Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/301 E. 2022/895 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/301 Esas
KARAR NO : 2022/895

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 17/09/2014
KARAR TARİHİ : 13/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile müvekkilince 150 sayılı poliçe ile sigortalanmış bulunan, dava dışı …A.Ş ne ait enjeksiyon kalıplama makinesinin … seferi için davalı şirketin maliki, diğer davalının da sürücüsü olduğu kamyona yüklendiğini, aracın yoldan çıkarak devrilmesi neticesinde makinenin kullanılmayacak şekilde hasara uğradığını, müvekkilince sigortalısına sigorta bedeli olarak 24/01/2005 tarihinde 472.251,00 TL ödeme yapıldığını beyanla, 472.251 TL tazminatın şimdilik 30.000 TL sinin davalıdan ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte rücuen davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesi ile öncelikle davanın CMR sigortasını yapan …firmasına ihbarı gerektiğini, kazada müvekkilinin hiç bir kusuru olmadığını, davacı tarafın sigortaladığı emtianın ilgilerince kamyona yüklendiğini ve kapağın mühürlendiğini, bu nedenle müvekkilince kazadan sonra kapakların açılmasının ve yükün sabitlenmesinin mümkün olmadığını, ayrıca müvekkiline keşide edilmiş bir ihtarname olmadığını, bu nedenle ancak dava tarihinden itibaren faiz istenilebileceğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalı …Ltd Şti vekili cevabında, dava konusu olayın CMR Konvansiyonu şartlarına tabi olduğunu, makinenin kamyon kasasına yüklenmesinin ve istifinin satıcı veya gönderici tarafça üstlenildiğini, kusurun ancak ilgili tarafa yüklenebileceğini, makinenin tamamen hasarlı olmadığını, alıcı tarafından tamir edilerek fabrikaya monte edildiğini ve layıkı ile çalıştığını, bunun ekspertiz incelemesinde tespit ve rapor edildiğini, müvekkilinin temerrüde düşürülmediğini, istenilen faizin fahiş olduğunu, kaza tarihi dikkate alındığında 1 yıllık zaman aşımının gerçekleşmiş olduğunu, davacı delillerinin sunulması ve taraflarına tebliği gerektiğini beyanla, davanın reddini savunmuştur.
Dava, taşıma sırasında, taşınan malda meydana gelen hasardan dolayı doğan zararın tazmini talebine ilişkindir.
Mahkememizce yasaya uygun inceleme ve araştırma yapılmış, taraf delilleri toplanmış ve dosyamız resen tayin edilen bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 05/12/2006 tarihli raporlarında ; davacı tarafça sigortalı, dava dışı şirkete ait makinenin tıra gönderen tarafından yüklendiğini, ancak gerektiği gibi sabitlenmediğini ve yaklaşık 10 tonluk yükün kayması sonucu aracın yoldan çıkarak devrildiğini, kazanın yükleme hatasından meydana geldiğini, bu işin ise gönderici tarafından yapıldığını ve dolayısı ile dkazada davalı taşıyıcı şirket ve araç sürücüsü olan diğer davalının herhangi bir kusurlarının olmadığını, CMR konvansiyonuna göre yapılan değerlendirmede de aynı sonuca ulaşıldığını rapor etmişlerdir.
Alınan rapor taraflara tebliğ edilmiş, davacı taraf itirazına uğramış ve ek inceleme yapılmak üzere yeniden bilirkişi heyetine tevdi edilmiş, bilirkişiler 12/06/2007 tarihli ek raporlarında, kök raporlarındaki görüşlerini aynen tekrar ile kazanın hatalı yüklemeden kaynaklandığını, yükleme işinin ise gönderici tarafından yapıldığını ve dolayısı ile nakliyeci ve sürücü konumunda bulunan davalılara her hangi bir kusur ve sorumluluk yüklenemeyeceğini rapor etmişlerdir.
Yargılama sırasında, davacı tarafından, davaya konu hasarlanan enjeksiyon kalıplama makinesinin maliki …A.Ş ne karşı … 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında müvekkilinin yanıltıldığı iddiası ile dava açıldığı, davalı nakliyeci şirketin bu davada müdahil olduğu bildirilmiş ve mahkememizce bu dosyasının sonucunun beklenmesine karar verilmiştir.
