Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/841 E. 2023/366 K. 10.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/841 Esas
KARAR NO : 2023/366

DAVA : Tazminat (Değer Kaybı Bedeli)
DAVA TARİHİ : 08/02/2018
KARAR TARİHİ : 10/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete ait … plaka sayılı çekici ve … plaka sayılı yarı römork araçla üretimini yaptığı süt ürünlerinin satışı için nakliye yaptığı sırada 04/03/2017 günü … plakalı aracın sol yan kısımlara çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, üretilen malların İstanbul’a gönderilemediğini, nakliye firması tarafından taşındığını, kaza tarihinden aracın servisten çıkmasına kadar olan 8 günlük toplamda 11.800 TL nakliye masrafının da müvekkil tarafından karşılandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik toplam 26.800 TL değer kaybı ve ikame araç giderlerini ile kaza tarihi olan 04/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı taraflara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …’ya usulüne uygun olarak yapılan tebligata rağmen davaya cevap vermediği gibi duruşmalara da bu davalı tarafından gelen olmamıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu … plakalı aracın 22/06/2016-22/06/2017 tarihlerini kapsar şekilde müvekkili sigorta şirketi tarafından sigortalandığını, teminat limitinin 31.000 TL ile sınırlı olduğunu, kaza neticesinde müvekkili şirket tarafından hasar dosyası açılarak kasko sigortacısına 17/05/2017 tarihinde rücuen 10.665 TL ödeme yapılarak sorumluluğun yerine getirildiğini, aracın yetkili serviste orijinal parçaları ile onarıldığından araçta değer kaybına sebebiyet vermeyeceğini, faiz başlangıcına ilişkin talebinde yerinde olmadığını, davacının ikame araç giderlerinden müvekkili sigorta şirketinin sorumlu tutulamayacağını savunarak haksız davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Mahkememizin 2018/507 Esas – 2020/148 K sayılı, 19/02/2023 tarihli kararı istinaf edilmiş olup İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi’nin 2020/1777 E – 2022/1975 K sayılı, 27/10/2022 tarihli karar ilamı ile karar değer kaybı bedeli yönünden kaldırılmış olup istinaf ilamı gereğince yargılamaya devam edilmiştir.
İstinaf kaldırma ilamı doğrultusunda ek rapor tanzimi amacıyla dosyanın Makine Mühendisi bilirkişiye tevdiine karar verildiği, bilirkişinin 07/02/2023 tarihli raporunda; meydana gelen değer kaybı zararının olay tarihinde gerçek zarar ilkesi ve Yargıtay’ın müstakar içtihatlarına göre 6.000,00 TL mertebesinde olduğu görüş ve kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; 04/03/2017 tarihli trafik kazası nedeniyle davacının aracında meydana gelen değer kaybı bedeli ile ikame araç bedelinin davalı sigorta şirketinden ve diğer davalı işletenler tahsiline ilişkin tazminat davasıdır.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi içtihatlarına göre değer kaybının belirlenmesinde aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş piyasa değeri ile onarılmış haldeki piyasa değeri arasındaki fark kriteri esas alınmaktadır.
Kaza tarihine göre Yeni Genel Şartlar yürürlükte olmakla birlikte, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı gereğince Yeni Genel Şartların ” Ek 1. Değer Kaybı Hesaplaması” başlıklı kısmında açıklanan hesaplama yöntemi kullanılamayacaktır.
Kök ve istinaf kaldırma ilamı sonrası alınan bilirkişi raporlarında Yargıtay 17. Hukuk Dairesi içtihatlarına göre değer kaybı bedeli değerlendirilmiş olduğundan hesaplama yöntemine ilişkin itiraz yerinde değildir. Ancak değer kaybının kaza tarihi itibariyle hesaplanması gerekmekte olup kaza nedeni ile hasarlanan aracın kaza tarihi itibariyle rayiç değerinin hesaplanması gerekmektedir. Mahkememizce istinaf ilamı ışığı altında kaldırma ilamı sonrasında ek rapor alınmış olup alınan ek bilirkişi raporunda kaza tarihi itibariyle hesaplama yapılmıştır.
Dosya kapsamında istinaf ilamı öncesinde dava dilekçesi ve alınan bilirkişi raporları davalı …’ya usulüne uygun tebliğ edilmiş olup davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamış, bilirkişi raporun tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde rapora itiraz edilmemiştir. Bu haliyle HMK’nın 357/1 maddesi çerçevesinde davalı tarafça bilirkişi raporuna süresinde itiraz edilmediğinden rapordaki değerlendirme davacı taraf için usulü kazanılmış hak oluşturduğundan davalı …’ın mahkememiz önceki hükmüne esas kusur, hasar ve tazminat miktarına yönelik itirazları yeniden değerlendirilmeye alınmamıştır.
Mahkememiz kararı davacı ile davalı … tarafından istinaf edilmiş olup davalı …’nun tüm istinaf talepleri reddedilmiştir. Davacı tarafça da karar değer kaybı bedeli yönünden istinaf edilmiş olup istinaf mahkemesi tarafından karar değer kaybı bedeli yönünden kaldırılmıştır. Davalı Axa Sigorta tarafından karar hiç istinaf edilmemiştir.
Mahkememizin 2018/507 Esas, 2020/148 Karar sayılı 19/02/2020 tarihli kararındaki “nakliye gideri talebine ilişkin dava”ya ilişkin;
“-Nakliye gideri talebi yönünden davacının davasının davalı … Sigorta A.Ş. yönünden reddine,
-11.800 TL nakliye giderinin davalı …’dan 5.900 TL nin17/03/2017 ödeme tarihinden, 4.425 TL nin 13/03/2017 ödeme tarihinden ve 1.475 TL nin 04/03/2017 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,” şeklindeki hükmü, davacı ile davalı … tarafından istinaf edilmiş olup davalı …’nun tüm istinaf talepleri reddedilmiştir. Davacı tarafça da karar değer kaybı bedeli yönünden istinaf edilmiş olup istinaf mahkemesi tarafından karar değer kaybı bedeli yönünden kaldırılmıştır. Davalı … Sigorta tarafından karar hiç istinaf edilmemiştir. Tüm bu nedenlerle; Mahkememizin 2018/507 Esas, 2020/148 Karar sayılı 19/02/2020 tarihli kararındaki “nakliye gideri talebine ilişkin dava”ya ilişkin;
“-Nakliye gideri talebi yönünden davacının davasının davalı … Sigorta A.Ş. yönünden reddine,
-11.800 TL nakliye giderinin davalı …’dan 5.900 TL nin17/03/2017 ödeme tarihinden, 4.425 TL nin 13/03/2017 ödeme tarihinden ve 1.475 TL nin 04/03/2017 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,” şeklindeki hükmünün İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. HD. 2020/1777 Esas, 2022/1975 Karar sayılı 27/10/2022 tarihli kesin ilamı uyarınca davalılar … Sigorta A.Ş ve … yönünden 27/10/2022 tarihinde kesinleştiği anlaşıldığından bu dava yönünden 15.03.2023 tarihinde kısmi kesinleştirme işlemi yapılmıştır.
Kaldırma ilamı sonrasına alınan ayrıntılı, irdeleyici ve hükme elverişli bilirkişi raporuna göre, davacı ait … plaka ve (…) şasi numaralı ticari çekici üzerinde meydana gelen değer kaybı zararının olay tarihinde gerçek zarar ilkesi ve Yargıtay’ın müstakar içtihatlarına göre 6.000,00 TL mertebesinde olduğu tespit edilmekle davalı tarafça kök bilirkişi raporuna süresinde itiraz edilmediğinden kök rapordaki değerlendirme davacı taraf için usulü kazanılmış hak oluşturduğundan davalı …’ın mahkememiz önceki hükmündeki kusur, hasar ve tazminat miktarına yönelik itirazları yeniden değerlendirilmeye alınmamış olup davanın kısmen kabulü ile 6.000 TL değer kaybı tazminatının davalı … yönünden 04/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ve davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile 6.000 TL değer kaybı tazminatının davalı … yönünden 04/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ve davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 409,86 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 457,68 TL harcın mahsubu ile bakiye 47,82 TL’nin karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yatırılan 409,86 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Kabul edilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 6.000,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı … Sigorta duruşmalarda vekille temsil edildiğinden AAUT. m. 13/3 uyarınca 6.000 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
6-Davalı … duruşmalarda vekille temsil edildiğinden AAUT. m. 13/3 uyarınca 6.000 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından sarf edilen toplam 4.624,38 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesaplanan 1.035,31 TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davalı … Sigorta tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Davalı … tarafından sarf edilen 100 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesaplanan 77,61 TL’nin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
10-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı ile davalı tarafların yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/05/2023

Katip
e-imzalıdır

Hakim
e-imzalıdır