Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/280 E. 2023/821 K. 07.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/280 Esas
KARAR NO : 2023/821

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 18/04/2022
KARAR TARİHİ : 07/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket nezdinde, “…” adresinde bulunan işyerini, … tarihleri arasında … poliçe numaralı Klasik Yangın Sigortası Poliçesi ile … adına sigortalı olduğunu, 22.01.2021 tarihinde işyerinin bulunduğu bina ile aynı hizada yer alan … nolu apartmanın önündeki caddede …’ye ait temiz su borusunun patlaması sonucunda işyerinde su baskını meydana geldiğini, dava dışı sigortalının çorap emtiasında hasar meydana geldiğinin tespit edildiğini, dolan suyun bodrum katta bulunan çorap emtiasını ıslanarak kullanılmaz hale getirdiğini, hasar nedeniyle müvekkil şirkete yapılan müracaat sonucu açılan … hukuk numaralı hasar dosyası ile 5684 sayılı Kanun’un 22. maddesi uyarınca bağımsız ve uzman eksper tarafından hasarın niteliğinin ve miktarının tespiti için yaptırılan ekspertiz incelemelerine istinaden hazırlanan rapora dayanarak toplam 34.120,80 TL hasar tazminatının müvekkil şirket tarafından, poliçe kapsamında, ilgili hasar dosyası üzerinden dava dışı sigortalıya ödendiğini, sigortalı taşınmazda zarara yol açan su baskınından dolayı davalı tarafın sorumlu olduğunu, bu sebeple müvekkili şirket tarafından yapılan ödemenin halefiyet prensipleri gereği davalı taraftan rücuen tazmini gerektiğini belirterek davanın kabulü ile icra takibine yapılan haksız itirazın iptaline, kötüniyetli itiraz nedeni ile, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu iddia, haksız fiile dayalı olduğunu ve hukuki dayanak bulunmadığından, yine taraflar arasında ihtilaf söz konusu olmasına binaen hak kaybı oluşmaması açısından zamanaşımı ve hak düşürücü süre itirazlarının olduğunu, müdürlüklerine 21.01.2021 tarihinde…’de içmesuyu arızası ulaştığını, söz konusu adreste arıza noktasının tespit edilebilmesi için yapılan teknik inceleme neticesinde No:35 e ait şube yolunda olduğu anlaşılan arızanın şube yolunun değiştirilmesi suretiyle 22.01.2021 tarihinde giderildiği, aynı adreste su arıza kaydı haricinde başkaca bir arıza kaydı bulunmadığını, binanın ruhsatsız ve kaça olduğunu, davalı idarelerinin dava konusu bedelden sorumlu olması için, ortada bir zarar olmalı, bu zarar idarenin eylem ve işleminden kaynaklanmalı, bu zarar ile idari işlem veya eylem arasında uygun nedensellik bağı olması gerektiğini, meydana gelen zarar ile müvekkilinin arasında uygun illiyet bağının olmadığını, bir kusurunun olmadığını, sigortalının kendi kusurundan kaynaklandığını belirterek öncelikle yargı yolu ve görev itirazımızın kabulü ile, görevsizlik kararı verilmesine, İdari yargı yolunun görevli olduğunun tespitine, davanın öncelikle usule ayıkırılık itirazlarımız nedeniyle reddine, davacının davasının esastan ve tümüyle reddine, davacının faiz isteminin tümüyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın, davacıdan Yangın Klasik Sigorta Poliçesi bulunan dava dışı üçüncü kişiye ait iş yerinde davalıya ait temiz su borusu hattının patlaması sonucunda oluşan hasar nedeni ile sigortalıya ödediği hasar bedelinin davalıdan rücuen tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Davaya konu edilen … 18. İcra Dairesinin… Esas sayılı icra dosyasının bir örneği dosyamız arasına alınmış, yapılan incelemesinde; Davacı tarafından davalı aleyhine 34.120,00 TL asıl alacak, 1.354,52 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 35.474,52 TL üzerinden ilamsız icra takibinin başlatıldığı, ödeme emrinin tebliğ edildiği, davalının 12/08/2021 tarihli dilekçesi ile orca, borç miktarına, faize, faiz oranına ve ferilerine itiraz ettiği ve takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememizce, dosyanın mali Müşavir Bilirkişi …, İnşaat Mühendisi Bilirkişi …, Sigortacı Bilirkişi …’ye verilerek; dosya ve dava dışı sigortalı …’in defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılıp, davacıdan yangın sigorta poliçesi bulunan dava dışı sigortalı …’in iş yerinde meydana gelen hasarın, davalıya ait temiz su borusu hattının patlamasından meydana gelip gelmediği, bu hasarın meydana gelmesinde, davalı ve sigortalı dava dışı kişinin kusurunun olup olmadığı, zarar var ise zararın ne kadar olduğu ve meydana gelen zarara dair sigortalı ücüncü kişi defter ve belgelerinde zarar gören malların tespitine ilişkin inceleme yapıp rapor düzenlemelerinin istenildiği, dosyaya sunulan 05/04/2023 tarihli bilirkişi kurulu raporunda, dava konusu olayda meydana gelen hasarın, ” …”ye ait temiz su borusunun patlaması sebebiyle meydana geldiği ve bu nedenle …’nin %50 kusurlu olduğu, binanın inşaat tekniğine (…) aykırı yapılmış olması sebebiyle bina sahibi sigortalının % 50 kusurlu olduğu, dava konusu meydana gelen zarar nedeniyle dava dışı 3. kişi zarar görene ödenen 34.120,80 TL’nin eksper raporunda belirtilen hasar nedenleri ile uyumlu ve miktarın kadri maruf olduğu, davacı firma davaya konu olay sonrası kusur oranı ile sınırlı olmak üzere davalı kurumdan zararı rücu kabiliyeti kazandığı, davalı kurumun oluşan maddi zarardan sorumluluğunun bulunduğu yönünde görüş ve kanaatlerini sundukları görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Davanın icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı verilmesi istemine ilişkin olduğu, davacının dava dışı …’a ait, … adresinde bulunan işyerini … poliçe no’lu Yangın Sigorta Poliçesi ile sigortaladığı, 22/01/2021 tarihinde sigortalı iş yerinde yaşanan su basması olayı nedeniyle sigortalısına ödediği 34.120,80 TL hasar tazminatının, su basmasının dolayısı ile hasarın davalı idarenin kusurundan kaynaklandığı iddiası ile icra takibinde ödenen meblağın faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ettiği, davalının su basmasının kendi kusurlarından değil sigortalının kusurundan kaynaklandığını, davacıya borçlu olmadığından bahisle icra takibine itiraz ettiği ve davanın reddi gerektiğini savunduğu görülmüştür.
Hasar tazminatının davacı tarafça dava dışı sigortalıya 19/02/2021 tarihinde ödendiği anlaşılmıştır.
Dava konusu olayın dava dışı sigortalı işyerinin önündeki caddede …’ye ait temiz su borusunun patlaması neticesinde suyun toprak altından sigortalı işyerinin bodrum katına sirayet etmesi sonucunda sigortalı işyerinin bodrum katında bulunan ahşap paletler üstünde çuvallar içerisinde bulunan çorap emtiaları ıslanmak suretiyle hasarlanmış olduğu ve ahşap paletler ile birlikte kullanılamaz hale gelerek hasarın meydana geldiği, davalı idarenin su şebeke bağlantılarını her an kullanıma hazır tutulması sorumluluğunu üzerine almış olmasından ötürü su hattını devamlı faal olarak hazır etmesi gerekeceğinden, su kaçağının ve bu nedenle oluşan zararın davalının sorumluluğunda olduğu, ayrıca binanın inşaat tekniğine uygun olarak yapılması halinde toprağa dayalı tüm bodrum katlarda, dış etkilere karşı fenni usullere uygun bir izolasyon yapılması halinde binanın önündeki …’nin temiz su hattı patlama/arıza nedeniyle çıkan suların binanın içerisine sızarak girmesinin mümkün olmadığı, dolayısıyla binanın inşaat tekniğine uyun yapılması halinde dışarıda oluşan suların binanın içerisine bodrum katına sirayet etmemesi gerektiği, binanın inşaat tekniğine uygun olarak ve bakım ve onarımlarını zamanında yapmayarak gerekli önlem ve tedbirleri almayarak dava dışı sigortalının da kusurunun bulunduğu, bu halde …’nin temiz su borusunun patlaması sebebiyle meydana geldiği olayda %50 kusurlu olduğu, binanın inşaat tekniğine aykırı yapılmış olması sebebiyle bina sahibi sigortalının %50 kusurlu olduğu, dosya içerisindeki hasar dosyası, ekspertiz raporu, itfaiye raporu ve aldırılan denetime açık bilirkişi raporundan anlaşılmış, rücu talebinin sigorta poliçesi kapsamında olduğu da anlaşıldığından davacının davasının kısmen kabulüne ve … 18. İcra Müdürlüğünün … E sayılı takip dosyasında takibe itirazın iptaline, takibin 17.060,4 TL asıl, 677,26 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.737,66 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9 yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine, alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, … 18. İcra müd.nün … E sayılı takip dosyasında takibe itirazın iptaline, takibin 17.060,4 TL asıl, 677,26 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.737,66 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %9 yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Alacak likit ve hesaplanabilir olduğundan asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 1.165,40 TL karar harcından peşin olarak alınan 428,45 TL harcın mahsubu ile bakiye 736,95 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazine’ye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL başvuru harcı ile 428,45 TL peşin harcın davalıdan mahsubu ile davacıya verilmesine,
4-Kabul edilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davacı vekiline takdir olunan 17.060,40 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Red edilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince davalı vekiline takdir olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen toplam 4.199,75 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesaplanan 2.020,00 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından sarf edilen bir yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
10-Arabuluculuk ücreti olan 1.560,00 TL’nin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesaplanan 750,24 TL’nin davalıdan, 809,76 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazine’ye irad kaydına,
dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık sürede İSTİNAF YOLU açık olmak üzere karar verildi. 07/11/2023

Katip
e-imzalıdır

Hakim
e-imzalıdır