Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/534 E. 2022/908 K. 15.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/534 Esas
KARAR NO : 2022/908

DAVA : Ticari Şirket (Şirkete Özel Denetçi Tayin Edilmesi)
DAVA TARİHİ : 21/07/2022
KARAR TARİHİ : 15/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirkete Özel Denetçi Tayin Edilmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili sunmuş olduğu 21/07/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacının davalı şirketin 2015 tarihinde %10’nu devren iktisap ederek pay sahibi olduğunu, şirket sermayesinin her biri 25 TL tutarında 8.000 paya ayrılmış toplam 200.000 TL olduğunu, şirket müdürünün … olduğunu ve diğer ortak…’ın eşi olduğunu, davalı şirketin 17/03/2022 2021 yılı olağan genel kurul toplantısı için 23.02.2022 tarihinde TTSG’de çağrı yaptığını, toplantının yapılması durumunda ihlal edilecek Kanun ve yönetmeliğe ilişkin hususlar Şirketin müdürüne iletildiğini, TTK m. 420 hükmünde öngörülen “finansal tabloların ve buna bağlı konuların görüşülmesinin ertelenmesini talep hakkı” kullanıldığını ve bu kapsamda toplantının ertelendiğini, ertelenen 2021 yılı olağan genel kurul toplantısının 22.04.2022 tarihinde yapıldığını ve toplantının gündem maddelerinin 28.03.2022 tarihinde TTSG’de ilan edildiğini, toplantı yapılmasının asıl sebebinin müvekkili …’ın, genel kurul kararı ile ortaklıktan çıkarılması olduğunu, müvekkilinin şirkete 2015 yılında ortak olduğunu, Şirketin yapısının aile şirketi tarzında olduğunu, çoğunluk pay sahibinin şirket müdürü …’ın olduğunu, şirketin yönetim açısından profesyonellikten; mali açıdan hesap verilebilirlik ve şeffaflıktan uzak olduğunu, Müvekkilinin, şirketin çalışanlar ile ilgili politikalarına karışmadığını, işten haksız ve hukuksuz olarak ayrılan/ayrılmak zorunda kalan çalışan bir doktorun davasında yaptığını, tanıklık yaptığı tarihten sonra da şirketten uzaklaştırıldığını, müvekkilinin işten ayrıldığını, ancak ortaklık payının devam ettiğini, Müvekkilinin çalıştığı dönemde diğer çalışanların hakları ödenmediğini, Müvekkilinin kendi işçilik alacaklarını da tahsil edemediğini, davalı şirket müdürü ve çoğunluk pay sahibi … tarafından, müvekkilinin ortaklıktan çıkarılması için alelacele usul ve yasaya aykırı olarak genel kurul toplantısı yapıldığını, 2020 yılı olağan Genel kurul toplantısı yapılmadığını, Genel kurul gündemi TTK ve Yönetmeliğe aykırı hazırlandığını, Faaliyet Raporunun gerçeği yansıtmadığını, Bilanço, kanuna ve ilgili mevzuata göre düzenlenmediğini, şirket kayıtlarının müvekkilimden gizlendiğini, davacı ortağın bilgi alma ve inceleme hakkının etkin kullandırılmadığını, Müvekkinin özel denetim talebi reddedildiğini, şirket borca batık olduğunu, işçilik hakları dahi ödenmediğini, şirketin kötü yönetildiğini, özel denetçi atanması için kanundaki hukuki şartların oluştuğunu, TTK ve genel kurul yönetmeliğine aykırı bir genel kurul toplantısı yapıldığını bildirerek; davalı … Limited Şirketine öze denetçi atanmasına, şirketin tüm ticari evrak ve kayıtları ile muhasebe evrak ve kayıtları üzerine geniş ve kapsamlı bir şekilde TTK ve VUK kapsamında inceleme yaptırılmasına ve denetlenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun dava dilekçesi, tensip zaptı duruşma gün ve saati tebliğ edilmiş olup, davalı vekili sunmuş olduğu 08/09/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin … İli, … İlçesinde bulunan … Merkezinde üstün hizmet kalitesi, ileri teknolojik tıbbi donanım ve deneyimli hekim kadrosu ile dahiye, ortopedi, KBB, genel