Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/283 E. 2023/70 K. 31.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/283 Esas
KARAR NO : 2023/70

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/04/2022
KARAR TARİHİ : 31/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle,12.10.2021 tarihinde …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın … ilçesi istikametinden … istikametine seyir halindeyken … köprüsünü 60 metre geçtiği esnada yağmurun etkisiyle direksiyon hakimiyetini kaybesinden dolayı yaralamalı ve ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, söz konusu kazada yolcu konumunda olan müteveffa … vefat ettiğini, Müteveffanın kaza tarihinde 22 yaşında olduğunu, vefatı sebebiyle müvekkiller müteveffanın desteğinden mahrum kaldığını, davacıların, müteveffanın anne ve babası olduğunu, müteveffa tarafından destek gördüklerini, her ne kadar kaza tespit tutanağında sürücüsü belirlenemeyen dese de kazaya karışan aracın … tarafından kullanıldığını, … ve …’ın kolluğa vermiş oldukları ifadede aracı …’ya’ın kullandığını, …’ın arka koltuğunda oturduğunu beyan ettiklerini, kazadan önceki mobese görüntülerinde de aracın … tarafından kullanıldığının tespit edildiğini, kaza tespit tutanağından da anlaşılacağı üzere kusurun tamamının sürücüye verildiğini, müteveffanın kazada yolcu konumunda olduğunu, herhangi bir kusuru bulunmadığını, trafik kazalarından doğan sorumluluk hali kusursuz sorumluluk olduğundan 2918 sayılı KTK ve TTK’ya göre bedensel ve maddi zararları aracı güvence altına alan sigortanın kusursuz sorumlu olduğunu, bu sebepledir ki müvekkillerin maddi zararlarının sigorta şirketi tarafından karşılanması gerektiğini, kazaya neden olan … plakalı aracın Zorunlu Mali Sorumluluk … A.Ş. tarafından sigorta edildiğini, bu nedenle müvekkillerin uğramış olduğu maddi zararların kaza tarihindeki sigorta poliçesi limitleri dahilinde davalı sigorta şirketi tarafından karşılanması gerektiğini, bu nedenlerle meydana gelen trafik kazası sonucu yaralanan Müvekkil … için 100,00TL destekten yoksun kalma tazminatı, müvekkili … için 100,00TL destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanarak, kaza tarihindeki poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla ve kaza tarihinden itibaren itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile sigortalısı … LTD. ŞTİ arasında … plakalı araca 06.10.2021 başlangıç tarihli ve 06.10.2022 bitiş tarihli … numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk(trafik Sigortası) Sigortası Poliçesi düzenlendiğini, müvekkili şirketin, Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. Maddesi ve zorunlu mali mesuliyet sigortaları’nın genel prensibi uyarınca, sigortalısının kusuru ile 3. şahıslara verdiği zararı, poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere tazmin etmekle mükellef olduğunu, müvekkili sigorta şirketi tarafından 06.10.2021 başlangıç tarihli ve 06.10.2022 bitiş tarihli … numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi düzenlendiğini, müvekkili şirketin sorumluluğu poliçe ve Trafik Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası genel şartlarında belirlenen sorumluluklar ile sınırlı olacağını, poliçede teminat limiti bulunduğundan, müvekkil şirkette açılmış muhtelif hasar dosyalarından yapılmış ödemlerin tespiti ile teminat limitinin aşılmış olması durumunda haksız davanın bu yönden de reddi gerektiğini, müteveffanın gelirinin resmi belgelerle kanıtlanması aksi takdirde asgari ücret olarak alınması gerektiğini, bu nedenlerle, davacılar tarafından ileri sürülen taleplerin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğundan davanın usul ve esas yönünden reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Mahkememizce 20/09/2022 tarihli celse ara kararı uyarınca, Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller ve dosya incelenerek kusur durumunun oransal olarak belirlenmesi, davacının talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının TRH 2010 ve prograsif rant yöntemine göre hesaplanması konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişiler Aktüer … ve kusur bilirkişisi … sigortacı …’ın 24/10/2022 tarihli raporunda özetle, 12/10/2021 tarihinde meydana gelen kazada, kusur durumuna ilişkin olarak kusur durumuna ilişkin olarak, … plakalı otomobil sürü; olarak bulunan müteveffa …’ın (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davacı taraf murisi müteveffa yolcu …’ın kendi ölümü ile neticelenen dava konusu trafik kazasında kusursuz olduğu, destek