Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/155 E. 2023/660 K. 27.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/155 Esas
KARAR NO : 2023/660
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/03/2022
KARAR TARİHİ : 27/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı (takip alacaklısı) ile davalı (takip borçlusu) şirket arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan cari hesap bakiyesinin tüm taleplere rağmen ödenmemiş olması sebebiyle, alacağının temini için …. İcra Dairesinin 2021/… Esas sayılı icra dosyasından borçlu hakkında ilamsız icra takibine girişildiğini, davalı borçlu, davacı alacaklının borcunun olmadığını iddia ederek borca itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, Davalıdan, toplamda 27.384,87-TL cari hesaptan kaynaklı bakiye alacağı bulunduğunu, işbu alacak davalı ticari defterlerinde de kayıtlı olduğunu, davalı tarafın anılan borcunu ödemediğinin görüleceğini, bilirkişi incelemesi neticesinde de alacağının sabit olduğu ortaya çıkacağını, Öncelikle, davaya konu uyuşmazlığın çözümü için 23/11/2021 tarihinde dava şartı olan Arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, görüşmeler sonucunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanak düzenlendiğini bildirmiş, itirazın iptali ile takibin devamına, borçlunun % 20’den aşağıda olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemesine yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile arasında 2014 yılından beri süregelen ticari ilişki olduğunu, taraflar arasındaki yetkili satıcılık sözleşmesine dayandığını, davacının, davalının bayii olarak faaliyet gösterdiğini, Davalının, üretici olarak yetkili satıcılar aracılığıyla ürünlerini kullanıcılarla buluşturduğunu, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca da davacı taraf işbu sözleşme kapsamında belirlenen ürünlerin satışı konusunda yetkilendirildiğini, 08.06.2018 tarihli Yetkili Satıcılık Sözleşmesi ve ticari defterleri incelendiğinde borcu bulunmadığının anlaşılacağını, Davacı taraf, davasını cari hesap alacağına dayandırmış olmakla cari hesabına kaydettiği borçların kaynağını tevsik edici hiçbir belge sunmadığını, davacı taraf cari hesabı ile davalı şirket cari hesabı birbiri ile örtüşmediğini, Taraf carileri birbirini tutmamakla birlikte davacı tarafın carisinde görülen borçlandırıcı işlem niteliğindeki satış faturasına … Noterliği … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile itiraz edildiğini, Davacı, 30.04.2021 tarihli … fatura numaralı 48.876,23 TL bedelli temel fatura senaryosunda satış faturası düzenlediğin, davacı ile arasında böyle bir anlaşma olmadığını, davacı chs. girişlerin hep alış faturası olduğu ancak davalıyı borçlandırmak için düzenlenen tek faturasının satış faturası olduğunun görüleceğini, bunun taraflar arasındaki olağan ilişkiye ve sözleşmeye aykırı olduğunu, kaldı ki salt fatura tanzim edilmesi alacağın varlığını ispat etmeyeceğini, davacının alacağının neyden kaynaklandığını yazılı ve somut delillerle ispat etmekle yükümlü olduğunu, Davacı tarafla davalı şirket arasında davacının satıcı olduğu senaryosuna uygun bir satış sözleşmesi ya da ticari ilişki mevcut olmayıp, davacının aslında taraflar arasındaki sözleşmeye dayanmayan, mutabakata varılmayan, anlaşılan bir bedelden doğmayan, gerçek bir fatura niteliği taşımayan belgesinin davalı şirket kayıtlarına alınmadığını bildirmiş, davacının taleplerinin usul ve esastan reddine, davacı aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla davacının kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 03/02/2023 tarihli ara kararı gereğince Dosyanın boya ürünleri uzmanı … , sözleşme ve patent uzmanı bilirkişi Prof.Dr. …, mali müşavir bilirkişi … ‘ye verilerek, tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenerek ayıplı ürün iade faturası nedeniyle takip tarihi itibariyle davacı alacağının bulunup bulunmadığı noktasında ayıp iddiasına konu ürünlerine yerinde incelenerek ayıp ihbarının davalı tarafça süresinde ve usulüne uygun olarak yapılıp yapılmadığının tespit edilerek davacının davalıdan takip tarihi itibariyle alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda inceleme yaparak rapor düzenlemelerinin istenilmesine karar verildiği, bilirkişilerin gerekli incelemeleri yaparak 05/06/2023 tarihli bilirkişi heyet raporunu dosyaya ibraz ettikleri, bilirkişi raporunda özetle; 10.1. Davacı ve davalı tarafın incelenen ticari defterlerinin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu; 10.2. Davacının, davalıyı ….İcra Müdürlüğü 2021/… E. icra dosyası 09.08.2021 tarihinde temerrüde düşürdüğü, 10.3. Dosya içeriğinde mevcut belgeler itibariyle teslim edilen ve geri iade edilen ürünlerin raf ömürleri ve son kullanma tarihleri hakkında da bir bilgi bulunmadığı, Ürünlere fiziki olarak ulaşılamaması sebebiyle keşif ve tespit yapılamadığı, bu sebeple ürünler üzerinde de üretim ve son kullanma tarihleri konusunda bir ibare bulunup bulunmadığı tespit edilemediği; Jotun boya internet sayfası üzerinden ürün teknik bilgi formları incelenmiş olup bu formlar üzerinde de raf ömürlerine ait bir verinin bulunmadığı, Dosya içeriği ve ulaşılan bilgiler çerçevesinde Davacının iade ettiği ve Davalının sözleşmenin 16. Maddesine dayandırarak atık kabul edilip bertaraf edilmesi amacıyla geri iade ettiği ürünlerin ayıplı-kusurlu veya raf ömrü dolmuş olması sebebiyle 16. Madde kapsamında iade edilmesi gerektiğini söylemenin mümkün olduğu, 10.4. Taraflar arasında yetkili satıcılık sözleşmesinin davacı … Ltd Şti tarafından sözleşmenin 15. Maddesi kapsamında 2021 Nisan sonu itibariyle olağan fesih yoluyla feshedilmiş olduğu; Sözleşmenin 16.maddesi gereğince, yetkili satıcıda kalan ürünlerin satıcıya iadesi için 30.04.2021 tarihli 48.876,23 TL bedelli iade faturası düzenlendiği ve sevk irsaliyeleri ile ürünlerin “kontrol edilmek üzere” kaydıyla davalı Jotun tarafnıdan teslim alındığı, İade Kontrol Listesi’nde belirtilen ürünlerin red sebeplerinin sözleşmenin 16/i-j maddelerine uygun olduğunun değerlendirildiği, 10.5. Davacının ticari defter kayıtlarında davalıya 26.641,62 TL. borçlu iken davalı tarafından kabul edilmeyen 28.04.2021 Tarih … Nolu düzenlediği 48.876,23 TL. tutarındaki fatura ve 3 farklı tarihte yaptığı ödemeler ile alacaklı duruma geçtiği, bu fatura içeriği ürünlerin sözleşmenin iade koşullarına haiz olmaması sebebiyle noter marifetiyle faturanın davacıya iade edildiği dikkate alındığında; Taraflar arasında karşılıklı iadeye konu edilen ürünlerin son kullanım tarihlerinin anlaşılacağı herhangi bir belgenin olmaması ve sözleşmede ürün iadesinde jotun tarafından yapılan sayımdaki rakamların dikkate alınacağı belirtilmiş (m.16/i-j) olması hususu dikkate alındığında; Davacının ürün iadesi olarak tanzim ettiği 48.876,20 TL. tutarındaki faturanın dikkate alınmadığı, bu tutar yerine iade olarak davalı tarafından 11.05.2021 tarihinde tanzim edilmesi gerektiği KDV Dahil 32.509,92 TL. nın hesaplamaya dahil edilmesi gerektiği, Davacının icra takibi sonrası davalıya 3 farklı tarihle ödediği aşağıda belirtilen tutarlarda dahil edilmesi ile davalıdan 09.08.2021 icra takip tarihi itibariyle 11.018,50 TL. alacaklı olduğu, icra dosyasında takip öncesi faiz talep edilmediği ve cari hesap bakiyesinin usulünce tebliğ edilip kesinleştirilmediği gözetilerek, davalının/borçlunun takip tarihi itibariyle temerrüde düşürülmüş olduğu, tarafların tacir olması ve işin ticari iş niteliği sebebiyle takip tarihinden sonra değişen oranlarda TCMB avans faizi üzerinden temerrüt faizi talep edilebileceği, 10.6. İcra inkâr ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesi meselesi Sayın Mahkemenizin münhasıran yargılama yetkisine dair bir husus olduğu” şeklinde görüş ve kanaatlerini bildirdikleri görülmüştür.
Tüm dosya kapsamına göre yapılan inceleme sonunda ; davanın, davacı tarafın ayıplı ürünlere ilişkin iade faturası alacağının icra takibine konu etmesi üzerine davalı borçlunun borca ve ferilerine itirazı üzerine açılan itirazın iptali davası olduğu tespit edilmiştir.
Davanın icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı verilmesi istemine ilişkin olduğu, davacının icra takibinde, taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı cari hesaptan kaynaklanan alacakları olduğu iddiası ile icra takibi başlattığı, davalı ise yapmış olduğu itirazda alacaklıya herhangi bir borcunun olmadığını belirtmiştir.
Taraflar arasında sözleşmenin varlığı hususunda bir itilaf olmayıp, uyuşmazlık taraflar arasındaki sözleşmeden dolayı davacının davalıdan cari hesap alacağının olup olmadığı noktasındadır.
Dosyada bilirkişi raporu alınmış ve dosyaya sunulan bilirkişi raporunda; davacının, davalıyı … İcra Müdürlüğü’nün 2021/… E sayılı icra dosyası ile 09.08.2021 tarihinde temerrüde düşürdüğü, taraflar arasında akdedilen yetkili satıcılık sözleşmesinin davacı şirket tarafından sözleşmenin 15. Maddesi kapsamında 2021 nisan sonu itibariyle olağan fesih yoluyla feshedilmiş olduğu, sözleşmenin 16 . Maddesi kapsamında yetkili satıcıda kalan ürünlerin satıcıya iadesi için 30.04.2021 tarihli 48.876,23 TL bedelli iade faturası düzenlendiği ve sevk irsaliyesi ile ürünlerin davalı jotun tarafından teslim alındığı, iade kontrol listesinde belirtilen ürünlerin red sebeplerinin sözleşmenin 16-j maddesine uygun olduğu, davacının ticari defter kayıtlarında davalıya 26.641,62 TL borçlu iken, davalı tarafından kabul edilmeyen 28.04.2021 tarihli SAN … nolu düzenlediği 48.876,23 TL tutarındaki fatura ve 3 farklı tarihte yaptığı ödemeler ile alacaklı duruma geçtiği, bu fatura içeriği ürünlerin sözleşmenin iade koşullarına haiz olmaması sebebiyle noter marifetiyle faturanın davacıya iade edildiği dikkate alındığında davacının ürün iadesi olarak tanzim ettiği 48.876,23 TL tutarındaki faturanın dikkate alınmayıp, bu tutarın yerine iade olarak davalı tarafından 11.05.2021 tarihinde tanzim edilmesi gereken KDV dahil 32.509,92 TL’nin hesaplamaya dahil edilmesinin gerektiği ve davacının icra takibi sonrası davalıya 3 farklı tarihteki ödemelerin dahil edilmesi ile davacının 09.08.2021 icra takip tarihi itibariyle 11.018,51 TL alacaklı olduğu ve borçlunun takip tarihi itibariyle temerrüde düşürüldüğü ve davacının, işin ticari iş olması sebebiyle takip tarihinden sonra değişen oranlarda TCMB avans faizi üzerinden temerrüt faizi isteyebileceğinin rapor edilmesi, bilirkişi raporunun ayrıntılı, irdeleyici ve hükme elverişli makine olduğu anlaşılmakla; davacının davasının kısmen kabul kısmen reddine, …. İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı icra takibinin 11.018,50 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak 11.018,50 TL’ye takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilmiş, alacak likit olmadığından davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmemiş, reddedilen kısım yönünden davacının icra takibi başlatmasında kötüniyetli olmadığı anlaşıldığından davalı lehine kötüniyet tazminatına hükmedilmemiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nederlerle;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, Davalının …. İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının KISMEN İPTALİNE, …. İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı icra takibinin 11.018,50 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacak 11.018,50 TL’ye takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine, alacak likit olmadığından davacının İCRA İNKAR TAZMİNATININ REDDİNE
2-Davacının icra takibinde kötüniyetli olmadığı anlaşıldığından iptal edilen miktar yönünden davalının KÖTÜNİYET TAZMİNATININ REDDİNE
3-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 752,68 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 330,75 TL harcın ve peşin harç yatırılırken mahsup edilen 136,92 TL icra takibi peşin harcının mahsubu ile bakiye 285,01‬ TL’nin davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70 başvurma harcının ve 330,75 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine
5-Kabul edilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 11.018,50 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, reddedilen dava değeri ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktarın vekalet ücretinin kabul edilen miktar vekalet ücretinden fazla olamaması da gözönüne alınarak 11.018,50 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan posta, tebligat, müzekkere, bilirkişi ücretinden oluşan toplam 6.814,7‬0 TL yargılama giderinden davanın reddi kabulü oranında yapılan hesaplama neticesinde 2.741,55 TL yargılama giderinin davalıdan tahsil edilerek davacı tarafa verilmesine,
-Bakiye kısmın davacı tarafın üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan bir gider olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Arabuluculuk ücreti olan1320.00 TL’nin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesaplanan 531,03 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
10-Arabuluculuk ücreti olan 1320.00 TL’nin davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak 788,97 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
11-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı 6100 Sayılı HMK’nın 41. Maddesi gereğince miktar yönünden kesin olarak karar verildi 27/09/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır