Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/354 E. 2023/418 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/354 Esas
KARAR NO : 2023/418

DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/05/2023
KARAR TARİHİ : 24/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili sunmuş olduğu 23/05/2023 tarihli dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasındaki hukuki ilişkinin 31.12.2010 tarihinde imzalanmış bulunan “Acentelik Sözleşmesi” başlıklı sözleşme ve buna bağlı sair sözleşmeler ile kurulduğunu, davacı müvekkilinin, davalı şirketin …bölgesindeki acenteliğini yürüttüğünü, acentelik sözleşmesine ek Cari Hesap Sözleşmesinin 4. Maddesi gereğince, taraflar arasındaki sözleşmenin temel mantığının “Acentenin ciro artışına dayalı olarak kazanç elde etmesidir” şeklinde tanımlandığını, bu amaçla acenteye, bağımsız tacir sıfatıyla devredilecek …Şubesinin, devir tarihi itibariyle mevcut aylık giderleri tespit edilecek ve bu gider, devir sonrasında da… tarafından, acenteye düzenli olarak ödeneceğini, böylece acentenin devir nedeniyle zarara uğramasının önlenmiş olacağını, şubenin devir cirosunda, devir tarihinden sonra yaşanacak artıştan acenteye pay verilmesi suretiyle de, acentenin performansına dayalı olarak kar elde etmesine imkan sağlayacağını, dolayısıyla, acente devir cirosunda artış sağlayamazsa gelir elde edemeyeceğini, ancak masrafları …tarafından sağlandığı için, ciro artışı oluşmasa dahi zarar etmeyeceğini, davalı şirket tarafından üstlenilen bu giderlerin, aylık olarak düzenlenen Devir Masraf Tutanağı adı altındaki belgeler karşılığında ödendiğini, akdi ilişkinin devam ettiği uzun süreç içersinde, Acente faaliyet giderlerinin doğal olarak artmasına rağmen, davalı tarafından bu gider kalem ve miktarları sözleşmeye aykırı olarak, gerçek faaliyet giderlerini karşılayacak şekilde güncellenip artırılmadığını, yapılan sınırlı sayıdaki güncellemenin ise, acentenin gerçek faaliyet giderlerini karşılamaktan uzak ve gerçek giderlere göre, sürekli olarak eksik kaldığını, davacı tarafından faaliyette kullanılan araçların kasko, sigorta ve sair tüm giderlerinin davalı tarafça karşılanacağı kararlaştırıldığı halde, davalı tarafından gerekli sigortaların yaptırılmamış olması nedeniyle, kaza yapan araçlara ilişkin tamir ve sair giderler sözleşmeye aykırı olarak müvekkil alacaklarından mahsup edildiğini, davalı tarafın bu akde aykırı davranışları, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine ve dahi ticari hayatın olağan akışına açıkça aykırılık teşkil ettiğini, anılan akde aykırılık nedeniyle, davacı acente sürekli olarak zarar eden ve/veya gerekli oranda kar edemeyen bir işletme haline gelerek, tek taraflı ve sadece davalı tarafın menfaat elde etmesine dayalı bir hal aldığını ve bu ticari ilişkinin sürdürülebilir bir niteliği kalmadığını, bu nedenle akde aykırı olarak davacıya ödenmemiş olan sözleşme dönemi içerisindeki gerçek faaliyet giderleri ile ödenen kısmi faaliyet giderleri arasındaki farkın davacıya ödenmesi gerektiğini, Taraflar arasındaki sözleşme gereği, kargo faaliyeti nedeniyle düzenlenen faturalar, davalı adına düzenlenerek, bu faturalara ilişkin tahsilatlarda ise, müşterilerin rızaen yaptıkları ödemeler, ya doğrudan davalının banka hesaplarına, ya da, nakit olarak davacıya yapılıp yine davalıya aktarılmakta, davacı acentenin, geciken veya hiç ödenmeyen kargo ücretlerinin hukuki takipler yapmak suretiyle tahsili hususunda herhangi bir yetki ve sorumluluğu bulunmadığını, alacakların tahsili hususunda, davacının bu “hukuki imkansızlık hali” davalı tarafça bilindiği halde, bu türden müşteriler hakkında hukuki takip yapılıp, alacağın tahsiline gidileceği yerde, bu yola gidilmeyerek, vadesi dolan ve ödenmeyen fatura bedelleri ve dahi gecikmeye ilişkin vade farkları, doğrudan acentenin borç hanesine kaydedilerek, acentenin alacaklarından mahsup edildiğini, Bu kalemdeki fiiller de, açıkça akde aykırı olup, bu kapsamda muhtelif kalemler ve süspan kesintileri adı altında davacıdan yapılan tüm kesintilerin iade edilmesi gerektiğini, münhasıran davalının operasyonel hatalarından kaynaklanan müşteri portföy kayıpları yaşanmış olduğunu, buna ilişkin ciro ve ücret kayıplarının da acenteye ödenmesi gerektiğini, davalı şirket elemanlarınca yapılan anlık kontrollerde, gerçekte var olan ve dahi istendiği an sistemden bir sureti tekrar üretilebilecek olan müşteri faturalarının, sadece o an itibariyle temin edilememiş olması sebebiyle, anılan fatura bedellerinin, henüz tahsil edilip edilmediği ve/veya doğrudan davalının hesabına yatırılıp yatırılmadığı kontrol edilmeksizin, Acente tarafından tahsil edilmiş var