Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/518 E. 2022/828 K. 29.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/518
KARAR NO : 2022/828

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/07/2022
KARAR TARİHİ : 29/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekil dava dilekçesinde özetle; Müvekkil davacı ile taşınmazın maliki olan davalı taraf arasında; … Mah. … Sok. No:.. Bodrum Kat … Galata Beyoğlu/İSTANBUL adresindeki işyerinin kiralanması için 01.01.2019 tarihli Kira Sözleşmesi imzalandığını, kira sözleşmesinin 04.01.2022 tarihinde sona erdiğini, taşınmaz müvekkil şirket tarafından tahliye edildiğini, anahtar tesliminin epey sancılı bir süreçle gerçekleştiğini, tahliyenin müvekkil tarafından İstanbul …Sulh Hukuk Mahkemesinin … D.İş dosyası ile tevdii mahalli davası yoluyla gerçekleştirildiğini, davalı tarafça anılan karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulduğunu, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 49. Hukuk Dairesinin 2022/620 E. ve 2022/328 K. Sayılı 22.02.2022 tarihli kararı ile davalı tarafın istinaf talebi reddedildiğini, Müvekkil şirketin kiralananda bulunan cam bölmeleri bir önceki kiracıdan ücreti mukabil satın aldığını, tahliye aşamasından önce müvekkil şirket ile davalı taraf arasındaki sözlü anlaşmaya göre müvekkil şirkete ait olan söz konusu cam bölmelerin kiralananda bırakılacağını, davalı tarafın bunları satın alacağını, tahliye aşamasında davalının, müvekkil şirkete cam bölmeleri kesinlikle alamayacaklarını, cam bölmelerin alınması halinde suç duyurusunda bulunacağını ifade ettiğini, taraflar arasındaki mutabakata göre ve davalının son söylemleri uyarınca müvekkil şirketin söz konusu cam bölmeleri taşınmazda bırakarak tahliyeyi gerçekleştirmek durumunda kaldığını, davalı tarafın taahhüt ettiği cam bölmelere ilişkin bedeli bugüne değin ödemediğini, gerekli ödemelerin yapılması için e-mail yolu ile ihtar ve ihbarda bulunulduğunu, davalı tarafın ödemeyi reddettiğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile; dava konusu uyuşmazlık olan cam bölmelere ilişkin HMK md.107 uyarınca bilirkişi raporu akabinde arttırılmak üzere şimdilik 3.000 TL’nin dava tarihinden itibaren işletilecek kanuni faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği ancak cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; Davacının kira sözleşmesine konu taşınmazda bulunan cam bölmelerin bedelinin tahsiline yönelik olduğu anlaşılmıştır.
HMK 4/a maddesi gereğince “kiralanan taşınmazların İcra İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu olan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar Sulh Hukuk Mahkemesinde” görüleceğinin düzenlendiği, Hukuki uyuşmazlıklarda Asliye Hukuk mahkemelerinin görevi asıl, Sulh Hukuk Mahkemesinin görevi ise istisna olup, özel bir kanun hükmü ile açıkça Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılacağı bildirilmeyen bütün dava ve işler Asliye Hukuk Mahkemesinde genel hükümlere göre görüleceği, görev kamu düzenine ilişkin olduğu ve resen inceleneceği anlaşılmıştır.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 35. Hukuk Dairesinin 2021/576 Esas ve 2021/806 Karar sayılı ilamında “..davacının mecurda kalan ve kiraya veren tarafından iade edilmeyen eşyaların iadesi ile bu nedenle uğradığı manevi tazminat talebine ilişkin davanın kira sözleşmesi veya ilişkisi ispat edildiği takdirde Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiği..” şeklinde tespitlere yer verildiği, somut olayımızda da dava dilekçesine ekli olarak taraflar arasında akdedilen kira sözleşmesinin ibraz edildiği, taraflar arasında kira ilişkisi bulunduğu ve kira ilişkisinin sona ermesinden sonra kiralanan taşınmazda kalan eşyanın bedelinin talep edildiği, bu hali ile görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu kanaatine varılarak davanın görev dava şartının yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden REDDİNE,
2-Mahkememiz kararı kesinleştiğinde ve kesinleşmesine müteakiben 2 haftalık kesin süre içerisinde talep halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılacağına mahkememizce resen karar verilmesine,
3-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretleri konusunda bu aşamada bir karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 29/11/2022

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”