Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/830
KARAR NO : 2023/453
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 28/09/2012
KARAR TARİHİ : 15/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin eczacı olduğunu, ilaçların bir kısmını davalı firmalardan temin ettiğini, 10.11.2011 tarihinde resmi gazetede ilaçların fiyatlandırılmasına dair kararın yayınlandığını, bu karar ile eczane stoklarında meydana gelecek zararın telafisi için düzenleme yapıldığını, eczane stoklarında meydana gelebilecek stok zararlarının firmalar tarafından ecza depolarına, depolardan da eczanelere ödeneceği hükmünün getirildiğini, müvekkilinin zarar faturasını düzenlediğini, ihtarnamenin davalı … deposuna gönderildiğini, ayrıca SGK tarafından 17.12.2011 tarihli resmi gazetede yayınlanan sağlık uygulama tebliğinde de aynı yönde düzenleme yapıldığını, davalılardan … AŞ’ye ait olan ilaçların diğer davalı … deposu vasıtasıyla alındığının belirterek 503.91-TL maliyet farkı alacağının 30.06.2012 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalılardan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş
CEVAP: Davalı …. A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; Mahkememizin yetkisine itiraz ederek İstanbul mahkemelerinin yetkili olduğunu, davanın esası yönünden ise stok zararlarının ödenmesinde muhattabın ilaç firması olduğu, müvekkilinin ilaç firması ile eczaneler arasında aracı kurum durumunda olduğunu belirterek davanın usul ve esastan reddini, diğer davalı vekili ise cevap dilekçesinde özetle; mahkememizin yetkisine itiraz ederek İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davacının dayandığı kararların dava ile ilgili olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin adresi İstanbul olması ve diğer davalı şirket …A.Ş.’nin de İstanbul’da bulunması sebebiyle davaya yetkili mahkeme İstanbul Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle yetki yönünden itiraz ettiklerini, dava konusu edilen fatura müvekkili şirkete tebliğ edilmediğini, faturaya konu edilen alacak için öncesinde bilgilendirme yapılmadığını, davacı taraf, iddia ettiği stok zararının detaylarını bildirmediğini, bu sebeple de bu konuya ilişkin detaylı cevap veremediklerini, davacı tarafın bildirmiş olduğu mevzuatın iş bu dava ile bir ilgisinin bulunmadığını, davacı tarafın 14/04/2012 tarihinde yayınlanan ilaç fiyatları hakkındaki tebliğden de bahsettiğini bu mevzuatta zaman bakımından, işbu davaya uygulanamayacağını, davacı tarafın iddiası 2011 yılı sonlarına doğru, stok zararının olduğu ile ilgili olduğunu, yine davacı taraf 17/12/2011 tarihinde resmi gazetede yayınlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama tebliğindeki değişiklikten de bahsettiğini, SGK ilaç fiyatları ve uygulamaları ile ilgili yetkili ve görevli bir kurum olmadığını, SGK sadece kendi alım şartlarını belirleyebileceğini, ilaç firmalarının, ticari faaliyetlerine ve uygulanacakları fiyat ve iskontolara müdahale edemeyeceğini, ilaç fiyatları ile ilgili düzenlemeler ancak, Sağlık Bakanlığınca yapılabileceğini, SGK, kendi şartlarına uymayan ilaçlar gerekirse, satın almayabileceğini, ama kendi şartlarına göre satın aldıysa ve almaya devam ediyorsa, ilaç firmalarının ticaret şartlarına müdahale edemeyeceğini, dolayısıyla bu mevzuatta, iş bu davada uygulanamayacağını, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER: Dosyada taraflarca bildirilen belgeler, Danıştay 15. Dairesi’nin 2013/2143 E. Sayılı dosyası uyap suretleri, taraf kayıtları ve bilirkişi raporları delil olarak değerlendirilmiştir.
