Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1092 E. 2020/666 K. 10.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2015/1092 Esas
KARAR NO:2020/666

DAVA:Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:17/11/2015
KARAR TARİHİ:10/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan). davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM/
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkilinin yetkilisi olduğu ….Ltd.Şti ile davalı arasında 13/05/2010 tarihli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi imzalandığını, daha sonra bu sözleşme yerine 25/07/2012 tarihli Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesi imzalandığını, davalı bankanın davacının kredi borçlarını ödeyememesi üzerine davacı hakkında ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takip başlattığını, müvekkilinin davalı bankaya borcunun olmadığını, sözleşme incelendiğinde müvekkilinin sorumlu olacağı azami miktarı, kefalet tarihi ve müteselsil kefil olma durumlarının kendi el yazısı ile yazılmadığını, müvekkilinin sadece attırıldığını, bu nedenle kefalet sözleşmesinin geçerli olmadığını, kefalet sözleşmesi geçerli olmadığından müvekkilinin borç nedeniyle herhangi bir sorumluluğunun doğmadığını belirterek takibin müvekkili bakımından teminatsız olarak durdurulmasına, davanın kabulü ile müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA/
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; müvekkili banka … Ticari Şubesi ile dava dışı kredi borçlusu ….Ltd.Şti arasında 13/05/2010 tarihli ve 25/07/2012 tarihli sözleşme imzalandığını, davacının sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzaladığını, davacının dava dışı şirkette % 90 pay sahibi olduğunu, davacı tarafça kredi ödemelerinin yapılmaması üzerine haklarında takip başlatıldığını, davacının iddialarının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE/
Dava menfi tespit davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık 13.05.2010 ve 25.7.2012 tarihli genel kredi sözleşmelerinde davalının kefaletinin geçerli olup olmadığı ve buna bağlı olarak …. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında davacının davalı bankaya borcunun varlığı ve miktarına ilişkindir.
…. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyası kapsamından davalı bankanın davacıdan 883.727,97 TL alacağın ödetilmesi istemiyle takip yolu ile icra takibinde bulunulduğu tespit olunmuştur.
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası celp edilmiş, dosya ve banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi raporları alınmıştır.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 17/10/2016 teslim tarihli bilirkişi raporunda özetle; asıl borçlu …. ŞTİ. ile davacı müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak davacı … tarafından imzalanmış 25.07.2012 tarihli sözleşme ile 13.05.2010 tarihli sözleşmenin sona erdirilmiş olduğuna dair dava dosyasına veya incelemeye herhangi bir belge, kayıt sunulamamış olduğu gibi dava dışı asıl borçlu ile müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak davacı … tarafından imzalanmış 25.07.2012 tarih ve 2.000.000,00 TL. limitli sözleşme ile de konu sözleşmenin iptal edilmiş olduğuna dair bir maddeye rastlanılamadığı, her iki sözleşmenin de dava dışı asıl borçlu …. ŞTİ. ile davacı müşterek borçlu ve müteselsil kefil davacı … tarafından imzalanmış olduğu, başkaca herhangi bir müşterek borçlu veya müteselsil kefil bulunmadığı, davaya konu sözleşmeler kapsamında davalı bankanın davacıdan kefil sıfatı ile alacaklı olup olmadığının, alacaklı ise miktarının tespiti yönünden yapılan inceleme ve tespitler neticesinde