Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1088 E. 2022/933 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/1088 Esas
KARAR NO : 2022/933

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 17/11/2015
KARAR TARİHİ : 15/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; 14/10/2014 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile Bölge Trafik Yan yolu takiben … istikametinden bölge trafik istikametine seyri sırasında gidiş istikametine göre sağ tarafında bulunan … benzin istasyonuna yakın bir mesafedeyken, kendisine ait şeritte kendisine hızla … marka bir aracın yaklaştığını fark ettiğini, ancak sol şeritte seyretmekte olan araçlar da olduğu için sol şeride yönelemeyen müvekkilinin sağ tarafından bulunan benzin istasyonuna kaçmak sorunda kaldığını, kendi şeridinde hızla yaklaşan araç ile kafa kafaya çarpışmamak için benzin istasyonuna giren müvekkilinin benzin istasyonunda bulunan kanopi direklerine çarpmasıyla trafik kazasının meydana geldiğini, kazanın meydana gelmesinde plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün şerit izleme kurallarına riayet etmemek ve hızlı araç kullanmak nedeniyle asli ve tamamen kusurlu olduğunu, müvekkilinin ise kendi şeridinde seyrederken, kendisine ait şeritte hızlı şekilde kendisine yanaşan araç sebebiyle benzin istasyonuna yönelmek zorunda olup kazanın meydana geldiğini, kazanın meydana gelmesinde müvekkiline yüklenebilecek hiçbir kusurun bulunmadığını, kazanın ardından … 1.Asliye Ceza Mahkemesi tarafından … Esas sayılı kamu davasının görüldüğünü, kazaya yol açan aracın plakasının belirlenemediğini, bu sebeple meydana gelen zararın 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14.maddesiyle Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri bünyesinde kurulmuş bulunan Güvence Hesabı tarafından karşılanması gerektiğini, meydana gelen vahim kaza sonucu malul hale gelen müvekkilinin bu nedenle uğradığı maddi zararın davalı tarafından kaza tarihinde geçerli olan poliçe teminat limitleri dahilinde karşılanması gerektiğini, kazanın meydana geldiği tarihteki kişi başına ölüm ve sakatlanma teminatının 268.000,00-TL olduğunu, kazanın ardından ağır şekilde yaralanan müvekkiline ağır stres tepkisi ve uyum bozukluğu, sol düşük aya, sol asetabulum kırığı ve lomber disk hernisi teşhisinin konulduğunu, ayrıca müvekkilinin vücudunun muhtelif yerlerinde çeşitli yaralanmalar meydana geldiğini beyanla 14/10/2014 tarihinde meydana gelen çift taraflı yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle müvekkilinin uğradığı maddi zararlar için fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik …’in geçişi iş göremezliği dolayısıyla 500,00-TL ve sürekli iş göremezliği dolayısıyla 500-TL olmak üzere toplamda 1.000,00-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işlemiş yasal faiziyle birlikte davalı tarafından ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; Usule ilişkin, dava öncesi davacı tarafından yazılı başvuru şartının yerine getirilmeden doğrudan dava açıldığını, davacı tarafa önel verilerek başvuru ve evraklarının ikmalinin sağlanması aksi halde davanın bu sebeple reddine karar verilmesini, davaya ilişkin delillerin taraflarına tebliğ edilmesini, Esasa ilişkin, davacılar tarafından alınmış ödemeler ve açılmış tüm dava bilgilerinin bildirilmesi gerektiğini, bu hususta davacı tarafa kesin süre verilmesini, kazaya sebep olduğu bildirilen aracın olay tarihini kapsayan mecburi mali mesuliyet sigorta poliçesi bulunup bulunmadığının araştırılması gerektiğini, kazaya sebebiyet verdiği edilen araçların motor ve şasi numaraları da belirtilmek suretiyle mecburi mali mesuliyet sigorta poliçesinin araştırılmasını, dava dilekçesinde belirtilen kazadaki kusur durumu ve kusurlu hareket ile meydana geldiği iddia edilen zarar arasındaki illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, davacının maluliyet oranının ispatlanması gerektiğini ve zararın sorumlu aktüer bilirkişi tarafından hesaplanması gerektiğini, geçici iş göremezlik zararlarının teminat kapsamında olmadığını, maddi vakıanın kesin olarak ortaya konulmasını aksi halde davanın reddi gerektiğini, davacının bu konudaki delillerini toplaması ve kazaya başkaca bir aracın sebep olduğunu kesin verilerle ispat etmesi gerektiğini, davacıya bu kaza sonucu Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ödeme yapılıp yapılmadığını, dava konusu kaza ile ilgili ceza dosyasının celbi gerektiğini, faiz isteminin, başlangıç tarihi ve yargılama gideri isteminin haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyanla usule yönelik itirazlarının karara bağlanmasını, haksız ve hukuka aykırı davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR /
Taraflarca gösterilen deliller toplanmış, tedavi evrakları, hasar dosyası, SGK kayıtları celbedilmiş, davacı hakkında SED araştırması yapılmış, … plakalı aracın trafik ve malik ile tescil kayıtları celbedilmiş, … 1.Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası UYAP üzerinden dosyamız arasına alınmış, davacı tanıkları dinlenmiş ve dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak bilirkişi raporları ile ATK raporları alınmıştır.
