Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1018 E. 2018/1285 K. 20.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1018 Esas
KARAR NO : 2018/1285
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 16.10.2014 ( Mahkememiz esasına kayıt tarihi: 26/10/2015 )
KARAR : RED
KARAR TARİHİ: 20/12/2018
Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; müvekkili ile davalının yaptığı ticari ilişkilerin 30.06.2013 tarihinde müvekkilin fiilen ticaret hayatına son vermesi ve … Vergi dairesi kayıtlarında da anlaşılacağı üzere fahen yaptığı tüm ihtar ve uyarılara rağmen davalının müvekkilinin alacaklarını kesinlikle ödemediğini, davalı önce kendi alacağı olduğu beyan ettiğini, daha sonra ticari defterler ve düşük göstermeye çalıştığını ve sonunda da müvekkiline hiçbir şekilde alacağının ödemeyerek, kendisinin alacaklı olduğunun belirtir şekilde ihtarname gönderdiğini, müvekkil şirket yetkilileri ile davalı şirket yetkilileri arasındaki sözlü görüşmelerde davalının 2013 yılı kış sezonunda yapılan indirimlerden kaynaklanan fiyat farkı borcunu kabut ettiğini, hatta davalının borcunu 80.000,00 TL olduğunu, davalı şirket muhasebesi tarafından tespit edildiğini, fakat müvekkilinin yaptığı hesaplara göre alacağının 218.000,00 TL olduğunu, davalının 80.000,00 TL olarak kabul ettiği borcunun fiyat farklarını eksik göstererek elde ettiğini, davalının ve müvekkilinin ticari defteri incelendiğinden açıkça görüleceği üzere 2013 yılı kış sezonunda müvekkilin davalıdan 218.000,00 TL fiyat farkın alacağı olduğunu, müveklilinin davalı ile her şekilde anlaşma yolu deneyerek uyuşmazlığı gidermeye çalışsa da davalı müvekkilinin sürekli olarak bahanelerle oyaladığını, davalı tarafa … Noterliinden 15.07.2014 tarih … yevmiye nolu ihtarname gönderen müvekkilinin davalıdan alacağına ilişkin ayrıntılı hesaplama yapılmasını talep ettiğini, davalının bu ihtarnameye karşılık … Noterliği 06.08.2014 tarih ve… yevmiye nolu ihtarnamesi ile adeta müvekkilini tehtit ettiklerini, davalının müvekkilinin taleplerine karşılık hiçbir yanıt ve açıklamada bulunmadığını, aksine davalının kendisinn alacaklı olduğunun ve borcun ödenmemesi durumunda icra takibi başlatılacağı ihtarında bulunulduğunu, bunun yanında davalının müvekkiline gösterdiği ihtarnamede başka bir firmadan olan alacak iddiasını da müvekkiline yönelttiğini, tüm bunlar davalının açıkça kötü niyetli olduğunun göstergesi olduğunu, yukarıda açıklamalar doğrultusunda 2013 yılı kış sezonu fiyat farkından kaynaklanan fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 218.000,00 TL olan alacağının davalıdan karşılıklı olarak düzenledikleri faturalar üzerinde yapılacaka bilirkişi incelemesi neticesinde iddialarını ispat edeceklerini beyan ederek 218.000,00 TL olan alacaklılarının davalıdan alınarak kendilerine verilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; müvekkilil şirket ile davacılar arasındaki 01/09/2012 tarihli bayilik sözleşmesinin 11.6 maddesinde uyuşmazlıkların çözümünde İstanbul Adliyesinin yetkili olacağının kararlaştırıldığını, müvekkil şirket ile davalı … Şti. Arasında 01.09.2012 tarihnde müvekkili şirkete ait tekstil ürünleri satışı için için bayilik sözleşmesi akdedildiğini, taraflar arasındaki bayilik söleşmesi karşılıklı olarak feshedildikten sonra, 30.06.2013 tarihinde davalı şirketedildiği Tekstil vergi kaydını sonlandırdığını beyan ettiğini, öncelikle davalı…’in kendi beyanında da belirtildiği üzere, vergi kaydının 2013 yılında sonlandırılmış olması ve fiilen faaliyette bulunmaması, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin 9.4c maddesi gereğince, kendiğinden sona ermesi sonucunu doğurduğunu, dolayısıyla, davalının