Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/691 Esas
KARAR NO : 2023/798
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/10/2023
KARAR TARİHİ : 30/10/2023
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili firma ile dava dışı ….Tic. Ltd. Şti. arasında cari hesap ilişkisinin olduğunu, cari hesap ilişkisinin genel anlamda üretici konumunda bulunan dava dışı …’e bir ürün ürettirmek hususunda olduğunu, müvekkili firmanın iş kolu nazarında kullanmış olduğu cam maddesinin üretimini dava dışı … firmasına yaptırma ve bu cari ilişkinin işleyişinin müvekkili firmanın ticari defterlerinden açıkça belli olacağını, ilgili firmadan üretimi istenen ürünlere ilişkin mutabakat sağlandıktan sonra firmaya sipariş verilen ürünlerin ham madde ve diğer ihtiyaçlarını karşılaması için avans ödemesi veya avans çeki verildiğini, daha sonra ürünlerin faturası kesildikten ve teslimi yapıldıktan sonra verilen bu tutarların mahsup edilip varsa aradaki farkın ödemesinin yapıldığını, cari hesap ekstresinde dava dışı … isimli firmaya müvekkili şirket tarafından verilen son sipariş üzerine 30/09/2023 vadeli … seri nolu 500.000,00-TL bedelli çekin teslim edildiğini ancak … tarafından ilgili çek karşılığı üretilmesi gereken ürünlerin üretilmediği ve müvekkili şirkete teslim edilmediği, müvekkili şirket yetkilisi olan … tarafından, 30/09/2023 vadeli … seri nolu 500.000,00-TL bedelli çek, üretim ve teslimatın yapılmamış olması nedeniyle iade alındığını, çekin müvekkili şirket yetkilisinin uhdesinde iken 08/08/2023 tarihinde hırsızlandığını, … CBS’nın … Soruşturma sayılı dosyasından suç duyurusunda bulunulduğunu, ilgili dosyada incelemelerin devam ederek ödeme yasağı kararı alındığını, davalı …Tic. Ltd. Şti. tarafından, müvekkili şirkete karşı, … 23. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasından çek bedelinin tahsili için icra takibi başlatıldığını, dava konusu çekin müvekkili şirketin iradesi dışında elinden çıktığı ve tedavüle girdiğini, ödeme yasağı kararı alınmış olmasına rağmen ilgili çek hakkında icra takibi başlatıldığını, kambiyo senetleri ve özel olarak çekler keşidecisi tarafından gerekli şekil şartları sağlanarak tedavüle sokulmak kaydı ile geçerli olacağını, senedin rıza hilafına elden çıkmış olması ve bu elden çıkma sonrası ciro zincirinin sağlanarak tekrar tedavüle sokulması halinde bu hükümsüzlük defii herkese karşı öne sürülebileceğini, somut olayda da davalı şirket ödeme yasağını görmüş olmasına rağmen çekin tahsili amacıyla kötü niyetle icra takibi başlatıldığını, ancak senedin hükümsüzlüğü söz konusu olması halinde çekte bulunan diğer cirantaların kötü niyetinin varlığı veyahut ağır kusuru söz konusu ise bu hükümsüzlük cirantalar açısından da geçerli olacağını, davalı tarafından müvekkili şirkete zarar vermek kastı ile başlatılan kötü niyetli icra takibinin, senedin hükümsüz olması nedeniyle iptalinin gerektiğini, müvekkili şirket hakkında … 23. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasından başlatılan takipte dosyaya yatırılan dosya borcunun ihtiyaten ödenmemesine ve dosyanın durdurulmasına ilişkin tedbir kararı verilmesinin gerektiğini, dava konusu çek hakkında soruşturmanın devam ettiğini, çekin hırsızlanmış olması nedeniyle tedavüle sokulmadığını, iradeleri dışında tesis edilmiş olan ciro silsilesi ve kambiyo ilişkisinin geçerli olmayacağını, çekin karşı tarafın kötü niyeti ile icra işlemine konu edildiğini, bu durumda çekin hükümsüz hale geldiğini, ayrıca dava sonunda yapılacak inceleme neticesinde borçlu olunmadığının tespit edilmesi ve karşı tarafın haksızlığının ispat edildiği takdirde çeke ilişkin takipte borcun ödenmesinin çok büyük hak kayıplarına neden olacağını, ihtiyati tedbir kararı verilmemesi durumunda müvekkili firmanın ticari itibarının zedeleneceğini, bununla birlikte davalı yan veya diğer cirantalar ile müvekkili şirket arasında herhangi bir ticari ilişkinin olmaması nedeniyle çekin bedelsizliği dolayısıyla … 23. İcra Müdürlüğü’ … Esas sayılı dosyasında borçlu olmadığımızın tespitini,… Bankası’na ait … vadeli … seri numaralı çekin bedelsiz kaldığının tespitini, çekin bedelsiz kalmış olması nedeni ile müvekkili şirkete iadesini, yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin davalı yana tahmilini talep ve dava etmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A maddesinin 1. Fıkrasında; ” (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” düzenlemesi yer almaktadır. Anılan maddede 28/3/2023 tarihli ve 7445 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle yapılan değişiklikle menfi tespit davalarının da arabuluculuk dava şartına tabi olacağı kararlaştırılmış olup, somut olayda davacının talebinin konusu bir miktar para olan takibe konu çek nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istendiğinden arabuluculuk dava şartının gerçekleşmiş olması gerekmektedir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunun 18/A-2 maddesinde ise; “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
” düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda; dava, menfi tespit davası olup, davadan önce arabuluculuğa başvurulduğuna dair bir beyan veya son tutanak örneğinin dava dilekçesi ve ekinde yer almadığı, bunun üzerine 6325 sayılı kanunun 18/A-2 maddesi uyarınca davacı vekiline, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderildiği, davacı vekili tarafından herhangi bir beyanda bulunulmadığı, böylece davadan önce arabulucuya başvurulmadığının anlaşıldığı, 28/3/2023 tarihli ve 7445 sayılı Kanunun 31 maddesi ile değişik TTK’nın 5/A maddesi uyarınca tazminat davaları açısından da zorunlu arabuluculuk durumunun söz konusu olduğu ve davacının arabuluculuğa başvurmadan doğrudan dava açtığı anlaşılmakla 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun m.18/A-f.2 hükmü gereğince davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dava şartı yokluğundan davanın usulden REDDİNE,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 8.538,75-TL harçtan mahsubu ile bakiye 8.268,90-TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; tarafların yokluğunda, tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.30/10/2023
Katip …
e-imzalı
Hakim …
e-imzalı
“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”