sayılarak, “suistimal nedeniyle hak ediş alacağından düşülen tutar” adı altında, Acente’ye borç kaydedilmesi ve alacaklarından düşülmesinin akde açıkça aykırı olup, bu kalemde acenteden tahsil edilen miktarların iadesi gerektiğini, internet üzerinden yapılan alışverişlerin gelişmesi üzerine son zamanlarda yaygınlaşan “kapıda ödemeli mal bedelli kargo”ların teslim ve tahsilatı da, sözleşme dışı olarak, acente tarafından yapılmış olup, davalı tarafça, göndericiden, acente tarafından yapılan mal bedeli tahsilatları üzerinden %5-10 arasında komisyon tahsil edildiği halde, acentenin bu türden faaliyetleri hiçbir şekilde ücretlendirilmemiş olmakla, acentenin bu kalemdeki faaliyetlerine ilişkin ücretlerinde acenteye ödenmesi gerektiğini, sözleşmeye açıkça aykırı hak ediş blokeleri nedeniyle, acente alacağının hiç ödenmemesi veya geç ödenmesi nedeniyle, acente haksız bir finansman zararına uğramış olmakla, bu kalemdeki acente alacaklarının da ödenmesi gerektiğini, Davacı Acente’den, sözleşmenin başlangıcından itibaren yapılmış bulunan, yukarıda belirtilen ve sair kalemlerdeki akde aykırı kesintilere ilişkin olarak, davalı tarafça, V.U.K.’na aykırı olarak hiçbir fatura düzenlenmemiş ve bu nedenle de, bu miktarlarla ilgili giderler Acente kayıtlarına geçirilememiş, bu miktarlardaki giderler gösterilememiş, sonuç itibariyle de, akde ve açıkça kanuna aykırı davalı fiilleri neticesinde, Acente, haksız yere fazla vergi ödemek zorunda kalmış olmakla, bu kalemdeki Acente zararlarının da tazmin edilmesi gerektiğini, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla, asgari 200.000,00TL’nın, ödenmesi amacıyla, davalıya gönderilmiş bulunan …. 38. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesine, davalı tarafça riayet olunmaması ve dahi gönderilen cevabi ihtarname ile talepleri reddedilmiş bulunan davacı müvekkil, belirtilen tüm haklı sebepler dayalı olarak, … 38. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi taraflar arasındaki sözleşmeyi feshederek, …Acenteliğini, davalı taraf yetkililerine teslim ettiğini, sonuç itibariyle davacı acentenin , davalı taraftan alacaklı olduğunu, anılan kalemlerdeki davacı alacaklarının müvekkile ödenmesi gerektiğini, … 8 Asliye Ticaret Mahkemesinin … E.sayılı dosyası ile dava açtıklarını, davanın derdest olduğunu bildirerek, iş bu davanın … 8 Asliye Ticaret Mahkemesinin …E.sayılı dosyası ile birleştirilmesine, davanın kabulüne, 1.432.606,98 TL’nin 12/01/2018 tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
… 8 Asliye Ticaret Mahkemesinin …E.sayılı dosyası uyap üzerinden istenilmiş, yapılan incelemesinde; dosyamız davacısı … tarafından dosyamız davalısı … aleyhine aleyhine alacak davası açıldığı, dosyamız tarafları ile dava konusu uyuşmazlığın aynı olduğu, davanın 23/03/2018 tarihinde açıldığı ve halen derdest olduğu görülmüştür.
HMK.’nın 166/2 maddesi hükmü gereğince; davalar ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme 2.davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. 1.davanın açıldığı mahkeme talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren bununla bağlıdır.
Davaların aynı sebepten doğması veya biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması halinde davalar arasında “bağlantı” olduğu varsayılır. (HMK.Md:166)
… 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin… Esas sayılı dosya örneğinden mahkememizde görülmekte olan dava konusunun aynı uyuşmazlıktan kaynaklandığı, her iki dava arasında uyuşmazlık ve vakalar açısından hukuki ve fiili irtibatın bulunduğu, biri hakkında verilecek kararın diğerlerini etkileyeceği, … 8.Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dosyasının derdest olduğu anlaşıldığından; Mahkememiz dosyasının daha ileri aşamada olan … 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, yargılamaya daha ileri aşamada bulunan …l 8.Asliye Ticaret Mahkemesinin … E.sayılı dosyası üzeriden devam olunmasına, Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına karar gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunan Mahkememiz dosyası ile … 8.Asliye Ticaret Mahkemesinin … E.sayılı dosyasının birleştirilmesine, yargılamaya daha ileri aşamada bulunan … 8.Asliye Ticaret Mahkemesinin … E.sayılı dosyası üzerinden devam olunmasına,
2-Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına,
3-Harç ve masrafların esas hükümle birlikte nazara alınmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda tarafların yokluğunda esas hükümle birlikte istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.24/05/2023

Başkan
E-İMZALI
Üye
E-İMZALI
Üye
E-İMZALI
Katip
E-İMZALI

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.