Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/147 Esas
KARAR NO : 2023/878
DAVA : İtirazın İptali (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/07/2015
KARAR TARİHİ : 21/11/2023
İstanbul 15. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/365 Esas – 2022/383 Karar sayılı, 22/12/2022 tarihli görevsizlik kararı ile dosya mahkememize tevzi edilmekle yukarıdaki esasa kaydının yapılarak yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı ile … Bankası … Şubesi arasında kredi sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye müvekilinin yakını olan dava dışı …’ın kefil olduğunu, ayrıca bankanın kefile ait … İlçesi 1440 ada 71 parseldeki dükkanı üzerine 1. Dereceden ipotek tesis ettirdiğini, davalının kredi borcunu ödememesi üzerine müvekkili tarafından kredi borcunun farklı tarihlerde alacaklı bankaya ödendiğini, müvekkilinin yapmış olduğu ödeme miktarının toplam 24.889,97 TL olduğunu, yapılan ödemelerin davalıdan talep edildiğini, davalının ödememesi üzerine aleyhine … 20. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının yasal sürede itiraz edip takibi durdurduğunu belirterek davalının itirazının iptaline, haksız itiraz nedeniyle icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı taraf vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin tacir sıfatının bulunduğunu, dava konusu olayın ticari ilişkiden kaynaklandığı için Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu, aynı konu hakkında … 12. Asliye HM’nin … Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, davaların birleştirilmesi gerektiğini, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, davalının havale belgesi dışında sair belgelerle müvekkilinden alacaklı olduğunu ispatlaması gerektiğini, davanın reddi ile % 20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı tarafından 02/05/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile, itirazın iptali davası yerine alacak davası olarak görülmesine, fazlaya ilişkin tüm haklarımız saklı kalmak kaydıyla, dava açıldığı tarihte belirtilen 24.889,97 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, kredi borcunun asıl borçlu tarafından ödenmeyip davacı kefil tarafından ödendikten sonra asıl borçludan tahsili istemine ilişkindir.
Davaya konu edilen … 20. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası dosyamız arasına alınmış, yapılan incelemesinde; davacı/alacaklı tarafından davalı/borçlu aleyhine toplam 24.889,97 TL alacak için icra takibi başlattığı, ödeme emrinin 16/02/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalı/borçlunun 17/02/2015 tarihli dilekçesi ile işlemiş ve işleyecek faize, faiz oranına, takipten sonra işleyecek faize, faiz oranına ve ücreti vekalete ve fer’ilerine itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamanını değerlendirilmesi ile;
Dosyada deliller toplanmış, taleplerin değerlendirilmesi amacıyla dosya resen seçilen mali müşavir-bankacı bilirkişi …’ya tevdi edilmiş, bilirkişi 26/01/2018 tarihli raporunda özetle; davacının 08/10/2014 – 08/01/2015 tarihleri arasında davalı … – …’a ait … Bankası … şubesindeki hesaba kredi ödemesi için 19.795 TL para yatırdığı, bu paranın 4.751,75 TL’sinin hesaptan çekilerek krediye mahsup ettirdiği, 08/01/2015 tarihinde ise davacının 343,22 TL krediye mahsuben doğrudan ayrıca para ödediği, takip tarihi itibariyle toplam 20.138,22 TL tutarında alacaklı olduğunu , takipten sonra davacı ödemelerinin devam ettiğini , bunların toplamının ise 31.899 TL olduğunu açıklamıştır.
Davacı vekili 02/05/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile davanın itirazın iptali davası yerine alacak davası olarak görülmesini, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davanın açıldığı tarihte harca esas değer olarak belirtilen 24.889,97 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp müvekkiline verilmesini talep etmiştir.Davacı vekilinin dava açarken gösterdiği harca esas değerin 24.889,97 TL olduğu anlaşıldığından ayrıca yeniden peşin nispi ıslah harcı alınmasına gerek görülmemiş sadece maktu ıslah harcı alınmıştır.
Dosya kapsamı ve bilirkişi raporuna göre ; davalı ile dava dışı … Bankası arasında 15/12/2012 tarihinde 170.000 TL limitli genel ticari kredi sözleşmesi bağıtlandığı , davacının yakını olan dava dışı …’ın kefil olarak bu sözleşmeyi imzaladığı ayrıca kefile ait … İlçesi 1440 ada 71 parseldeki dükkanı üzerine 1. Dereceden ipotek tesis edildiği , davalının kredi borcunu ödememesi üzerine ipoteğin paraya çevrilmesi riskinin doğduğu, bu dükkandan yararlanan davacı tarafından kredi borcunun taksitler halinde alacaklı bankaya ödendiği, bilirkişi raporuna göre takip tarihine kadar davacının ödediği tutarın 20.138,22 TL olduğu , takipten sonra da taksit ödemelerini davacının yaptığı ve 18/03/2015 ile 21/10/2015 tarihleri arasında da 31.899 TL nin ödendiği belirlenmiştir. Davalı cevabında kredi çekilen işletmenin … ŞTİ ye ait olup bir iş kazası sonrası işçinin açacağı tazminat davalarından mal kaçırmak için şirket mallarının muvazaalı olarak kendisine devir edildiğini , kredi borcunun…ŞTİ ye ait olduğunu savunmuş ise de , böyle bir inançlı sözleşmenin alacak miktarı ve HMK 200. Maddesine göre yazılı delille ispatlanması gerektiği , dosyada bulunan 24/06/2014 tarihli protokolün inançlı sözleşme sayılamayacağı , kaldı ki davacının bu sözleşmede imzası bulunmadığı için onu bağlamayacağı kabul edilmiş , savunmaya itibar edilmemiştir.24/06/2014 tarihli protokol davalı firmasına ait vergi borçlarının ödenmesi ve …ŞTİ aleyhine açılan iş davalarının sonlandırılması ve … ve … plakalı araçların …ŞTİ ye devir edilmesi için düzenlenmiş bir sözleşme olup davacıyı bağlayıcı tarafı yoktur. Dava dosyasındaki GKS nin borçlusu davalı olup kredi taksitlerinin davacı tarafından vekaletsiz iş görme hükümlerine göre ödendiği , davalının borcunun ödeme miktarı kadar sona erdirilmesiyle davalının sebepsiz zenginleştiği , davacının ise fakirleştiği , davacının ipoteğin paraya çevrilmesi riski taşıyan gayrimenkul bulunduğu için ödeme yapmakta hukuki yararının bulunduğu , yaptığı ödeme kadar davalıyı borçtan kurtardığına göre ondan geri isteme hakkının bulunduğu değerlendirilmiştir.
Davacı itirazın iptali olarak açtığı davayı tamamen ıslah ederek alacak davasına dönüştürmüştür.Bilindiği gibi itirazın iptali davasında takip tarihine kadar olan alacak istenebilirken alacak davasında böyle bir sınırlama yoktur. Bilirkişi raporuna göre takip tarihi olan 09/02/2015 tarihine kadar davacının yaptığı kazandırma tutarı 20.138,22 TL olup davanın açıldığı 08/07/2015 tarihine kadar , 18/03/2015 tarihinde 4.824 TL , 17/06/2015 tarihinde 4.695 TL daha ödeme yapılmıştır. Öyleyse davacı , davalı için dava tarihine kadar toplam (20.138,22 + 4.824 + 4.695 = ) 29.657,22 TL ödeme yapmıştır.Islahla istenen tutar ise daha az olan 24.889,97 TL dir.Davacı bu miktara ödeme tarihlerinden itibaren yasal faiz istemiş ise de , TBK nın 117. Maddesine göre muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarı ile temerrüde düşer.Somut davada , davacı ıslah talebiyle icra takibine dayanmaktan vazgeçmiş olup davalının davadan önce temerrüde düşürüldüğü ispatlanamadığından alacağa dava tarihinde itibaren faiz uygulanması gerekmiştir.
Sonuç olarak ; davalının bankaya olan kredi borcunun davalı-borçlu tarafından ödenmemesi üzerine ipotek verilen taşınmazdan yararlanan davacı tarafından vekaletsiz işgörme hükümlerine göre ödendiği , davacının ödeme yaptığı miktar kadar davalıyı borçtan kutardığı için davalıdan geri isteme hakkının bulunduğu anlaşıldığından davanın ıslah talebiyle birlikte kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜNE, 24.889,97 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 1.700,23 TL harçtan peşin olarak alınan 300,61 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.399,62 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3- Davacı tarafından yatırılan 27,70 TL başvuru harcı ile 300,61 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davacı vekiline takdir olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından sarf edilen 791,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede İSTİNAF YOLU açık olmak üzere karar verildi. 21/11/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır