Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/168 Esas
KARAR NO : 2023/21
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/03/2022
KARAR TARİHİ : 17/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Davalı şirkete ait …, …, …, …, …, …, …, .., …, …, … ve … plakalı araçlar ile 12.10.2016 – 26.10.2017 tarihleri arasında ücret ödenmeksizin 62 adet ihlalli geçiş yapıldığını, işletme hakkı müvekkil şirkette bulunan köprü ve otoyollardan geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerine, 6001 Sayılı Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 7. Fıkrası gereğince, ihlalli geçiş tarihinden itibaren on beş günlük süre içerisinde geçiş bedellerini cezasız olarak ödeyebilme imkânı verilmekte ise de, işbu davaya konu ihlalli geçiş ücretlerinin anılan süre içerisinde ödenmediği tespit edildiğini, dava konusu edilen geçişlere ait ayrıntılı geçiş listesi ve geçiş görüntüleri bilahare CD/DVD içerisinde mahkeme dosyasına sunulacağını, geçiş ücretlerinin süresi içerisinde ödenmemesi üzerine Müvekkil Şirketçe; Davalı-Borçlu aleyhine … 1. İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası ile ödenmeyen geçiş ücretleri ve geçiş ücretlerine 6001 Sayılı Kanunun 30/5. maddesi uyarınca tahakkuk ettirilen gecikme cezası, işlemiş faiz ve KDV alacağının tahsili amacıyla 21.11.2017 tarihinde icra takibi başlatılmış olduğunu, davalı-borçlu şirkete ödeme emri 03.01.2018 tarihinde tebliğ edildiğini, davalı-borçlu tarafından 09.01.2018 tarihinde “ yetkiye, borca, faize ve ferilerine” itiraz edilmiş, ilgili İcra Müdürlüğünce de söz konusu itirazın süresinde olması halinde takibin durdurulmasına karar verildiğini, sonrasında taraflarınca … Arabuluculuk Bürosuna başvurularak … arabulucuk numarası ile yapılan görüşmelerin, müzakere sonucu anlaşamama şeklinde tamamlandığını, davalı-borçlunun; takibe itiraz dilekçesinde, borçlunun adresinin …’da bulunmasından dolayı … İcra Dairelerinin yetkili olduğunu ileri sürdüğünü, davalı-borçlu tarafından göz ardı edilen hususun; davacı-alacaklının seçimine göre icra takibinin hem genel hem de özel yetkili icra dairesinde açılabileceğini, davaya ve icra takibine konu alacağın, sözleşme ilişkisinden kaynaklandığını, alacaklı müvekkilin, işletme hakkına haiz olduğu köprü ve yolu ücreti mukabilinde kullanıma sunmakta, kullanıcılar da bu durumu bilerek köprü ve/veya yolu kullandığını, yol ve/veya köprünün geçiş için kullanılmaya başladığı an itibarı ile her iki taraf arasında bir sözleşmesel ilişki doğduğunu, müvekkil şirketin buradaki edimi yol ve/veya köprüyü kullandırtmak, kullanıcı borçlu/davalının edimi ise ücret ödediğini, davalı borçlunun burada kendi edimini yerine getirmeyerek sözleşmeyi ihlal ettiğini, kendi kusuruyla hakkında icra takibi açılmasına neden olduğunu, alacaklı müvekkil şirket bunun üzerine seçimlik yetki hakkını kullanarak İstanbul İcra Müdürlüklerinde icra takibi başlattığını, sözleşmenin ifa yerinin İstanbul olduğunu, bununla birlikte TBK madde 89’e göre; para borçları, alacaklının ikametgahında ödenmesi gerektiğinden, alacaklı, sözleşmeden doğan bir para alacağını sözleşmede, ayrıca yetkili yer gösterilmiş olmadıkça kendi ikametgahının bulunduğu yerdeki icra dairesinde takip konusu yapabileceği hüküm altına alındığını, davalı-borçluya ait araçların Otoyol’u kullandığı anlarda HGS/OGS hesapları müsait olmadığını, HGS/OGS hesabını müsait tutmak ve geçiş ücretini ödemeye yetecek bakiye bulundurmanın davalı-borçlu tarafın sorumluluğunda olduğunu, bununla birlikte Otoyoldaki tüm levha ve uyarılarla yolun genel durumuna dikkat ederek araç kullanmak araç sahiplerinin ve sürücülerin kendi sorumluluklarında olduğunu, benzer şekilde KGM ve davacı-alacaklı müvekkil şirket tarafından yapılan ilanlar da vatandaşa yeterli bilgilendirmeyi sağladığını, bu durumda ücretli otoyolları kullanan Davalı-Borçlu HGS/OGS hesabını müsait tutmayarak Davacı-Alacaklı Müvekkil Şirket’in sağladığı hizmetin karşılığında ücret ödeme yükümlülüğünü kendi kusuruyla ihlal ettiğini, Davalı-Borçlunun kendi ihmal ve kusurunun neticesini Davacı-Alacaklı Müvekkil Şirket’e yüklemeye çalışmasının kabul edilemeyeceğini, Davacı-Alacaklı Müvekkil şirketçe, Davalı-Borçluya ait plakaya tanımlı HGS/OGS hesaplarına ilişkin provizyon sorgusu kontrolü yapıldığını, geçişlere ilişkin provizyon sorgusunun “Kayıt Bulunamadı / OGS de tanimli olmayan plaka, Provizyon iptal edilmiş / OGS de tanimli olmayan plaka, SA Etiketsiz Geçiş” sonuçları ile döndüğünün anlaşıldığını, hesabı müsait olmayan, gişeden manuel olarak ödenmeyen ve geçişe ilişkin banka provizyon sorgusu olumsuz dönen davalının OGS/HGS etiketinden geçiş ücreti çekilememiş ve ücreti ödenmeyen geçişleri için geçiş ücreti ve bu geçiş için ceza bedeli borçlarının tahakkuk ettirildiğini, yapılacak olan hesaplamayla da görüleceği üzere Müvekkil Şirket kanuna uygun olarak ihlalli geçiş ücreti tahakkuk ettirmiş ve cezai yaptırım uyguladığını, Davalı-Borçlu hakkında … 1. İcra Müdürlüğü’nün … E. (… E.) sayılı dosyası ile başlatılan icra takibinde; 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun gereğince; arada sözleşme olmasa bile ticari işlerde temerrüt faizi, TCMB’nin önceki yılın 31 Aralık günü kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranı üzerinden istenebilmektedir. Ticari işlerde uygulanan avans faiz oranı, 3095 sayılı Yasa’nın 2. maddesi hükmüne göre değişken bir özellik taşıdığını, Davalı-Borçlu tarafın temerrüde düştüğü tarih itibariyle Merkez Bankası’nın kısa vadeli kredilere uyguladığı avans faiz oranı %10.50 ve 31.12.2016 tarihi itibari ile faiz oranındaki değişikliklerle beraber avans faiz oranı %9,75 olarak belirlendiğini, asıl alacak tutarı üzerinden (396,60 TL geçiş ücreti ve 1.585,20 TL ceza tutarı) değişen oranlarda ticari faizi hesaplanmış ve belirlenen tutar işlemiş faiz alacağı olarak dava konusu edildiğini, bu nedenlerle davalının haksız ve hukuka aykırı yetki itirazının reddine, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla davamızın kabulü ile; … 1. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası kapsamında 396,60 TL geçiş ücreti, 1.585,20 TL gecikme cezası olmak üzere toplam 1.981,80 TL asıl alacak, 158,57 TL işlemiş faiz ve 28,54 TL KDV olmak üzere toplam 2.168,91 TL üzerinden itirazın iptali ile takip talebinde gösterilen şartlarda devamına, hüküm kurulan işlemiş faize 3065 sayılı KDV Kanunu gereğince %18 KDV uygulanmasına, davalı-borçlu tarafın İİK.m.67/2.maddesi uyarınca takip konusu alacağın %20′ sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin Davalı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği ancak cevap dilekçesi sunmadığı böylelikle açılan davayı inkar etmiş sayıldığı görülmüştür.
DELİLLER :
Mahkememizce celp edilen … 1. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takip dosyasında; davacı/alacaklının 5.366,07 TL’nin tahsiline ilişkin icra takibine geçtiği, davalı tarafın 09/01/2018 tarihli dilekçesi ile takibe, borca, faize ve borcun tüm ferilerine itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememiz 21/06/2022 tarihli ara kararı gereği, Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, sistem kayıtları, İGB dökümleri, ve dosya incelenerek davalının araçları tarafından geçiş ihlali yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise geçiş ücreti ve ceza bedelinin hesaplanması, dava konusu icra takibine konu edilen geçişler ile sınırlı olarak inceleme yapılarak davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişi …’ın 13/07/2022 tarihli raporunda özetle, Davacı taraf, davalı tarafın 12.10.2016-26.10.2017 tarihlerinde …- …- …- …- …- …- …- …- …- …-… ve … plakalı araçla 62 adet ihlalli geçiş yaptığını beyan ettiği, davacı tarafın iddia ettiği ihlali geçişlerin yapıldığı 12.10.2016-26.10.2017 tarih aralığında …- …- …- …-…-…-…- …-…-…-… plakalı aracın davalı adına kayıtlı/tescilli olduğu, davalı tarafın itiraz dilekçesinde bununla ilgili herhangi bir itirazının olmadığı, sunulan liste ve görüntülerde… plakalı aracın ihlalli geçiş veya görüntüsünün olmadığı, davalı tarafın geçiş ücretlerini ödediğini ispat etmesi gerektiği, buna dair dosya muhteviyatına herhangi bir belge sunmadığı ve itirazlarını soyut şekilde yaptığı, davacı tarafından dosya muhteviyatına davalı tarafa ait 11 adet aracın 62 adet geçişe ait liste ve görüntülerinin sunulduğu, davacı tarafın takip tarihi itibari ile 1.983,00 TL alacağı talep edebileceği, davalı tarafın takip tarihinden önce ihtar veya tevsik edici bir belge ile temerrüde düşmediği/düşürülmediği, nihai takdir sayın mahkemenize bırakılarak takip tarihi itibariyle talep edilebilecek toplam faiz tutarı 158,60 TL (TCMB Avans Faiz Oranları), KDV tutarı 28,55 TL (158,60 TL/9618) olarak hesaplandığı, davacı tarafın takip tarihinden itibaren avans faiz talep edebileceği, görüş ve kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; 6001 Sayılı Kanun kapsamında davacı tarafından işletilen otoyollardan davalının maliki olduğu araçların ücret ödemeksizin geçiş yaptığı iddiasıyla geçiş ücreti ve para cezasının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
6001 sayılı yasanın 30. maddesi gereğince yapılan değerlendirmede, Anayasa Mahkemesi’nin ilgili kanunun 7. maddesinde belirlilik ilkesine aykırılık bulunmadığı tespiti karşısında ihtar şartının aranmayacağı yolundaki İstanbul BAM 17. HD. 02.06.2020 T. 2017/2867 E. 2020/955 K. sayılı ilamı da gözetilerek kayıtlarda düzeltme süresi olan 15 gün içerisinde ödemenin mevcut olmadığı, hgs bakiyesinde yeterli miktar para bulundurma yükümlülüğünün davalıda olduğu, buna dair davalı tarafından bankadan alınmış bir belgenin dosyaya sunulmadığı gibi sisteme tanımlı banka bilgilerine dair bir belgenin dosyaya sunulmadığı, sistemin geçiş tarihlerinde arızalı olduğuna dair iddiasını belgeleyen herhangi bir tespit veya tutanağı dosyaya sunmadığı, davalının maliki olduğu araçların ticari kullanım niteliğindeki araçlar olması nedeniyle avans faizi uygulanması gerekeceği, somut olayda 12.10.2016-26.10.2017 tarihlerinde davalı-borçlu şirket adına kayıtlı …- …- …- …- …- …- …- …- ..- …-… ve … plakalı araçların 62 adet ihlalli geçiş yaptığının anlaşıldığı, geçişlerin toplam bedelinin 1.983,00-TL olduğu, alınan raporun içeriği itibari ile dosya kapsamı ve bilimsel veriler ile uyumlu, tarafsız ve denetime elverişli olduğu kanaatine varılmış ve bu miktar yönünden itirazın iptaline karar verilmiş, davacı tarafça takipten önce davalının temerrüde düşürülmediği, buna ilişkin bir delil yada kayıt da sunulmadığından, davacının takipteki faiz talebinin yerinde olmadığı anlaşılmış olup, alacağın miktarının yargılamayı gerektirmesi, takip talebinde miktarın denetime elverişli olmayacak miktarda yüksek gösterilmesi dikkate alınarak likit olmadığı kanaatine varılarak davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne, Davalının … 1. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının asıl alacak yönünden iptaline, takibin 1.981,80-TL asıl alacak yönünden devamına, Asıl alacağın takip tarihinden itibaren faiz işletilmesine, Davacının icra inkar tazminatı isteminin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 179,90-TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 80,70-TL peşin harç olmak üzere bakiye 99,20-TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 1.180,75-TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 1.078,88-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 1.981,80-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.560,00 TL arabuluculuk giderinin tarafların haklılık oranlarına isabet eden 1.425,42 TL’sinin davalıdan, 134,57 TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda miktar itibariyle KESİN olmak üzere karar verildi. 17/01/2023
Katip
e-imzalı
Hakim
e-imzalı
“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”