ise; davalı banakanın 24.04.2015 takip tarihi itibariyle nakit kredilerden; (kmh. ve + b. bck.ler birlikte icmal olarak) 769.151,03-TL asıl alacak, 21.966,95-TL işlemiş faiz ve 1.098,35-TL BSMV olmak üzere toplam 792.216,33-TL alacaklı bulunduğu, bu tutarın 41.485,45 TL. lık kısmına yıllık %30,24, -727.665,57 TL. lık kısmına yıllık %36,36 temerrüt faizi ve BSMV. oranları uygulanması gerektiği; 17.11.2015 dava tarihi itibariyle mevcut belge ve kayıtlara göre nakit alacaklar yönünden (kmh. ve + b. bck.ler birlikte icmal olarak) 769.151,03-TL asıl alacak, 155.706,93-TL işlemiş faiz ve 7.785,35-TL BSMV olmak üzere toplam 932.643,31-TL alacaklı bulunduğu, asıl alacağın 41.485,45 TL. lık kısmına yıllık %30,24, – 727.665,57 TL. lık kısmına yıllık %36,36 ,temerrüt faizi ve BSMV. oranları uygulanması gerektiği; gayrinakdi krediler yönünden; davalı asıl borçlunun … sayılı KMH. KREDİLİ MEVDUAT TİCARİ HESABI’ndan keşideli bankaya iade edilmemiş, garanti bedeli tazmin edilmemiş ve müşteri veya mudiler elinde bulunan çek yaprağı bulunduğu tespit edilmekte olup, 24.04.2015 takip tarihi itibariyle DEPO talebinde bulunulan çek yaprakları adedinin 53 ve tazmin tutarının 63.600,00 TL.nın da bankada depozito hesabına nakit olarak depo edilmesi gerektiği; 17.11.2015 dava tarihi itibariyle ise birçok çekin garanti bedelinin tazmin edilmiş, inceleme tarihi itibariyle yalnızca 7 adet çek yaprağının iade edilmemiş ve tazminat garanti tutarlarının 2015 yılı için çek yaprağı başına 1.200,00 TL. dan toplam (7 Adet X 1.200,00 TL. =) 8.400,00 TL. ve 2016 yılı için ise 1.290,00 TL. dan 9.030,00 TL. depo edilmesi gerektiği, bakiye 53 adet çek yaprağından 34 adedinin 2015 yılında her bir çek yaprağı olarak 1.200,00 TL. olarak tazmin edilmiş olduğu ve tazmin tutarlarına tazmin tarihlerinden itibaren yıllık %36,36 oranında TEMERRÜT FAİZİ uygulanmsı gerektiği, bakiye kalan 12 adet çek yapraklarının ise arkası yazılmış ise de, tazmin bedellerinin nakde dönüştürülmemiş olduğu, ancak tazmin bedellerinin DEPO edilmesi gerektiği sonuç ve kanaati bildirilmiştir.
Yapılan itirazlar üzerine ek rapor alınmasına karar verilmiş, bilirkişi … tarafından düzenlenen 06/03/2017 teslim tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; asıl borçlu …. ŞTİ. ile davacı müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak davacı … tarafından imzalanmış 25.07.2012 tarihli sözleşme ile 13.05.2010 tarihli sözleşmenin sona erdirilmiş olduğuna dair dava dosyasına veya incelemeye herhangi bir belge, kayıt sunulamamış olduğu gibi dava dışı asıl borçlu ile müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak davacı … tarafından imzalanmış 25.07.2012 tarih ve 2.000.000,00 TL. limitli sözleşme ile de konu sözleşmenin iptal edilmiş olduğuna dair bir maddeye rastlanılamadığı, her iki sözleşmenin de dava dışı asıl borçlu …. ŞTİ. ile davacı müşterek borçlu ve müteselsil kefil davacı … tarafından imzalanmış olduğu, başkaca herhangi bir müşterek borçlu veya müteselsil kefil bulunmadığı, davaya konu sözleşmeler kapsamında davalı bankanın davacıdan kefil sıfatı ile alacaklı olup olmadığının, alacaklı ise miktarının tespiti yönünden yapılan inceleme ve tespitler neticesinde ise; (kmh. ve + b. bck.ler birlikte icmal olarak) 769.151,03-TL asıl alacak, 21.966,95-TL işlemiş faiz ve 1.098,35-TL BSMV olmak üzere toplam 792.216,33-TL alacaklı bulunduğu, bu tutarın 41.485,45 TL. lık kısmına yıllık %30,24, -727.665,57 TL. lık kısmına yıllık %36,36 temerrüt faizi ve BSMV. oranları uygulanması gerektiği; 17.11.2015 dava tarihi itibariyle mevcut belge ve kayıtlara göre nakit alacaklar yönünden (kmh. ve + b. bck.ler birlikte