Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/102 E. 2020/80 K. 28.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/102 KARAR NO : 2020/80
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/01/2015
KARAR TARİHİ : 28/01/2020

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 9.maddesine göre Türk Milleti adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız ve tarafsız İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesinin kararıdır.
Davacı vekili dava açan dilekçesinde özetle;
Davalı tarafından icraya konu edilen İstanbul … İcra Müdürlüğünün … nolu dosyası ile … İcra Müdürlüğünün…E. nolu dosyası ile yapılan senetli takibe ait davacıların bu senetlerden dolayı davalıya hiçbir borçlarının olmadığını, bu senetlerin teminat senedi olduğunu, teminat konusu senetlerin davalı ukdesine geçtiğini, … tarafından …Şti. olarak kurulan sağlık merkezinin 1/3 hissesinin …’ a noter protokolü ile devir edildiğini, ancak …’ ın doktor olmaması nedeniyle ortaklığın ticaret sicil gazetesinde yayınlanmadığını, mevzuatın izin verdiği gün yayınlanması için gerekli protokollerin yapıldığını, davalı ve …Şti. nin 1.500.000.TL …Şti. ve temsilcisi …’ e borçlu olduğunu, davalının bu tutarı ödemesinin taraflarca anlaşma ile kabul edildiğini, ancak bu borçların aşan kısmı olursa bu aşan kısım için İstanbul … ve … İcraya konu sair senetlerin teminat olarak verildiğini, …’ ın dolayısı ile …Şti. hiçbir para ödemeden devraldığı …şirketi bünyesindeki sağlık kuruluşundan dolayı 1.500.000.TL borçlu olduğunu, ancak borcunu ödemesi gerekirken ödemediğini, bu 1.500.000.TL yi ödediğine dair ve aşan kısma geçtiğine dair herhangi bir beyanı olmadığından ukdesindeki teminat senetlerinin karşılıksız olduğunu, tümünün iptali gerektiğini, …Şti. ruhsatı, işletmeyi ve demirbaşlarıyla devir aldıktan sonra 8 aya yakın işlettiğini ve şirketi satışa çıkardığını 1.200.000 TL ye dava dışı… Gruba devrettiğini, bu devir bedelini de takriben yarısına yakınını aldığını, … Grubundaki kalan alacak…Şti. ve temsilcisi …’ ün alacağı konumuna geçtiğini beyanla borçsuzluk sebebiyle iptali gereken şimdilik 345.637.-TL nin iptaline, şimdilik 10.000.-TL nin alacağı istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davacıların iddiasının yersiz ve mesnetsiz olduğunu, menfi tespit davası açısından değerlendirildiğinde ispat yükünün davacı tarafta olduğunu, iddiasını oluşturan senetlerin teminat için olduğuna dair yazılı delil ile ispatlaması gerektiğini, davacıların borç ilişkisinin varlığını kabul ettiğini, takip konusu senetlerin teminat senedi olmadığını, senetlerin borca karşılık verildiğinin sabit olduğunu, davacıların 2013 yılında yapılan takibin kesinleşmesinden sonra …Şti yi 2014 Aralık ayında muvazaalı olarak devrederek müvekkilinden mal kaçırdıklarını, devir yapıldıktan sonra bile müvekkiline ödeme yapılmadığını, takip konusu senetlerin alacak borç ilişkisine dayandığını, bu nedenle ödemenin davacı yan tarafından ispatının gerektiğini, davacıların müvekkiline olan borçları sebebiyle vermiş olduklarına ilişkin ıslak imzalı ikrarı bulunduğunu beyanla itirazlarının kabulüne, davanın reddine, dava masrafları, yargılama giderleri, ücreti vekaletin davacılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DEĞERLENDİRME VE SONUÇ :
Elde ki dava; icra takibine ve davaya konu bonolar nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve alacak istemli davadır.
Tarafların gösterdiği deliller tam olarak toplanıp değerlendirilmiştir.
İstanbul … İcra Md.nün … ve … İcra Md.nün … E.sayılı dosyalarında takibe konan senetlerden dolayı davacıların davalı …’a borçlu olmadıklarının tespiti, müvekkillerim …Şti’nde bulunan …’e ait hisselerin …’ın kurduğu…Şti’ne satılmasından kaynaklanan 1.500.000,00 -TL alım-satım bedelinden şimdilik fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak üzere şimdilik 10.000,00 -TL nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsilini talep ettikleri anlaşılmaktadır.
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklısının …, borçlularının …, … Şti, …, …, …, …Şti olan toplam 539.010,32TL üzerinden kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığı icra takibine dayanak senetlerin 07.02.2013 tanzim-30.12.2013 vade tarihli, 132.000,00TL bedeli, 07.02.2013 tanzim-30.01.2014 vade tarihli, 67,000,00TL bedeli, 07.02.2013 tanzim-28.02.2014 vade tarihli, 57.500,00TL bedeli, 07.02.2013 tanzim- 30.03.2014 vade tarihli, 58.000,00TL bedeli, 07.02.2013 tanzim-30.04.2014 vade tarihli, 58.500,00TL bedeli, 07.02.2013 tanzim-30.05.2014 vade tarihli, 59.000,00TL bedeli, 07.02.2013 tanzim-30.06.2014 vade tarihli, 60,000,00TL bedeli toplam 7 adet senet olduğu anlaşılmaktadır.
İstanbul … İcra Md.nün… E.sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklısının …, borçlularının …,… Şti, …, …, …, olan toplam 256.143,55TL üzerinden kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığı icra takibine dayanak senetlerin 07.02.2013 tanzim- 30.10.2013 vade tarihli, 124.637,00TL bedeli, 07.02.2013 tanzim-30.11.2013 vade tarihli 129.000,00-TL bedelli 2 adet senet olduğu anlaşılmaktadır.
Gaziosmanpaşa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın… Soruşturma Numaralı dosyasında, müştekiler ile şüpheli arasındaki uyuşmazlığın özel hukuk alanına giren …Şti isimli şirketin alım satımından kaynaklananan uyuşmazlık niteliğinde olduğu, bu uyuşmazlığın konusunun hukuki niteliğinde olduğu ve dolandırıcılık suçunun unsurları açısından oluşmadığı, zaten müştekilerin de İstanbul… Asliye Ticaret Mahkemesi’ nde ( … esas ) Menfi Tespit davası açtıklarının, ayrıca müştekilerin iddialarının yapmış oldukları ticaret nedeniyle şirket alım satım işlemlerinin usulüne uygun olarak resmi mercilerde yapmamak suretiyle ve de müşteki …’ ün hem şirketin satıcısı olduğunu beyan etmesine karşın şüpheliye verilen senetlerin (asıl şüphelinin senetleri müşteki …’ e vermesi gerektiği) cirolayarak şüpheliye verdiği iddialarının hayatın olağan akışına uygun olmaması ve basiretli tüccar gibi davranmadıkları dolayısıyla dolandırıcılık suçunun unsurları açısından oluşmadığı, anlaşmazlığın hukuki nitelikte olduğu anlaşılmakla soruşturmaya konu iddialar hakkında kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği ve itiraz üzerine yapılan inceleme sonucunda itirazın reddine dair kesin olarak karar verildiği anlaşılmakdır.
Davacı dava dilekçesinde, davacı … tarafından kurulan …Şti.nin 1/3 hissesinin davalı …’a noter protokolü ile devir edildiğini, yasal mevzuat gereği davalı …’ın doktor olmaması nedeniyle ortaklığın ticaret sicil gazetesinde yayınlanmadığını, …’ın temsilcisi olduğu … Şti’ye, …’ün temsilcisi olduğu …Şti.nin, …’ın talimatı ile aktif pasifi, personeli ve demirbaşları devir edildiğini, …ltd şti nin 1/3 hissesini 500.000TL karşılığında aldığını bu bedeli ödediğini, 31.03.2013 tarihli ön protokolle davalı …’ın …’ün tüm hisselerini (2/3ünü) aldığını ve karşılığında 1.500.000TLödemeyi taahhüt ettiğini, ancak davalının bu borcunu ödemediğini, … şirketinin aldığı tıbbi cihaz, ssk, vergi, personel tazminat ve maaşlarına ait ödemelerinin davalı … tarafından yapılacağı, ancak bu borçların tarafların anlaştığı satış bedeli olan 1.500.000TL yi aşması durumunda aşan kısma karşılık icra takibine konu senetlerin teminat olarak verildiğini ileri sürmüşlerdir.
Davalı senetlerin borca karşılık verildiğini, bu durumun hem senet metninde hem de davacıların davalıya olan borçları sebebiyle vermiş olduklarına ilişkin ıslak imzalı ikrarlarının bulunduğu, senedin ihdas nedeninin farklı olduğunu iddia eden tarafın bu iddiasını yazılı delille ispatı gerektiği yönünde savunmada bulunmuştur.
