Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1350 E. 2018/446 K. 26.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2014/1350 Esas
KARAR NO : 2018/446
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/11/2014
KARAR : RED
KARAR TARİHİ : 26/04/2018
Mahkememizde görülmekte olan rücuen tazminat davasının açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM /
Davacı vekili dava dilekçesinde ve özetle; davalı ile davacı arasında delil listelerinde sunmuş oldukları hizmet alımları tip sözleşmesinin imzalandığını, davacının belirtilen dönemlerde ihale konusu işi ihale sözleşmesinde yer alan süre içinde önceden belirlenmiş hak ediş tutarları üzerinden yükümlenen alt işveren şirket olduğunu, ihale kapsamında istihdam edilen personelin davalının hüküm ve kontrolü altında İtfaiye Destek Hizmetleri Müdürlüğünün itfaiye istasyonlarında görevlendirildiğini, 2010 yılına ilişkin ihaleyi davacının kazanamaması üzerine istihdam edilen bütün personelin özlük haklarının dava açılmadan ödendiğini, ihale konusu işin bitmesinin ardından dava dışı 3. … tarafından davacıya ve davalıya İstanbul … İş Mahkemesinin… E. Sayılı dosyası ile …Sendikası arasında akdedilen … hükümlerinden kendisinin de yararlandırılması gerektiği gerekçesiyle fark ücret ve sosyal haklara ilişkin dava açıldığını, davacının davasının kabul edilerek fark alacaklardan davalı ve davacının müteselsilen sorumlu kılındığını, kararın kesinleştiğini, karar neticesinde davacı aleyhine İstanbul …İcra Müdürlüğünün… E: sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davacının borcu tek başına ödediğini, davacının …’e taraf olmamasına rağmen alacaktan sorumlu tutulduğunu, İş Kanunu uyarınca işçilik alacaklarından öncelikli olarak alt işverenin sorumlu tutulması gerektiğini, İstanbul … İş Mahkemesinin … E: sayılı dosyasının gerekçeli kararında İK 2. Maddesi uyarınca alt işveren ilişkisinden söz edilemeyeceğinin işçilerin baştan beri İBB’nin işçisi olduğunu ve dava dışı işçinin sendikaya üye olduğu tarihten itibaren …’ten faydalanması gerektiği ibarelerine yer verildiğini, TBK uyarınca payına düşenden fazlasını ödeyen müteselsil borçlunun diğer borçluya rücu edebileceğinin, davalının yayınladığı şartnamelerle davacının çalıştıracağı personele ne kadar ücret ödeyeceğinin davalı belediye tarafından belirlendiğini, bu şartnameyi kabul etmeyen şirketin ihaleye katılmasının mümkün olmadığını, bu durumda işçiye verilecek ücreti belirleyen davalının daha sonra … ile farklı tarifeler uyguladığını, aradaki farktan ise davacının da sorumlu olmak durumunda kaldığını, davalının … kapsamındaki bir işi kasten ve bilerek … hükümlerine aykırı şekilde ihaleye çıkardığını, böylece meydana gelen zarardan tek başına sorumlu olmaktan kurtulduğunu beyan ederek davacı şirketin ödemiş olduğu 33.133,29 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile tahsili, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA /
Davalı vekili cevap dilekçesinde ve özetle; dava konusu alacağın kesin küküm ile sonuca bağlandığını, mahkemece müteselsil sorumluluğu hükmedilmesinin dayanağının İş Kanunu olduğunu ancak taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca sorumluluğun davacı tarafta olduğunu, sözleşme ve ihale şartlarında görüldüğü üzere maaş, sigorta, kıdem tazminatı v.b konularda her türlü yükümlülüğün davacı üzerinde olduğunu, davacının tacir olması nedeniyle yaptığı bütün işlerde basiretli bir tacir gibi davranması gerektiğini, personelin işten ayrılması halinde tüm yasal haklarının mer’i kanunların amir hükümleri doğrultusunda davacı tarafından yerine getirilmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddine ve mahkeme masrafları ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
KANITLAR VE GEREKÇE /
Tüm dosya kapsamı incelenip değerlendirildiğinde; tarafların iddia ve savunmalarından, anlaşamadıkları hususlar, anlaştıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepler şu şekildedir:
Davacı taraf davalı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı bünyesindeki itfaiye hizmetinde çalışan işçiye ödenen işçilik haklarının bedelinin faizi ile tarafına rücuen iadesini talep etmektedir.