Mahkememizin 12/05/2016 tarihli duruşmasının (7) numaralı ara kararı ile; ”Davacı tanıklarının dinlenmesi için … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine talimat yazılmasına” karar verilmiş, … 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin …Talimat sayılı dosyasının 27/06/2016 tarihli duruşmasında davacı tanığı …: ”Davacının babası Belediyeden dolayı 15-20 yıldır arkadaşımdır, oğlunun kaza yaptığını bana bildirince kaza yerine yakın olduğumdan babası ile birlikte kaza yerine gittik, oaradaki esnafların kamera kayıtlarına baktık, kayıtları veremeyeceklerini, polislerin alması gerektiğini belirttileri, beyaz renkli bir … marka otomobilin …in yan yolundan geldiğini, davacının da hal tarafından geldiğini, … nin davacının aracının önüne kırması nedeniyle davacı kaçmaya çalışırken istasyondaki birinci pompaya vurmuyor, ancak ikinciye vuruyor ve hava yastıkları açılıyor, yaralandığından hastaneye kaldırılıyor, biz geldiğimizde davacı orada değildi” şeklinde, diğer davacı tanığı … ise: ”Ben bölge trafiğin yanındaki … petrolde pompacı olarak 2 senedir çalışmaktayım, kaza anında vardiye değişimi nedeni ile arka tarafta olduğumdan kazayı görmedim, ancak daha sonra petrol istasyonunun kamera kayıtlarından izlediğimizde, çift yönlü yolda karşıdan gelen beyaz … sol tarafa girer gibi yapıp, … aracı sıkıştırdığından diğer araç kafa kafaya çarpmamak için kendini petrol tarafına atınca pompaya çarptı, benden sonra çalışan arkadaş şöfüre müdahalede bulunmuş, yaralı olarak hastaneye gönderilmiş, … marka araç durmadı ve yoluna devam etti,davacının tanıdıklarından bir kişinin gelip kaza kayıtlarına baktı diye hatırlıyorum” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
… 1.Asliye Ceza Mahkemesi’nin …Esas dosyası UYAP üzerinden dosyamız arasına alınmış ve incelenmesinde; sanığın …, sanığın üzerine atılı suçun ”Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma”, suç tarihinin 14/10/2014 olduğu ve Mahkemenin 24/03/2015 tarihli kararı ile; ”Her ne kadar sanığın üzerine atılı suçu işlediği iddia edilerek cezalandırılması talebi ile kamu davacı açılmış ise de, sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurları oluşmadığından CMK’nın 223/2-a maddesi uyarınca BERAATİNE” karar verildiği ve verilen kararın temyiz edilmeden 10/04/2015 tarihinde kesinleştiği tespit edilmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 3.İhtisas Kurulu’nun 24/01/2018 tarih ve 1828 karar sayılı raporunda özetle; … oğlu, 1988 doğumlu …’in 14/10/2014 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı kalça ve ayak bileği eklemi hareket kısıtlılığı arızası nedeniyle, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası Grup1 kabul olunarak;
Gr1 XII (6a…..25)A %29
Gr1 XII (28Ba….15)A %19
Balthazard formülüne göre; %42.49
E cetveline göre %37.2 (yüzdeotuzyedinoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
İyileşme (işgöremezlik) süresinin 14/10/2014 tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 12/04/2018 tarihli celsesinin (3) numaralı ara kararı ile ”…06/07/2017 tarihli celsenin 2 numaralı ara kararı uyarınca dosyanın bilirkişi heyetine tevdiine” karar verildiği ve işbu doğrultuda kusur bilirkişisi …ve Aktüer bilirkişi … tarafından tanzim edilen 08/08/2018 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle;
Kusur Yönünden Değerlendirme;
a – Davacı … plakalı otomobil sürücüsü …’in olayda %100 (yüzde yüz) oranında asli derecede tam kusurlu olduğu,
b – Plakası ve sürücüsü tespit edilemeyen otomobil sürücüsünün olayda illiyeti görülmediğinden kusursuz olduğu,
Bedensel Zarar Yönünden;
