Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/269 E. 2023/933 K. 06.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/269 Esas
KARAR NO : 2023/933

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/04/2023
KARAR TARİHİ : 06/12/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili 14/04/2023 tarihli dava dilekçesinde özetle, Davalı kurum tarafından müvekkil aleyhine … 1. İcra Dairesi … esas dosyası ile kambiyo takiplerine mahsus yolla icra takibine geçildiğini, müvekkilin icra takibinden 08/03/2023 tarihinde UYAP vatandaşlık görerek tesadüfen haberdar olduğunu, dosyayı vekalet sunarak takip dayanağı belgenin taranmadığı ödememe ve takip talebi ve tebligatını taranmama talebinde bulunulduğunu, 27/07/2009 tarihli 01/03/2010 vade tarihli 15.000 TL bedelli bono olduğu görüldüğünü, davacı müvekkil tarafından bononun incelenerek bono üzerinde yazı ve imzanın kendisine ait olmadığının anlaşıldığını, kefil olarak bonoda diğer ismi geçen …imza itirazında bulunduğunu ve davanını lehinde sonuçlandığını, mahkeme kararının dosyada mevcut olduğunu, takibin müvekkil aleyhinde usulsuz bir tebligatla kesinleştirildiğini, müvekkilin o zaman ki ikametgahı olarak görülen … adresi yer aldığını, müvekkilin o tarihte …’ya taşındığnı, merniste yeni adres kaydını gecikmeli olarak yaptığını, dolayısıyla tebligat T.K’NUN 21/2 Maddesine göre yapıldığını, davalının kurumsal bir firma olduğunu, basiretsiz bir tacir gibi davrandığını, pazarlamacı ve plasiyer elemanları tarafından tanzim edilip müvekkilin kefil olarak gözüken … in ismi eklenerek davalı bir satış işlemi gösterilerek verildiği şüphesinin hasıl olduğunu, netice olarak takibe dayanak bono nun üzerindeki imzalar davacı müvekkile ait değildir bilir kişi raporuyla bu husus kanıtlanacağını, Müvekkilin …’da ikamet etmesi sebebiyle … Nöbetci Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak müvekkilin el yazısı ve imzasının alınmasını, zorunlu arabulucuk yoluna başvurulduğunu ancak anlaşmama tutanağı ile sonuçlandığını, bu nedenlerle … 1.İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyasında borçlu olmadıklarının tespiti ile takibin iptal edilmesini, alacaklı kurumun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ya da kötü niyet tazminatı (Haksız takip tazminatına) dair hüküm verilmesini, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 06/06/2023 tarihli cevap dilekçesinde özetle, Davacı-borçlu hakkında başlatılmış olan icra takibinin dayanağı olan kambiyo senedi vasfını haiz olduğunu, TTK hükümleri ve Yargıtay’ın yerleşik içtihatları gereğince kambiyo senetleri, sebepten mücerret borç ikrarını içerir belge ve kesin delil niteliğinde olduğunu, anılan nedenle huzurdaki davanın öncelikle bu yönden reddi gerektiğini, 6100 SAYILI HMK’NUN ilgili hükümleri gereği ispat yükü, borçlu olmadığını iddia eden davacı tarafa ait olduğunu, senede karşı senet ilkesi gereğince de iddialarını yazılı delille ispat etmesi gerektiğini, davacının müvekkil şirket ile ticari faaliyeti olmadığı iddiası ispata muhtaç olmakla birlikte imzaya itirazın da ise kötü niyetli olduğunu, cari hesap sözleşme ilişkisine dayalı bir ticari ilişki mevcut olması sebebi ile 10 yıl zamanaşımı sonrası açılan davanın reddi gerektiğini, davacının, usulsüz tebligat şikayetinde bulunsa da tebligat usulüne uygun yapıldığını, davacı ile defalarca borç tutarına ilişkin anlaşma sağlanmaya çalışıldığını, imzanın kendisine ait olduğunu ikrar etmiş ve borcu ödemek için indirim talep ettiğini, taraflar arasında cari hesap sözleşmesinden kaynaklanan bir ticari ilişki mevcut olmakla beraber konu davanın açılması için 10 yıllık zamanaşımı süresi geçtiğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini, davacı taraf aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Mahkememizce 24/04/2023 tarihli Talimat yazımız ile, davacı …’a ait imza örneklerinin alınması istenilmiş olup, … 3 .Asliye Ticaret Mahkemesinin … Talimat sayılı dosyalarından davacı …’a ait imza örneklerinin alınarak mahkememize gönderildiği görüldü.
Mahkememizin 20/09/2023 tarihli celse ara kararı gereği, Dosyanın ATK Başkanlığına gönderilerek senet üzerindeki imzanın davacıya ait olup olmadığı hususunda imza incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, senet aslının celbi için … 1. İcra dairesine yazılan müzekkereye cevaben, bono aslının alacaklı vekiline teslim edildiğine dair belge gönderilmiş olduğu, davacı vekilinin davalı şirkete senet aslının teslim edilmesi için dilekçe yazdığı, celse arasında senet aslının mahkememize ibraz edilmesi için davalı şirket vekiline 2 haftalık kesin süre verildiği ve 2 haftalık kesin süre içerisinde mahkememize senet aslının sunulmaması halinde bonodaki yazı ve imzaların davacıya ait olmadığına karar verileceğinin ihtarına karar verildiği ve bu ara kararın 09/11/2023 tarihinde tebliğ edildiği ve bono aslının sunulmadığı görüldü.
Tüm dosya kapsamına göre yapılan inceleme sonunda; dava takibe konu bonodaki imzanın davacıya ait olmadığı iddiası ile açılan menfi tespit davasıdır. Davacı, davalının kendileri aleyhine … 1. İcra Müdürlüğünün … E sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, takibe dayanak bono üzerindeki imzaların kendisine ait olmadığını iddia ederek davalıya borçlu olmadığının tespiti için dava açmıştır.
Takibe konu bononun davalı vekilinde bulunduğu tespit edildiğinden davalı vekiline 09/11/2023 tarihli ara karar ile bono aslını mahkememiz kasasına sunmak üzere 2 haftalık kesin süre verilmiş. Kesin süre içerisinde bononun sunulmaması halinde bonodaki imzanın davacıya ait olmadığına karar verileceği davalı vekiline ihtar edilmiş. Davalı vekili, bono aslını mahkememize kendisine verilen süre içerisinde sunmamıştır.
Davalı tarafın bono aslımı sunmaması sebebiyle imza incelemesi yapılamamıştır. Menfi tespit davalarında ispat yükü davalı tarafta olup, davalı tarafın imzanın davacı eli ürünü olduğunu ispatlaması gerekmekte olup, davalı taraf bonodaki imzanın davacıya ait olduğunu ispatlayamadığından davacının davasının KABULÜNE, davacı …’ın … 1. İcra Müdürlüğünün … E sayılı icra takibinden borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmiş dosyada imza incelemesi yapılamadığından davalı tarafın icra takibinde kötüniyetli olduğu kesin olarak tespit edilemediğinden davacı tarafın kötüniyet tazminatının reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın KABULÜNE, davacı …’ın … 1. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra takibinden borçlu bulunmadığının tespitine, kötüniyet tazminatının reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 1.024,65-TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 256,17-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 768,48 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 256,17-TL peşin harç, 179,90-TL başvurma harcının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 15.000,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından sarf edilen toplam 372,5‬0-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk ücreti olan 3.120,00-TL bedelin davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.06/12/2023

Katip
E-imzalıdır.

Hakim
E-imzalıdır.

TASHİH ŞERHİ

Dosyanın incelenmesinde, HMK 341. Maddesi gereğince, miktar itibariyle mahkememizce verilen kararın kesin olduğu anlaşıldığından, Hükümde yer alan “Dair, Taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.” kısmının “Dair, Taraf vekillerinin yüzlerine karşı miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi.. “şeklinde düzeltilerek tashihine karar verilmiştir.