Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/237 Esas
KARAR NO : 2023/376
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 16/03/2016
KARAR TARİHİ : 10/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı takip borçlusunun kimyevi madde ticaretiyle uğraştığını, bulduğu parti mallarını almak üzere sıkıştığında, işin kârından küçük pay vererek çevreden borç para alıp, alım satımını gerçekleştirdiğini ve böylece işlerinin büyümesini ve hızlanmasını sağladığını, bu süreç içerisinde, müvekkilinden de birçok kere para aldığını ve karşılık olarak ödemeleri çek ve senet ile yaptığını, 2005 yılından itibaren ödemelerini aksattığını, bu sürede ödenmeyen senetler yerine yeni senet vererek kazandığı zamanla faaliyetini sürdürdüğünü, bu aşamada borçlarını ödeyeceğini ve alıcı bulma konusunda yardımcı olmalarını söyleyerek ikna edip senet yenilemeye devam ettiğini, ancak ödemelerini iyileştirmediği için alacaklıların baskısına daha fazla dayanamayarak 2007 yılı ortalarında işyerini terk ettiğini ve piyasadan kaçtığını, davaya konu takibe dayanak toplamı 40.000,00TL olan senetlerde davalının ciranta olduğunu, senetlerin davalı tarafından ciro edilerek müvekkiline devredildiğini, söz konusu senet bedelleri vadesinde ödenmeyince senet bedellerinin tahsili için … 25. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, … 14. İcra Hukuk Mahkemesinin ..E. – …K. sayılı kesinleşen ilamında davalı takip borçlusunun usulsüz tebligat şikâyetinin kabulü ile ödeme emrinin tebliğ tarihi 18.10.2012 tebliğ edilmiş sayılmasına karar verildiğini, davalı takip borçlusunun takip borçlusunun 19.10.2012 tarihli itiraz dilekçesi ile takibin durduğunu, davalının haksız itirazının iptali ile takibin devamını, davalının icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesini, yargılama masrafları ve vekalet ücretininde davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacıya gayrimenkul satıp borçlarını ödeyeceği şeklinde bir beyanı olmadığını, Müvekkilinin davacıya iş bu icra takipleri ile ilgili olarak hiç bir borcu bulunmadığını, Müvekkilinin “…” adresinde bulunan işyerindeki ticari faaliyetine 31.12.2007 tarihinde son verdiğini, Bu işyerini demirbaş ve müşterileri ile birlikte borçlarına karşılık olarak davacıya devrettiğini, Müvekkilim tarafından davacıya yazılan ekte sunulu bilgilendirme notu/mektubunda Devir yazısının aynı zarfta olduğu belirtildiğini, Taraflar borcun devir karşılığında ödendiği konusunda mutabık olduklarını, Bizzat davacı taraf iş bu bilgilendirme notu/mektubunu delil gösterdiğini, Mektubun içeriğinde büronun davacıya devride yazılı olduğunu, müvekkilinin davacıya gerek iş bu icra dosyaları nedeniyle gerekse başka bir neden ve icra dosyaları ile ilgili olarak her ne nam altında olursa olsun borcu bulunmadığını, davacı müvekkilinin işyerini demirbaş ve müşterileri ile devraldıktan sonra 01.01.2008 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile iş bu işyerini kiraladığını, itirazın iptali davası niteliği gereği yazılı delil ile ispat edilmesi gerektiğini, Davacı tarafından müvekkili aleyhine birçok tasarrufun iptali davası açılmışsa da, açılan davaların huzurdaki dava ile ilgisi bulunmadığını, Kaldı ki bu davaların bir kısmı müvekkili lehine sonuçlandığını savunarak davanın reddi ile yargılama masrafları ve vekalet ücretinin de davacı tarafa yükletilmesini istemiştir.
Mahkememizin 2016/1081 Esas – 2018/1028 Karar, 17/10/2018 tarihli kararı ile; Davanın kısmen kabulü ile takibin 50.000,00 TL üzerinden devamına, asıl alacak 40.000,00 TL’ye takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, %20 oranındaki 10.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Tarafların mahkeme kararını istinaf etmiş oldukları görülmüştür. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 17. Hukuk Dairesi’nin 2019/1104 E – 2022/633 K sayılı, 23/03/2022 tarihli kararı ile; ” Mahkemece, davacının dava dilekçesindeki harca esas dava değeri ile talep sonucu kısmındaki uyumsuzluk giderilmeden ve dava değeri belirlenmeden hüküm tesis edilmesi hukuka aykırı olmakla davacının istinaf talebinin kısmen kabulü ile kararın kaldırılarak dosyanın mahkemesine iadesi, davalının istinaf talebinin de bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle mahkememizin önceki hükmünü kaldırmıştır. Kaldırma ilamı uyarınca yargılamaya devam edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava; … 25. İcra Müdürlüğü’nün …sayılı icra dosyası ile tanzim ve vade tarihleri belirlenen sekiz adet bono ile ilgili tahsile tekerrür etmemek kaydı ile davacı tarafça ilamsız icra takibi yapılması üzerine davalı tarafın vaki itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Davalı taraf … 1. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takibin iptaline … 6. İHM …E.- … K. Sayılı ilamıyla karar verildiğini belirterek derdestlik itirazında bulunmuş ise de iş bu davaya dayanak takip takip iptaline karar verilmesi üzerine tahsilde tekerrür olmamak üzere başlatılan aynı bonolara dayalı ilamsız icra takibi olduğundan davalının bu itirazı yerinde görülmemiştir.
Eldeki davada, davacının dava dilekçesinde dava değerinin 50.000,00 TL olarak yer aldığı, talep sonucunda ise icra dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ettiği, celbolunan icra dosyasından, itiraz edilen alacak miktarının 40.000,00 TL asıl alacak, 43.746,18 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 83.746,18 TL olduğu, borçlunun alacağın tamamına itiraz ettiği görülmüştür. Davacı taraf istinaf dilekçesinde icra takibindeki toplam 83.746,18 TL alacağın tamamı üzerinden itirazın iptaline karar verilmesini talep ettiğinden davacı vekiline bu bedel üzerinden eksik harç ikmal ettirilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Davalı taraf iş yerini demirbaş ve müşterileriyle birlikte davacıya devrettiğini, borcun devir karşılığında sona erdiğini iddia etmiş ise de takibe dayanak bonolar sebepler mücerret olup devir metninde dava konusu bonolara atıf olmadığı gibi bu iddia başkaca yazılı belgeyle ispatlanamadığından ve bonoların ödendiğinde dair bir belge de dosyada bulunmadığından davalının bu itirazı yerinde görülmemiştir.
Taraflar arasındaki tasarruf iptali davalarına ait dosyalar celp edilmiş olup, incelenmesinde tahsilde tekerrür olmamak üzere başlatılan iş bu davaya dayanak ilamsız icra takibine bu dosyaların bir etkisinin olmadığı anlaşılmış olup bu davalar neticesinde davacıya davaya dayanak takip nedeniyle bir ödeme yapıldığı tespit edilememiştir.
Taraflar arasındaki ilişki davacı tarafça davalıya borç para verilmesi, davalı tarafça da borçlara karşılık bono verilmesi olup İTO kaydına göre davalı tacir olduğundan yargılamaya istinaf incelemesinden sonra dahi ticari dava şeklinde devam edildiğinden, bunun aksi yönde bir istinaf değerlendirmesi de bulunmadığından kaldırma ilamı öncesinde alınan rapordaki avans faizi hesaplamasına itibar edilmiştir.
Alınan mali bilirkişi raporunda 40.000 TL asıl alacak ve 32.214,93 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 72.214,93 TL davacı alacağı tespit edildiğinden davanın kısmen kabulü ile takibin 40.000 TL asıl alacak ve 32.214,93 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 72.214,93 TL üzerinden devamına, asıl alacak 40.000 TL ye takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likid ve belirlenebilir olduğundan kabul edilen alacak miktarı üzerinden hesaplanan %20 oranındaki 14.442,99 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile takibin 40.000 TL asıl alacak ve 32.214,93 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 72.214,93 TL üzerinden devamına, asıl alacak 40.000 TL ye takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine, %20 oranındaki 14.442,99 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 4.933,00 TL karar ve ilam harcından peşin ve tamamlama yolu ile alınan toplam 1.430,18 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.502,82 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.430,18 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Kabul edilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 11.554,39 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Red edilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarf edilen toplam 879 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesaplanan 757,97 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından sarf edilen toplam 177,13 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesaplanan 24,39 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı asil ile davalı vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 10/05/2023
Katip …
e-imzalıdır.
Hakim …
e-imzalıdır.