Dava dosyasında mevcut ve özellikleri yukarıda belirtilen bilgi ve bulgularla 14/10/2014 tarihinde kusursuz olarak maruz kaldığı trafik kazasında yaralanarak belirli bir süre hastane ortamında tedavi gören 1985 dağumlu, kaza döneminde belgelenmiş geliri bulunmayan ve kendisine uygulanan tedaviye rağmen %37,2 oranında malul kaları …’de tedavi sonrasında ortaya çıkan bedensel maluliyetin fonksiyonel varlık değeri dikkate alınarak maluliyete bağlı kaybın doğal yaşamı süresince ortaya çıkaracağı miktarı Yargıtay örnek kararları doğrultusunda asgari ücret üzerinden proğresif rant esasına göre yıllık %10 artırımlı, yine yıllık %10 Iskontolu zararın işlemiş, işleyecek ve pasif dönemlerdeki peşin sermaye değeri olarak 00,00 TI. Maluliyet zararı hesaplandığı, diğer bir ifadeyle maluliyet zararı oluşmadığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 28/02/2019 tarihli ara kararın (1) ve (2) numaralı ara kararları ile; ”1-Her ne kadar Mahkememizce önümüzdeki celse tahkikatın bitirilerek sözlü yargılamaya geçilmesine karar verilmiş ise de; dosyanın incelenmesinde dosyadaki bilirkişi heyet raporunda kusur raporunun teknik açıdan yeterli olmadığı anlaşılmakla; 06/12/2018 tarihli celsenin (1) nolu ara kararından rücu edilmesine, 2-Karayolları Genel Müdürlüğü İstanbul Bölge Müdürlüğü’ne dosyanın tevdii ile 3 kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınmasına,..” karar verilmiş ve işbu doğrultuda …, …. ve … tarafından tanzim edilen 02/05/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle; … plaka sayılı otomobil sürücüsü …; Aracının hızını kanunda belirtilen şekilde ayarlamaması, sürüşü sırasında gereken dikkat ve özeni göstermemesi sebebiyle dava konusu olayda Tali Kusurlu (%40) olduğu, Plakası tespit edilemeyen beyaz renkli araç sürücüsü; sürüşü sırasında gereken dikkat ve özeni göstermemesi, 2918 sayılı Karayolları Trafik kanununun asli kusurları düzenleyen 84. maddesinde yer alan ve yukarıda belirtilen hususlara aykırı olarak dönüşü öncesinde ilk geçiş hakkını karşı yönden gelen araca vermemesi sebebiyle Dava konusu olayda Asli Kusurlu (%60) olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 30/05/2019 tarihli celsesinin (1) numaralı ara kararı ile “Dosyanın daha önce rapor tanzim eden hesap uzmanı bilirkişiye tevdii ile alınan kusur raporu ve davacıya yapılan rücuya tabi tüm ödemeler de dikkate alınmak suretiyle yeni oluşan kusur durumuna göre ek rapor tanziminin istenilmesine” karar verilmiş ve işbu doğrultuda Aktüer bilirkişisi … tarafından tanzim edilen 08/07/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle;
BEDENSEL ZARAR YÖNÜNDEN;
Dava dosyasında mevcut ve özellikleri yukarıda belirtilen bilgi ve bulgularla 14/10/2014 tarihinde Tali ve %40 kusurlu olarak maruz kaldığı trafik kazasında yaralanarak belirli bir süre hastane ortamında tedavi gören 1985 doğumlu, kaza döneminde belgelenmiş geliri bulunmayan ve kendisine uygulanan tedaviye rağmen %37,2 oranında malul kalan …’de tedavi sonrasında ortaya çıkan bedensel maluliyetin fonksiyonel varlık değeri dikkate alınarak maluliyete bağlı kaybının doğal yaşamı süresince ortaya çıkaracağı miktarı Yargıtay örnek kararları doğrultusunda asgari ücret üzerinden proğresif rant esasına göre yıllık %10 artırımlı, yine yıllık %10 iskontolu zararın işlemiş, işleyecek ve pasif dönemlerdeki peşin sermaye değeri olarak 149.798,50-TL Maluliyet zararı hesaplandığı, tazminata faiz uygulamasının mahkemeye ait olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 14/11/2019 tarihli celsesinin (1) numaralı ara kararı ile “Dosyanın davacı vekilinin itirazları doğrultusunda daha önce rapor tanzim eden bilirkişiye tevdii ile SGK tarafından yapılan rücuya tabi geçici iş göremezlik ödemesinin güncel değerinin sadece geçici iş göremezlik zararından mahsubu ile rapor tanzim tarihi itibariyle güncel asgari ücret verileri esas alınmak suretiyle ek rapor tanziminin istenilmesine” karar verilmiş ve işbu doğrultuda Aktüer bilirkişisi … tarafından tanzim edilen 02/12/2019 tarihli bilirkişi ikinci ek raporunda özetle;
BEDENSEL ZARAR ve GEÇİCİ İŞ GÖREMEZLİK YÖNÜNDEN;
Dava dosyasında mevcut ve özellikleri yukarıda belirtilen bilgi ve bulgularla 14/10/2014 tarihinde Tali ve %40 kusurlu olarak maruz kaldığı trafik kazasında yaralanarak belirli bir süre hastane ortamında tedavi gören 1985 dağumlu, kaza döneminde belgelenmiş geliri bulunmayan ve kendisine uygulanan tedaviye rağmen %37,2 oranında malul kalan …’de tedavi sonrasında ortaya çıkan bedensel maluliyetin fonksiyonel varlık değeri dikkate alınarak maluliyete bağlı kaybın doğal yaşamı süresince ortaya çıkaracağı miktarı Yargıtay örnek kararları doğrultusunda asgari ücret üzerinden proğresif rant esasına göre yıllık %10 artırımlı, yine yıllık %10 iskontolu zararın işlemiş, işleyecek ve pasif dönemlerdeki peşin sermaye değeri olarak 156.546,00 TL maluliyet zararı hesaplandığı,
SGK tarafından yapılmış ve rücuya tabi olan toplam 11.767,50-TL GİG ödemelerinin SADECE GEÇİCİ İŞ GÖREMEZLİK ZARARIRDAN tenziliyle, 5.020,00 – 11.767,50 = -6.746,00-TL fazla GİG ödeneği ödendiği hesaplandığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 17/12/2020 tarihli celsesinin (1) numaralı ara kararı ile “Dosyanın daha önce rapor tanzim eden aktüeryal hesap uzmanı bilirkişiye yeniden tevdii ile güncel asgari ücret tutarı üzerinden (raporun yeni yıla sarkması halinde güncel asgari ücret verileri esas alınarak) hesaplama yapılmasının istenilmesine” karar verilmiş ve işbu doğrultuda Aktüer bilirkişisi Remzi Şendil tarafından tanzim edilen 02/03/2021 tarihli bilirkişi üçüncü ek raporunda özetle;
BEDENSEL ZARAR ve GEÇİCİ İŞ GÖREMEZLİK YÖNÜNDEN
Dava dosyasında mevcut ve özellikleri yukarıda belirlilen bilgi ve bulgularla 14/10/2014 tarihinde Tali ve %40 kusurlu olarak maruz kaldığı trafik kazasında yaralanarak belirli bir süre hastane ortamında tedavi gören 1985 doğumlu, kaza döneminde belgelenmiş geliri bulunmayan ve kendisine uygulanan tedaviye rağmen %37,2 oranında malul kalan … de tedavi sonrasında ortaya çıkan bedensel maluliyetin fonksiyonel varlık değeri dikkate alınarak maluliyete bağlı kaybın doğal yaşamı süresince ortaya çıkaracağı miktarı Yargıtay örnek kararları doğrultusunda asgari ücret üzerinden proğresif rant esasına göre yıllık %10 artırımlı, yine yıllık %10 iskontolu zararın işlemiş, işleyecek ve pasif dönemlerdeki peşin sermaye değeri olarak, SGK tarafından yapılmış ve rücuya tabi olan toplam 11.767,50-TL GİG ödemeleri tenzili de yapılarak, 260.598,00-TL Maluliyet zararı hesaplandığı görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekili 12/03/2021 tarihli değer arttırım dilekçesinde ve özetle; Fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile dava dilekçesinde talep edilen 500,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatı taleplerini 260.098,00-TL artırarak 260.598,00-TL’ye çıkardıklarını, tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte avans faizi ile birikte taraflarına ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmil edilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 29/04/2021 tarihli celsesinin (1) numaralı ara kararı ile; ”Dosyanın aküerya bilirkişisi …’ya tevdii edilerek, İstanbul 3.ATK İhtisas Kurulunun 24/01/2018 tarih ve 1828 karar sayılı raporu, 02/05/2019 tarihli Bilirkişi heyet raporu, davacı vekilinin 11/03/2021 tarihli ve davalı vekilinin 01/04/2021 tarihli dilekçeleri nazara alınarak ve değerlendirilerek davacının sürekli iş göremezlik zararının ve geçici iş göremezlik zararının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise miktarının tespiti amacıyla ek rapor tanziminin istenilmesine” karar verilmiş ve işbu doğrultuda Aktüerya bilirkişisi … tarafından tanzim edilen 04/06/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
– Sayın Mahkeme’nin ara kararındaki görevlendirmesi neticesinde en güncel yüksek yargı kararlarından bir olan Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 2019/3292 E. – 2021/1848K. sayılı ilamında belirtildiği şekilde TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak Teknik Faiz uygulamaksızın Progresif Rant Yöntemine göre hesaplama yapıldığı,
– Dosya kapsamında yer alan evraklar incelendiğinde davalı … Hesabı tarafından davacı …’e yapılan herhangi bir Geçici ya da Sürekli İş Göremezlik ödemesinin bulunmadığı görüldüğünden davacının hesaplanan zararından herhangi bir indirimin söz konusu olmadığı,
– Daha önceki bilirkişi raporlarında bahsedildiği üzere davacı …’e 6.084,00-TL + 5.683,50-TL olmak üzere toplam 11.767,50-TL Geçici İş göremezlik Ödemesi değil, … Sos. Güv. Mrk.’nin 26/08/2016 ve yine … Sos. Güv. Mrk.’nin 04/12/2015 tarihli yazıları incelendiğinde 04/12/2015 tarihli yazıda bildirilen dönemlerin 26/08/2016 tarihli yazıda bildirilen dönemleri de kapsadığı ve davacı …’e sadece 6.084,00 TL Geçici İş Göremezlik Ödemesi yapıldığı,
Dava dışı SGK tarafından davacı …’e 14/10/2014 ile 15/06/2015 tarihleri arasındaki 240 günü kapsayacak şekilde 6.084.00-TL Geçici İş Göremezlik ödemesi yapıldığı görülmüş olup, yapılan ödemenin davalı tarafın kusuru oranında rücuya tabi kısmının davacı …’in hesaplanan Geçici İş Göremezlik Zararından tenzil edildiği,
– Davacı …’in hesaplanan Geçici İş Göremezlik Tazminatı tutarının 5.068,99-TL olduğu, SGK tarafından yapılan ödemenin davalı tarafın kusuru oranında rücuya tabi kısmı olan 3.650,40-TL’nin tenzili sonrası davacının bakiye Geçici İş Göremezlik Tazminatı tutarının 1.418,59-TL olduğu,
– Davacı …’in hesaplanan Sürekli İş Göremezlik Tazminatı tutarının 332.552,84 TL olduğu,
– Davacı …’in toplam Bakiye Geçici + Hesaplanan Sürekli İş Göremezlik zararının Sakatlanma ve Ölüm Teminatı Limiti kapsamında kalan 268.000,00 TL kısmında Güvence Hesabı’nın sorumlu olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Davacı vekili 16/06/2021 tarihli ıslah dilekçesinde ve özetle; fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklamakla birlikte müvekkili için 12/03/2021 tarihli bedel artırım dilekçesi ile talep ettikleri 260.598,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatı taleplerini 6.902,00-TL arttırarak 267.500,00-TL’ye çıkardıklarını, işbu bedelin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte taraflarına ödenmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmil edilmesini talep etmiştir.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Kurulu’nun 30/03/2022 tarih ve 4715 karar sayılı raporunda özetle; Resul oğlu, 11.10.1988 doğumlu …’in 14.10.2014 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle;
1) 03.08.2013 tarih, 28727 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile bu yönetmelik kapsamında yer almayan bölüm, cetvel ve listeler için, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kullanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak,
Gr1 XII(38A ………30)A %34×4/5=%27.2
Gr1 XII (6a……….25)A %29×1/2= %14.5,
Balthazard formülüne göre %37.5
E cetveline göre %33.2(yüzdeotuzüçnoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
2) İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 18(onsekiz) aya kadar uzayabileceği görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizin 15/09/2022 tarihli celsesinin (1) numaralı ara kararı ile; ”Dosyanın aktüerya bilirkişisi …’ya tevdii edilerek, İstanbul 2.ATK İhtisas Kurulunun 30/03/2022 tarih ve 4715 karar sayılı raporu, 02/05/2019 tarihli Bilirkişi heyet raporu, davacı vekilinin 11/03/2021 ile davalı vekilinin 01/04/2021 tarihli dilekçeleri nazara alınarak ve değerlendirilerek davacının sürekli iş göremezlik zararının ve geçici iş göremezlik zararının oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise miktarının tespiti amacıyla ek rapor tanziminin istenilmesine,” karar verilmiş ve işbu doğrultuda aktüerya uzmanı … tarafından tanzim edilen 26/09/2022 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle;
– Karayolları Trafik Kanunu‘nun bazı maddelerinde değişiklik yapan, 09.06.2021 tarihinde TBMM‘de kabul edilerek 19.06.2021 tarihinde Resmi Gazete‘de yayınlanan kanunun yürütmesi ile ilgili “Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu” tarafından 04.12.2021 tarihinde Resmi Gazete‘de yayınlanarak yürürlüğe giren “Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar” yürürlüğe girdiği 04.12.2021 tarihinden sonra düzenlenen poliçeleri kapsayacağından, Rapor/Hesap tarihi esas alınarak yapılan hesaplamada en güncel yüksek yargı kararlarından olan Yargıtay 4.Hukuk Dairesi‘nin 27.09.2021 tarihli 2021/4391 E., 2021/5518K. Sayılı ve benzer kararları da dikkate alınarak; ilgili kurumlarca görüş değişikliği yapılıncaya kadar yaşam tablosu olarak TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak Progresif Rant Yöntemine göre hesaplama yapıldığı,
– Dosya kapsamında yer alan evraklar incelendiğinde davalı Güvence Hesabı tarafından davacı …‘e yapılan herhangi bir Geçici ya da Sürekli İş Göremezlik ödemesinin bulunmadığı görüldüğünden davacının hesaplanan zararından herhangi bir indirimin söz konusu olmadığı,
– Daha önceki bilirkişi raporlarında bahsedildiği üzere davacı …‘e 6.084,00 TL + 5.683,50 TL olmak üzere toplam 11.767,50 TL Geçici İş göremezlik Ödemesi değil, … Sos. Güv. Mrk.‘nin 26.08.2016 ve yine … Sos. Güv. Mrk.‘nin 04.12.2015 tarihli yazıları incelendiğinde 04.12.2015 tarihli yazıda bildirilen dönemlerin 26.08.2016 tarihli yazıda bildirilen dönemleri de kapsadığı ve davacı …‘e sadece 6.084,00-TL Geçici İş Göremezlik Ödemesi yapıldığı,
Dava dışı SGK tarafından davacı …‘e 14.10.2014 ile 15.06.2015 tarihleri arasındaki 240 günü kapsayacak şekilde 6.084.00 TL Geçici İş Göremezlik ödemesi yapıldığı görülmüş olup, yapılan ödemenin davalı tarafın kusuru oranında rücuya tabi kısmının davacı …‘in hesaplanan Geçici İş Göremezlik Zararından tenzil edildiği,
-Davacı …‘in hesaplanan Geçici İş Göremezlik zararının 11.116,85-TL olduğu, SGK tarafından yapılan 6.084,00 TL Geçici İş Göremezlik ödemesinin davalı tarafın kusuru oranında rücuya tabi olan 3.650,40 TL kısmının tenzili sonrası davalı tarafın kusuruna denk gelen Bakiye Geçici İş Göremezlik zararının 7.466,45 TL olduğu, kaza tarihi itibariyle Geçici İş Göremezlik zararının karşılanacağı Güvence Hesabı‘nın Şahıs Başına Sağlık Giderleri Teminatı Limitinin 268.000,00 TL olduğu, teminat limitini aşan zararının olmadığı,
-Davacı …‘in hesaplanan Sürekli İş Göremezlik zararının;
Pasif Dönemde AGİ‘ye karşılık gelen Vergi İstisnası Düşülmüş Asgari Ücrete Göre 535.181,71 TL, Kaza tarihi itibariyle Sürekli İş Göremezlik zararının karşılanacağı … Hesabı‘nın Şahıs Başı Ölüm ve Sakatlanma Tazminatı Limitinin 268.000,00 TL, teminat limitini aşan zararının 267.181,71 TL olduğu,
Pasif Dönemde AGİ‘ye karşılık gelen Vergi İstisnalı Asgari Ücrete Göre 565.033,85 TL, Kaza tarihi itibariyle Sürekli İş Göremezlik zararının karşılanacağı … Hesabı‘nın Şahıs Başı Ölüm ve Sakatlanma Tazminatı Limitinin 268.000,00 TL olduğu, teminat limitini aşan zararının 297.033,85 TL olduğu görüş ve kanaati bildirilmiştir.