cerrahi, cildiye, fizik tedavi ve rehabilitasyon, diyetisyen ve tamamlayıcı tıp poliklinikleri cerrahi üniteler, ameliyathane, laboratuvar, radyoloji, endoskopi-kolonoskopi ünitesi, gözlem odaları, acil servis 24 saat açık müşahade odaları ile hastalarına sağlık hizmeti verdiğini, davacı tarafın iddiasının aksine müvekkili şirketin kurulduğu günden bu yana profesyonelce, mali açıdan hesap verebilir ve şeffaf biçimde yönetildiğini, davacının müvekkili şirketin %10 hissesine sahip olduğunu, davacı yanın iddialarının aksine davacı tarafça TTK da düzenlenen usul kapsamında bilgi alma ve inceleme hakkı kullanılmadığını ve bu yönde herhangi bir başvuruda bulunmadığını, müvekkili şirketin 2021 yılı olağan genel kurul toplantısı öncesinde TTK ve ilgili sair mevzuatta öngörülen çağrı merasimine uyulduğunu, müvekkili şirketçe tüm ticari defterlerin toplantıdan 15 gün öncesinden itibaren şirket merkezinde hazır tutulduğunu, 17/03/2022 tarihli genel kurul toplantısının ertelendiğini, 22/04/2022 tarihli genel kurul toplantısının ertelenen toplantı yerine yapılan 2.toplantı olduğunu, davacının erteleme talebinin bir genel kurul toplantısının ikinci defa ertelenmesine ilişkin olduğunu, kanunda açıkça öngörülen şartlar oluşmadığından erteleme talebi yerinde görülmeyerek reddedildiğini, şirketin tüm faaliyet raporları ve sair kayıtlarının genel muhasebe ilke ve esaslarına uygun olduğunu, müvekkkili şirketin borca batık durumda olmadığını, TTK da yer alan özel denetim talep edilebilmesine ilişkin şartların mevcut olmadığını, davacının tüm taleplerinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu bildirerek; davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
TTK.nun 614.maddesinde; her ortağın müdürlerden şirketin bütün işleri ve hesapları hakkında bilgi verilmesini isteyebileceği ve belirli konularda inceleme yapabileceği, ortağın elde ettiği bilgileri şirketin zararına olacak şekilde kullanma tehlikesi varsa müdürlerin bilgi alınmasını ve incelemeyi gerekli ölçüde engelleyebileceği, bu konuda ortağın başvurusu üzerine genel kurulun karar vereceği, genel kurulun bilgi alınmasını ve incelemeyi haksız yere engellemesi durumunda ortağın istemi üzerine mahkemece bu hususta karar verilebileceği, mahkeme kararının kesin olduğunun düzenleme konusu yapılmıştır.
TTK nun 437 maddesindeki düzenleme;
” 1.Finansal tablolar, konsolide finansal tablolar, yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu, denetleme raporları ve yönetim kurulunun kâr dağıtım önerisi, genel kurulun toplantısından en az onbeş gün önce, şirketin merkez ve şubelerinde, pay sahiplerinin incelemesine hazır bulundurulur. Bunlardan finansal tablolar ve konsolide tablolar bir yıl süre ile merkezde ve şubelerde pay sahiplerinin bilgi edinmelerine açık tutulur. Her pay sahibi, gideri şirkete ait olmak üzere gelir tablosuyla bilançonun bir suretini isteyebilir.
2.Pay sahibi genel kurulda, yönetim kurulundan, şirketin işleri; denetçilerden denetimin yapılma şekli ve sonuçları hakkında bilgi isteyebilir. Bilgi verme yükümü, 200 üncü madde çerçevesinde şirketin bağlı şirketlerini de kapsar. Verilecek bilgiler, hesap verme ve dürüstlük ilkeleri bakımından özenli ve gerçeğe uygun olmalıdır. Pay sahiplerinden herhangi birine bu sıfatı dolayısıyla genel kurul dışında bir konuda bilgi verilmişse, diğer bir pay sahibinin istemde bulunması üzerine, aynı bilgi, gündemle ilgili olmasa da aynı kapsam ve ayrıntıda verilir. Bu hâlde yönetim kurulu bu maddenin üçüncü fıkrasına dayanamaz.
3.Bilgi verilmesi, sadece, istenilen bilgi verildiği takdirde şirket sırlarının açıklanacağı veya korunması gereken diğer şirket menfaatlerinin tehlikeye girebileceği gerekçesi ile reddedilebilir.
4. Şirketin ticari defterleriyle yazışmalarının, pay sahibinin sorusunu ilgilendiren kısımlarının incelenebilmesi için, genel kurulun açık izni veya yönetim kurulunun bu hususta kararı gerekir. İzin alındığı takdirde inceleme bir uzman aracılığıyla da yapılabilir.
5. Bilgi alma veya inceleme istemleri cevapsız bırakılan, haksız olarak reddedilen, ertelenen ve bu fıkra anlamında bilgi alamayan pay sahibi, reddi izleyen on gün içinde, diğer hâllerde de makul bir süre sonra şirketin merkezinin bulunduğu asliye ticaret mahkemesine başvurabilir. Başvuru basit yargılama usulüne göre incelenir. Mahkeme kararı, bilginin genel kurul dışında verilmesi talimatını ve bunun şeklini de içerebilir. Mahkeme kararı kesindir.
6. Bilgi alma ve inceleme hakkı, esas sözleşmeyle ve şirket organlarından birinin kararıyla kaldırılamaz ve sınırlandırılamaz. ” şeklindedir.
TTK nun 437.maddesinin 5. Fıkrası bilgi alma ve inceleme işlemleri cevapsız bırakılan haksız olarak reddedilen, ertelenen veya bu fıkra anlamında bilgi alamayan pay sahibi reddi izleyen 10 gün içinde diğer hallerde makul bir süre sonra şirketin merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesine başvurabilir, şeklinde düzenlenmiş olduğundan bilgi edinme hakkını kullanıp da bilgi sahibi olamayan pay sahibi özel denetçi atanmasını talep edebilir.
TTK.nın 438.maddesinde, her pay sahibi pay sahipliği haklarının kullanılabilmesi için gerekli olduğu takdirde bilgi alma veya inceleme hakkını daha önce kullanmış ise, belirli olayların özel bir denetimle açıklığa kavuşturulmasını, gündemde yer almasa bile genel kuruldan isteyebileceği, Genel Kurul istemi onaylarsa şirket veya her bir pay sahibinin 30 gün içinde şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesinden bir özel denetçi atanmasını isteyebileceği, TTK.nın 439.maddesinde, genel kurulun özel denetim istemini reddetmesi halinde, sermayenin en az onda birini, halka açık Anonim Şirketlerde yirmide birini oluşturan pay sahipleri veya paylarının itibari değeri toplamı en az 1.000.000 Türk Lirası olan pay sahiplerinin 3 ay içinde şirket merkezinin bulunduğu yer Asliye Ticaret Mahkemesinden özel denetçi atanmasını isteyebileceği, dilekçe sahiplerinin, kurucuların veya şirket organlarının kanunu veya esas sözleşmeyi ihlal ederek şirketi zarara uğrattıklarını ikna edici bir şekilde ortaya koymaları halinde özel denetçi atanacağı, 440.maddesinde, şirket ve istem sahipleri dinlendikten sonra kararın verileceği ve mahkeme kararının kesin olduğu düzenleme konusu yapılmıştır.
Özel denetçi tayin edilebilmesi için TTK nun 438. Maddesindeki şartların gerçekleşmesinin yanında kurucuların veya şirket organlarının kanunu veya esas sözleşmeyi ihlal etmek sureti ile şirketin veya pay sahiplerinin zarara uğratıldığının ikna edici olgular ile inandırıcı bir şekilde ortaya konulması ve denetçi atanması istemine yönelik hakkın şirket sırlarını ifşa edecek şekilde kullanılmaması gerekmektedir.
Davacının TTK.nun 614.maddesi uyarınca bilgi edinme hakkını kullanmadığı, bu yol tüketilmeden özel denetçi atanması talebinde bulunulamayacağı anlaşıldığından; özel denetçi atanması talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının reddine,
2-Harç peşin alınmış olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.15/12/2022

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI

Bu belge 5070 sayılı kanun kapsamında elektronik imza ile imzalanmıştır.