Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/160 E. 2023/465 K. 31.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/160 Esas
KARAR NO : 2023/465

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 06/03/2023
KARAR TARİHİ : 31/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; … 18. İcra Dairesi …Esas sayılı dosyadan dolayı davalıya borcunun olmadığının tespitini, davalının %20 tazminata mahkum edilmesini, alacağın faizi ve tüm ferileri ile birlikte tahsili ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya bakmakta İstanbul Tüketici Mahkemelerinin görevli olması sebebiyle davanın görev sebebiyle reddine, davanın esastan reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacılara yükletilmesini istemiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Davacı … adına kayıtlı … plakalı aracın 06.03.2022-06.03.2023 tarihleri arasında davalı sigorta şirketine Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasıyla sigortalanmıştır.
Davaya konu …plakalı aracın otomobil vasfında olduğu, uyap sorgusunda davacı … adına kayıtlı olduğu görülmüştür.
Sigortalı aracın, diğer davacı …’in sevk ve idaresindeyken 28.05.2022 günü, … plakalı motorsiklete çarptığı, kaza sonucu … plakalı aracın perte çıktığı, dava dışı motorsiklet sürücüsü …’ün bedeni hasara uğraması üzerine davalı sigorta şirketi tarafından bu kişiye karşı ZMS poliçesi gereğince 29.07.2022 tarihinde 50.000-TL ödendiği, bu yüzden ödenen bedelin davacılardan rücu edilmesi için davalı tarafça ilamsız icra takibi başlatılarak davalı sigorta şirketi tarafından zarar görene ödenen bedel, ödeme tarihinden itibaren işletilen yasal faiziyle beraber davacılardan talep edilmiştir. Bunun üzerine davacılar tarafından iş bu menfi tespit davasının açıldığı görülmüştür.
Diğer davacı araç sürücüsünün, kazanın gerçekleşmesinden sonra kaza yerini terk ettiği, bu sayede davacı araç sürücüsünün kaza tutanağının tutulmasını ve hakkında alkol raporu düzenlenmesini engellediği, bu hususların trafik kaza tespit tutanağı, 30.05.2022 tarihli ifade tutanağı ve davalı sigorta şirketine diğer davacının sunduğu 28.06.2022 tarihli yazılı beyanından anlaşılmıştır.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları Sigortacının sigortalısına rücu sebeplerini düzenlediği B.4. Maddesi f bendi “f) Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde,” gereğince davalı sigorta şirketinin davacıya rücu hakkı olduğu iddia edilmiştir.
İstanbul BAM 8 HD. 18/05/2022 T. 2022/762 E. 2022/676 K. Sayılı ilamı; “Elde ki dava; ZMMS kapsamında dava dışı zarar görenlere tazminat ödeyen davacı sigorta şirketinin kendi akiti aleyhine açtığı tazminatın rücuen tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
28/11/2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28/05/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun (TKHK) 2. maddesinde kanun’un kapsamı “bu kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında kanun’un 83. maddesinde de taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Somut olayda, davacı sigorta şirketi dava dışı 3. şahıs için ödediği tazminatı davalı sigortalıdan rücuen istemekte olup, sigortalı araç hususi araç olduğu gibi maliki de gerçek kişidir. Dolayısıyla sigortacı ile sigortalı arasında ki ilişki bir tüketici ilişkisidir. Dava 28/09/2020 tarihinde, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yürürlüğe girdikten sonra açılmıştır. Bu nedenle açılan davada Tüketici Mahkemesi görevli olduğundan, yerel mahkemece davaya devamla toplanacak delillere göre karar verilmesi gerekirken, somut olayla ilgisi bulunmayan ve zarar gören üçüncü şahısların ZMM sigortacısına karşı açtığı davalara ilişkin bulunan bir takım yargısal kararlar emsal kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde (ve uyuşmazlığın ZMMS kapsamında olduğu, ZMMS’nin Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenmiş olması nedeniyle davanın mutlak ticari dava olduğu bu suretle Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevli olduğundan bahisle-) görevsizlik kararı verilmesi hatalıdır.” şeklindedir.
Somut olayda, davacılar tarafından davalı sigorta şirketinin dava dışı 3. şahıs için ödediği tazminatı davacılar sigortalıdan ve sürücüden rücuen tahsil için icra takibi başlattığı, davacılar tarafından da bu takip nedeniyle borçlu olunmadığına dair iş bu menfi tespit davasının açıldığı anlaşılmakla sigortalı araç hususi araç olup maliki de gerçek kişidir. Dolayısıyla sigortacı ile sigortalı arasındaki ilişki bir tüketici ilişkisidir. Dava 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yürürlüğe girdikten sonra açılmıştır. Bu nedenle açılan davada Tüketici Mahkemesi görevli olduğundan Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine, Mahkememiz kararı kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
Mahkememiz kararı kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
2-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretlerinin görevli ve yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
3-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK. 341. maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 31/05/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır