Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2023/100 Esas
KARAR NO : 2023/905
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2023
KARAR TARİHİ : 28/11/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili ile davalı arasında ofis malzemeleri alım satım işleminin gerçekleştiğini, müvekkili tarafından uygun şekilde hizmet verildiği ve faturalar düzenlendiği, davalıdan fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 24.189,04-TL alacaklı olduklarını, ancak davalıya bu durumun defalarca belirtilmesine rağmen davalı tarafça herhangi bir ödeme yapılmadığını, ayrıca, davalı tarafın faturalara itirazının da bulunmadığını, alacağın kesinleştiğini, … 27. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyası ile borçlu davalı aleyhinde takibe geçilmek zorunda kalındığını, davalı tarafın takibe itiraz ettiği ve takibin durduğunu, yapılan itiraz üzerine 07.04.2022 tarihinde Ticari Dava Şartı Arabuluculuk kapsamında Arabuluculuk başvurusu yapıldığı, anlaşmama son tutanağının 23.05.2022 tarihinde düzenlendiğini, davalıyla ticaret yapıldığı, davalının borçlu olduğunu, hizmetin faturalı şekilde yapıldığını, uygun şekilde tutulmuş ticari defter ve kayıtlarında yer aldığını, duran icra takibinin devamı için işbu davayı açma zorunluluğunun doğduğunu, davalının hukuka aykırı itirazının iptali ve takibin devamı ile %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve hükmedilecek vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava dilekçesindeki iddia ve taleplerinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, asılsız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini, davacı tarafın gerek davaya konu takipte gerekse de de dava dilekçesinde hangi faturalardan kaynaklı, ne kadar alacaklı olduğunu beyan etmediğini, söz konusu faturaları ve bu faturalara konu ürünlerin teslimine dair tutanakları dava dilekçesi ekinde sunmadığını, bu durumun hem HMK hükümleri uyarınca talebin somutlaştırılması ilkesine aykırılık teşkil etmekte hem de savunmada bulunma haklarını kısıtladığın, savunmada bulunma ve karşı delil sunma haklarını saklı tuttuklarını, ayrıca davacı tarafın iddia ve taleplerini kesinlikle kabul anlamına gelmemekle zaman aşımı def’inde de bulunduklarını, müvekkili … A.Ş.’nin kırtasiye ve mutfak sarf malzemelerinin alımı için davacı … A.Ş. ile 2015 yılında tek seferlik siparişler ile çalışmaya başlandığını, 2017 yılında ise taraflar arasında sözleşme imzalanarak sabit fiyatlar ile uzun süreli alımlar yapılmaya başlandığını, davacı … tarafından satılıp teslim edilen bu ürünlere karşılık müvekkili Banka da bugüne kadar firmaları hesabına tam ve eksiksiz olarak ödeme yapıldığını, nitekim davacı … ile çalışılmaya başlanıldığı tarihten bugüne kadar müvekkili Banka tarafından yapılan tüm ödemeleri gösterir, müvekkili Banka Ana Bankacılık sisteminden temin edilmiş excel listesini cevap dilekçesi ekinde sunduklarını, 13/11/2020 mutabakat yazısının varlığına rağmen bu mutabakat yazısı sonrası müvekkili Banka’ya gönderdiğini, 21/04/2021 tarihli ihtarnamesinde ilave olarak 2017 yılına ait 2 adet ve 2020 yılına ait ise 1 adet faturaya ilişkin de ödeme yapılmasını talep etmesinden, 21/04/2021 tarihli ihtarnamesinde müvekkili Banka’nın toplamda 47.345,00-TL borcu bulunduğunu ve bu tutarın firmalarına ödenmesini talep etmesine karşın müvekkili Banka aleyhine başlatmış olduğu işbu davaya konu icra takibinde 24.189,04-TL’nin ödenmesini talep etmesinden, keza aradan uzunca bir süre geçmesine ve ısrarla da talep edilmesine rağmen bugüne kadar herhangi bir fatura ve bu faturalara konu ürünlerin teslimine dair tutanak ibraz etmekten imtina etmesinden açıkça ortada olduğunu, davacı tarafın müvekkili Banka’nın faturalara itirazının olmadığını, alacağın kesinleştiğini, haksız şekilde takibe itiraz edildiğini, müvekkili Banka’nın borçlu olduğu yönündeki iddiaları kesinlikle gerçeği yansıtmamakta olup bu iddialarının tarafımızdan kabulünün kesinlikle mümkün olmadığını, davacı tarafın icra-inkâr tazminatı talebinin reddini, davacı taraf aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini, haksız takipten dolayı davacı taraf aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce celp edilen … 27. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasında; davacı/alacaklının 24.189,04-TL taraflar arasındaki faturalı ticaretten kaynaklı açık hesap alacağın (Toplam Alacağın) tahsiline ilişkin icra takibine geçtiği, davalı/borçlunun 26/11/2021 tarihli dilekçesi ile takibe, borca, faize ve borcun tüm ferilerine itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizin 25/04/2023 tarihli celse ara kararı gereği, taraf defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılıp, taraf iddia ve savunmaları da değerlendirilerek icra takibine konu faturalardan kaynaklı alacağın mevcut olup olmadığı, mevcut ise miktarının takip tarihi itibari ile ne kadar olduğu, icra takibinden sonra yapılan ödeme var ise TBK m. 100 uyarınca tenzil edilmesi ve dava tarihi itibari ile mevcut alacak miktarının tespit edilmesine dair rapor alınmasına karar verilerek, dosyaya Mali Müşavir bilirkişi …’ın sunmuş olduğu 22/06/2023 tarihli raporunda, davacı …A. Ş. Resmi defter ve kayıtlarına göre Davalıdan alacak tutarının 42.808,96 TL olarak gözüktüğü, davalının Resmi defter ve kayıtlarına göre ise davacıya borcu gözükmediği, İhtilaf konusu olan faturaların davalının kayıtlarında ve ödeme listesinde olmadığını, davalının kayıtlarına göre davacıya borcu olmadığını, bildirdiği görülmüştür.
Mahkememizin 18/07/2023 tarihli ara kararı gereği, dosyanın daha önceden rapor alınan bilirkişiye tevdi ile davacı tarafça sunulan teslim tutanakları ve davaya konu fatura içerikleri karşılaştırılarak tarafların beyan ve itirazları da irdelenmek suretiyle davacının davalıdan alacaklı olup olmadığının tespitine yönelik ek rapor alınmasına karar verilerek, Bilirkişi Mali Müşavir bilirkişi …’ın dosyaya sunmuş olduğu 01/09/2023 tarihli ek raporunda, davacı …A. Ş. Resmi defter ve kayıtlarına göre davalıdan Alacak tutarı 42.808,96 TL olarak gözüktüğü, davalının Resmi defter ve kayıtlarına göre ise davacıya borcu gözükmediği, davacı ile davalı arasındaki ihtilafa konu faturaların teslim tutanakları incelendiği ve teslim tutanağı olan yani sevk irsaliyelerinde davalı taraf yetkililerinin kaşe ve imzalarının bulunduğu faturaların -… sayılı 5.578,20-TL tutarlı, -… sayılı 1.975,06-TL tutarlı, – … sayılı 8.649,72-TL tutarlı, -… sayılı 2.953,16-TL tutarlı,- …. sayılı 1.644,15-TL tutarlı, – … sayılı 1.378,77-TL tutarlı, – … sayılı 2.311,44-TL tutarlı, -… sayılı 1.776,44-TL tutarlı, – … sayılı 3.978,44-TL tutarlı, – … sayılı 7.021,09-TL tutarlı, – … sayılı 5.061,29-TL tutarlı, toplam 42.327,76TL 15 adet ihtilaflı faturanın 11 adedine ait faturalardaki kalemlerin fibabanka şubelerine sevk irsaliyesi ile ve banka yetkililerinin teslim anındaki imza ve kaşesi ile teslim edildiğine dair evrakların flash diskte görüldüğü, dolayısı ile davacının ihtilaf konusu faturalarla ilgili alacak tutarının 42.327,76 TL olduğu, Reeskont Faiz oranı olan %10,75 faiz işletilmesi gerektiği faiz tutarının yapılan hesaplamalar sonucu 4.550,23TL olduğu toplam ödenmesi gereken tutarın 46.877,99 TL olacağını nihai takdirin mahkemede olduğu kanaatine varıldığını bildirdiği görülmüştür.
Dava satış sözleşmesine istinaden tanzim edildiği iddia olunan faturalara dayalı alacağın tahsili amacıyla başlatılan ilamsız takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
HMK’nın 222/3 maddesinde tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği belirtilmiştir. Tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinde davacı kayıtlarında takibe konu faturaların yer aldığı ancak davalı kayıtlarında işbu faturaların mevcut olmadığı görülmüştür.
Kural olarak; fatura konusu mal veya hizmetin teslimini ispat külfeti satıcıya ait olup, yasal delillerle desteklenmediği sürece fatura ve davacı defter kayıtları tek başına alacağın varlığını kanıtlamaz. Dolayısıyla satıcı, fatura konusu mal veya hizmetin alıcıya teslim edildiğini kanıtlamak zorundadır. Somut olayda, alınan bilirkişi ek raporunda davaya konu faturaya ilişkin ürünlerin davalıya teslim edildiğine dair davalı banka çalışanları tarafından imzalanan sevk irsaliyelerinin mevcut olduğu, buna göre davacı tarafça teslim olgusunun da ispat edildiği kanaatine varılarak davalının, icra takibine haksız şekilde itiraz ettiği kanaatine varılarak davanın kabulüne, davalının … 27. İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına, takibe konu fatura bedellerine yönelik itiraz olmaması, ihtilafın malın teslim olgusu noktasında toplanması nazara alındığında teslim olgusunun ispatlanmış olduğu gözetilerek alacağın likit olduğu kanaatine varılmış ve asıl alacağın %20’si oranındaki 4.837,80-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne,
2-Davalının … 27. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
Asıl alacağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 1.652,35-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 292,14-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.360,21-TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 292,14-TL peşin harç bedeli ile 179,90-TL başvuru harcından oluşan toplam 472,04-TL harç bedelinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; posta, tebligat müzekkere ve bilirkişi ücretlerinden oluşan toplam 3.006,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca takdiren 17.900,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
8-Arabuluculuk ücreti olan 1.560,00-TL bedelin davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
9-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca yatıran tarafa iadesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.28/11/2023
Katip
e-imzalı
Hakim
e-imzalı
“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”