Bilirkişiler SMMM …ve Eczacı …tarafından hazırlanan 05/04/2014 tarihli bilirkişi ön raporunda özetle; 10/11/2011 tarihli 28108 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Beşeri İlaçların Fiyatlandırılması’na dair kararda değişiklik yapılması hakkında karar yayımlanmıştır. Söz konusu kararın 2. Maddesinde ” depocuya satış fiyatı belirlenirken referans fiyatı uygulanan oranların düşüşü nedeniyle eczane stoklarında meydana gelebilecek stok zararları, firmalar tarafından ecza depolarına ve depolar tarafından da eczanelere ödenir. Bu kapsamda yapılacak işlemlerde eczacılar tarafından ilaç takip sistemine yapılan bildirimler esas alınır” denilmektedir. 14 Nisan 2012 tarihli resmi gazetede yayımlanan EK-6 kararına göre “İlaç takip sistemine kayıt edilmiş / bildirilmiş ve fiyat düzenlemelerinden etkilenmiş olan eczane stoklarındaki ilaçların eczane maliyet farklarının toplam tutarı, ruhsat, sahipleri tarafından fiyat değişikliğinin duyurulduğu tarihten sonra en geç 15 gün içerisinde ezca depolarına, ecza depoları tarafından da eczanelere en gen 15 gün içerisinde ödenir” davacı … Eczanesinin … Deposu’na 90 adet firmaya ait kesilmiş … (İskonto Fiyat Farkı Kamu Kurum İskontosu) KDV dahil 6.578,52 TL tutarında toplu fatura kesildiğinin tespit edildiği, Bilim ilaca ait ödenmesi gerektiği söylenen tutar 503,91 TL ödemesinin yapılmadığına dair tespit edilmesi gereken hususlar; …ı iskonto yaptığı tarihin ne olduğu, İlaç Takip Sistemi’ne iskonto yapılan ürünlerin eczası tarafından bildirimi ne zaman yapıldığı, yasal süresinde olup olmadığı, Eczası …’un …Deposuna 90 adet firma için kesmiş olduğu toplu faturanın ne kadarını alabildiğini ve ne kadarını alamadığını belgelemesi gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişiler SMMM… ve Eczacı … tarafından hazırlanan15/07/2014 tarihli bilirkişi raporunda özetle; 05/04/2014 tarihli bilirkişi raporunun teknik değerlendirme bölümünün sonunda belirtilen hususlara karşı taraflarca cevap verilmediğini, dosya kapsamında yer alan 10/11/2011 tarihli 28108 sayılı Resmi Gazete7de yayımlanan “…Fiyatlandırılmasına dair kararda değişiklik yapılması hakkında karar ve 14 nisan 2012 tarihli resmi gazetede yayımlanan Ek/6 kararına göre ” yapılan iskonto veya fiyat değişikliğinden doğan eczane maliyet farkının ruhsat sahipleri tarafından (… ) fiyat değişikliğinden duyurulduğu tarihten sonra en geç 15 gün içerisinde ecza depolarına ecza depoları tarafından da eczanelere en geç 15 gün içerisinde ödenir” hükmüne uyulması gerektiği doğrultusunda hareket edilmesinin uygun olacağı sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi … tarafından hazırlanan 05/04/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı … A.Ş.’nin dava konusu 169 kutu ilaca ait herhangi bir liste veya belge sunamadığı, diğer davalı …’nun sunmuş olduğu, …- Ocak – Kasım 2011 … Fiyatı veya iskontosu değişen ürün alımlarına ait listenin yukarıda ve ekte sunulduğu, bu listenin 70 adet 317 kutu ilaca ait ve farkın da toplamda 618.65 TL olduğu, fakat dava konusu 169 ilaç kutu adetinin hangi ilaçlardan oluştuğunun tam olarak tespitinin yapılamadığı, bundan dolayı da oluşan stok zararının tam olarak tespit edilemediği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
GEREKÇE: Dava, alacak istemine davasıdır.
Dava, 28/09/2012 tarihinde … Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde açılmış, …2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sırasına kaydedilen dava dosyasında yapılan yargılama neticesinde 2013/135 karar numarası ile 20/03/2013 tarihinde yetkisizlik kararı verilmiş, kararın 06/06/2013 tarihinde kesinleşme üzerinde mahkememize gönderilen dava dosyası iş bu esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı tarafça Sağlık Bakanlığı tarafından kamu iskontolarının artırılması ve ilaç fiyatlarında indirime gidilmesi nedeniyle 14/04/2012 tarih ve 2864 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Beşeri İlaçların Fiyatlandırılmasına Dair Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Bakanlar Kurulu Kararnamesi’nin 9. maddesinin 8. bendi gereğince Bakanlığın belirlediği İlaç Takip Sistemi esas alınarak davacıya ait eczane tarafından davalı depoya yapılan bildirime konu alacak talep edilmektedir.
14/04/2012 tarih ve 2864 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Beşeri İlaçların Fiyatlandırılmasına Dair Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Bakanlar Kurulu Kararnamesi’nin 9. maddesinin 8. Bendi ” İlaç Takip Sistemine kaydedilmiş ve fiyat düzenlemelerinden etkilenmiş olan eczane stok zararlarının tutarı , ruhsat sahipleri tarafından fiyat değişikliğinin duyurulduğu tarihten sonra en geç 15 gün içerisinde ecza depolarına, ecza depoları tarafından da eczanelere en geç 15 gün içerisinde ödenir.” şeklindedir. 10.11.2011 tarihli Bakanlar Kurulu Kararının iptali konusunda Danıştay’da iptal davası açılması ve bu karar gereğince Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından çıkarılan tebliğlerin de anılan Bakanlar Kurulu Kararının Danıştay’ca iptali halinde dayanaksız kalacağı görülmekle mahkememizce iptal davasının sonuçlanması beklenilmiş, Danıştay 15. Dairesi’nin 2013/2143 esas 2015/8828 karar sayılı ilamı ile dava konusu uyuşmazlığın temelini oluşturan idari işlemin iptali istemli davanın reddine karar verildiği, bu karara karşı yapılan başvurunun ise Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 2016/4968 esas 2019/477 karar sayılı ilamı ile reddine karar verilerek 15. Daire kararının onandığı ve karar düzeltme istemli başvurunun da İdari Dava Daireleri Kurulu tarafından 2019/3284 esas 2020/843 karar sayılı ilamı ile reddine karar verildiği görülmekle kesinleştiği anlaşılmıştır. Kesinleşen bu karar neticesinde eldeki davanın temelini oluşturan idari işlemin ayakta olduğu anlaşılmakla, 3559 sayılı karar uyarınca, ilaçlarla ilgili izin ve fiyat verme işlemi yürütme görevinin Sağlık Bakanlığı’nda olduğu; 663 sayılı KHK uyarınca da ilaç fiyatlarının belirlenmesine ilişkin usul ve esasların Bakanlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu tarafından düzenleme yapıldığı; 10 Kasım 2011 tarihinde Sağlık Bakanlığı tarafından ilaç fiyatlarında indirim yapıldığı, 5 Kasım 2011 tarihinde ise SGK tarafından Kamu Kurum iskontolarının artırıldığı, dolayısıyla eczanelerde stokta bulunan ilaçların satış fiyatlarının düşmesi nedeniyle stok zararının oluştuğu; Bakanlar Kurulu Kararnamesi ile “eczane stoklarında meydana gelebilecek stok zararlarını, firmalar tarafından ecza depolarına, depolar tarafından da eczanelere ödenmesi” kararı olduğu; davacı tarafından stok zararına ilişkin bildirimini yaptığı ve 169 kutu ilaç yönünden fiyat farkı faturasını 30/06/2012 tarihinde 18739 numaralı kesmiş olduğu anlaşılmıştır. Denetime açık ve hükme elverişli son bilirkişi raporu doğrultusunda Davacı tarafından 169 ayrı kutu ilaca ilişkin davalı … A.Ş.’nin ürettiği ilaçlardan ibaret listesini İlaç Takip Sistemine girdiği ve 503,91 TL tutarında alacağı olduğu, buna istinaden … tarihinde … numaralı faturayı ticari ilişkide olduğu davalı ecza deposuna hitaben düzenlediği görülmekle Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2021/7826 esas 2022/8527 karar sayılı içtihatıda dikkate alınarak davanın sübut bulduğu davacının hem ilaçları üreten davalı … A.Ş.’den hem de bu ilaçları satan …A.Ş.’den 503,91 TL’yi müşetereken ve müteselsilen talep edebileceği kanaatine varılmıştır. Davacının davalıları TBK’nın 117/1. fıkrası uyarınca somut iş bu dava konusu yönünden kendi tarafından gönderilen ihtarname ile temerrüte düşürdüğünü ispatlayamadığı dava tarihi olan 28/09/2012 tarihinden itibaren tacir olan taraflar yönünden avans faize hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davanın kabulü ile, 503,91 TL’nin 28/09/2012 tarihinde itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılar … A.Ş. ile … A.Ş.’den müştereken ve mütelselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-492 sayılı Harçlar Kanunu’na ekli (1) sayılı tarife gereğince alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsiline, peşin alınan 21,25 TL harcın mahsubuna, eksik kalan 158,65 TL karar ve ilam harcının davalılardan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 21,15 TL peşin harç, 21,15 TL başvurma harcı, 1.200,00 TL bilirkişi ücreti, 417,70 TL posta ve tebliğat masrafları olmak üzere toplam 1.660,00 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri ve yatırılan delil avansı bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-HMK’nun 333/1. maddesi gereğince varsa artan delil avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleşmesinden sonra yatıran ilgili tarafa iadesine,
6-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen 503,91 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, dava miktarı itibariyle HMK m. 341/2. fıkrası uyarınca kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/06/2023
Katip
¸e-imzalıdır
Hakim
¸e-imzalıdır