Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/279 E. 2023/736 K. 17.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/279 Esas
KARAR NO : 2023/736

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/11/2020
KARAR TARİHİ : 17/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin mesleki faaliyeti kapsamında … çağrı işaretli … isimli motor yata ilişkin olarak taraflar arasında tadilat, dekorasyon ve refit işlerine ilişkin eser sözleşmesinin akdedildiğini, sözleşmeye ilişkin taraflar arasında herhangi bir ihtilafın bulunmadığını, eser sözleşmesinin taraflarca kabul edildiğini ve ödemelerin gerçekleştiğini, ana sözleşmedeki işlerin bitiminin ardından davalının tekne üzerinde bazı ek işleri talep ettiğini, talep üzerine müvekkili şirketin şirket kurallarına uygun olarak karşı tarafın yetkilisi dava dışı …’dan işlerin yapılmasına ilişkin 10/07/2018 tarihinde teyit ve onay alarak söz konusu ek işleri gerçekleştirdiğini, tüm eksiklikler davalının talebi gibi tam ve eksiksiz olarak yerine getirilerek teknenin davalıya teslim edildiğini, ek işlerden doğan fatura bedeli olan 45.000 Euro bedelli faturanın davalıya tebliğ edildiğini ancak müvekkili şirketin tüm uğraşlarına rağmen ek iş bedelini davalıdan tahsil edememesi üzerine … 39. Noterliğinin … tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamenin keşide edildiğini, ihtarnameye rağmen davalının yine ödeme yapmaması üzerine müvekkilinin alacağını güvence altına alabilmesi adına … Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde ihtiyati haciz başvurusu yaptığını, başvuru üzerine ihtiyati haciz talebinin kabul edildiğini, müvekkilinin … İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyası ile takibe geçtiğini ancak davalının itirazı üzerine takibin durduğunu bildirmekle, davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %40’tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın …’a izafeten şirketlerine karşı açılmasının mümkün olmadığını, davanın donatan …’a gönderilmesi gerektiğini ya da arabuluculuk aşamasında … firmasını temsil edenlere davanın yöneltilmesi gerektiğini, davacının haksız yere şirketi davalı gösterdiğini ve şirketini mağdur ettiğini, şirkete direkt dava açmasının yasaya aykırı olduğunu, arabuluculuk görüşmelerinin de şirket ile yapılmadığını, şirketin davaya vekalet ehliyetinin bulunmadığını bildirmekle davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında, faturaya dayalı alacağın tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin açılan itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizin 21/06/2021 tarih, 2020/685 Esas, 2021/514 Karar sayılı görevsizlik kararı ile dosyanın İstanbul 17.(Deniz İhtisas)Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verildiği, anılan mahkeme tarafından karşı görevsizlik kararı verilmesi üzerine, görev uyuşmazlığının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesince değerlendirildiği, 23/03/2023 tarih ve 2022/2089 Esas, 2023/848 Karar sayılı ilamıyla davaya bakmaya mahkememizin görevli olduğuna karar verildiği, mahkememizin 21/06/2021 tarihli 2020/685 Esas 2021/514 sayılı Kararı bozulmakla dava mahkememizin 2023/279 Esas sayılı sırasına kaydı yapılarak açık yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememiz 13/06/2023 tarihli duruşma 1 nolu ara kararı uyarınca davacı vekiline dava konusu olan eser sözleşmesine ilişkin sözleşmenin bir örneğini sunmak ve davalı acente tarafından taraflar arasındaki ticari ilişkiye yönelik olarak yapılmış bir aracılık işlemi varsa buna dair delillerini sunmak üzere 2 haftalık süre verilmiş, davalı vekilinin 26/06/2023 tarihli dilekçesi ile verilen sürenin uzatılmasını talep etmiş, mahkememiz 03/07/2023 tarihli ara kararı ile bir defaya mahsus 2 haftalık ek süre verildiği görülmüş, davacı vekilince duruşma günü olan 17/10/2023 tarihinde beyan dilekçesi sunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce celp edilen … İcra Dairesinin … Esas sayılı icra takip dosyasında; davacı/alacaklının 412.357,02-TL’ nin tahsiline ilişkin icra takibine geçildiği davalı vekili tarafından icra dosyasına sunulan 04/08/2020 havale tarihli beyan dilekçesi ile takibe itiraz ettiği tespit edilmiştir.
TTK’nın 102 maddesinde acente; “Ticari mümessil, ticari vekil, satış memuru veya işletmenin çalışanı gibi işletmeye bağlı bir hukuki konuma sahip olmaksızın, bir sözleşmeye dayanarak, belirli bir yer veya bölge içinde sürekli olarak ticari bir işletmeyi ilgilendiren sözleşmelerde aracılık etmeyi veya bunları o tacir adına yapmayı meslek edinen kimseye acente denir.” şeklinde tanımlanmıştır.
Acentenin yetkilerinin düzenlendiği TTK’nın 105 maddesinde ise; ” (1)Acente, aracılıkta bulunduğu veya yaptığı sözleşmelerle ilgili her türlü ihtar, ihbar ve protesto gibi hakkı koruyan beyanları müvekkili adına yapmaya ve bunları kabule yetkilidir.(2) Bu sözleşmelerden doğacak uyuşmazlıklardan dolayı acente, müvekkili adına dava açabileceği gibi, kendisine karşı da aynı sıfatla dava açılabilir. Yabancı tacirler adına acentelik yapanlar hakkındaki sözleşmelerde yer alan, bu hükme aykırı şartlar geçersizdir.(3) Acentelerin ad ve hesabına hareket ettikleri kişilere karşı Türkiye’de açılacak olan davalar sonucunda alınan kararlar acentelere uygulanamaz.” düzenlemesine yer verilmiştir. Bu maddeye göre acentenin davaya taraf olabilmesi, yahut davada müvekkilini temsil edebilmesi için aracılıkta bulunduğu veya yaptığı sözleşmelerden kaynaklanan uyuşmazlıklar ile sınırlıdır.
Somut olayda, uyuşmazlığın eser sözleşmesinden kaynaklandığı, davacı tarafça sunulan sözleşmenin davacı ile … arasında akdedildiği, acente olduğu iddia edilen …nin sözleşmenin tarafı olmadığı gibi acente sıfatıyla sözleşmeye aracılık ettiğinin de davacı tarafça ispat edilemediği anlaşılmakla, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 6.067,51 TL harçtan mahsubu ile bakiye ‬‬5.797,66 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Arabuluculuk ücreti olan 1.320 TL bedelin davacıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 17/10/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”