Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/855 E. 2022/752 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/855 Esas
KARAR NO : 2022/752

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/12/2021
KARAR TARİHİ : 08/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile aralarında ticari ilişki olduğunu, bu ilişkinin 08.01.2018 tarihli Sanal (Sistem) Acentalık Sözleşmesi’nden kaynaklandığını, ilgili sözleşme gereği taraflarının, davalının “…” internet adresinden yurtiçi ve yurtdışı rezervasyon sistemine ulaşılarak davalıya verilecek komisyon karşılığı rezervasyon işlemlerini yapabilmeleri olduğunu, taraflarınca yapılan birtakım rezervasyonların Covid-19 sebebiyle müşteriler tarafından iptal edilmesi sonrası taraflarının müşterilerin ödemelerini iade ettiğini, bu iadelere ilişkin davalıya yapılan ödemeleri de talep ettiklerini, davalı ile aralarındaki ticari ilişkiden kaynaklanan 39.639,97 TL cari hesap alacaklarının bulunduğunu, ancak davalının borcu kabul etmesine ve taraflarına yazılan maillerde borcunu ödeyeceğini belirtmesine rağmen borcunu ödemediğini, alacaklarını tahsil etmek amacıyla … 24. Noterliği’nin … tarihli, … yevmiye nolu ihtarnamesini keşide ettiğini, bu ihtara rağmen davalının ödeme yapmadığını, bu nedenle davalı aleyhine … 8. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlattıklarını, davalının borca ve ferilerine haksız olarak itiraz ettiğini, davalının itirazlarının haksız ve dayanaksız olduğunu, yapılacak inceleme neticesinde alacaklı olduklarının anlaşılacağını, davalının borca yaptığı itirazın iptalini, davalı aleyhine % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri, masraf ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı ile aralarında imzalanan sözleşme gereği davacı tarafın taraflarının acentesi olduğunu, müşterilerine gerçekleşmesi planlanan paket tur hizmetlerini sattığını, bahse konu paket turların çeşitli sebeplerle iptal edildiğini, davacı tarafından müşterilerine paket tur bedellerinin iade edildiğini, davacının bu bedelleri taraflarından talep ettiğini, ancak taraflar arsındaki sözleşmede ve herhangi bir kanunda yer almayan bu talebin haksız ve mesnetsiz olduğunu, taraflarının böyle bir borcunun bulunmadığını, davacının kendisi tarafından ödenen tur bedellerinin iadesine yönelik talebini taraflarına yasal süresi içerisinde iletmediğini, taraflarının ilgili turlar ile alakalı ön ödemeleri yaptığını dolayısıyla harcama kalemlerinin iadesinin tarafları için imkansız bir hal aldığını, taraflar arasında akdedilen sözleşmede, mücbir sebepler halinde turun iptal edileceğinin ve acentenin tur bedelini müşteriye iade edeceğinin belirtildiğini ancak taraflarının acenteye bir ödeme yapacağına dair bir maddenin bulunmadığını, paket tur sözleşmesinin mücbir sebeple iptalinin kabulü halinde dahi taraflarının iade yükümlülüğünün bulunmadığını, taraflar arasındaki sözleşmenin hukuka uygun olduğunu ve hükümlerinin tarafları bağladığını, taraflar arasındaki sözleşmenin hül lerinin baz alınarak ahde vefa ilkeleri, doktrindeki görüşler ve Yargıtay içtihatları gereği davanın reddini talep ettiklerini, davacının tarafları ile arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı cari hesap ekstresini dayanak gösterdiğini ancak hiçbir fatura sunmadığını belirterek esasa ve usule ilişkin itirazlarının dikkate alınarak davanın reddini, asıl alacağın % 20’sinden az olmamak üzere davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama masrafı ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; Taraflar arasındaki “Sanal Acentalık Sözleşmesi” kapsamında yapılan rezervasyon işlemlerinin pandemi sebebiyle iptal edildiğinden bahisle davalıya ödenen bedellerin iadesine ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Mahkememizce celp edilen … 8. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı icra takip dosyasında; davacı/alacaklının 39.650,83-TL’nin tahsiline ilişkin icra takibi başlattığı, davalının icra takip dosyasındaki takibe, borca, faize ve borcun tüm ferilerine itirazı üzerine takibin durduğu görülmüştür.
Mahkememiz 09/03/2022 tarihli celse ara kararı gereği, Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, ticari defter ve kayıtları, faturalar, mailler ve ödemeler ve dosya incelenerek, davacı tarafından yapılan ödemelerin tespiti, ödeme konusu rezervasyonların iptal edilip edilmediğinin belirlenmesi, sözleşme hükümleri ve pandemi nedeniyle ödenen bedellerin davacıya iade edilip edilemeyeceğinin tartışılması, davalının beyan ettiği şekilde davalının bu ödemeleri rezervasyon işlemlerinin gereği olarak üçüncü kişilere aktarıp aktarmadığı, aktarılan kişilerce bu ödemelerin iade edilip edilmediği, açığa alınma olup olmadığı, davalının masrafı ve zararının bulunup bulunmadığı değerlendirilerek davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı varsa miktarının nelerden ibaret ve ne kadar olduğu konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişi Müşavir…, Ticart Hukukunda Nitelikli Hesaplama Uzmanı …’ın 06/06/2022 tarihli raporunda özetle, davacının davalı kooperatiften takip tarihi itibariyle muaccel alacağının bulunup bulunmadığının tespiti yapılmış ve davacı taraf icra takibinde 39.639,98 TL asıl alacak, ve asıl alacağa işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte alacak talebinde bulunmuş olup, söz konusu bu alacağı sanal(sistem)acentalık sözleşmesinden kaynaklı doğmuş bakiye alacağın tahsili olduğunun görüldüğü, dosyaya sunulan deliller, sözleşmeler ve sair evraklar, davacı şirket (Efestur) ile davalı şirket (Prontotour) defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemeler neticesinde; davacı ve davalı şirketin, Türk Ticaret Kanunu’na göre tutulması gereken ticari defterlerini yasal süreleri içerisinde tasdik ettirdikleri, yevmiye defterlerinin kapanış tasdikini de yasal süresi içerisinde yaptırdıkları dolayısıyla davacı ve davalı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil olma özelliğini taşıdıklarının görüldüğünü, davacı şirkete ait düzenlenen faturalar ile Kredi Kartı ödemeleri ekstrelerden kontrol edilmiştir, dolayısıyla aradaki farkın geçmiş işlemlerden kaynaklandığı, dava konusunu oluşturan 39.639,98 TL tutarın teyit edilebilir ve doğru olduğu kanaatine varıldığı, takip tarihi itibari ile davacının talep edilen tutarlarda alacaklı olduğu görüş ve kanaatiyle; “Neticeten işbu n iptali davasına konu itirazın iptali talepli … 8. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı İcra Takip Dosyası kapsamındaki talepleri bakımından Davalı’nın sorumlu bulunduğu sonuç ve kanaatine varılmakla”; Talep edilen icra inkâr tazminatı yönünden takdirin Sayın Mahkemeniz’de olduğunu bildirir sonuç ve kanaatine varılmıştır.
TBK’nın 136 maddesinde ” Borcun ifası borçlunun sorumlu tutulamayacağı sebeplerle imkânsızlaşırsa, borç sona erer. Karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde imkânsızlık sebebiyle borçtan kurtulan borçlu, karşı taraftan almış olduğu edimi sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri vermekle yükümlü olup, henüz kendisine ifa edilmemiş olan edimi isteme hakkını kaybeder. Kanun veya sözleşmeyle borcun ifasından önce doğan hasarın alacaklıya yükletilmiş olduğu durumlar, bu hükmün dışındadır.” düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda taraflar arasındaki “Sanal Acentalık Sözleşmesi” kapsamında yapılan rezervasyon işlemlerinin pandemi sebebiyle iptal edildiğinin tartışmasız olup, yapılan rezervasyon işlemleri nedeniyle davacının, davalıya 39.639,98 TL ödediği tarafların ticari defterlerinden, kredi kartı ödemelerinden ve faturalardan anlaşılmaktadır. Davalı taraf mücbir sebep nedeniyle ifada bulunmadığını iddia etmekte olup, taraflar arasındaki sözleşmenin 7.maddesi mücbir sebep hallerini düzenlemiştir. Bu maddeye göre mücbir sebep halinde mücbir sebep devam ettiğince sorumluluk doğmasa da, son fıkrasında mücbir sebebin 30 günden fazla sürmesi halinde taraflardan herhangi birinin sözleşmeyi yapacağı yazılı bildirim ile feshetmek hakkını haiz olduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafça sunulan mail yazışmalarından ve … 24. Noterliği’nin … tarihli, … yevmiye nolu ihtarnamesinden takip öncesinde ödenen bedelin davalıdan talep edildiği, taraflar arasında takip öncesi mutabakat görüşmeleri yapıldığı anlaşılmakla, davalının mücbir sebep savunmasına itibar etmemek gerekmiş olup, TBK’nın 136 maddesi uyarınca davalının, davacıdan tahsil ettiği takibe konu alacağı sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri vermekle yükümlü olduğu kanaatine varılmakla davanın kabulüne, davalının … 8. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazların iptali ile takibin devamına, istenilen bedelin takip öncesinde davalı tarafça bilindiği nazara alındığında alacağın likit olduğu kanaatine varılmakla asıl alacağın %20 si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle ;
1-Davanın kabulü ile ,
2-Davalının … 8. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazların iptali ile takibin devamına,
3-Asıl alacağın %20 si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi gereğince alınması gereken 2.708,55-TL karar ve ilam harcı peşin alınan 478,89-TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.229,66-TL harcın davalıdan tahsil edilerek hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 478,89-TL – TL peşin harç ile 59,30-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 538,19‬-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 2.400 TL bilirkişi ve 48,5‬-TL posta gideri toplamı olan 2448,5 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7- Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, davanın kabul edilen dava değeri üzerinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 9,200-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-13. Maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
9-Davacı ve davalı tarafından yatırılan gider avansından bakiye kalan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, Taraf vekillerinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 haftalık sürede HMK 341 maddesi uyarınca istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.08/11/2022

Katip
e-imzalı

Hakim
e-imzalı

“Bu belge 5070 Sayılı Kanun hükümlerince elektronik imza ile imzalanmıştır.”