Mahkememizce 02/05/2019 tarihli bilirkişi heyet raporundaki kusur oranları, İstanbul ATK 2.İhtisas Kurulunun 30/03/2022 tarih ve 4715 karar sayılı maluliyet raporu ve aktüer yönünden ise 26/09/2022 tarihli bilirkişi ek raporu dosya kapsamına uygun, teknik anlamda yeterli ve denetime elverişli bulunarak hükme esas alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE /
Dava, trafik kazası nedeniyle 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91 vd. maddeleri ile 97 maddesi ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14.Maddesi kapsamında maddi tazminat talepli eda davasıdır.
HMK’nın 137.maddesi uyarınca taraflar arasındaki uyuşmazlık konularının, 14/10/2014 tarihinde meydana gelen kazada yaralanan davacı … için 500,00-TL geçici iş göremezlik, 500,00-TL sürekli iş göremezlik olmak üzere 1.000,00-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalıdan istemi noktalarında toplandığı tespit edilmiştir.
2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85.maddesinde düzenlenen motorlu araç işleten ile araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğunun hukuki niteliği ise kural olarak tehlike sorumluluğudur. Mezkur Kanunun 85/1 maddesi uyarınca “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” Yine aynı kanunun 58/son maddesi uyarınca “İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” Bu düzenlemeler kapsamında motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin, motorlu aracın işletilmesi nedeniyle ortaya çıkan zararlardan sorumluluğu kusur(haksız fiil) sorumluluğu olmadığı gibi, objektif özen yükümlülüğünün ihlaline dayanan olağan sebep sorumluluğu niteliğinde de değildir. Tehlike sorumluluğu niteliğindeki bu sorumluluğun doğması için, motorlu aracın işletilmesine özgü tipik tehlikenin gerçekleşmesi yeterli olup motorlu araç işletenin veya teşebbüs sahibinin kusuru yahut objektif özen yükümlüğünü ihlali aranmaz. Motorlu taşıt işletenin olağan sebep sorumluluğu istisna olup 2918 Sayılı Kanun’un 85/3 fıkrasında düzenlenmiştir. Buna göre işletme haline olmayan bir motorlu aracın sebep olduğu trafik kazasından dolayı işletenin sorumlu tutulabilmesi için, zarar görenin, kazanın oluşumunda işleten veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere ilişkin bir kusurun varlığını veya araçtaki bozukluğun kazaya sebep olduğunu ispat etmesi gerekir. Somut olayda meydana gelen trafik kazası aracın işletilmesi sırasında meydana geldiğinden, işletenin sorumluluğunun tehlike sorumluluğu olduğunda şüphe yoktur. Bu sebeple işleten ancak kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilir.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesi ile motorlu araç işleten veya teşebbüs sahibine zorunlu mali sorumluluk sigortası yapma mecburiyeti getirilmiştir. Bu düzenleme ile sigortacının, motorlu taşıt işletenin veya teşebbüs sahibinin motorlu taşıtın işletilmesinden doğan sorumluluğunu teminat ile sınırlı olmak üzere karşılaması amaçlanmıştır. Aynı kanunun 92 maddesinde ise zorunlu trafik sigortacısının hangi zararlardan sorumlu olmadığı tahdidi biçimde sayılmıştır. Maddeye göre; aşağıdaki hususlar zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğu dışındadır:
“a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,
c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye gelen zararlara ilişkin talepler,
d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak motorlu araç yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,
e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,
f) Manevi tazminata ilişkin talepler.
g) Hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat talepleri,
h) İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri,
i) Bu Kanun çerçevesinde hazırlanan zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartları ve ekleri ile tanımlanan teminat içeriği dışında kalan talepler.”
5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesinde; ”Bu Kanunun 13’üncü maddesi, 13.10.1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 10.7.2003 tarihli ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ile ihdas edilen zorunlu sorumluluk sigortaları ile bu Kanunla mülga 21.12.1959 tarihli ve 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu çerçevesinde ihdas edilmiş olan zorunlu sigortalara ilişkin olarak aşağıdaki koşulların oluşması halinde ortaya çıkan zararların bu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar karşılanması amacıyla Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği nezdinde … Hesabı oluşturulur. Hesaba;
a) Sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için,
b)Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için, …” başvurulabileceği öngörülmüştür.
Anılan düzenlemeler, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; davacının yaralanması ile neticelenen dava konusu olayda … plaka sayılı otomobil sürücüsü …’in tali kusurlu (%40) olduğu, Plakası tespit edilemeyen beyaz renkli araç sürücüsünün ise asli Kusurlu (%60) olduğu, kaza nedeniyle kişinin tüm vücut engellilik oranının E cetveline göre %33.2(yüzdeotuzüçnoktaiki) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 18 (onsekiz) aya kadar uzayabileceğinin belirtildiği, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik zararının 7.466,45 TL olduğu, davacının talep edebileceği sürekli iş göremezlik zararının ise Pasif Dönemde AGİ‘ye karşılık gelen Vergi İstisnası Düşülmüş Asgari Ücrete Göre 535.181,71 TL, Pasif Dönemde AGİ‘ye karşılık gelen Vergi İstisnalı Asgari Ücrete Göre 565.033,85 TL olduğu, davacı vekilinin 16/06/2021 tarihli dilekçesi ile; 500,00-TL sürekli ve 500,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı alacakları yönünden sadece sürekli iş göremezlik tazminatını 267.500,00-TL’ye çıkardıklarını belirtmesi ile 267.500,00-TL sürekli iş göremezlik ve 500,00-TL geçici iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ettiği, mahkemenin talep ile bağlı olduğu, bununla birlikte kaza tarihi itibariyle … Hesabı‘nın Şahıs Başı Ölüm ve Sakatlanma Tazminatı Limitinin 268.000,00 TL olması, davacı vekilinin 16/06/2021 tarihli ıslah dilekçesi ve talebe bağlılık ilkeleri ile davalının bu zarardan 2918 Sayılı Kanunun 91 vd. maddeleri ile 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14.maddesi kapsamında sorumlu olduğu anlaşılmakla Mahkememizce davanın kabulü ile; -kaza tarihi itibariyle geçerli olan poliçe limiti ile (268.000,00-TL) sınırlı olmak üzere- 268.000,00-TL maddi tazminatın (267.500,00-TL sürekli iş göremezlik ve 500,00-TL geçici iş göremezlik olarak) dava tarihinden -davalının davanın açılması ile birlikte temerrüde düştüğünden- itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
H Ü K Ü M /
1-Davanın KABULÜ İLE; -kaza tarihi itibariyle geçerli olan poliçe limiti ile (268.000,00-TL) sınırlı olmak üzere- 268.000,00-TL maddi tazminatın (267.500,00-TL sürekli iş göremezlik ve 500,00-TL geçici iş göremezlik olarak) dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 18.307,08‬-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline, peşin alınan 27,70-TL harç, 24,00-TL tamamlama harcı ve 889,00-TL ıslah harcı toplamı olan 940,70-TL’nin mahsubuna, eksik kalan 17.366,38‬-TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 40.520,00-TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 27,70-TL başvuru harcı, 27,70-TL peşin harç, 24,00-TL tamamlama harcı, 889,00-TL ıslah harcı, 4.950‬,00-TL bilirkişi ücreti, 1.511,5‬0 Adli Tıp Kurumuna yapılan ödeme ve 661,85‬-TL posta masrafları olmak üzere toplam 8.091,75‬-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri ve yatırılan delil avansı bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-HMK 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.15/12/2022

Katip
¸

Hakim
¸