Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/593 E. 2023/730 K. 17.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/593 Esas
KARAR NO : 2023/730

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 31/10/2018
KARAR TARİHİ : 17/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı ile davalı şirket arasında tüketim malı satımını konu alan satım sözleşmesi imzalandığını, sözleşme kapsamında 02.06.2015 tanzim ve aynı vade tarihli 6.200-TL tutarlı tüketici senedi tanzim edilerek davalı şirkete verildiğini, davalı taraf senedi dayanak yaparak davacı aleyhine … 37. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takibine girişildiğini, takibe konu tüketici senedinin kanunen geçersiz olduğunu, taraflar arasındaki ilişkinin tüketici ilişkisi olduğunu, davacının da tüketici sıfatını haiz olduğunu, tüketicinin yapmış olduğu işlemlerde düzenlenecek kıymetli evrakın sadece nama yazılı olarak düzenlenebileceğini, aksi halde düzenlenen senedin geçersiz olacağını, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun “temel ilkeler” başlıklı 4. Maddesinin 5. Fıkrasında ; “Tüketicinin yapmış olduğu işlemler nedeniyle kıymetli evrak niteliğinde sadece nama yazılı ve her bir taksit ödemesi için ayrı ayrı olacak şekilde senet düzenlenebilir. Bu fıkra hükümlerine aykırı olarak düzenlenen senetler tüketici yönünden geçersizdir.” biçiminde düzenlendiğini, senetlerin metninde yer verilen “işbu emre muharrer(yazılı) senedin mukabilinde..” ifadelerinden senedin emre yazılı tanzim edildiği görüldüğünü belirterek kanun gereği geçersiz kılınan senetlere istinaden girişilen … 37. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasındaki takibinden kaynaklı borcu bulunmadığının tespitine, İİK 72/5. Maddenin somut olaya tatbiki ile takibinde kötü niyetli olan davalı şirket aleyhine %20’den az olmayan tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … 37. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasıyla dava dışı borçlu…ile davacı … 02.06.2015 vade tarihli 6.200-TL bedelli senedi davalının davacıya ödemediklerinden haklarında kambiyo senetlerine özgü genel haciz yoluyla icra takibi yapıldığını, takip kambiyo senetlerine ilişkin olduğundan TKHK değil TTK hükümleri uygulanacağından görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davacı borçlunun imza itirazında bulunmadığını, senetlerin tüketici işlemi neticesinde tanzim edildiği iddia edildiğini, ancak davacı tarafından senedin tüketici senedi olduğu hususunda herhangi bir delil sunulmadığı gibi senet metni incelendiğinde takibe konu senedin tüketici senedi olduğuna dair herhangi bir ibarenin söz konusu olmadığını, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 72/5. Maddesi gereğince kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için davaya konu takibin “haksız” ve aynı zamanda “kötü niyetli” olması gerektiğini, taraflarınca alacağın tahsili amacıyla usul ve yasaya uygun olarak icra takibine girişildiğinden davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmesini, her ne kadar davacı yan ispat yükünün davalıda bulunduğu belirtilmiş ise de ispat yükünün davacıda olduğunu belirterek usule ilişkin olarak davanın görevsiz mahkemede ikame edilmiş olması sebebiyle görevsizlik kararı verilmesini, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.
… 5. Tüketici Mahkemesinin … Esas … Karar sayılı 13/06/2023 tarihli görevsizlik kararı üzerine dosya mahkememize 11/09/2023 tarihinde intikal etmiş olmakla mahkememizin 2023/593 Esas sıra numarasına kaydı yapılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, dava dışı borçlu …’un satın aldığı malın bedelinin ödenmesi için düzenlenen 02/06/2015 tanzim ve aynı vade tarihli 6.200,00 TL tutarlı senette aval veren sıfatıyla imzası bulunan davacının … 37. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile yapılan takibe ilişkin borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
Davalı şirket ile dava dışı borçlu … arasında düzenlenen 02/06/2015 vade tarihli 6.200-TL tutarlı senedin davalı … tarafından kefil olarak imzaladığı, bononun ödenmemesi nedeniyle 6.200-TL asıl alacak, 1.008,53-TL işlemiş faiz olmak üzere 7.208,53-TL alacağın tahsili ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile 01/02/2016 tarihinde … 37. İcra Dairesi’nin …sayılı dosyası ile takip başlatıldığı, takip talebi ekinde bono fotokopisinin ibraz edildiği, yapılan takibe davalı vekili tarafından süresinde itiraz edildiği ve İİK’nun 67/1 maddesinde gösterilen bir yıllık sürede itirazın iptali davası açıldığı, anlaşılmıştır.
Tüketici Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda verilen karar taraflarca istinaf edilmiş olup, istinaf dairesince ; “Davaya dayanak takip kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılmış, yargılamada davacı takibe ve davaya dayanak kambiyo senetlerinin taraflar arasındaki tüketici sözleşmesine aykırı olarak düzenlendiği ve kıymetli evrak vasfını taşımadığı savunmasında bulunduğu, bu halde taraflar arasındaki temel ilişkinin, kambiyo senedinin şekil şartları yönüyle kambiyo senedi vasfı taşıyıp taşımadığı, davacının avalist sıfatına sahip olup olmadığı hususları tartışmalı olup, uyuşmazlığın 6102 sayılı TTK’nın 776 ve devamı maddelerinde düzenlenen bono ve aynı Yasanın 794. Maddesinde düzenlenen aval hükümlerince tartışılıp, karara bağlanması gerektiği, TTK’da düzenlenen bono ve avale yönelik uyuşmazlığın çözüm yerinin 6102 sayılı TTK’nın 4. ve 5. Maddeleri uyarınca Ticaret Mahkemeleri olduğu..” belirtilmiştir. Buna göre mahkememizce, davaya konu kambiyo senedi açısından senedin şekli şartların mevcut olup olmadığı, davacının avalist sıfatına sahip olup olmadığının incelenmesi gerektiği, buna göre takibe konu 02/06/2015 vade tarihli, 6200 TL bedelli, borçlusu dava dışı … müşterek müteselsil kefil davacı …, alacaklısının ise davalı şirket olduğu, senedin şekli incelenmesinden TTK 776 maddesindeki şartları taşıdığı, aynı şekilde davacı tarafından yapılan kefaletin TTK 794 maddesi gereği aval hükümleri ile uyumlu olduğu, buna göre kambiyo senedine karşı temel ilişkiden kaynaklanan defilerin ileri sürülemeyeceği nazara alındığında, davacının iddialarına itibar edilmeyerek davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsil edilerek Hazineye irat iadesine,
3-Başvuru harcı olarak alınması gereken maktu 269,85 TL harç bedelinin davacıdan tahsil edilerek Hazineye irat iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 180,00 TL gider avansının davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
6-Davalı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden reddedilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 7.208,53 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek davalı tarafa verilmesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzlerine karşı miktar itibariyle kesin olmak üzere karar verildi. 17/10/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”