Davalı taraf genel mahiyette iddia olunan vakıaları inkar etmiş ve davanın reddini savunmuştur.
Dava; rücuen tazminata ilişkindir.
Buna ilişkin tarafların iddia- savunma ve toplanan delilleri, bilirkişi raporu ile incelenmiştir. Hukuken denetlenebilen hüküm kurmaya elverişli belirli ve eksiksiz iddia ve talepleri karşılayan ve hükme esas alınan bilirkişi raporu alınmış ve deliller incelenmiştir.
İİK 67 ile TMK 6 ve 7 ile HMK 187- 293. maddeleri gereğince ispat hususuna ve ispat kurallarına dikkat edilmiştir.
Dava konusu yapılan sözleşmeler ve ödemeye dair tüm bilgi ve belgeler toplanmıştır.
Taraflar arasındaki sözleşme incelendiğinde; personel hizmet alım teknik şartnamesinin 5. Maddesinde görevlendirilecek personelin maaş, sigorta, kıdem tazminatı vb tüm mali kanuni yükümlülüklerin yüklenici davacı tarafından karşılanacağı hüküm altına alınmıştır. Bu nedenle iş bu davada taraflar arasındaki sözleşme gereğince iç ilişkide, rücu edilen dava dışı işçinin hak kazandığı alacaklarından da davacı yüklenici sorumlu olacaktır. Bu madde sözleşmenin esaslı unsurlarından olup bu maddenin bulunmaması halinde tarafların karşılıklı anlaşmasının bulunup bulunamayacağı değerlendirilmiş bu şart olmadan tarafların belki de karşılıklı sözleşmenin akidi olmayacağı kanaatine varılmıştır. Ayrıca sözleşmenin taraflarca gereklerinin yerine getirilmesinden sonra külfetten kaçmak amacı ile sözleşmenin maddesinin geçersizliğini ileri sürmek iyi niyet ile bağdaşmamaktadır. Taraflar arasındaki sözleşmenin ticari koşullar ve TTK genel hükümleri dairesinde geçerli olduğu, bu konunun tarafların ikrarında olduğu, anlaşma gereği hizmet alımında anlaşmazlık bulunmadığı, mali sorumluluklarda yüklenicinin sorumluluğu üstlendiği bu nedenle rücu hakkının bulunmadığı, tarafların tacir olduğu, sözleşme serbes…i ilkesinin geçerli olduğu bunun sonucu olarak serbest iradeler ile sözleşmenin içeriğinin başından ifa süreçleri de dahil kabul edildiği ve kanuni yükümlülüklerin yüklenildiğine dair şartname maddesinin de geçerli olduğu değerlendirilmiştir. Bu nedenle davanın reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde kanunen, taktiren ve vicdanen karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM / Gerekçesi yukarıda izah olunduğu üzere;
1-Davacının davasının reddine,
2-6100 S HMK gereğince ve Harçlar Kanunu uyarınca davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre karar ve ilam harcı olan 35,90 TL ‘nin davacı tarafça peşin olarak yatırılan 565,85 TL harçtan mahsubu ile Hazine’ ye gelir kaydına, bakiye 529,95 TL harcın karar kesinleştiğinde davacı tarafa talebi ile iadesine,
3- İşbu dava nedeni ile davacı tarafından yapılan yargılama giderinin uhdesinde bırakılmasına,
4- İşbu dava nedeni ile davalı tarafından yapılan 9,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5- Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre ve 6100 S HMK gereğince belirlenen 3.975,96 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5- 6100 S HMK m. 333 uyarınca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, mahkememize yazılı / sözlü başvuru ile zabıt katibince tutanağa geçirilmek suretiyle kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul BAM’a gönderilmek üzere istinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan tahkikat sonucunda karar verildi. Karar usulen açıklandı, okundu.
Katip
Hakim
¸e-imzalıdır