Davacı vekili tarafından dava dilekçesi ekinde sunulan davacıların da imzalarının bulunduğu tarihsiz belgede; dava konusu icra takibine dayanak senetlerin de yer aldığı, vade ve miktarları yazılı 15 adet senedin …’a borcuna karşılık verildiğinin belirtildiği, davacıların bu belgeye karşı imza inkarında bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Davaya konu senetlerin altındaki imzaların borçlu davacılar tarafından inkar edilmediği, davacılar her ne kadar takip dayanağı senetlerin, dava dışı …şirketinin davalı … tarafından ödenecek borcunun tarafların anlaştıkları satış bedelini aşan kısmına karşılık teminat olarak verildiğini, iddia etmiş iseler de, taraflar arasında imzalanan 31.03.2013 tarihli ön prokolde, senetlere ilişkin somut ve belirleyici bir ibare bulunmadığı gibi icra takibine konu senetlerin metninde bedelinin nakden ahzolunduğunun yazılı olduğu, 6100 sayılı HMK 201 maddesi hükmü gereğince senetlerin teminat senedi olduğunun ancak yazılı delille ispatının mümkün olduğu ve davacıların bu yönde hukuken geçerli delil ileri süremediği, davacıların açıkça yemin deliline de dayanmadığı anlaşılmakla davaya konu senetlerin teminat senedi olduğu yönündeki iddialarını ispat edemedikleri anlaşılmaktadır.
Davacılar Savcılık soruşturma dosyasında Mahkememizde ileri sürülen iddiadan farklı olarak, senetlerin, …Ştd nin hisselerinin davalı … tarafından davacılardan …’ a satışı konusunda anlaştıklarını ve davalı …’ ın bu anlaşma karşılığı davacılardan …’ ün cirosunun bulunduğu ve davacılardan …’ ın imzasının olduğu senetleri istemesi nedeniyle …’ ın keşide ettiği …’ ün cirosu bulunan senetleri …’ a verdikleri yönünde iddiada bulundukları ve yapılan soruşturma sonucunda; tarafların yapmış oldukları ticaret nedeniyle şirket alım satım işlemlerinin usulüne uygun olarak resmi mercilerde yapmamak suretiyle ve de müşteki …’ ün hem şirketin satıcısı olduğunu beyan etmesine karşın şüpheliye verilen senetlerin (asıl şüphelinin senetleri müşteki …’ e vermesi gerektiği) cirolayarak şüpheliye verdiği iddialarının hayatın olağan akışına uygun olmaması ve basiretli tüccar gibi davranmadıkları gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği ve kesinleşen bu karar karşısında davacılar tarafından iş bu davada ileri sürülen iddiaların TMK’nın 2. maddesinde yer alan dürüst davranma kuralı ile de bağdaşmadığı anlaşılmaktadır. Zira TMK’nın 2’nci maddesinde herkesin haklarını kullanırken ve borçlarını ifa ederken dürüstlük kurallarına uyması zorunluluğu getirilmiş, uyulmamasının yaptırımı olarak da hakkın kötüye kullanılmasının hukuk düzeni tarafından korunmayacağı belirtilmiştir.
Davacı …’ün …Şti’nde bulunan …’e ait hisselerin …’ın kurduğu …Şti’ne satılmasından kaynaklanan 1.500.000,00 -TL alım-satım bedelinden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 10.000,00 -TL nin davalıdan tahsili talebi yönünden Mahkememizce yapılan değerlendirme sonucunda; davacı tarafından, …Noterliğinin 24/04/2013 tarih ve … yevmiye numaralı devir sözleşmesi kapsamında dava dışı …Şti’nin 50.000,00-TL bedel karşılığında tamamen devir ve teslim ettiğini, devir bedelinin nakten ve tamamen aldığı ve başkaca bir alacağının kalmadığını beyan ve kabul ettiği davacının noter sözleşmesindeki bedelin aksini aynı kuvvet ve mahiyetteki yazılı delil ile ispat edemediği anlaşıldığından davacının ispat edilmeyen isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.

H Ü K Ü M /Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-)Davacılar … ve …’ın; İstanbul …İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasına ve İstanbul …İcra Dairesinin … sayılı takip dosyasına konu bonolar nedeniyle davalıya borçlu olmadıklarının tespiti istemiyle açtıkları ispat edilemeyen davanın reddine,
2-)Davacı …’ün davalıdan fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmak suretiyle 10.000 TL alacaklı olduğu yönünde ki ispat edilmeyen isteminin reddine,
3-)Diğer davacıların açtıkları davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğinden başkaca karar verilmesine yer olmadığına,
4-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 54,40-TL maktu karar ve ilam harcının davacıdan tahsiline, peşin alınan harçtan mahsubu ile hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde artan harcın davacılara iadesine,
5-)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 54.331,85 TL nispi vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
6-)Hukuk Muhakemeleri Yasasının 333.maddesi gereğince davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye avansın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
-Davacılar tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-)Davalı tarafça yapılan ve aşagıda dökümü gösterilen 100,00 TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
8-)Davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Taraf vekillerinin huzurunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize verilecek dilekçe ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemeleri’nde istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. Açıklandı.

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır
HARÇ BEYANI

12.732,62 TL PEŞİN HARÇ
54,40 TL KARAR HARCI
12.678,22 TL. TALEP HALİNDE İADE HARÇ
DAVALI GİDERİ
100,00 TL TOPLAM