Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/562 E. 2022/844 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/562 Esas
KARAR NO : 2022/844

DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/08/2022
KARAR TARİHİ : 01/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili sunmuş olduğu 03/08/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketlerin iş ortaklığı olarak üstlenmiş oldukları …’nca ihale edilen “…Tesislerinde Arıtılmış Atıksuların …Sağlayacak Toplama Hatları, Tüneller, Kollektör ve Derin Deşarj Sistemi’’ bileşeni olan “Kara Boru Hattı İnşaatı” projesi davalı sigorta şirketi nezdinde … poliçe nolu 16.06.2015 başlangıç tarihli ve 02.08.2021 bitiş tarihli İnşaat All Risk Poliçesi ile sigortalı olduğunu, projenin gerçekleştiği … bölgesinde, 03.05.2020 tarihi akşam saatlerinde başlayan ve yoğun şekilde devam eden yağışlar nedeniyle sel baskını gerçekleşmiş olup bu durum, … Valiliği Meteoroloji Müdürlüğü’ne ait 14.05.2020 tarihli rasat bilgisi konulu yazısı ile sabit olduğunu, yaşanan bu sel felaketi nedeniyle; projede … – 1 ile … – 16 (…) arasında döşenen 2438 mm’lik çelik borular içerisine taşkın suları ile gelen çamurlar nedeniyle teressübat dolduğunu, sular çekilmeden 04.05.2020 tarihi akşam saatlerinde devamla 07.05.2020 tarihleri arasında da yağış tekrar etkili olduğunu ve su seviyesi yeniden yükselmiş olup hemen hasar tespiti veya temizlik yapma imkanı olmadığını, devam eden zamanda azalma olsa dahi benzer yoğunlukta 23.06.2020 tarihinde sel su baskınları etkili olmaya başladığını ve proje alanında devam eden hasarlara sebep olduğunu, suların kısmen çekilmesi sonrasında yapılan incelemelerde; çelik boru içerisine muayene bacaları ve vantuzlardan taşkın suları ile gelen çamur ve teressübat dolmuş olduğu anlaşıldığını, kot seviyesi düşük çelik borularda %90 veya daha fazlası oranda olmak üzere; başlangıç seviyesine kadar yukarı doğru kot azaldıkça farklı oranlarda çamur ve teressübatın dolduğunun tespit edildiğini, yaşanan sel su baskını sebebiyle biriken teressübatın, ancak ve ancak beden işçiliği kullanılarak temizlenmesi gerektiğini, bu nedenle çelik borularda her 250 ila 500 metreler arasında delikler açılmak üzere çamur ile teressübat kazılmak suretiyle el arabaları aracılığıyla dışarı atılmak üzere temizleme yapıldığını, bu husus nedeniyle yapılan işçilik, taşeron firmadan alınan hizmet kapsamında karşılandığını, ayrıca dışarı atılan bu çamurların oluşturduğu hafriyatın nakliyesi gerektiğini, bu yönde yapılan masrafların yine sundukları birim fiyat analizlerinde mevcut olduğunu, bu sel felaketi nedeniyle söz konusu çelik borularda oluşan sel sularının tahliyesi gerekmiş olup bu hususta su tahliyesi nedeniyle harcama ve masraflar yapıldığını, su tahliyesi nedeniyle, müvekkil şirketler tarafından iş makinası, jeneratör ve pompa kiralanmış olup ayrıca yoğun mesaide işçi çalıştırılmak zorunda kalındığını, bu kısımdaki anotlar da çamur teması sebebi ile kullanılmayacak duruma geldiğini, ayrıca söz konusu çelik borularda deformasyon oluştuğunu bu hususun davalı sigorta şirketince dikkate alınmadığını, söz konusu rizikonun derhal davalı sigorta şirketine bildirildiğini, davalı şirketçe … ve … numaralı hasar dosyaları kapsamında araştırmalara başlanıldığını, ancak bahse konu hasar dosyaları kapsamında inceleme ve araştırmalar tamamlanmasına rağmen, davalı sigorta şirketi tarafından müvekkil şirkete poliçeden kaynaklı sigorta bedelinin ödenmediğini, meydana gelen maddi zararın belirlenebilmesi bakımından delillerin kaybolmaması için, … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası ile delil tespiti edildiği, alınmış olan 28.09.2020 tarihli bilirkişi raporuna göre; meydana gelen riziko nedeniyle oluşan hasarın giderilmesine ilişkin maliyet tutarının 12.484.455,09 TL olarak hesaplandığını, bilirkişi raporuna itirazları üzerine alınan 18.01.2021 ve 19.04.2021 tarihli bilirkişi ek raporlarında boru deformasyonlarının tespiti için boru içerisine girilmesi gerektiği, ancak kanal içinde çok tehlikeli gazlar olduğundan hayati tehlike yaratabileceği ve bu nedenle tespitin mümkün olmayacağının bildirildiğini, hasarın giderilmesine ilişkin maliyet tutarının, kök raporda tespit edilen tutardan çok daha fazla olduğunu, hasarın giderilmesine ilişkin maliyet tutarı açık ve net bir şekilde tespit edilemediğinden, işbu davanın belirsiz alacak davası olarak açılması gerektiğini, davalı sigorta şirketine gönderilen 24/06/2021 tarihli ihtarname ile 12.484.455,09 TL’nin ödenmesinin talep edildiğini, ancak sigorta şirketi tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını bildirerek; davanın kabulüne, dava konusu riziko nedeniyle fazlaya ilişkin talep ve hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 900.000 TL’nin hasar tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, tensip zaptı, duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş olup, davalı vekili tarafından sunulan 07/09/2022 tarihli cevap dilekçesinde; davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı, dava konusu rizikonun 03/05/2020 tarihinde başlayan yoğun yağış ve sel baskını nedeniyle gerçekleştiğini, davacının iş bu davayı 03/08/2022 tarihinde ikame ettiğini, dava konusu alacağın 6102 sayılı TTK.nun 1420.maddesi gereğince 2 yılık zamanaşımına tabi olduğunu, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkili şirketin poliçe limiti dahilinde poliçe şartları uyarınca sorumlu olduğunu dava konusu taleplerin teminat dışı olduğunu, davanın …, …’ye …A.Ş’ne, … ihbar edilmesi gerektiğini bildirerek; hukuki yarar ve zamanaşımı yönünden davanın reddine, esasa yönelik itirazları doğrultusunda davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
… 1.Sulh Hukuk Mahkemesine müzekkere yazılarak … D.iş sayılı dosyası uyap üzerinden istenilmiş olup, yapılan incelemesinde; davacı …Tic A.Ş ve …A.Ş tarafından sel ve su baskını sonucu enkaz kaldırma ve uğranılan zararın eski hale getirilmesi için gerekli giderlerin tespitinin talep edildiği, dosyadan aldırılan bilirkişi raporunda meydana gelen sel nedeniyle çelik boru hattında meydana gelen hasarın ve giderilmesinin maliyeti olarak toplam 12.484.455,09 TL hesaplandığının bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizce davalı sigorta şirketine müzekkere yazılarak 20028862 ve 20020029 numaralı hasar dosyaları istenilmiş, yapılan incelemesinde … numaralı hasar dosyasında davacılar tarafından davalı sigorta şirketine 03/05/2020 tarihinde meydana gelen yoğun yağış ve sel nedeniyle derenin taşması sonucu sigorta konusu mallarda hasar meydana geldiğinin bildirildiği, … numaralı hasar dosyasında; 23/06/2020 tarihinde meydana gelen yoğun yağış ve sel nedeniyle derenin taştığı ve arıtma tesisi kısmından havzaya göre düşük kottaki çelik boru içerisinde vantuzlardan ve tahliye yapılarından giren taşkın suları ve çamurun sigorta konusu imalatlara zarar verdiğinin bildirildiği görülmüştür.
Türk Ticaret Kanunu’nun 1420. maddesinde; “sigorta sözleşmesinden doğan bütün istemler, alacağın muaccel olduğu tarihten başlayarak iki yıl ve 1482. madde hükmü saklı kalmak üzere sigorta tazminatına ve sigorta bedeline ilişkin istemler her halde rizikonun gerçekleştiği tarihten itibaren altı yıl geçmekle zaman aşımına uğrar.” hükmü düzenlenmiştir. Zamanaşımının başlangıcı muacceliyet tarihidir. Türk Ticaret Kanunu’nun 1427. maddesi gereğince, sigorta tazminatı veya bedeli, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her hâlde 1446’ncı maddeye göre yapılacak ihbardan kırkbeş gün sonra muaccel olur. Somut olayda, rizikonun 03/05/2020 tarihinde gerçekleştiği, davacılar tarafından 07/05/2020 tarihinde davalı sigorta şirketine ihbarda bulunulduğu, TTK‘nın m.1427/2. fıkrası gereğince ihbardan kırkbeş gün sonra istem muaccel olacağından dava konusu tazminat talebinin 22/06/2020 tarihinde muaccel olduğu, dolayısıyla davanın en geç 22/06/2022 tarihinde açılması gerektiği, ancak davacı tarafından 2 yıllık zamanaşımı süresinin bitiminden sonra davanın 03/08/2022 tarihinde açıldığı anlaşılmakla davacının tazminat talebinin TTK m.1420 uyarınca zamanaşımına uğradığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve delillerin değerlendirilmesi sonucunda: rizikonun 03/05/2020 tarihinde gerçekleştiği, davacılar tarafından 07/05/2020 tarihinde davalı sigorta şirketine ihbarda bulunulduğu, TTK‘nın m.1427/2. fıkrası gereğince ihbardan kırkbeş gün sonra istem muaccel olacağından dava konusu tazminat talebinin 22/06/2020 tarihinde muaccel olduğu, dolayısıyla davanın en geç 22/06/2022 tarihinde açılması gerektiği, ancak davacı tarafından 2 yıllık zamanaşımı süresinin bitiminden sonra davanın 03/08/2022 tarihinde açıldığı, sigorta ilişkisinden doğan dava konusu tazminat talebininin zamanaşımı süresinin dolduğu sonucuna varılarak davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın zamanaşımı nedeniyle reddine,
2-Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 80,70 TL’nin, peşin alınan 15.369,75 TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 15.289,05 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın reddedilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 117.000,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341.maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 01/12/2022

Başkan
E-İMZALI
Üye
E-İMZALI
Üye
E-İMZALI
Katip
E-İMZALI

Harç Beyanı
K.H: 80,70 TL
P.H: 15.369,75 TL
İ.H: 15.289,05 TL

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.