Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/135 E. 2022/617 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/135 Esas
KARAR NO : 2022/617

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/02/2022
KARAR TARİHİ : 04/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 24/02/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davanın konusu tacir olan taraflar arasındaki parasal uyuşmazlık olduğundan görevli müvekkilin yerleşim yeri ve takip itibariyle mahkemenın yetkili olduğunu, dava şartı olan Arabuluculuk görüşmelerinin … Arabuluculuk Bürosu … Arabuluculuk dosya numarası ile gerçekleştirildiğini, tarafların kurumsal e-posta adreslerinden gerçekleştirilen ve sözleşmenin asli/tali unsurları üzerinde sözleşildiği sabit olan mail yazışmalarının olduğunu, bu yazışmaların Yargıtay içtihatları ile 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 199.maddesi uyarınca belge niteliğinde olduğunu, davalının, yürütmüş olduğu… Bankası projesi için ekli mail yazışmalarında yer verdiği özelliklerde … kartların satışı ve bunların kişiselleştirilmesinin yapılabilmesi adına uygulama geliştirilmesi hususunda teklif istemiş; yine mail yazışmalarında gönderilen teklifin davalıca kabul edilmesi sonucu verilen ürün ve hizmetler karşılığında davalıya 23.745.53 TL ve 9.20 TL bedelinde iki adet fatura kesildiğini, anılan faturalara itiraz edilmediğini, davalı şirketin operasyon müdürü ve mail silsilesinde olan çalışanları ile Müvekkil şirketin çalışanları arasında sözleşmenin asli ve tali unsurları üzerinde anlaşıldığı açık olan mail yazışmaları olduğunu, mail yazışmaları ile kesilen faturaların içeriği ve tutarlarının tam bir uyuşma halinde olduğunu, anılan mail yazışmalarında görüldüğü üzere müvekkilin, davalının anılan projesinde müşterilerine teslim edeceği Mastercard altyapılı kartların bunların kişiye özel hale getirilme CPV (card personalization validation) süreci için uygulama ve yazılım geliştirileceği üzerinde anlaşma yapıldığını, bu yazışmaların ise davalının kurumsal e-posta adresi olan “@…” adreslerinden yapılmış olup davalının internet sitesinde de bu uzantı teyit edildiğini, ticari defterlerde daha önce iş yapıldığını, dava konusu faturalara itiraz edilmediğini, mail yazışmalarının yazılı delil başlangıcı olarak kabul edilmesi gerektiğinden, davanın kabulüne, … 30.İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyasındaki itirazın iptaline, şartları oluşan ve asıl alacak üzerinden en az %20 olacak şekilde hesaplanacak icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davalı tarafa yüklenilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi ve tensip zaptının tebliğ edildiği ancak cevap dilekçesi sunulmadığı görülmüştür.
DELİLLER :
Mahkememizin 17/05/2022 tarihli ara kararı gereğince, Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, ticari defter ve kayıtları ve dosya incelenerek davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişi Mali Müşavir …’ın 27/06/2022 tarihli raporunda özetle, Davacı tarafın 2020-2021 yılına ait ticari defterler ve kayıtlarını usulüne uygun olarak tuttuğu ve sahibi lehine delil niteliği bulunduğu, HMK 222 (5) maddesinde “Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” ifadesi yer almıştır. Davalı tarafın 17.06.2022 tarihli defter inceleme günü gelmediği, yerinde inceleme taleplerinin olmadığı, bu durumda davalı tarafın ticari defter kayıtları veya belgeleri üzerinden inceleme yapılamadığı, bu husustaki takdirin sayın mahkemenize bırakıldığı, Davacı tarafın davalı tarafa düzenlediği ve takibe konu ettiği, 2020 yılı 1 adet KDV dâhil 9,20 TL tutarlı, 2021 yılında 1 adet KDV dahil 23.745,53 TL tutarlı olmak üzere 2 adet ve toplam KDV dahil 23.754,73 TL tutarlı faturanın olduğu, 21.01.2020 tarihli, … numaralı, KDV dahil 9,20 TL tutarlı faturanın, açıklama kısmına “…” diye yazıldığı, miktar ve birim fiyatlarının belirtildiği, faturanın e-fatura olduğu ve teslim alan ile teslim eden kısımlarının olmadığı, imza karşılığında teslim edilmediği ve teslim alınmadığı, 28.01.2021 tarihli, … numaralı, KDV dahil 23.745,53 TL tutarlı faturanın, açıklama kısmına “Yazılım Geliştirme Bedeli”” diye yazıldığı, miktar ve birim fiyatlarının belirtildiği, faturanın e-fatura olduğu ve teslim alan ile teslim eden kısımlarının olmadığı, imza karşılığında teslim edilmediği ve teslim alınmadığı, İş bu faturanın en alt kısmında, toplam bedelin 2.250,00 EURO, döviz kurunun 8,9437 olarak belirtildiği, tutarının TL karşılığının 20.123,32 TL, * 9918 KDV tutar ile 23.745,53 TL fatura tutarına ulaşıldığı, İş bu faturaların davacı tarafın ticari defterlerine usulüne uygun olarak işlendiği davalı tarafın ticari defterlerine işlenip işlenmediğini tespit edilemediği, Faturalara davalı tarafa itiraz ettiğine dair dosya muhteviyatında herhangi bir ihtarname, evrak ya da belgeye rastlanılmamıştır. “Türk Ticaret Kanunu’nun Madde 21- (2) Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” İfadesi yer almaktadır. Davacı tarafından dosya muhteviyatına e-posta yazışmalarının ve fiyat teklifinin sunulduğu, 25.02.2019 tarihli e-posta yazışmasında özetle, Davacı tarafından proje için teklifin içine “teknik projeler ekibince yapılan projenin maliyeti 2.250,00 EURO * KDV’dir.” notunun eklendiğinin belirtildiği, Karşı tarafın cevaben “bizim için uygundur.” İfadesini kullandığı görülmüştür. 26.02.2019 tarihli üst yazı ekindeki fiyat teklifinin, Teknik projeler ekibince yapılan projenin maliyetinin 2.250,00 EURO * KDV olduğunun belirtildiği, Davacı Tarafın Dosya Muhteviyatına Sunduğu Cari Hesap Ekstresinde, 2020 yılı; davalı taraf ile cari hesap ilişkisinin 10.01.2020 tarihli 44,64 TL (B) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, 31.12.2020 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 9,20 TL alacaklı olduğu, 2021 yılı; 01.01.2021 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 9,20 TL alacaklı olduğu, 28.01.2021 tarihli 23.745,52 TL tutarlı kayıt işlemi ile alacağın 23.754,73 TL olduğu, 31.12.2021 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 23.754,73 TL alacaklı olduğu, Davacı tarafın davalı taraftan takip tarihi itibariyle 23.754,73 TL asıl alacak tutarını talep edebileceği, Davacı tarafın 9,20 TL asıl alacak için 0,98 TL işlemiş faiz ve 23.745,53 TL asıl alacak için 2.397,32 TL işlemiş faiz talebinin olduğu, davalı tarafın takip tarihinden önce temerrüde düştüğüne/düşürüldüğüne dair dosya muhteviyatına tevsik edici belge sunulmadığı, işlemiş faizin hesaplanamadığı, davacı tarafın takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık ticari ve değişen oranlardaki ticari faizi talep edebileceği, görüş ve kanaatine varılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, fatura alacağına ilişkin olarak yapılan icra takibine itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemlerine ilişkindir.
Davacı ile davalı arasında ticari ilişki bulunduğu, tarafların davacı firmanın, davalının yürütmüş olduğu Kıbrıs Faisal Islam Bankası projesi için istediği özelliklerde … kartların satışı ve bunların kişiselleştirilmesinin yapılabilmesi adına uygulama geliştirilmesi konusunda anlaştıkları, yaptıkları anlaşmaya istinaden taraflar arasında yapılan e-mail yazışmalarının da irdelenmesi sonucunda davacının edimini ifa ettiğinin anlaşıldığı, ifa edilen edim uyarınca da davalıya 23.745.53 TL ve 9.20 TL bedelinde iki adet fatura keşide ettiği, davalı tarafça fatura içeriklerine itiraz edildiğine dair belge ibraz edilmediği, tarafların ticari defterlerinin bilirkişi marifetiyle incelenmesi konusunda meşruhatlı bir şekilde ihtar edilmeleri sonucunda yalnızca davacı tarafın ticari defterlerini ibraz ettiği, yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda dava konusu faturaların davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğunun görüldüğü anlaşılmakla takibe konu faturalar nedeniyle davalının, davacıya borçlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Davaya konu icra takibi, fatura alacakları ile fatura alacaklarına işletilen faiz alacağından oluşmaktadır. Taraflar arasındaki anlaşmada belirli vadenin kararlaştırılmadığı gibi, dava dilekçesi ve icra takibinde davacının, fatura alacağına takip tarihinden önce faiz işlenmesine sebep olabilecek şekilde davalının temerrüde düşürüldüğüne dair ihtarın da mevcut olmadığı görülmüştür. Bu hali ile davalının, asıl alacağa yaptığı itirazında haksız ise de, faize yönelik itirazında haklı olduğu sonucu doğmaktadır. Bu nedenle davaya konu icra takibinde davalının yalnızca asıl alacağa yaptığı itirazının iptaline karar vermek gerekmiş, fatura alacağının taraflarca kararlaştırılan bedeli içermiş olması nedeniyle likit olduğu kanaatine varılmakla asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının da davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın kısmen kabulü ile, Davalının … 30. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına asıl alacak yönünden yapmış olduğu itirazının iptali ile, takibin 9,20 -TL fatura ve 23.745,53 -TL fatura alacakları yönünden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Asıl alacağın % 20’si oranında (4.750,94-TL) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 1.622,69 TL nispi karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 315,86 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.306,83‬ TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 315,86 TL peşin harç ile 80,70 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 396,56‬‬ TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.710,50 TL yargılama giderinin, davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 1.553,64 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen kısmı üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve reddolunan miktarları dikkate alınarak 121,05 TL’nin davacıdan, 1.198,95 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, Davacı vekilinin yüzlerine karşı davalı tarafın yokluğunda tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 04/10/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”