Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1164 E. 2020/647 K. 05.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/1164 Esas
KARAR NO:2020/647

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:08/12/2015
KARAR:DAVANIN REDDİ
KARAR TARİHİ:05/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan menfi tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM/
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; Davalı ile müvekkili arasına 01/01/2012 tarihli Madeni Yağ Satış Sözleşmesi mevcut olduğunu, davalının müvekkiline elektronik posta ile 2 adet; 01/12/2015 tarihli, … fatura nolu 246.025,00 TL bedelli (Kar kaybı olarak) ve 01/12/2015 tarihli, … fatura nolu 28.975,00 TL bedelli (cezai şart olarak) e-faturalar gönderildiği, bu faturalara … Noterliği’nin … yevmiye no.lu ihtarı ile itiraz edildiğini ve faturaların iade edildiğini, davalının ayrıca bu faturaların tahsili amacıyla da taraflar arasında DTS hesabının bulunduğu … Bankası … amacıyla da taraflar arasında DTS hesabının bulunduğu … Bankası … şubesi … nolu hesabına talep gönderdiğini, davalının henüz kesinleşmemiş bir alacak iddiası ile müvekkilinin hesaplarından para tahsilatı yapmaya çalıştığını, bu para müvekkilinden tahsil edilirse telafisi güç zararın doğacağını, bu sebeplerle, taraflar arasında DTS hesabının bulunduğu … Bankası … şubesi … nolu müvekkilinin hesabına ödemenin ve davalıya verilen 11/06/2015 tarihli, … … şubesinin 275.000,00 TL bedelli kesin teminat mektubunun tahsiline engel olmak içni tedbiren ödenmesinin durdurulmasını istenildiği, cezai şart talebinin ve kar kaybı talebinin yerinde olmadığını, davalıya borcunun olmadığının tespitini, söz konusu faturaların bedellerinin tahsili telafisi mümkün olmayan bir zarara neden alacağından, bunun dava sonucuna kadar önlenmesi amacıyla taraflar arasında DTS hesabının bulunduğu … Bankası … şubesi … no.lu hesabından ödeme yapılmasının tedbiren durdurulmasına ve davalıya verilen 11/06/2015 tarihli … … şubesinin 275,000,00 TL bedelli kesin teminat mektubunun tahsiline engel olmak için teminatın irad kaydının ihtiyati tedbiren ödenmesinin durdurulması dava ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Müvekkili ile davacı arasında akdedilen 01/01/2012 tarihli Madeni Yağ Satış Sözleşmesi ile davacı…, … Yolu …/… adresinde bulunan … yetkili servis yerinde ve davacının aynı faaliyeti gösteren aynı şirket ünvanı ile temsil edilen diğer yetkili servis yerlerinde müvekkilinin satışa sunduğu madeni ürünlerinin, münhasıran bulundurulması, teşhir ve yetkili servis müşterilerine satışının kararlaştırıldığını, müvekkilinin bahse konu sözleşme uyarınca üzerine düşen edimleri eksiksiz ve sürekli olarak yerine getirdiğini, ancak karşı tarafın sözleşmenin 1. Maddesinde yer alan servis yerlerinde … marka madeni yağların münhasıran bulundurulması ve 3.6 maddesinde yer alan “… tarafından verilecek reklam malzemelerini satış yerinde … ve bayi tarafından tayin edilecek vasıta ve yerlerde …’ın talimat ve tavsiyelerine uygun olarak bulunduracak ve teşhir edecek … tarafından öngörülen reklam şeklini değiştirmeyecek, ilaveler yapmayacaktır. Bayi hiçbir surette başka madeni yağlar ve müstahzarlarının tanıtım ve reklamını yapmayacak ve teşhir etmeyecektir.”Yükümlülüğüne açıkça aykırı olarak, bir başka akaryakıt şirketi olan Petrol Ofisi ürünlerinin satışının yapılmakta olduğunun öğrenildiği, bunun üzerine … Asliye Ticaret Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyası (tespit dosyası) üzerinden, davacının sözleşmeye aykırı eylemlerinin tespitinin istendiği, davacıya ait iş yeri adresinde yapılan tespit sonucunda düzenlenen bilirkişi raporu (tespit raporu) ile, sözleşmeye aykırı şekilde müvekkil şirket dışında üçüncü kişilerden temin edilen/satın alınan madeni yağ ürünlerinin teşhir edildiği, satışının yapıldığının tespit edildiğini, tespit raporundan anlaşılacağı üzere, davacı taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı davrandığını, sözleşme ile yüklenilmiş olduğu münhasırlık yükümlülüğünü yerine getirmediğini ve sözleşmeyi ihlal ettiğini, davacının sözleşmeyi esaslı şekilde ihlal etmesi ertesinde, müvekkili tarafından keşide edilen …. Noterliğinin 09/12/2015 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile taraflar arasındaki sözleşmenin fesih edildiğini, davacının münhasırlık taahhüdünü yerine getirmemesi sebebiyle sözleşmenin 9. Maddesi uyarınca tüm cezai şart, menfi-müsbet zararları ile hak ve alacaklarını talep etme hakkı bulunduğunu, Sözleşmenin 3.1 maddesi uyarınca, sözleşme süresi boyunca müvekkili şirketten 125.000 kg madeni yağ alım taahhüdünü sözleşmenin feshine yönelik düzenlenen ihtarname ihtarname tarihi olan 09/12/2015 itibariyle yalnızca 32.564,16 Kg. Madeni yağ ürün alımı gerçekleştirdiğini, davacının sözleşme uyarınca yüklenmiş olduğu ürün alımını yerine getiremeyecek olması karşısında müvekkilinin 246.025,00 TL kar kaybı oluştuğunu, taahhüdüne aykırı davranması neticesinde sözleşme uyarınca müvekkile ödemesi gereken 28.975,00 TL tutarında cezai şart borcu doğduğunu, bu alacaklarına yönelik gerekli e-faturalar düzenlenerek davacı tarafa gönderildiğini, davacının bahse konu borçlarını müvekkiline ödemesi gerektiği ve davacının iş bu davasının haksız olduğu beyan edilerek ve ihtiyati tedbire itiraz nedenlere açıklanarak Mahkemece verilmiş olan 11/12/2015 tarihli ihtiyati tedbir kararına itiraz ettiklerini beyan ile tedbirin teminatsız olarak, bu taleplerin uygun bulunmaması halinde ise, HMK 395 maddesi uyarınca karşı tarafın yatırmış olduğu miktarda teminatın taraflarınca edilmesi halinde Mahkemece verilmiş olan 11/12/2015 tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına ertesinde yapılacak yargılama neticesinde davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine, yargılama giderlerinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Davacı; davacı ile davalı arasında imzalanan 01.01.2012 tarihli 5 yıl süreli Madeni Yağ Satış Sözleşmesi uyarınca; 01/12/2015 tarihli iki adet e-faturalardaki toplam 275.000 TL bedel yönünden davalı tarafa borçlu olmadıklarının tespitini, dava konusu faturaların bedellerinin tahsili telafisi mümkün olmayan bir zarara neden olacağını, bunun dava sonucuna kadar önlenmesi amacıyla taraflar arasında DTS hesabının bulunduğu … Bankası … şubesi … nolu hesabından ödeme yapılmasının tedbiren durdurulmasını ve davalıya verilen 11/06/2015 tarihli … … şubesinin 275.000,00 TL bedelli kesin teminat mektubunun tahsiline engel olmak için teminatın irad kaydının ihtiyati tedbiren ödenmesinin durdurulmasını talep etmiştir. Tedbirin 10.12.2015 tarihli tensip tutanağı 10 numaralı ara karar ile % 15 teminat karşılığında uygun bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davalı; mezkur 01.01.2012 tarihli Madeni Yağ Satış Sözleşmesi uyarınca davacının … … adresinde bulunan … yetkili servis yerinde ve davacının aynı faaliyet gösteren aynı şirket unvanı ile temsil edilen diğer yetkili servis yerlerinde satışa sunulan madeni yağ ürünlerinin münhasıran bulundurulması, teşhiri ve yetkili servis müşterilerine satışı gerektiği halde davacının bu hususa riayet etmediğinden bahisle …. Noterliği’ nin 09.12.2015 tarih- … Yevmiye numaralı ihtarname ile sözleşmeyi feshettiğini, davalı olarak kendi edimlerini yerine getirdiğini, fesih nedeniyle menfi- müspet zarar tazmini, cezai şart alacaklarının tahsili için dava konusu faturaların düzenlendiğini ileri sürerek, iddia olunan vakıaları inkar ile genel mahiyette davanın reddini savunmuştur.
Dava; 01.01.2012 tarihli 5 yıl süreli Madeni Yağ Satış Sözleşmesi uyarınca tarafların kendi üzerlerine düşen edimlerini yerine getirip getirmedikleri, davacının sözleşmenin 1. maddesinde yer alan … marka madeni yağların münhasıran bulundurulması, 3.6 maddesinde yer alan başka madeni yağlar ve müstahzarlarının tanıtım ve reklamını yapmama ve teşhir etmeme yükümlülüğüne aykırı olarak petrol ofisi ürünlerinin satışını yapıp yapmadığı, davacının sözleşmenin bu maddelerine aykırı davranarak sözleşmeyi ihlal edip etmediği, sözleşmenin davalı tarafından tek taraflı olarak 09.12.2015 tarihinde feshedilmesindeki kusurun kimden kaynaklandığı, feshin haklı olup olmadığı, davalının davacı taraftan kar kaybından kaynaklanan tazminat ve cezai şarttan kaynaklanan alacakları talep etme hakkının bulunup bulunmadığı, buna göre davacının davalının düzenlediği dava konusu 01.12.2015 tarihli 246.025,00 TL bedelli kar kaybı faturası ile 01.12.2015 tarihli 28.975,00 TL bedelli cezai şart alacağı faturası nedeniyle davalı tarafa borçlu olup olmadığı, borçlu değil ise borçlu olmadığı miktarın ne kadar olması gerektiğine ilişkindir.
TMK 6 ve 7 ile HMK 187- 293. maddeleri gereğince ispat hususuna ve ispat kurallarına dikkat edilmiştir. Davacı, dava konusu fatura bedellerinin neden davalıya verilmesi lazım gelmediğini ispatlamak durumundadır. Taraflar arasında imzalanan 01.01.2012 tarihli 5 yıl süreli Madeni Yağ Satış Sözleşmesi incelenmiştir. … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası, Bilirkişi Prof. Dr. Makine Yüksek Mühendisi …’ ın 16.10.2015 tarihli teknik raporu ile incelenmiştir. …. Noterliği’ nin 09.12.2015 tarih- … Yevmiye numaralı fesih ihtarnamesi incelenmiştir. 01.12.2015 tarihli 246.025,00 TL bedelli kar kaybı faturası ile 01.12.2015 tarihli 28.975,00 TL bedelli cezai şart alacağı faturası incelenmiştir. Hukuken denetlenebilen tarafların ticari kayıtlarına ve sektöre dair bilirkişi raporları alınmıştır. Tarafların ticaret şirketi olup tacir olduğu ve sözleşmenin akdinden ifası dahil bitimine kadar birbirlerine karşı iş bu dava açısından basiretli davranmaları gerektiği hususuna TMK 2 ve 3 uyarınca dikkat edilmiştir. … Asliye Ticaret Mahkemesine davacı ticari kayıt ve defterleri üzerinden inceleme yapılabilmesi açısından talimat yazılmış, bilirkişi Yeminli Mali Müşavir … tarafından 12/04/2018 tarihli bilirkişi teknik rapor sunulmuştur. Rapora göre; incelenen davacı tarafın 2012-2016 yıllarına ait ticari defterlerin, süresi içinde açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı ve TTK hükümlerine göre delil olma özelliğine sahip olduğu, davacı şirketin merkez adresinde bulunan 2012-2016 yıllarına ait ticari defterlerinin yerine incelenmesi sonucunda davalı şirketten yapılan madeni yağ alışları ve ödemelerin VUK ve tek düzen hesaplarına uygun olarak yapıldığı, yasal belgelere ve muhasebe fişlerine dayandığı, cari hesap bakiyelerinin dönem sonunda gösterildiği ve izleyen yıllara aktarıldığı, 2015 yılı sonunda ise cari hesap bakiyesi bulunmadığı ve böylece davacının davalı şirketten olan madeni yağ alışları ile ilgili cari hesabı 31/12/2015 tarihi itibariyle kapandığı ve bu kapsamda ticari borcu kalmadığı, davalı şirketin kar kaybı ve cezai şart karşılığı olarak davacı adına düzenlenmiş olduğu 2 adet 275.000,00 TL tutarındaki faturanın, davacının 2015 yılı ticari defterler kayıtlarında yer almadığı, davacı tarafından 14/12/2015 tarihinde davalı tarafa gönderilen 40.000,00 TL’lik havale bedeli ile dava konusu 275.000,00 TL’lik teminat tutarının, davacının 2016 yılı defterlerine şüpheli alacak olarak kaydedildiği, davacı şirketin 2015 yılında … A.Ş ‘nin madeni yağını kullanmak suretiyle, davalı …nin toplam 20.779,89 TL’lik kar kaybına uğradığı teknik değerlendirme yapıldığı anlaşılmaktadır. Mahkememizce davalı ticari kayıt ve defterlerinin ibrazı ile incelenmesi yönünden ara karar kurularak, SMMM bilirkişi …’ den 19/04/2018 tarihli teknik rapor alınmıştır. Kök Rapora göre; taraf şirketler arasında 01/01/2012 tarihli Bayilik Anlaşması imzalanmış olduğu, üzerlerinde davacı ve davalı şirket kaşe ve imzalarının mevcut olduğu, davalı şirket tarafından keşide edilen …. Noterliği’nin 02/09/2015 tarih … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile Bayilik Sözleşmesinin tebliğ tarihi itibariyle feshedildiğinin davacı şirkete bildirilmiş olduğu, söz konusu ihtarnamenin tebliğ şerhine dosya kapsamında rastlanmadığı, ihtarname üzerinde tebliğ tarihi olarak 09/12/2015 yazılmış olduğu, davalının sözleşmeyi süresinden önce feshetmesi sebebiyle, davalının sözleşme talebinin Mahkemece kabulü halinde, Sözleşme’nin 5. Maddesi ile kararlaştırılan 10.000 USD cezai şart talep edilebileceği bu tutar cihetiyle- koşullarının olduğu Mahkemece benimsenirse-davalı şirketin davacıdan talep edebileceği, davalının davacıdan talep edebileceği kar kaybının; 380.171,32 TL olarak hesaplandığı lakin, bu alanda da davacının şimdilik 246.025,00 TL talep etmekle olduğu, 246.025,00 TL kar kaybının davacının iktisaden mahvına sebep olabileceği hususunun Mahkemenin takdirinde teknik değerlendirme yapıldığı anlaşılmaktadır. SMMM bilirkişi …’ den 05.10.2018 tarihli bilirkişi 1. ek teknik rapor alınmıştır. 1. Ek Raporda; kök raporunun değiştirecek herhangi bir unsur olmadığı yönünde teknik değerlendirme yapıldığı anlaşılmaktadır. SMMM bilirkişi …’ den 04.04.2019 tarihli bilirkişi 2. ek teknik rapor alınmıştır. 2. Ek Raporda; raporlar arasında davacı ile davalı arasında alım miktar farkının olduğu yerel bilirkişinin raporundaki fatura bazlı miktar tablosu olmadığı için miktar farkının karşılaştırılamadığı, yerel bilirkişi hesaplamasının sektör ve 2015 yılı davacının alım miktarları ve tutarları üzerinden kar kaybının hesaplandığı 2015 yılında davacıya 20.125 kg’lik KDV hariç 221.957,88 TL mal satıldığı, bu bedel üzerinde %10 karla maliyete giderek bilirkişinin 20.779,89 TL kar mahremiyeti hesaplandığı, bilirkişi kök ve ek raporlarında yapılan hesaplamaların ise sözleşme kuruluş tarihinden fesih tarihi dikkate alınarak taahhüt edilen 125 ton ve alınan miktardan kalan eksik alım miktarı hesaplanarak davalı maliyet verileri üzerinden gün bazlı hesaplama yapılmış olup, buna göre davalının davacıdan; yağ için (977,30 TL*389 gün=) 380.171,32 TL bakiye kar kaybı alacağı hesaplandığı, davalının hesaplama itirazı doğrultusunda bir hesaplama daha yapılarak takdir değerleme Mahkemeye ait olmak üzere eksik alım miktarı ve davalı maliyet verileri dikkate alınarak 92.436 KG*8,44 Kar başı maliyet= 780.089,91 TL olarak hesaplanma yapıldığı, dava konusu alacağın menfi tespit davası olduğu, davalı tarafından düzenlenen … no.lu 246.025,00 TL ve … fatura no.lu 28.975 TL cezai şart bedeli ile birlikte toplam davalı alacak talebinin 275.000,00 TL olduğu yönünde teknik değerlendirme yapıldığı anlaşılmaktadır. Mahkememizce …Asliye Ticaret Mahkemesi’ ne ek rapor düzenlenmek üzere ek talimat yazılmış, bilirkişiler Kimya Müh. … ve Yeminli Mali Müşavir … tarafından 12.11.2019 tarihinde ek rapor rapor düzenlenmiştir. Rapora göre; taraflar arasında imzalanmış bulunan madeni yağ satış sözleşmesi kapsamında; davalı …Ş’ nin davacı … Oto Ltd. Şti tarafından madeni yağ alım taahhüdü gerçekleştirilmeyen 67.151,69 Kg. Madeni yağa ait yoksun kaldığı kar mahrumiyetinin 116.172,42 TL olarak hesaplandığı yönünde teknik değerlendirme yapıldığı anlaşılmaktadır. Mahkememizce ek bilirkişi ve ek rapor mahiyetinde dosya bilirkişilere tevdi edilmiş; bilirkişiler Akaryakıt ve LPG Sektür Uzmanı … ile SMMM … tarafından 17/09/2020 tarihli bilirkişi 3. Ek raporu düzenlenmiştir. Rapora göre; davacı … Otomotivin davalı … Maden Yağları haricinde diğer firmaların ürünlerini kullandığının tespitine dayanılarak ve …’ın yatırım esasından ziyade, davacı bayinin …’den yapacağı alımlarına ve tüketim esasına dayanmakta olan bir sözleşmenin, sektörel değerlendirme ile münhasırlık şartlarını taşımadığı kanaatinde olduklarını, Sözleşmenin münhasırlık özelliğine dayanılarak … tarafından feshedilmesinin haklı bir nedene dayanıp dayanmadığının takdiri Mahkemeye ait olmak üzere, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 5.6 Maddesinde Cezai Şart, davacı bayi…’in sözleşmeden vazgeçmesi ve/veya süresinde önce sözleşmeyi feshetmesi halinde olarak düzenlendiği, oysa ki, taraflar arasında akdedilen sözleşme, davacı bayi… tarafından değil davalı … tarafından 09/12/2015 tarih … yevmiye nolu ihtarname ile feshedildiği dosya kapsamında sabit olduğu, bu doğrultuda Ceza Şart talebinin, yerinde olup olmadığının Mahkemenin takdirinde olduğu, Sözleşme feshedilmeden taraflar arasındaki sözleşme yürürlükte ve devam ederken davalı …’in kar mahrumiyeti talep edip-edemeyeceğinin hukuki tavsifi Mahkemeye ait olmak üzere Mahkemenin kar mahrumiyeti talep edilebileceğine karar verilmesi halinde (Taahhütten kalan miktar üzerinden kar mahrumiyeti (259.948,08 TL + 113.998,43 TL= 373.946,51 TL) Sözleşme Başlangıç Tarihinden (09/12/2015) Sözleşme fesih tarih aralığına kadar yapılan kar mahrumiyeti hesaplama 259.948,08 Tl olduğu,(davacı tarafından bütün yıllara ait taahhüt tek bir sözleşme ile fesih edilmiştir) Sözleşme fesih tarihinden/Sözleşme bitim tarihi 01/01/2017 aralığına kadar yapılan hesaplama 113.998,43 TL davacının talebi doğrultusunda tenzil edilmiş kg başı fiyatla yapılan hesaplama 92.436 Kg eksik alım*4,22 TL tenzil edilmiş kg başı kar *=390.079,92 TL olarak hesaplandığı, (söktörel değerlendirme ile 1 aylık Makul süre üzerinden kar mahrumiyeti 2.083,33 kg aylık taahhüt TL* 4,22 TL=8.791,65 TL) yönünde teknik değerlendirme yapıldığı anlaşılmaktadır.
Saptanan ve hukuksal durum karşısında; hukuki tasnif- hukuki değerlendirme ile Türk Hukukunun re’ sen Hakim tarafından uygulanması kapsamında; taraflar arasındaki 01.01.2012 tarihli Madeni Yağ Satış Sözleşmesi incelendiğinde; davacının sözleşmenin 1. maddesinde yer alan … … adresinde bulunan … yetkili servis yerinde ve davacının aynı faaliyet gösteren aynı şirket unvanı ile temsil edilen diğer yetkili servis yerlerinde satışa sunulan madeni yağ ürünlerini münhasıran bulundurması, teşhiri ve yetkili servis müşterilerine satışı gerektiği; yine sözleşmenin 3.6. Maddesinden tereddüte mahal vermeksizin anlaşılmaktadır. Dava konusu yapılan çekişmenin temeline vücut veren sözleşmenin münhasırlık şartlarını açık ve net bir şekilde taşıdığına sözleşme gereğince kanaat getirilmiştir. Dosya kapsamına sunulu bilgi- belgeler kapsamında, davacının da ikrarında olduğu üzere ( Davacı taraf … türü madeni yağın davalı tarafından temin edilemediğinden bahisle sözleşme dışı bu ürünü bulundurduklarını, teşhir ettiklerini ve sattıklarını beyan etmişlerdir. ) yine … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasında da tespit edildiği üzere davacının sözleşmeye aykırı olarak sözleşme dışı davalı dışı firmalara ait ürünleri bulundurduğu, teşhir ettiği ve sattığı anlaşılmıştır. Davacının iş bu durumda sözleşme hükümlerine riayet konusunda davalı tarafa karşı basiretli tacir gibi davranmadığına ve davalı tarafından sözleşmenin feshinin haklı olduğuna kanaat getirilmiştir. Sözleşmenin 7. maddesi teminatı düzenlemektedir. Sözleşmenin 9. maddesi sözleşmenin feshini düzenlemektedir. Sözleşmenin 3.1 maddesine içeriği gereği davacının taahhüdüne dikkat edilmiştir. Teknik hesaplamalar gereği davalının davacıdan ( sözleşme gereği sözleşmenin akdi 01.01.2012 tarihinden feshi 09.12.2015 tarihine kadar 259.948,08 TL + fesih tarihi olan 09.12.2015 tarihinden sözleşmenin bitim tarihi 01.01.2017 tarihine kadar taahhütten kalan miktar olarak 113.998,43 TL olmak üzere toplam 373.946,51 TL ) 373.946,51 TL kar mahrumiyeti alacağı ve 28.975 TL cezai şart alacağı teknik olarak hesaplanmakla talebi ile bağlı kalınarak çekişme konusu miktar gibi alacağının varlığına kanaat getirilmiştir. Bu durumda davacının menfi tespit isteminin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir. Davalının sözleşmeyi …. Noterliği’ nin 09.12.2015 tarih- … Yevmiye numaralı fesih ihtarnamesi haklı nedenle feshettiği; davalının davacıdan talebi- savunması ile bağlı kalınarak 28.975,00 TL cezai şart alacağı + 246.025,00 TLkar mahrumiyeti alacağı talebi ile usule uygun olarak 01.12.2015 tarihli faturaları düzenlediği anlaşılmıştır. Bunun sonucu olarak da sözleşmenin 7.3 maddesi gereğince teminatın nakde çevrilmesinde sakınca bulunmayacağı da değerlendirilmiştir. Davacının hakkını dayandırdığı olguların varlığını yasal delillerle ispatlayamaması karşısında, davacının münhasırlık şartları taşıyan sözleşmeye aykırı davranması neticesinde, davalının sözleşmenin feshinde haklı olduğu, davalının çekişme konusu miktar kadar düzenlenen faturaları haklı sebebe ve sözleşmeye dayanarak düzenlediği, davacının davalı tarafa davalının talebi gereği 28.975,00 TL cezai şart alacağı + 246.025,00 TL kar mahrumiyeti toplamı kadar 275.000,00TL borçlu olduğuna kanaat getirilmekle davacının menfi tespit istemin reddinin gerektiğine dair aşağıdaki şekilde kanunen, taktiren ve vicdanen karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının reddine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 54,40 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 4.696,32 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına; bakiye 4.641,92 TL harcın karar kesinleştiğinde, talep halinde davacıya iadesine, başvuru ve vekalet suret harcının davacı üzerinde bırakılmasına,
3-İşbu dava nedeni ile davacı tarafından yapılan yargılama giderinin uhdesinde bırakılmasına,
4-İş bu dava nedeniyle davalı tarafından yapılan 300,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 27.700,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır