Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/681 E. 2023/486 K. 06.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/681 Esas
KARAR NO : 2023/486

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/09/2022
KARAR TARİHİ : 06/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 29/09/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle, 12.01.2020 tarihinde müvekkile ait … plakalı araç ile yine aynı mevkide seyir halinde olan davalı sigortalı şirket ile sigortalandığını, … plakalı araç arasında maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, Müvekkilin davalı-borçlu sigorta şirketine başvuru yapılmış olmasına rağmen sigorta şirketi kanunun emrettiği 8 iş günü içerisinde ödemekle zorunda olduğu tazminatı ödemediğini, müvekkilin haklarını(tazminatını) sebepsiz yere ödemeyerek ihlal ettiğini, ödemekle zorunlu olduğu tazminatı sürümceme de bırakarak sebepsiz zenginleşmeye gittiğini, tahsil edilmesi gereken tazminat alacağının yasal süresinde tahsil edilemediğini, alacağın zamanında tahsil edilememesinden ve yasal faizi aşan zararın ortaya çıkmış olması sebebiyle aşkın zarar talebimize ilişkin huzurdaki davayı açma zarureti doğduğunu, davalı tarafça sigortalanan aracın kusurlu bulunduğu , müvekkilin kusursuz olduğu dikkate alındığında müvekkili zarara uğratmak maksadıyla herhangi bir ödeme yapmadığını, bunun üzerine … tarihinde-… sayılı dosyası ile değer kaybı bedeli tazminatı talep edildiğini, dosyada …tarihinde – … numarasıyla karar verildiğini, başvurunun kabulüne, 4.797,51 TL’nin 25.11.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile … Sigorta A.Ş.’ den alınarak başvurana verilmesine, başvuran tarafın yapmış olduğu 100,00 TL başvuru ücretinin, 300,00 TL bilirkişi ücretinin ve toplamı olan 400,00 TL’nin … Sigorta A.Ş.’ den alınarak başvurana verilmesine, başvuran kendisini vekille temsil ettirdiğinden yukarıda net ve açık olarak anlatılan gerekçe kapsamında 4.080,00 TL’nin … Sigorta A.Ş.’ den alınarak başvuran tarafa verilmesine, davalı … sigortanın sorumluluğuna karşı hüküm kurulduğunu, Müvekkilin borcunun tahsil etmek amacıyla 15.01.2020 tarihinde borçluyu temerrüde düşürdüğünü, ancak borcunu 25.05.2021 tarihinde icra kanalı ile tahsil edebildiğini, Müvekkilin davalıdan talep ettiği değer kaybı bedeli tazminatının temerrüde düşürdüğü tarihteki alım gücü ile tahsil edeceği tarihteki alım gücünün de aynı olmayacağını, müvekkilin zarara uğrayacağını, dosyada tahsil edilen faiz oranının alacaklı müvekkilin zararını karşılar nitelikte bir bedel olmadığını, bu nedenlerle Müvekkilin alacağını zamanında tahsil edememesinden kaynaklanan belirsiz olan munzam zararının şimdilik 500,00 TL’sinin davalıdan avans faizi ile tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin 05/10/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle, 12.01.2020 tarihinde maddi hasarlı trafik kazasına karıştığını belirttiği … plakalı araç 20.11.2019 başlangıç – 20.11.2020 bitim tarihli ve … numaralı Zorunlu Mali Mesuliyet (Trafik) Sigorta Poliçesi ile … adına maddi hasarda araç başına kaza tarihi itibarıyla 41.000-TL’sine kadar azami sorumluluk hadleri ile müvekkil şirkete sigorta ettirildiğini, söz konusu maddi teminat miktarı davalı müvekkil sigorta şirketinin işbu poliçeden doğan sorumluluğunun üst limiti olduğunu, davacının, söz konusu kaza sebebiyle … plakalı müvekkile ait aracında 12.01.2022 tarihli kaza nedeniyle maddi zararın meydana, zararın ödenmesi yönünde sigorta şirketinin sebepsiz yere ödeme yapmayacak talebi sürüncemede bıraktığı, TBK 122. Maddesine göre de munzam zarara uğradıkları gerekçesi ile şimdilik 500,00 TL munzam zarar olmak üzere kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmek sureti iş bu dava ikame edildiğini, davacı vekilinin davaya konu taleplerinde yasal isabet bulunmadığını, meydana gelen kaza akabinden sonra sigortalının müvekkil şirkete başvurması üzerine, müvekkil şirket nezdinde … numaralı hasar dosyası açıldığını, … nolu değer kaybı talebine istinaden davacının hasar başvuru vekiline 02.03.2020 tarihinde 202,49-TL ödeme yapıldığını, davacı vekili tarafından müvekkil şirket aleyhine yapılan Sigorta Tahkim Komisyon’u başvuruya istinaden bakiye 4.797,51-TL değer kaybı bedelinin olduğunun tespit edilmesi akabinde kararın icra takibine konu edilmesi ile birlikte … 12. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına ferileriyle birlikte 21.05.2021 tarihinde 9.824,17-TL ödeme yapıldığını, … nolu araç maddi hasar dosyasına istinaden ise davacının bir başka vekili tarafından müvekkil şirket aleyhine yapılan Sigorta Tahkim Komisyon’u başvuru vekiline … tarihinde 7.477,87-TL davacı vekilinin hesabına ödeme yapıldığını, daha sonradan davacını kasko sigortacısı … Sigorta A.Ş tarafından müvekkil şirket aleyhine yapılan açılan … 7. Asliye Ticaret Mahkemesi… E. Sayılı davanın yargılaması sonucunda… 23. İcra Dairesi’nin …E. Sayılı dosyasına 02.03.2022 tarihinde 19.090,60-TL ödeme yapıldığını, munzam zarar talebinin reddi gerektiğini, munzam zararın meydana gelebilmesinin temel koşullarından birisi olan munzam zarann tazmini için borçlunun kusurlu olması gerektiğini, somut olayda müvekkil şirketin hiçbir şekilde kusurunun mevcut olmadığını, Müvekkil şirket süresi içerisinde tüm değerlendirmeleri yapıp ödemelerini yaptığını, Müvekkil sigorta şirketinin kusurlu olmadığı ve haliyle munzam zarardan da sorumlu tutulmayacağının izahtan vareste olduğunu, davacı tarafça munzam zararda talep edilmiş ise de, munzam zararın, borçlunun temerrütü nedeniyle uğranılmış olan ve temerrüt faizini aşması nedeniyle borçlu tarafından karşılanmayan zararı olduğu, alacaklının, temerrüt nedeniyle uğradığı ve temerrüt faizini aşan bakiye zararının sigorta şirketinden tahsilini talep edebileceği, munzam zarar olduğu hususunun alacaklı tarafından ispatlanması gerektiği, diğer bir anlatımla fiilen uğranılan zararın somut veri ve belgelerle tevsik edilmesi gerektiği, zira munzam zararın alacaklının öz varlığından, ekonomik ve sosyal faaliyetlerinden, toplum içerisindeki statüsünden, başına gelen olaylardan kaynaklanan, somut olgular nedeniyle uğramış olduğu fiili zarar olduğu, soyut anlatımlar, muhtemel kar kayıpları, elde edilmesi tahmin edilen gelir kalemleri munzam zararın ispatı için yeterli olmadığı, bu nedenlerle müvekkil sigorta şirketi davacının başvurusunu usul ve yasaya uygun olarak değerlendirildiği ve ödeme yaptığını, dolayısıyla müvekkil şirketinin sorumluluğunu yerine getirdiği ve temerrüde düşmediğini, her halde hükmedilecek faizin dava tarihinden işleyecek yasal faiz kabul edilmemesi halinde ödeme tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini, Müvekkil şirketin davacının zararını ödeme yaparak sorumluluğunu yerine getirmesi ve kusurunun olmaması sebebiyle davanın reddine, davacının munzam zararının olduğunu ispat edememesi sebebiyle davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacıya tahmiline, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Dava, davacı tarafın alacağını geç tahsil etmesi nedeniyle munzam zararının davalıdan avans faizi ile tahsili istemli açtığı davadır.
Munzam zarar, borçlu temerrüte düşmemiş ve borcunu ödemiş olsaydı, alacaklının mal varlığının kazanacağı durum ile temerrüt sonucunda ortaya çıkan durum arasındaki farktır. Munzam zarardan sorumluluk, borçlunun temerrüte düşmekteki kusuruna dayanan bir sorumluluk olup kural olarak munzam zarar alacaklısı, öncelikle temerrüte uğrayan asıl alacağının varlığını, bu alacağın geç veya hiç ifa edilmemesinden dolayı temerrüt faizi ile karşılanmayan zararını, zarar ile borçlunun temerrütü arasındaki uygun illiyet bağını ispat etmekle yükümlüdür.
Dava, miktar itibari ile basit yargılama usulüne tabi davalardandır. HMK’nın 320/4 maddesinde “Basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılır.” düzenlemesine yer verilmiştir. Dosya incelendiğinde davacı tarafın geçerli bir mazeretleri olmaksızın 11/04/2023 tarihli duruşmaya katılmadıkları, bunun üzerine dosyanın HMK. 150 md. gereğince işlemden kaldırıldığı, davacı tarafın sonradan yenileme talep ettiği, ancak dosyanın 06/06/2023 tarihli duruşmada 2. Kez müracaata bırakıldığı anlaşılmakla davanın HMK’nın 150 ve 320. maddeleri uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. açılmamış sayılmasına karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
Davanın açılmamış sayılmasına,
Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 179,90.-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70-TL harçtan mahsubu ile bakiye 99,20-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye kaydına,
Davacı tarafından yapılan yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına,
Davalı tarafından belgelendirilen bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilesine yer olmadığına,
Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdiren 500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Arabuluculuk ücreti olan 1.560-TL bedelin davacıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333 maddesi uyarınca yatıran tarafa iadesine,
Dair, Taraf vekillerinin yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.06/06/2023

Katip
E-imzalıdır.

Hakim
E-imzalıdır.