zararına ilişkin olarak, davalının %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre …’ın vefatı nedeniyle; davacı Anne …’ın destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının = 222.150,50 TL, davacı Baba …’ın destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının = 133.729,93 77. olduğu, sigorta şirketinin sorumluluğuna ilişkin olarak davacılarının zararının poliçe limit içinde kaldığı, başvuru tarihine göre temerrüdün 02.12.2021 tarihinde gerçekleşmiş olacağı, sigortalı araç şirket adına kayıtlı olmasına karşın aracın kullanım şeklinin hususi nitelikte otomobil olması nedeniyle avans faizi talebine ilişkin takdirin Sayın Mahkemeye ait olduğu, sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 15/11/2022 havale tarihli talep arttırım dilekçesinde; müvekkiller için toplam 200,00-TL destekten yoksun kalma tazminat miktarını 355.680,27-TL arttırarak 355.880,27-TL olarak dava değerlerinin arttırılmasının kabulüne karar verilmesini talep ettikleri ve tamamlama harcını yatırdığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; 12/10/2021 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle vefat eden …’ın, kaza anında bulunduğu aracın davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı olması nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatın istemine ilişkindir.
2918 sayılı KTK.nun 109. maddesinde haksız fiil niteliğindeki trafik kazalarından doğan tazminat taleplerlerinin, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı, davanın, cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanununun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş olması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri içinde geçerli olacağı hüküm altına alınmıştır.
Yine maddi ve manevi tazminat istemlerinin bağlı olduğu zamanaşımı süreleri 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 72. (mülga 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 60.) maddesinde de düzenlenmiştir.
6098 Sayılı TBK’nın 72/1. maddesinde “Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her halde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.” denilerek mülga 818 sayılı BK’nın 60. maddesinde olduğu gibi üç türlü zamanaşımı süresi öngörülmüştür.
Dava konusu olayda, trafik kazası 12/10/2021 tarihinde meydana gelmiş, görülmekte olan dava ise 19/04/2022 tarihinde açılmıştır. 2918 sayılı KTK’nın az yukarıda açıklanan madde hükümleri uyarınca, gözden kaçırılmaması gereken husus Yargıtay Özel Dairesinin pek çok benzer İçtihadından da anlaşılacağı üzere (Bkz. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2019/4277 Esas – 2021/314 Karar; Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2021/5681 Esas – 2022/5388 Karar sayılı ilamları), ceza kanununda ön görülen daha uzun zamanaşımı süresinin, tazminat talebi ile açılacak davalar için de geçerli olabilmesi koşulu, sadece eylemin ceza kanununa göre suç sayılması halidir. Böyle olunca, uzamış (ceza) zamanaşımının uygulanabilmesi için eylemi gerçekleştiren fail hakkında soruşturma açılması, mahkumiyetle sonuçlandırılmış bir ceza davası varlığı koşulu aranmamaktadır. Diğer bir ifadeyle, ölenin sürücü olmasının sonuca bir etkisi bulunmamaktadır. Zira yasa koyucu, ceza zamanaşımı uygulaması bakımından sürücü ve diğer sorumlular bakımından bir ayırım yapmamış, kuralın tümü için geçerli olduğunu kabul etmiştir. (Hukuk Genel Kurulu kararları da bu yöndedir.)
Kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 85/1 ve 66/d maddesi hükmüne göre, ceza zamanaşımı süresi 15 yıl olup, dava tarihinde uzamış (ceza) zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşıldığından, davalı vekilinin bu yönü amaçlayan zamanaşımı itirazı isabetsiz olup, reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
06.03.1978 tarihli ve 1978/1 E., 1978/3 K.; 22.06.2018 tarihli ve 2016/5 E., 2018/6 K. sayılı İçtihadı Birleştirme Kararlarında da açıklandığı üzere, destekten yoksun kalma tazminatı, destek görenlerin desteğin ölümü nedeniyle uğradıkları zararın giderim biçimidir. Kaynağını Borçlar Kanunu’ndan alır. Ancak bu tazminat istemi, Borçlar Kanunu’nun diğer maddelerinde düzenlenen tazminat istemleri ile eş değerde olmadığı gibi eylemin karşılığı olan bir ceza da değildir. Bu hâliyle destekten yoksun kalma tazminatı, ölümün sonucu olarak ölenin yardımından yoksun kalan kimsenin muhtaç duruma düşmesini önlemek, yaşamının, desteğin ölümünden önceki düzeyinde tutulması amacına yönelik sosyal karakterde ve kendine özgü bir tazminat biçimidir.
Somut olayda, 12/10/2021 günü saat 09.45 sıralarında … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobili ile … istikametinden, … istikametine doğru seyri sırasında olay mahalli … 60mt geçtikten sonra havanın yağmurlu yerlerin ıslak olduğu mahalde seyrini mahal şartlara göre ayarlamadığından dolayı ıslak zeminde direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yolun sağından yol dışına çıkarak ağaca çarpıp şarampole devrilmesi sonucu araç sürücüsü ile birlikte aracın içerisinde yolcu konumunda bulunan dava dışı… ve davacı taraf murisi …’ın ölümü ile neticelenen dava konusu olay meydana geldiği, meydana gelen kazada kişilerin kusur durumlarına ilişkin alınan raporda müteveffa sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobili ile seyri sırasında yola gereken dikkatini vermediği, mevcut sürati ile olay mahalline yaklaştığı, havanın yağmurlu, zeminin ıslak olduğu mahalde seyrini mahal şartlara göre ayarlamaya özen göstermediği, sevk ve idare hatası sonucu direksiyon hakimiyetini kaybederek sağa yönelerek yolun sağından yol dışı kaldığı, dikkat ve özen yükümlüğüne aykırı hareket ettiği, 52/1B (sürücüler aracının yük ve teknik özelliklerine göre seyrini hava, yol ve
mahal şartlara göre ayarlamak zorundadırlar) kuralını ihlal ettiğinden dolayı olayda asli derecede kusurlu olduğu, müteveffa yolcu … görgü tanıkları doğrultusunda …plakalı otomobilin arka tarafında oturduğu, kurtarma ekiplerinin tarafından her üç kişinin de aracın arka tarafında sıkıştıkları tespit edilmiş olduğundan dolayı , müteveffa yolcuğu sırasında araç sürücüsünün sevk ve idare hatası sonucu direksiyon hakimiyetini kaybederek takla atması sonucu yol dışı kalması sonucunda vefat ettiği olayda mevcut şartlarda kendi can güvenliği için alabileceği bir önlem ve tedbir bulunmadığından dolayı olayda atfı kabil kusurunun olmadığı tespitlerine yer verildiği, anılan tespitlerin KTK ve içtihatlara uygun olduğu kanaatine varılarak hükme esas alınması gerektiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, taraf iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi raporları ve bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde; KTK 85 vd maddeleri ve emsal içtihatlar dikkate alındığında davalı ZMMS sigorta şirketinin üçüncü kişi konumunda olan davacıların destek tazminatından sorumlu olduğu, davacıların taleplerinin usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmış, davanın kabulüne, davacının maddi tazminat talebinin (destekten yoksun kalma) kabulü ile, Davacı… yönünden destekten yoksun kalma tazminatı talebinin kabulü ile, 222.150,50-TL ‘nin 02/12/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı … yönünden destekten yoksun kalma tazminatı talebinin kabulü ile, 133.729,77-TL ‘nin 02/12/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne, Davacı … yönünden destekten yoksun kalma tazminatı talebinin kabulü ile, 222.150,50-TL ‘nin 02/12/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı … yönünden destekten yoksun kalma tazminatı talebinin kabulü ile, 133.729,77-TL ‘nin 02/12/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 24.310,18-TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 80,70-TL peşin harcın ve 1.214,83-TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 23.014,65‬-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacılar tarafından yatırılan 80,70-TL peşin harç ile 80,70-TL başvurma harcı ve 1.214,83-TL tamamlama harcı olmak üzere 1.376,23‬-TL ‘nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan 61,50-TL posta ve tebligat gideri ile 3.600,00-TL bilirkişi gideri toplamı olan 3.661,5‬0-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 52.823,24 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
7-Davacılar ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 31/01/2023

Katip
e-imzalı

Hakim
e-imzalı

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”