devamının söz konusu olmadığını, Davalının müvekkili şirkete göndermiş olduğu 15.07.2014 tarihli …Noterliğinin … yevmiye nolu ihtarnamesinde belirtmiş olduğu 02.05.2014 tarihli …Noterliği’nin … yevmiye nolu ihtarnamesinde belirtmiş olduğu 02.05.2014 tarihli 86.438,34 TL’lik iade faturası müvekkili şirketin cari hesap kayıtlarına işlendiğini bu faturalarının da mahsubu neticesinde bu tarih itibari ile müvekkili şirketin cari hesap kayıtlarına işlendiğini bu faturalarının da mahsubu neticesinde bu tarih itibari ile müvekkilin muhatap şirkete herhangi bir cari hesap borcu bulunmadığını, aksine muhtap şirket ve kefillerinden 21.782,11 TL alacağının mevcut olduğunu, bayilik sözleşmesinin 9.3 maddesi gereğince cari hesap borcunun bu tarihe kadar hala ödenmemiş olmasının da sözleşmenin derhal feshi hakkını doğruduğunu, muhatap şirketin …isimli firmadan önce müvekkili şirket ile… olarak faaliyette bulunduğunu ve müvekkili şirketten bu firma adına cari hesap ilişkisinin de 16.225,24 TL bakiye borcu kaldığını, müvekkili şirket tarafnıdan …Noterliği’nin 06.08.2014 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesi ile her iki davalı içinde cari hesap kat edilmiş ve ihtarname tebliğinden itibaren 21.782,11 TL’sinin davacı … tarafından 7 gün içerisinde ödenmesinin talep edildiğini, iş bu ihtarnamenin davalılara 30.10.2014 tarihinde tebliğ edildiğini, iş bu nedenle müvekkili şirkette davacı Kerip Modaevi’nin bakiye kalan 21.782,11 TL…’in ise 16.225,24 TL cari hesap borcunun halen ödenmediğini, davacıların huzurda açmış oldukları alacak davasının haksız ve mesnetsiz olduğunu, ticari defter ve kayıtların incelenmesinde işbu alacak miktarı ve borçlu olmadıklarının sabit olacağını beyan ederek haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile masrafların ve ücreti vekaletin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Edirne … Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin ( Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatı ile )… E- …K- 29.04.2015 tarihli yetkisizlik kararı sonrası dava dosyası mahkememize tevzi ve yukarıdaki esas sırasına kayıt olmakla dosya incelendi.
Davacılar, davalı taraf ile ticari ilişkilerinin bulunduğunu, davalının 2013 sezonu fiyat farkı nedeni ile kendilerine borçlu olduğunu iddia etmişlerdir.
Davalı taraf, genel mahiyette iddia olunan vakıaları inkar ile davanın reddini savunmuştur.
Dava, taraflar arasındaki ticari ilişki nedeni ile alacağın varlığı, var ise miktarına ilişkindir.
Bilirkişi S.M.M. Müşavir- Bağımsız Denetçi …’ nın 20.05.2016 tarihli talimat raporunda ve özetle; davacı şirketin kayıtları incelenmiş ve davacı şirketlerin ticari defterlerinin açılış kapanış tasdiklerinin süresi içinde yapılmış olduğu, alt hesapların tasrih edilmiş olduğu, davacı şirketlerle davalı şirketin ticari ilişkisinin 2011 yılında başladığı ve 2013 yılına kadar sürdüğü taraflar arasında fiyat farkı ödeneceğine dair yazılı sözleşme olmamasına rağmen fiyat farkının ödeneceğine dair teamülün (mevcut uygulamanın) yıllardan beri oluştuğunun, raporunun geçen bölümlerinde listelenen fiyat farkı faturalarından anlaşıldığı, davacı şirketlerin ticari tefterlerinde davalı şirket adına düzenlenmiş ve uyuşmazlık konusu yapılmayan, taraflarca kabul edilmiş, uygulanmış, ticari teamülün net satışların %39,4367’sinin fiyat farkı olarak uygulandığı, buna göre; davacı şirketlerin davalı şirketten dava tarihi itibariyle ticari defterlerinde kayıtlı 132.931,92 TL cari hesap alacağı (içinde faturaya bağlı fiyat farkı olmak üzere) ile hukuki nitelemesi 62.436,22 TL’si fiyat farkı alacağının toplamı olan 195.368,14 TL’si talep edilebileceği yönünde teknik görüş bildirilmiştir.
Bilirkişi SMMM- Bağımsız Denetçi … 21.02.2017 tarihli raporunda ve özetle; taraflar arasındaki ihtilafın davacının 2013 yılı kış dönemine ilişkin 218.000,00 TL olduğunu iddia ettiği fiyat farkı alacağını talep etmesinden kaynaklandığını, yine taraflar arasındaki sözleşmenin 11. Diğer hükümler başlıklı 11.5. Maddesinin ” Bu maddenin uygulanmasından doğabilecek hesap uyuşmazlıklarının çözümünde şirketin (davalının) ticari defterleri ve kayıtları (bilgisayar kayıtları) dahi tek taraflı kesin delil niteliğindedir.” hükmünü içerdiğini, yapılan defter incelemesinde davacının 218.000,00 TL olduğunu iddia ettiği ve dava konusu yaptığı 2013 yılı kış dönemi fiyat farkı alacağına ilişkin olarak bizzat …Tarafından 02.08.2013 tarih … nolu KDV dahil 203.961,60 TL’lik sezon indirim fiyat farkı açıklamalı faturanın düzenlenmiş olduğu ve bunun davalı tarafından da kabul edilerek kayda alınmış olduğunun anlaşıldığını, fakat bu faturanın talimat yolu ile alınan bizzat faturayı düzenleyen davacının defterlerindeki kayıtlarında görülmediğini, buna göre davalının kendi defterlerinde işbu 203.961,60 TL’lik fatura hesaba dahil edildikten sonra dahi davalının…’den 16.225,24 TL, Krep Moda Evi’nden 21.782,31 TL alacaklı durumda olduğu yönünde özel ve teknik görüş bildirilmiştir.
Tarafların ticari kayıt ve defterleri incelenmiş, taraflar arasındaki sözleşme değerlendirilmiş ve tarafların serbest iradeleri ile oluşturdukları geçerli tarafların ikrarındaki sözleşmeye değer verilerek münhasır delil sözleşmesi şartı nedeni ile davalı tarafın ticari kayıt ve defterlerine itibar edilerek 21.02.2017 tarihli özle ve teknik bilirkişi raporuna değer verilmiş ve rapor denetime elverişi olup hükme uygun görülmüştür.
Hukuken denetlenebilen hüküm kurmaya elverişli belirli ve eksiksiz iddia ve talepleri karşılayan ve hükme esas alınan 21.02.2017 tarihli bilirkişi raporu dikkate alınmış ve deliller değerlendirilmiştir. TMK 6 ve 7 ile HMK 187- 293. maddeleri gereğince ispat hususuna ve ispat kurallarına dikkat edilmiştir. İncelenen kayıtlardan ve taraflar arasındaki sözleşmeden; davacının davalı taraf ile aralarındaki sözleşme gereğince iddia ettiği gibi davalı taraftan alacaklı olmadığı, davacının davasını ispatlayamadığı, aksi duruma ilişkin bilgi ve belgeye rastlanmadığına kanaat getirilmiş, saptanan ve hukuksal durum karşısında aşağıdaki şekilde kanunen, taktiren ve vicdanen karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacıların davasının reddine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca karar ve ilam harcı olan 35,90 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 3.722,90 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına, 3.687,00 TL bakiye harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa talebi ile iadesine,
3-İşbu dava nedeni ile davacı tarafından yapılan yargılama giderinin uhdesinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A….T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 19.030,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen davacı gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır