada Mahkememizce teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli görülerek hükme esas alınan 08/10/2021 teslim tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen araç sürücüsünün 2003 doğumlu mağdur yaya …’ın yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında %50 (yüzde elli) oranında etkenlik arz ettiği, olaya müdrik yaşta bulunmayan 2003 doğumlu mağdur yaya …’ın kendi yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında davranış faktörleri sonuç üzerinde %50 (yüzde elli) oranında eşit derecede müessir olduğu, davacı …’ın 17/11/2013 tarihinde geçirdiği trafik kazası nedeniyle tüm vücut engellilik oranının %5.1 (yüzdebeşnoktabir) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 4 (dört) aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir. Bununla birlikte davalı vekili davacı …’a 11.03.2015 tarihinde 18.741,00-TL maluliyet tazminatı ödemesi kapsamında müvekkilinin sorumluluğunun ortadan kalktığını, ilaveten cevap dilekçelerinin ekinde sunulan Makbuz ve İbraname başlıklı evrakı gereğince de ibra edildiklerini savunması, davacının ise yetersizlik iddiasında bulunması nedeniyle taraf iddia ve savunmalarına göre, davacı tarafın, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 111/2.maddesindeki yetersizlik iddiasında bulunduğu gözetilmek suretiyle tazminat hesabının yapılması gerektiği, zarar sorumlusu davalı … hesabı tarafından ödenen bedellerin ödeme tarihi itibariyle yeterli olup olmadığının belirlenmesi için öncelikle, ödeme tarihindeki verilere göre tazminat hesabının yapılması ve hesaplanan bu bedel ile davalı tarafından ödenen bedel arasında fahiş fark olup olmadığının saptanması, fahiş fark tespitinin yapılması halinde, hesap tarihindeki verilere göre hesaplanacak tazminattan, zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davadan önce davalının ödediği bedellerin yasal faiziyle güncellenmiş değerleri düşülerek sonuç tazminatın belirlenmesi gerektiğinden (Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 2019/1454 E. ve 2020/4248 K.) Mahkememizce bu doğrultuda alınan bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere Ödeme tarihi esas alınarak Yapılan Hesaplamada, Kazazede davacı erkek çocuk …’ın hesaplanan Sürekli İş Göremezlik zararının 15.090,80 TL olduğu, yapılan ödeme ile zararın %124,19 oranında aşarak karşılandığı tespit edilmiştir. Bununla birlikte davacı …’ın geçici iş göremezlik talebinde de bulunduğu ancak davacı …’ın kaza tarihi itibariyle 10 yaşında olduğu ve bu yaşta herhangi bir gelir getirici işte çalışmadığı -meslek sahibi olamayacağından- tespit edilmiştir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında; davacının sürekli iş göremezlik zararı yönünden, ödeme tarihi itibariyle zararının davalı kurumca fazlasıyla karşılanması, geçici iş göremezlik yönünden ise kaza tarihi itibariyle 10 yaşında olması ve gelir getirici bir işte çalışmadığı -meslek sahibi olamayacağı- nazara alınarak Mahkememizce davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan 27,70-TL harcın mahsubuna, bakiye 53,00-TL karar harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince hesap olunan 200,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafça yapılan 50,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafça yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesin
Dair, davacı vekilinin yüzünde, davalının yokluğunda, miktar itibariyle KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 31/03/2022

Katip
¸

Hakim
¸