… 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin dosyasının … 37. Asliye Ticaret Mahkemesine devredildiği ve …Esas numarasını aldığı, 13/03/2014 tarihinde karara çıktığı bildirilmekle, celp edilmiş ve tetkikinden; davacının davasının kabulü ile 375.752,55 TL nın davalı …Tic A.Ş den alınarak davacıya verilmesine dair karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde, 2014/718 Esas, 2015/65 Karar sayısı ile 10/02/2015 tarihinde davacının davasının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizden verilen karar taraflarca temyiz edilmiş, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2016/7322 Esas, 2016/8158 K. Sayılı 17/10/2016 tarihli ilamında;”…her nekadar yükleme ve istif gönderene ait olsa da, yükün sağlıklı taşınabilmesi ve hasara uğramaması için taşıyıcının yükleme ve istiflemeyi basiretli bir tacir gibi gözetmesi, hatalı bir yükleme varsa buna karşı çıkması ve yükün güvenli taşınabilmesi için gereken her türlü tedbiri alması gerektiği, yüke nezaret etme yükümlülüğünü yerine getirmeyen taşıyıcının, en azından müterafik kusurlu kabul edilmesi gerektiği, taşıyıcının, genel olarak gerekli dikkat ve özeni gösterdiğini kanıtlaması yeterli olmayıp, ziya ve hasara neden olan olayın doğumundada kusurlu olmadığını kanıtlaması gerektiğini, bu durumda mahkemece, davalıların yüke nezaret yükümlülüklerini ihlal ettiği ve müterafık kusurlu oldukları gözetilerek davalılarınsorumluluklarının bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği” gerekçesiyle bozulmuş olup, bozma ilamı kesinleşmekle, yargılamaya mahkememiz 2019/28 Esas sayılı dosyası üzerinden devam olunmuştur.
Mahkememizce yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmekle, dosyamız yargıtay bozma ilamındaki bozma gerekçelerinin de değerlendirilerek inceleme yapılmak sureti ile rapor düzenlenmek üzere makine mühendisi bilirkişi …ve taşıma uzmanı bilirkişi …’a tevdi edilmiş, bilirkişiler; 01/07/2019 tarihli raporda; yapılan değerlendirme ve incelemeler neticesinde meydana gelen kazada nakliyeci ve sürücünün herhangi bir kusurunun bulunmadığı, hasarın emtianın araca hatalı yüklenme ve doğru sabitlenmemesi neticesinde meydana geldiği, davacı sigorta şirketinin rücuen tazminat hakkının doğmadığı görüş ve kanaatlerine ulaşıldığı hususunda görüş ve kanaatlerini takdiri mahkememize ait olmak üzere bildirmişlerdir.
Davacının … 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile davamıza konu olayla ilgili olarak davaya konu hasarlanan enjeksiyon kalıplama makinesinin maliki …Tic A.Ş ne karşı şirketlerinin yanıltıldığı iddiası ile dava açtığı, mahkemece davacının davasının kabulüne ve 375.752,55 TL nın davalı … Tic A.Ş den alınarak davacıya verilmesine dair karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizden verilen 19/11/2019 tarih ve 2019/28 Esas 2019/1166 sayılı davanın reddine dair karar Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2021/3766 Esas 2022/1711 Karar sayılı 10/03/2022 tarihli ilamı ile ” davalıların yüke nezaret yükümlülüklerini ihlal ettiğinin sabit olduğu göz önüne alınarak, taşıma sözleşmesine konu yükte zararın meydana gelmesinde davalıların hangi oranda kusurlu oldukları tespit edilip, davacının talebi de dikkate alınarak davalıların sorumlu olduğu tazminat miktarının hesaplanması gerektiği” gerekçesi ile bozulmuş ve 26/04/2022 tarihinde mahkememize gelmiş olmakla mahkememiz esas defterinin 2022/301 Esas sırasına kaydedilmekle yargılamaya devam olunmuştur.
Dosyanın …, … ve …’a verilerek; tüm dosya kapsamı üzerinde inceleme yapılıp, Araç ile Taşıma Sözleşmesine konu yükün taşınmasında davalıların yüke nezaket yükümlülüklerini ihlal etmelerinin zararın meydana gelmesinde etkisi ve kusur oranları ile davalıların sorumlu olacağı zarar miktarının Yargıtay bozma ilamı gerekçesi doğrultusunda incelenip rapor düzenlemelerinin istenilmesine karar verilmekle, yaptırılan inceleme neticesinde, bilirkişiler tarafından ” Dava konusu olayda CMR Konvansiyonu hükümlerinin uygulanması gerektiği, davacı taşıyıcının ve sürücünün yüke nezaret sorumluluklarının hasara olan etkisinin müterafik kusur olarak ve %10 ile sınırlı tutulabileceği” 05/09/2022 tarihinde rapor edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Davanın davacıdan sigortalı emtianın davalıların taşıması sırasında hasarlandığından ve hasarın davalıların kusurlu taşımaları nedeniyle oluştuğundan bahisle, sigortalıya ödenen hasar tazminatının davalılardan tahsili istemine ilişkin olduğu, dava konusu taşımanın dava dışı … Ticaret A.Ş ne ait … davalı şirkete ait ve diğer davalı …’un sürücüsü olduğu … /… plakalı tır ile 02.11.2004 tarihinde Almanyadan Türkiyeye taşınması ve dava dışı … şirketine teslimine ilişkin olduğu, 24/01/2004 tarihinde davacı tarafça sigortalısına 472.251,00 TL hasar ödemesi yapıldığı, davalıların taşınan malın yüklemesinin sorumluluklarında olmadığını, dolayısı ile hasarın meydana gelmesinde bir kusurlarının bulunmadığının beyanla davanın reddi gerektiğini savundukları görülmüştür.
Dosyamız davacısının, … 37. Asliye Ticaret Mahkemesinin …Esas sayılı dosyası ile davacının dava dışı sigortalı …şirketi (… şirketi ile birleşen) aleyhinde, sigortalıya ödenen 472.251,00 TL hasar tazminatından fazladan ödendiği iddia olunan bedelin iadesinin talep edildiği, mahkemece yapılan yargılama neticesinde, 13/03/2014 tarihinde, taşıma konusu makinedeki hasar zararının 36.464,40 TL olduğunun kabulü ile davacının davasının kabulüne ve 375.752,55 TL nın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce Yargıtay bozma ilamındaki ” davalıların yüke nezaret yükümlülüklerini ihlal ettiği ve müterafık kusurlu oldukları gözetilerek davalıların sorumluluklarının bu kapsamda değerlendirilmesi gerektiği” ve davalıların yüke nezaret yükümlülüklerini ihlal ettiği ve müterafik kusurlu oldukları gözetilerek davalıların sorumluluklarının bu kapsamda değerlendirilmesi” yönündeki bozma gerekçeleri doğrultusunda konusunda uzman bilirkişiler vasıtası ile yaptırılan inceleme neticesinde, davalıların müterafik kusurlarının % 10 ile sınırlı tutulabileceği tespit ve rapor edilmiştir.
Dava konusu taşıma olayı ile ilgili olarak, davacının sigortalıya açtığı fazladan ödenen hasar tazminatının tahsili talepli davada, taşıma konusu emtiada oluşan gerçek hasar tutarının 36.464,40 TL olduğunun tespit edilmiş olduğu ve davalılara hasarın oluşmasında ancak % 10 oranında müterafik kusur yüklenebileceği anlaşılmakla, davacının davasının kısmen kabulüne karar verilerek 3.646,44 TL nın 09/06/2005 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜNE, 3.646,44 TL nın 09/06/2005 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Harçlar yasası uyarınca belirlenen karar harcı olan 44,40 TL’nın peşin harç 405,00 TL ve ıslah harcı olan 1.655,20 TL olmak üzere toplam 2.060,20 TL harçtan mahsubu ile fazla harç olan 2.015,80 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
2-Harçlar Yasası uyarınca hesaplanan 249,08 TL karar harcının peşin alınan 405,00 TL ve ıslah harcı olan 1.655,20 TL harç toplamı 2.060,20 TL den mahsubu ile fazla harç olan 1.811,12 TL nın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan peşin harç giderinden 249,08 TL nın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan posta ve bilirkişi ücreti gideri toplamı 6.740,29‬ TL yargılama giderinden kabul ve red oranı gözetilerek; 161,05 TL sının avalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı vekili için karar tarihinde yürürlükte bulunan AÜÜT gereği tayin ve takdir olunan, 3.646,44 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı …Ltd. Şti. Ve … vekil ile temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AÜTT ve reddedilen dava değeri itibariyle 23.344,36 TL vekalet ücretinin, davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılamayacak olan gider avansının ilgili tarafa iadesine,
dair davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük sürede YARGITAY YOLU açık olmak üzere karar verildi. 13/12/2022

Katip … Hakim …
e-imzalıdır e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”