icmal olarak) 769.151,03-TL asıl alacak, 155.706,93-TL işlemiş faiz ve 7.785,35-TL BSMV olmak üzere toplam 932.643,31-TL alacaklı bulunduğu, asıl alacağın 41.485,45 TL. lık kısmına yıllık %30,24, – 727.665,57 TL. lık kısmına yıllık %36,36 ,temerrüt faizi ve BSMV. oranları uygulanması gerektiği; gayri nakdi krediler yönünden; 24.04.2015 takip tarihi itibariyle depo talebinde bulunulan çek yaprakları adedi banka sunumu 45 (Davacı banka 53 adet belirtmiş ve karşılığı 63.600,00 TL. talep etmiş ise de) adet çek yaprağının tazmin tutarı 54.000,00 TL.nın da bankada depozito hesabına nakit olarak depo edilmesi gerektiği, 17.11.2015 dava tarihi itibariyle ise; takip tarihi ile dava tarihi arasında 22 adet çek yaprağı garanti bedelinin her biri 1.200,00 TL. olarak tazmin edilmiş olup, tazmin edilmiş toplam (1.200,00 TL. X 22 = ) 26.400,00 TL. için, her bir çek yaprağı tzmin edilmiş olduğu tarihten itibaren tazmin tutarları üzerinden yıllık %%36,36 oranında temerrüt faizi ve BSMV. uygulanması gerektiği, inceleme tarihi itibariyle banka sunumu çek statuleri listeleme raporu içeriğine göre 23 adet çek yaprağının iade edilmemiş veya dönmemiş olduğu görülmekte ise de, davalı bankanın yalnızca 7 adet çek yaprağının depo talebinde bulunmuş olduğu ve taleple ile bağlılık ilkesi gereğince, banka talebi gibi 7 ADET çek yaprağı tazminat garanti tutarlarının 2015 yılı için çek yaprağı başına 1.200,00 TL. dan toplam (7 Adet X 1.200,00 TL. =) 8.400,00 TL. ve 2016 yılı için ise 1.290,00 TL. dan 9.030,00 TL. depo edilmesi gerektiği, takdirimahkemeye ait olmak üzere; Davacının TBK. 583. Maddesine göre sözleşmeyi imzalamadığı itirazına ilişkin el yazısının değerlendirilmesi neticesi, 25.07.2012 tarih ve 2.000.000,00 TL. limitli Genel Kredi Sözleşmesinin geçersizliğine kanaat getirilir ise; Konu 13.05.2010 tarih 1.000.000,00 TL. lık Genel Kredi Sözleşmesi ile davacı …’ın müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak sorumlu bulunulduğundan 1.000.000,00 TL’lık kefalet limiti ile sınırlı ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumluluğu nedeniyle 22.03.2015 temerrüt tarihi itibariyle tespit ve talep edilmiş olan nakdi kredilerden 769.151,03 TL. ve gayrinakdi kredilerden 45 adet çek yaprağı 54.000,00 TL. olarak toplam 823.151,03 TL. asıl alacak tutarının tamamından ve kendi temerüdünün hukuki sonuçlarından sorumlu bulunduğu, ancak önceden imzalanmış olan 13.05.2010 tarih 1.000.000,00 TL. lık Genel Kredi Sözleşmesinin sona erdirilmiş ve yeni sözleşme imzalanmasından sonra kullandırılmış kredilerin artık yeni sözleşmeye dayalı olarak kullandırılmış olduğuna ve yeni 25.07.2012 tarih 2.000.000,00 TL. lık sözleşmenin de TBK. 583. Md. İçeriğine göre imzalanmadığına kanaat getirilir ise, davacı müşterek borçlu ve müteselsil kefilin 13.05.2010 tarih 1.000.000,00 TL. lık Genel Kredi Sözleşmesinden dolayı sorumlu bulunamayacağı belirtilmiştir.
Davacının imza ve yazı itirazı nedeniyle; sözleşme asılları, davacının yazı ve imza örnekleri, medar-ı tatbik imza örnekleri alınarak, 26/07/2012 tarihli 2.000.000 TL limitli genel kredi sözleşmesinde davacı … imzası üstünde bulunan el yazılarının davacı tarafından yazılıp yazılmadığı konusunda bilirkişi raporu alınmış, Bilirkişi … tarafından düzenlenen 11/12/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu olan kredi sözleşmesindeki imzalar üzerindeki yazıların …’ın yazı örnekleriyle yapılan mukayesinde farklılıkların yanı sıra bazı benzerliklerin görüldüğü, örnekleri sayıca ve nitelik olarak incelemeye elverişli olmadığından sonuca varılmadığı, yazı ve imza örneklerinin alınması halinde karşılaştırma yapılacağı belirtilmiştir.
Raporda belirtilen eksiklikler giderilerek, mukayeseli imza örnekleri toplanmış ve dosya yeniden bilirkişiye tevdii edilmiş, Bilirkişi … tarafından düzenlenen 08/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu kredi sözleşmesindeki imzalar üzerindeki yazıların …’ın yazı örnekleriyle yapılan mukayesinde yazılardaki harf, kelime, sayı ve tarih atma gibi bazı unsurlarda saptanan karakteristik benzerlikler nedeniyle …’ın eli ürünü olduğu belirtilmiştir.
Davacı tarafın itirazları üzerine dosya üç kişilik bilirkişi heyetine tevdii edilmiş, Bilirkişiler Prof.Dr. …, Prof.Dr…. ve Prof.Dr. … tarafından düzenlenen 19/06/2020 teslim tarihli bilirkişi kurulu raporunda; inceleme konusu yazıların …’ın eli ürün olduğu belirtilmiştir.
İddia, savunma, dosya içeriği deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre; davalı banka ile dava dışı asıl borçlu … Şirketi arasında imzalanan 13/05/2010 tarihli ve 25/07/2012 tarihli genel kredi sözleşmelerine, şirketin yetkilisi olan davacının müteselsil kefil sıfatıyla imza attığı, genel kredi sözleşmeleri kapsamında kullandırılan kredilerin geri ödenmemesi nedeniyle hesabın kat edildiği, kat ihtarnamesinin dava dışı asıl borçlu ve davalıya tebliğ edildiği, akabinde dava dışı şirket ile davalı hakkında …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takibi ile ilamsız takip başlatıldığı, davacı kefilin takibe itiraz etmediği ve takip ile takipteki tutarın kesinleştiği, akabinde davacının her iki genel kredi sözleşmesi için akdedilen kefalet sözleşmelerinin şeklen geçersiz olduğu iddiası eldeki davada menfi tespit talep ettiği anlaşılmıştır. Mahkememizce her ne kadar bankacı bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmış ise de; davacı tarafın eldeki davada takip tutarı ile ilgili herhangi bir itiraz ileri sürmediği, sadece kefalet sözleşmelerinin şeklen geçersiz oldukları iddiasına dayandığı anlaşılmıştır. 13/05/2010 tarihli kefalet sözleşmesi aslı incelendiğinde, sözleşmenin yazılı şekilde yapıldığı, davacının sorumlu olduğu kefalet tutarının belirtildiği ve davacının imzasının atılmış olduğu, 818 Sayılı BK’nun 484 maddesi uyarınca kefaletin şeklen geçerli olduğu anlaşılmıştır. 25/07/2012 tarihli genel kredi sözleşmesinde davacı, kefalet sözleşmesine sadece imza attığını, 6098 Sayılı TBK’nun 583 maddesi uyarınca kefalet tarihinin ve sorumlu olduğu azami tutarın ve müteselsil kefalet durumunun el yazısı ile yazılmadığını iddia etmiştir. Bu hususlar geçerlilik koşulu olduğundan, sözleşme yazılı bu hususların davacının el yazısı ile yazılıp yazılmadıkları yönünde imza incelemesi yaptırılmış, alınan iki raporda da yazıların davacının eli ürünü olduğu tespit edilmiştir. Şu halde 25/07/2012 tarihli sözleşme de 6098 Sayılı TBK’nun 583 maddesinde öngörülen şekle uygun ve geçerlidir. İzah edilen gerekçelerle davanın rddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın REDDİNE,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 54,40-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan harçtan mahsubu ile hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde artan harcın davacıya iadesine,
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 60.236,40 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafça yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 155,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avans kalmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Dair, Taraf vekillerinin yüzlerine karşı, tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/11/2020

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır