Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/257 E. 2023/109 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/257 Esas
KARAR NO : 2023/109

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 08/04/2022
KARAR TARİHİ : 15/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile yapılan arabuluculuk görüşmesinin anlaşmama ile sonuçlandığı, dava sürecinde davalının mal varlığını azaltma ve elden çıkartma olasılığının yüksek olduğu, teminat karşılığında ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettikleri, 09.10.2020 tarihinde sigortalı … plakalı aracın firmanın fabrika bahçesi içerisinde ekmek yükleme peronunda bulunduğu sırada ön bölümüne ekmek yükleme peronuna geri manevra yaparak yanaşmaya çalışan sigortalı firmaya ait … plakalı araç tarafından çarpıldığı, çarpışmanın etkisiyle … plakalı aracın arka bölümü ile perona sıkıştığı, 05.11.2020 tarihinde 4.570,00 TL tutarında tazminat ödenerek TTK 1481. madde hükmünce zarar gören sigortalının haklarına halef olunduğu, taraflar arasındaki alacağın likit olduğu, ödenen tazminatın ekspertiz raporu ile tespit olunduğu, alacağın tahsiline ve yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep etme zorunluluğu hâsıl olduğu, davalının haksız ve mesnetsiz itirazları sebebiyle asıl alacağın %20’den aşağı olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ettikleri, mutlak ticari davalardan olduğu, somut olayda ticari işlerdedeki temerrüt faiz oranına hükmedilmesi gerektiği diğer hususlarla birlikte belirtilerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı tarafın itirazının iptali ile 4.570,00 TL asıl alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte tahsiline, alacak tutarının %20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, ihtiyati haciz talebinin kabulüne diğer hususlarla birlikte karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe üzerinde yazılı azami teminat limitleri ile sınırlı, uğranan gerçek maddi zararın tespiti ile sigortalının kusuru oranında gerçek zararın tazmininin esas, davacının delillerinin tebliğinin zorunlu olduğu, Adli Tıp Kurumu ve Karayolları Genel Müdürlüğü’nden kusur konusunda rapor alınması gerektiği, kazanın meydana gelmesinde etki edebilecek yol kusuru ve teknik arıza hususlarının değerlendirilmediği, ekspertiz raporunda belirtilen tutarların fahiş olduğu, kabul etmedikleri, hasarın uzman sigorta eksperince belirlenmesi gerektiği, müvekkilinin faizden sorumluluğunun sınırlı olduğu, aleyhe hüküm kurulması halinde komisyona başvuru tarihinden ve ancak yasal faizle sınırlı olarak sorumlu tutulabileceği, Yargıtay 17. ve 11. Hukuk Dairesi’nin kararlarına atıf yapıldığı diğer hususlarla birlikte belirtilerek kusur durumu için …’nden ve Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi’nden rapor alınmasına, değer kaybına, araç hasarına ve araç mahrumiyet bedeline ilişkin taleplerin reddine, uzman sigorta eksperinden rapor alınmasına, hesaplamanın ZMMS Genel Şartlar ekindeki formüle göre yapılmasına, başvurunun ikame edilmesine sebep olunmadığından harç, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
Mahkememizce dava konusu celp edilen … 6. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalı hakkında toplam 4.570,00 TL asıl alacak ve 98,04 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 4.668,04 TL toplam alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının borca ve ferilerine itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğu, süresinde huzurdaki davanın açıldığı tespit edilmiştir.
24/11/2022 tarihli makine ve aktüer bilirkişi heyet raporu alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; hasar bedelinin rücuen tazminine ilişkin başlatılan takibe davalı borçlunun borca ve ferileri üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Y. 17. HD. 2014/15938 E. 2014/13033 K. 30.09.2014 tarihli ilamı; “Gerçek zarar ancak aracın onarımında tamamen orijinal parçalar kullanılmak suretiyle sağlanır. Bu durumda mahkemece Adli Tıp Kurumu raporunda orijinal parça kullanılarak hesaplanan gerçek hasar miktarının doğru olduğunun kabulü gerekir.” şeklindedir.
Y. 17. HD. 2015/14700 E. 2016/4229 K. 04.04.2016 tarihli ilamı; “6762 sayılı TTK’nın 1283. maddesi hükmü uyarında, sigortacı sigorta ettiren veya sigortadan yararlananın uğradığı gerçek zararı tazminle yükümlü olup mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda hasar bedeli tespit edilirken davalı … şirketiyle servis arasında yapılan anlaşma gereği olduğu belirtilen %10 iskonto esas alınarak yedek parça ve işçilik bedellerinin rayiç değerinde indirim uygulanması doğru değildir.” şeklindedir.
Y. 17. HD. 2014/9038 E. 2014/9078 K. ve 05.06.2014 tarihli ilamı; “sigortacı, tazmin borcunu yerine getirirken gerçek zararı ödemekle yükümlü olduğundan, aracın onarımı yapılsın ya da yapılmasın onarıma ilişkin fatura olsun ya da olmasın hasar bedeli üzerinden hesaplanan KDV’yi de (3065 sayılı KDV Kanunu uyarınca) zarar görene ödemek zorundadır.” şeklindedir.
Yukarıda yer alan Yargıtay içtihatları gereğince, hasar bedeli belirlenirken orijinal parça bedeli esas alınarak iskonto uygulanmaksızın KDV bedeli dahil edilerek gerçek hasar bedeli tespit edilecektir.
Taraf sigorta şirketlerinden hasar dosyaları celp edilmiştir.
… açık adresinde faaliyet gösteren … A.Ş.’nin bölünmemiş, iki yönlü, iki şeritli, asfalt kaplama, meskun mahal sokak yolunun sağ ve sol tarafında mukim değişik taşınmazların ve kavşak alanlarının bulunduğu, işletmenin otomobil, kamyonet, kamyon vb. değişik motorlu taşıtların girip çıkış yapabildikleri, araç trafiğine açık, yükleme ve boşaltma yapılan bir yer olduğu, tesis içerisinde işletmenin kendisine özel trafik kuralları uyguladığına dair veri bulunmamakla birlikte kara yoluyla bağlantısının bulunduğu ve karayolu olarak kabul edilebileceği, teknik açıdan 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve buna bağlı Karayolları Trafik Yönetmelik mevzuat hükümlerinin uygulanabileceği olay yerinin uydu ve yer görüntüleri incelenerek (Google ve Yandex harita yazılımları) teknik bilirkişi tarafından tespit edilmekle rizikonun teminat kapsamında olduğu kanaatine varılmıştır.
Hadisenin meydana geliş şekline ve sonuçlarına göre; olayda idaresindeki … plaka numaralı kamyonet ile fabrika alanı içerisindeki yükleme peronuna geri manevra ile ilerlerken aksine davranarak müteyakkız olmayan, yolu ve çevresini gereği gibi etkin şekilde kontrol etmeyen, dış görüş aynalarını gereği gibi kullanmayan, gerekirse gözcü yardımı almayan, yola gereken dikkatini vermeyen, hızını ve direksiyon sapma açısını güvenle sevk ve idare edebileceği seviyelere göre ayarlayamayan, kontrolsüz şekilde arkasında park halinde bulunan kamyonetin üzerine doğru yöneldiğini algılayıp olası kaza tehlikesini savuşturmak adına zamanında etkili fren ve direksiyon manevrası tedbiri ile uzak mesafeye yönelemeyen, tehlikeleri ön görmeyen, kamyonetin teknik özelliklerini, boyutlarını, park halinde bulunan açıkça fark edilebilir durumdaki diğer kamyoneti, konumunu ve mesafesini dikkate almayan, tehlike bölgesine kontrolsüz yönelerek arka kesimleri ile park halindeki kamyonetin ön kesimlerine çarparak çarpışmanın şiddeti ile de arka kesimlerinin perona sıkışmasına neden olan, trafikte can ve mal güvenliği açısından tehlikeli ve engel yaratan durumu ortaya çıkaran, dalgın, dikkatsiz, tedbirsiz, kontrolsüz ve özensiz davrandığı mütalaa edilen sürücü …’ın kazanın meydana gelmesinde, dava konusu zararın doğmasında %100 (yüzde yüz) oranında tamamen asli kusurlu olduğu, imalatı yapılan ürünlerin-hammaddelerin karayoluyla sevkiyatı amacıyla yükleme-boşaltma işlerinin gerçekleştirildiği fabrika sahasının yükleme peronlarında ticari hayatın olağan akışına uygun olarak günün her vakti kısa veya uzun süreli durma, duraklama, park halinde taşıtların bulunmaları mümkün olup olayda ekmek yüklenmesi için peronda hareketsiz park halinde olan, diğer sürücülerin geçişlerine engel ve tehlike yaratacak belirgin şekilde trafik düzenine ve güvenliğine olumsuz etkisi bulunmayan, park halinde iken temassız ve tehlikesiz yaklaşması mümkün olan diğer kamyonet sürücüsünün üzerine kontrolsüz yönelerek sadmesine maruz kaldıkları anlaşılan, kazaya engel olabilmek adına alabileceği herhangi bir tedbir ve kazada etkili rolü veya ihmalkâr davranışı söz konusu olmadığı, kamyoneti bulunduğu yere park eden … plaka numaralı kamyonetin sürücüsü …’e atfı kabil kusur bulunmadığı teknik raporda tespit edilmiştir.
… plakalı araç davacı tarafından kaza tarihini kapsar şekilde kasko sigorta poliçesi sigortalanmış ve davalı tarafından sigortalanan araç sürücüsünün %100 kusurlu eylemi nedeniyle neden olduğu hasar tutarını araç sahibine ödeme zorunda kalmıştır.
Türk Ticaret Kanunun 1472. maddesi “(1) Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.” şeklindedir.
Aynı şekilde Kasko Sigortası Genel Şartları hükmü “ Sigortacı, ödediği tazminat tutarınca hukuken sigortalı yerine geçer.” şeklindedir.
Gerek yasal düzenleme gerekse kasko sigorta poliçesi genel şartlarına göre davacı ödediği tazminat tutarınca hukuken sigortalı yerine geçtiğinden yapmış olduğu ödemeleri kusurlu ve sorumlu kişilerden rücuan talep edebilecektir.
Davalı … Sigorta tarafından olayda sürücüsü %100 kusurlu bulunan … plakalı araç kaza tarihini kapsar şekilde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta poliçesi ile sigortalanmıştır.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarında sigortanın kapsamı “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde bu Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır” şeklinde tanımlanmıştır. … Sigortanın kaza tarihinde geçerli limit dahilinde … plakalı aracın uğramış olduğu hasarı karşılaması gerekmektedir. Söz konusu araçtaki hasar davacı tarafından ödendiğinden, halefiyet ilkesi gereği … Sigorta davacıya karşı sorumlu hale gelmiştir.
09.10.2029 kaza tarihi itibariyle … Sigortanın sorumluluk üst limiti araç başına 41.000,00 TL’dir. Talep edilebilir zarar tutarı limitin içinde kaldığından davalı sigorta şirketi yukarıda belirlenen zarar tutarının tamamından sorumlu olacaktır.
Hasarın kaza ile uyumlu, oluşması beklenen ve muhtemel hasarlardan olduğu, olay tarihinde tamamı orijinal vasıfta parça kullanılarak özel servis ortamında evrensel ilim, fen, teknik ve sanat kaidelerine uygun şekilde gerçekleştirilmesi mümkün olan kadri maruf, haddi layık onarım bedelinin iskontosuz KDV hariç 11.549,03 TL – %18 KDV dahil 13.627,85 TL, iskontolu KDV hariç 10.394,12 TL – KDV dahil 12.265,06 TL olduğu, kazaya karışan sürücülerin kusur durumuna göre davalı … Sigorta A.Ş.’nin zararın tamamından sorumlu olduğu, onarım bedeli tazminatı olarak kasko sigortacısı … Sigorta A.Ş. tarafından taşıt maliki … A.Ş.’ye 05.11.2020 tarihinde yapılan daha düşük KDV hariç 4.570,00 TL tutarındaki ödeme miktarının zarar ve ziyandan sorumluluğu bulunanların lehine bir durum olduğu, … 6. İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı dosyasında dosya borçlusu davalı … Sigorta A.Ş. aleyhine başlatılan ve yapılan itiraz üzerine durdurulan dava konusu icra takibinin de onarım faturasına ve yapılan ödemeye uygun şekilde 4.570,00 TL asıl alacak tutarı üzerinden başlatıldığı, davacı tarafından kasko sigorta poliçesi ile sigortalanmış bulunan … plakalı araçta meydana gelen hasar nedeniyle davalı tarafından zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalanmış … plakalı araç sürücüsünün %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davalının rücuan talep edilebilir 4.570,00 TL hasar bedeli alacağının poliçe limiti içinde kaldığı, yapılan icra takibi nedeniyle davacının davalıdan talep edilebileceği asıl alacak miktarının 4.570,00 TL olduğu hükme elverişli teknik heyet raporundan anlaşılmış olup davalının icra takibinden önce temerrüde düştüğü belirlenemediğinden temerrüt tarihinden icra takibinin yapıldığı tarihe kadar geçen süre için işlemiş faiz hesabı yapılmasının mümkün olmadığı, icra takibinde yasal faiz talep edilmesi nedeniyle davanın kabulü ile takibin 4.570 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak 4.570 TL ye takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, kusur durumu ile hasar bedelinin varlığı ve miktarı yargılama neticesinde belli olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile takibin 4.570 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak 4.570 TL ye takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Harçlar tarifesi uyarınca alınması gereken 312,17 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 231,47‬ TL harcın davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 80,70 TL peşin harcın davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; posta, tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücretinden oluşan toplam 3.079,5‬0 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf duruşmalarda vekil ile temsil edildiğinden kabul edilen dava değeri itibariyle AAÜT uyarınca 4.570,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
6-Arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL bedelin davalıdan tahsil edilerek Hazineye irat kaydına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda miktar itibarıyla kesin olmak üzere karar verildi. 15/02/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır